Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2019/1840 Esas
KARAR NO: 2022/212
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 13/03/2019
NUMARASI: 2015/76 2019/261
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 16/02/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı .. Ltd. Şti vekili Asıl Davada, dava dilekçesinde özetle; Müvekkili … Tic. Ltd. Şti. firmasına ait iş yerinin 29.08.2014 günü gece 02:00-04:00 saatleri arası soyulduğunu ve müvekkilinin kasasında bulunan 37 adet toplam 3.585.924,00 TL tutarında çek çalındığını, olayın Balıkesir Cumhuriyet Başsavcılığı’na intikal ettiğini ve bu hırsızlık olayıyla ilgili soruşturma başlatıldığını, müvekkili … Tic. Ltd. Şti. 29.08.2014 tarihinde Balıkesir Asliye Hukuk mahkemesinde çek iptali davası açtığını ve Balıkesir 1. Asliye Hukuk Mahkemesi 2014/333 E sayılı dosyasında hırsızlık konusu çeklerle ilgili dava sonuna kadar ödeme yasağı konulmasına karar verdiğini, keşidecisi … Tic. A.Ş. olan, … Bankası… kodlu Beylerbeyi şubesine ait 30.11.2014 keşide tarihli, … numaralı çekin 02.12.2014 tarihinde … Bankası’nın Bayrampaşa şubesine ibraz edildiğini, buna göre çekin son hamili çeki bankaya ibraz eden davalı … olduğunu, son hamil dışında çekte ciranta olan diğer davalılar da çeki icra takibine koymak suretiyle müvekkil aleyhinde telafisi imkânsız zararlara yol açabileceğini, çalmak suretiyle ele geçirilen, hakkında suç duyurusu ve çek iptal davası ile ödeme yasağı bulunan … Bankası’nın Beylerbeyi şubesine ait … hesap, 30.11.2014 keşide tarihli … numaralı 200.000 TL tutarlı çekle ilgili acilen İİK 72’ye göre ihtiyati tedbir kararı verilmesini isteyerek, müvekkilinin davalara borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacılardan … Ürünlerinin, dava konusu çekin işyerinin kasasından çalındığını, bunla alakalı soruşturmanın devam ettiğini, çekteki ciro imzasının şirket yetkilisine ait olmadığını, çekle ilgili olarak çek iptal davası açıldığını ve çekle ilgili olarak ödeme yasağı konulmasına karar verildiğini, çekin başka bir şubeden ibraz edildiği iddiasıyla iş bu davayı açtığını, müvekkilinin çeki bankaya ibraz ettiğinde çekle ilgili ödeme yasağı kararı olduğunu öğrendiğini ve ilgili mahkemeye çekin elinde bulunduğunu bildirerek, icra takibi başlatıldığını, açıklandığı üzere Konya icra müdürlüğünün yetkisizliği üzerine davacılardan yalnızca … ile ilgili olarak İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğünün dosyası ile icra takibi başlatıldığını, Müvekkilinin çekte iyiniyetli üçüncü kişi olduğunu, dolayısıyı ile çekteki ilk ciranta olan davacı … Ltd. Ştine atfen atılan imzanın şirket yetkilisine ait olup olmadığı husununun bilinemez olduğunu, bu hususun ancak imza incelemesi neticesinde açıklığa kavuşacağını, diğer davacı …’nın ise dava dilekçesinde borçlu olmadığı ile ilgili hiçbir beyanı bulunmamakta, yalnızca davacılar kısmında ismi geçmekte olduğunu, davacı …nın çekin keşidecisi olduğunu, mahkememizce 02.03.2015 tarihli tedbir kararında İİK 72/2 maddesi gereğince alacağın %15’i oranında teminat ile takip yapılmasının önlenmesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verildiğini, davacı …’nın, aleyhine icra takibi başlatıldıktan sonra menfi tespit davası açarak tedbir talebinde bulunduğunu beyan ederek yetki itirazlarının kabulü ile dosyanın yetkili Anadolu/İstanbul Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesini, davacılar aleyhine alacağının %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini bildirerek davanın reddini istemiştir. Birleşen davada davacı … A.Ş. vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin … Tic. A.