Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2019/1896 E. 2019/1828 K. 23.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2019/1896 Esas
KARAR NO : 2019/1828 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 15/04/2019 (ek karar tarihi)
NUMARASI : 2019/356 D.İş -2019/400 Ek karar
DAVANIN KONUSU: İHTİYATİ HACZE İTİRAZ
KARAR TARİHİ: 23/09/2019
İstinaf incelemesi üzerine Dairemize gelen dosya incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Haciz alan yanca başvurulan ihtiyati haciz isteminde ; başvuruya dayanak teşkil eden 22/10/2018 keşide tarihli, 20/02/2019 vade tarihli 110.00 USD bedelli bonoya dayalı olarak lehdar alacaklı tarafından keşideci borçlu itiraz eden aleyhine ihtiyati haciz kararı vrilmesi talep edilmiş ve ilk derece mhkemesince vadesi geçmiş ve teminata bağlı olmayan kambiyo alacağı bulunması gerekçesi ile % 15 teminat karşılığında 28/02/2019 tarihinde ihtiyati haciz kararı verilmiştir.İhtiyati hacze itiraz eden vekili 05/03/2019 tarihli dilekçesinde ; taraflar arasında işçi/işveren ilişkisi olduğunu ve ilgili senedin işe başlarken teminat olarak müvekkilihnden alındığını, keşide tarihinin işe alış tarihine yakın olmasının ve vade tarihinin de müvekkilinin işten ayrılma/istifa tarihi ile uyumlu olmasının da bu hususa karine teşkil ettiğini ; senet konusu alacak miktarıda veya hiçbir şekilde bir borcu olmayan müvekkilinden baskı ile alınan bu senet hakkında menfi tespit davasına esas olmak üzere arabuluculuk yoluna başvurduklarını senedin bu nedenle kambiyo senedi vasfı taşımadığını, menfi tespit davası açıldığı nedenle itiraza asıl davanın açıldığı mahkemece bakılması gerektiğini , mahkemenin aksi görşte olması durumunda da öngörülen teminatın müvekkilinin olası zararlarını karşılamaya yetmeyeceği için artırılması gerektiğini belirterek iihtiyati hacze itiraz etmiştir.Mahkemece murafaa yapılarak verilen ek kararda ; itiraz tarihinde açılmış bir dava bulunmadığından mahkemenin itiraza bakmakla görevli olduğu, senedin unsurlarının tam olduğu ve teminat senedi olduğuna ilişkin bir ibare olmadığı nedenle dayanak belgeye yapılan itirazın yerinde olmadığı, diğer itirazların ise İİK 265. maddesindeki sayılan itiraz neydenlerinden hiç birisine girmediğinden tüm itirazların reddine karar verilmiştir.İstinaf eden vekili bu karar üzerine verdiği ve yasal süresinde olduğu anlaşılan istinaf taleplerinde; mahkeminin görevli olmadığınısenedin kambiyo senedi niteliğinde olmadığını , hem asıl kararda hem de ek kararda haciz alan yan lehine vekalet ücreti takdir edildiğini, tek ücret takdiri gerektiğini, müvekkilinin sabit ikametgah sahibi olup kaçma veya mal kaçırma şüphesi olmadığından ihtiyati haciz koşullarının oluşmadığını beyanla kararın kaldırılması talep edilmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE :İlk derece mahkemesi, itiraz tarihinde açılmış bir dava bulunmadığından mahkemenin itiraza bakmakla görevli olduğu, senedin unsurlarının tam olduğu ve teminat senedi olduğuna ilişkin bir ibare olmadığı ve ayrıca ileri sürülen itiraz sebeplerinin İİK 265. maddesindeki sayılan itiraz nedenlerinden hiç birisine girmediğinden tüm itirazların reddine karar verilmiştir.Usul yönünde yapılan incelemede; ihtiyati hacze itiraz tarihinin 09.03.2019 oluşu ve menfi tespit davasının ise bu itirazdan sonra olmak üzere 28.03.2019 tarihi olduğundan itirazı incelemeye ihtiyati haczi veren mahemenin görevli olduğu, kambiyo senedine dayalı olarak alınan ihtiyati haciz yönünden İİK 257/2 maddesinin koşullarının aranmayacağı , teminat miktarına ilişkin olarak mahkemece karar oluşturulmamış olmakla birlikte bu hususun istinaf sebebi yapılmadığı, ihtiyati haczi kararında ve murafaa sonrası verilen ek kararda haksız çıkan tarafa maktu ücreti vekalet takdirinin doğru ve yerinde olduğu ,istinaf eden yanın diğer istinaf sebeplerinin ise İİK 265. maddedeki sınırlı olarak sayılan sebeplerden hiç birisine girmediği ilk derece mahkemesi kararında bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla istinaf talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan gerekçe ile 1 – İtiraz eden borçlu vekilinin istinaf sebepleri yerinde görülmediği ve ilk derece mahkemesinin kararında usul ve esas yönünden bir isabetsizlik bulunmadığı nedenle istinaf isteminin HMK. 353/ b (1) maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE 2 – Harç peşin yatırılmış olmakla ayrıca harç alınmasına yer olmadığına 3- İstinaf giderlerinin istinaf eden yan üzerinde bırakılmasına 4-Duruşmasız incelenmiş olmakla ücreti vekalet takdir ve tayinine yar olmadığına Dair; dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu HMK 362 1/f uyarınca KESİN OLMAK ÜZERE ve oy birliği ile karar verildi . 23/09/2019