Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2019/1801 E. 2019/1968 K. 04.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2019/1801 Esas
KARAR NO : 2019/1968
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 07/05/2019
NUMARASI : 2018/1459 E. – 2019/536 K.
DAVANIN KONUSU: Alacak
KARAR TARİHİ: 04/10/2019
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü :TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı ‘ya 27/04/2018 tarihinde personel … davalıya icra dosyasına konu edilen borçlar ile ilgili olarak maaş haciz müzekkeresi tebliğ edildiğini, davacı şirket tarafından maaş hacizlerine ”10/04/2018 tarihinde personel … istifa ettiği dolayısıyla şirket nezdinde doğmuş veya doğacak hiçbir alacağı bulunmadığı” yönünde cevap verildiği cevapların icra dairelerin gönderildiğini, personel … 04/07/2018 tarihinde tekrar davacı şirkette çalışmaya başladığını, 25/09/2018 tarihinde maaş haczi müzekkelerinin tekit yazıları ile takip dosyalarından maaş haczi müzekkerelerinin davacıya tebliğ edildiğini, Maaş haczi müzekkereleri sıraya alınarak İstanbul And. … İcra Müdürlüğü’ne … E. Sayılı dosyasına ödeme yapılmaya başlandığını ve diğer müzekkerelere bu doğrultuda cevap verildiğini, davalı şirket vekili davacı şirket yetkililerini ile iletişime geçip takip dosyasında davacı şirkete ait banka hesapları üzerinde bloke ve araçlar üzerine haciz konduğunu, borcun ödemesin gerektiğini aksi takdirde araçların muhafazasını talep edeceklerini, söylediğini, davacı araçların trafikten men edileceği kaygısı ile haciz konulmamış dosyaları dahi ödediğini, davacı şirketin maaş hacizleri ve tekit yazıları sebebi ile sorumluluğunun olmadığını, davacı şirketin cebri icra tehdidi altında ödeme yaptığını, ödenmesi lazım gelmeyen paralar ile masrafların davacı şirkete iadesi gerektiğini, ödenmesi lazım gelmeyen 11.694,00 TL’nin harç, gider ve faiziyle birlikte istirdatına karar verilmesi gerektiğini, yargılama giderleri ve vekalet ücretin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; İstirdat davasında davacı sıfatı borçlu olmadığı halde parayı cebri icra tehdidi altında ödemiş olan icra takibinin borçlusuna ait olduğunu, takip konusu parayı icra takibinin borçlusu yerine üçüncü şahsın ödemiş olabileceğini, icra dairesine yapılan paranın kısmi veya tamamen olması ya da borçlu veya üçüncü kişiler tarafından yapılmasının önemli olmadığını, takip konusu parayı icra takibinin borçlusu yerine üçüncü kişinin ödemiş olması açılan istirdat davasında davacı sıfatı icra takibinin borçlusuna ait olduğunu, üçüncü kişinin istirdat davasında davacı sıfatının olmadığını, dava dilekçesinden anlaşıldığına göre ödemelerin icra dairesine değil alacaklıya ödendiğini, bu nedenle istirdat davası açmanın hukuken doğru olmadığını, davacının haciz ihbarnemelerine süresi içinde cevap verip vermediğinin belli olmadığını, bu sebeplerle davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI:İlk derece mahkemesince; davanın ancak dava dışı takip borçlusuna açılabileceği belirtilerek davalı alacaklı yönünden açılan davanın pasif husumet yokluğundan reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF İSTEMİ:Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın sebepsiz zenginleşmeye dayalı olduğunu, davalı şirketin dava dışı borçlu işten ayrılmamış gibi işlem yaparak maaş haczi yapıldığını, müvekkilinin aktif husumetinin olduğunu, ödenmesi gerekmeyen bedelin iadesini talep ettiklerini, kararın kaldırılması gerektiğini belirtmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:İlk derece mahkemesince davanın pasif husumet yönünden reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekili, yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurmuştur.İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi gereğince, ileri sürülen istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.Somut uyuşmazlıkta; davacı şirket vekili, dava dışı takip borçlusunun işyerinde çalışmadığı dönem yönünden de maaş haczi yapıldığını, müvekkilinin sorumlu olduğu dönem yönünden Kanun’en 1/4 oranında kesinti yaparak icra dairesine ödeme yaptığını kararın hatalı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.İlk derece mahkemesince husumet yönünden davanın reddine karar verilmiş ise de; Mahkemece öncelikle dava konusu icra dosyaları ve dava dışı borçlunun SGK kayıtları eksiksiz olarak getirtilerek, haciz ihbarnamelerinin tebliğ tarihi dikkate alınarak SGK kayıtlarının incelenmesi sureti ile dava dışı borçlunun işyerinde çalışmadığı dönem yönünden davacı tarafça ödeme yapılıp yapılmadığı hususunda bilirkişi incelemesi yapılması gereklidir. Şayet davacının ödediği miktarın fazla olduğu, dava dışı borçlunun çalışmadığı dönem yönünden de tahsilat yapıldığı anlaşılır ise, fazla ödenen bu miktar bakımından sebepsiz zenginleşen kişi davalı alacaklı olacağından davalı alacaklıya husumet yöneltilmesinde bir isabetsizlik görülmeyecek olmakla bu aşamada pasif husumetten red kararı verilmesi hatalı bulunmuştur. (Benzer mahiyette Yargıtay 3.HD’nin 2015/95032 Esas, 2015/13712Karar sayılı, 08.09.2015 Tarihli ilamı, Erişim: Kazancı Mevzuat ve İçtihat Bilgi Bankası)Açıklanan nedenle davacı vekilinin istinaf isteminin kabulüne, HMK 353/1-a-6 maddesi gereğince kararın kaldırılarak, yargılamaya devam olunmak üzere dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi ayrıntılı kararda açıklandığı üzere;1-Davacı vekilinin istinaf isteminin kabulü ile,2-İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 07/05/2019 gün ve 2018/1459 Esas, 2019/536 Karar sayılı kararının 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince KALDIRILMASINA, -Yargılamaya kaldığı yerden devam olunmak üzere, dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 3-İstinaf talebi kabul edildiğinden, istinaf peşin harcının talebi halinde davacı tarafa iadesine,4-İstinaf aşamasında davacı tarafça yapılan yargılama gideri olan 121,30 TL istinaf yoluna başvurma harcı ile 37,00 TL posta gideri olmak üzere toplam 144,80 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 04/10/2019 tarihinde HMK’nın 353/1-a-6 maddesi uyarınca oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.