Ş.’nin dava konusu çekte keşideci olduğunu, aynı çek ve taraflara karşı yine vekili olduğu … Tic. Ltd. Şti’nin davacı olduğu İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/76 Esas sayılı ile taraflar adına menfi tespit davası açıldığını ve tedbir kararı alındığını, çekin iş yerinden çalındığını, çeklerle ilgili ödeme yasağı konulmasına karar verildiğin bildirerek hırsızlık suretiyle ele geçirilen 30/11/2014 keşide tarih … numaralı 200.000,00TL tutarlı …Bankası Beylerbeyi Şubesine ait çekle ilgili ihtiyati tedbir kararı verilmesini, davanın İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/76 esas sayılı dosyası ile birleştirilmesini, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin karşı yana yükletilmesine karar karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre; dava konusu çekin arka yüzündeki … Ltd. Şti. Kaşesi üzerinde atılı bulunan imzaların …, …ve … eli ürünü olmadığı, buna göre dava konusu çekteki imzaların davacı taraf olan lehtar ve keşidecilere ait olmadığı gerekçeleriyle davanın kabulüne, dava konusu çek nedeniyle davacının davalılara borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş, kararı asıl davanın davalıları … ve … ve Birleşen Davanın davalısı … vekili istinaf etmiştir…. ve … ve Birleşen Davanın davalısı … vekili istinaf dilekçesinde; davacı … ürünlerinin iş bu davayı açmakta hukuki yararının bulunmadığını, zira davacı … Ürünleri aleyhine girişilen bir icra takibi bulunmadığı gibi, haciz ve icra takibi tehdidi altında da bulunmadığını, davacı … Ltd. Şti. aleyhine başlatılan bir icra takibi bulunmadığını, Konya … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile başlatılan icra takibinde Konya 1. İcra Hukuk Mahkemesinin 2015/85. Esas sayılı dosyası ile davacı … yönünden yetkili icra müdürlüğünün Balıkesir icra müdürlükleri olduğu yönünde karar verildiğini, Balıkesir icra müdürlüklerinde davacı … aleyhine başlatılan bir icra takibi bulunmadığını, davacı … Ürünlerinin bu davayı açmaktaki amacı diğer davacı ile birlikte hareket etmek ve alacağın ödenmesini engellemek olduğunu, Mahkemenin bu hususu dikkate almadan karar verdiğini, birleşen dava davacısı olan … A.Ş. Dava konusu çekin keşidecisi olup, çekteki imzaya ve borca yönelik bir itirazı bulunmadığını, davacının yalnızca diğer davacının imzasının sahte olduğu iddiası ile Mahkemeye başvurmasında hukuki yararı bulunmadığını, mahkemenin davacı … A.Ş. yönünden hiç bir rapor almamışken (kaldı ki bu davacının imza itirazı bulunmamaktadır) yanlış gerekçe ile hüküm tesis ettiğini, Davacı … Gıdanın çekin keşidecisi olduğunu, davacı … Süt Ürünleri adına atfen atılan imza şirket yetkilisine ait olmamasının, keşideci olan birleşen dava davacısı …’nın sorumluluğunu ortadan kaldırmayacağını, zira keşideci olan …’nın çekteki imzaya yönelik bir itirazının da bulunmadığını, TTK. 677. maddesinde öngörülen imzaların istiklali prensibi gereği davacı keşideci, çekteki ciranta imzasının cirantaya ait olmadığını ileri sürerek sorumluluktan kurtulamayacağını, davacılardan … A.Ş. İle ilgili olarak İstanbul Anadolu … İcra müdrülğünün … Esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, takipten sonra davacıların Mahkemeye başvurduklarını, cevap dilekçeklerinde icra dosyası delil olarak gösterilmesine rağmen, Mahkemece incelenmediği gibi ne gerekçesinde icra dosyasına değinmiş ne de hüküm kısmında icra dosyası ile ilgili bir karar verdiğini beyanla mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyasına ait fotokopi evrakları incelenmesinde: … tarafından çeke dayalı olarak Asıl ve birleşen davanın davacıları ile birleşen davanın davalılarından … Ltd. Şti. aleyhine takip başlatıldığı, takip konusu çekin 30/11/2014 tarihli 200.000,00 TL bedelli keşidecisinin Birleşen dava davacısı … A.Ş., lehtarın asıl davanın davacısı … Ltd. Şti., sonraki cirantaların … Ltd. Şti., … -… , …, Ticaret, hamilin ise Asıl ve birleşen davanın davalısı … olduğu, çekin 02/12/2014 tarihinde ibraz edildiği, Balıkesir 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin ödeme yasağı kararından dolayı iade edildiği anlaşılmıştır. 01/06/2018 tarihli İstanbul Jandarma Kriminal Laboratuvarı tarafından düzenlenen uzmanlık raporunda; İnceleme konusu çekin arka yüzünde-basili … LTD.ŞTİ.” kaşe izi üzerinde atılı, bulunan imzâ ile …, … ve …’ın mukayese imzaları arasında yapılan inceleme ve karşılaştırmada; farklılıklar görülmüş olup, söz konusu imzanın …, … ve … eli ürünü olmadığı yolunda görüş bildirildiği görülmüştür.
GEREKÇE: Asıl ve birleşen dava icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasıdır. Asıl davanın davacısı takip ve dava konusu çekin lehtarı birleşen davanın davacısı ise keşidecisidir. Asıl davanın davacısı çekteki imzaların müvekkili şirket yetkililerine ait olmadığını iddia etmiş, birleşen dava davacısı da takip konusu çek ile ilgili menfi tespit talebinde bulunarak davaların birleştirilmesini istemiştir. Birleşen davalar bağımsızlıklarını koruduğundan her bir dava için ayrı ayrı hüküm kurulması gerekirken dosyada tek bir davacı ve tek bir dava varmış gibi hüküm kısmında “davacının davasının kabulüne… Çek nedeniyle davacının davalılara borçlu olmadığının tespitine” şeklinde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır. Öte yandan hükmün gerekçe kısmında çekteki imzaların lehtar ve keşidecilere ait olmadığı gerekçesine yer verildiği oysa sadece asıl davada davacı olan çek lehtarının imza inkarına dayandığı, birleşen davanın ise az önce de belirtildiği üzere çekin keşidecisi olup, imza inkarına dayanmadığı anlaşılmaktadır. Buna göre hükmün gerekçesi de kısmen dosya içeriği ile uyumlu değildir. Hükmün kapsamı HMK’nın 297. Maddesinde düzenlenmiş olup, istinafa konu edilen kararın HMK’nın 297. Maddesine uygun bir hüküm olduğundan bahsetmek mümkün değildir. Açıklanan bu hususlar gözetildiğinde asıl davanın davalısı … ve … ve Birleşen Davanın davalısı … vekilinin istinaf taleplerinin esasa dair yönleri incelenmeksizin kabulü gerekmiş ve HMK’nın 297 ve devamı maddelerine uygun şekilde her bir dava yönünden ayrı ayrı hüküm kurulmak üzere dosyanın ilk derece mahkemesine iadesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;1-Asıl davanın davalıları … ve … ve Birleşen Davanın davalısı … vekilinin istinaf talebinin esasa dair yönler incelenmeksizin KABULÜNE, 2-İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 13/03/2019 tarih, 2015/76 E. – 2019/261 K. sayılı kararının KALDIRILMASINA, 3-Yukarıda gerekçede belirtildiği şekilde yargılamaya kaldığı yerden devam edilip, HMK’nın 297 ve devamı maddelerine uygun bir şekilde karar verilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine İADESİNE, 4-Bu aşamada asıl davanın davalıları … ve … ve Birleşen Davanın davalısı … vekilinin sair istinaf taleplerinin şimdilik incelenmesine yer olmadığına, 5-İstinaf peşin harcının talebi halinde asıl davanın davalıları … ve … ve Birleşen Davanın davalısı …’a iadesine, 6- İstinaf aşamasında asıl davanın davalıları … ve … ve Birleşen Davanın davalısı … vekili tarafından yapılan yargılama gideri olan 121,30 TL istinaf yoluna başvurma harcı ile 48,70 TL posta masrafı olmak üzere toplam 170,00 TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, 7-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.16/02/2022