Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2019/1722 E. 2019/1810 K. 20.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2019/1722 Esas
KARAR NO : 2019/1810
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
NUMARASI : 2018/1185 E.
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 20/09/2019
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü :DAVA: Davacı vekili dilekçesinde özetle; davacılardan … yetiştirdiği mahsullerin hasat edilmesi işinde kullanılmak üzere biçerdöver makinesi almaya karar verdiğini ve davalı ile aralarında finansal kiralama sözleşmesi yapıldığını, diğer davacıların bu sözleşmeyi müteselsil kefil olarak imzaladıklarını, müvekkilinin finansal kiralama (leasing) yoluyla aldıkları malın ayıplı mal niteliğinde olduğunu, bu sebeple malın davalıya iade edildiğini, ancak sözleşme sırasında imzalanarak davalıya verilen senetlerin iade edilmeyerek icra takibine konu edildiğini bildirerek, davalı şirketin davacılar aleyhine yaptığı İstanbul …. İcra Müdürlüğünün … esas ve İstanbul …. İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı icra dosyalarından davacıların borçlu olmadıklarının tespitine ve icra takiplerinin iptaline karar verilmesini, İstanbul …. İcra Müdürlüğünün … esas ve İstanbul …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra dosyalarda takiplerin durdurulmasına ilişkin ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI:İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 19/06/2019 tarihli, 2018/1185 Esas sayılı tensip kararıyla; takipten sonra açılan menfi tespit davalarında takibinin tedbiren durdurulmasına yasal olanak bulunmadığından, ayrıca bonoların bedelsiz kaldığı iddiası yönünden yaklaşık ispat koşulu oluşmadığından ihtiyati tedbir talebinin İİK’ nın 72. ve HMK’nın 389 maddeleri uyarınca reddi kararı verilmiştir.
İSTİNAF İSTEMİ: Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; taraflar arasında düzenlenen Finansal Kiralama Sözleşmesine konu malın (biçerdöver) ayıplı olduğu, sürekli arıza yaptığından davacıların biçerdöveri kullanamadıkları, dosyada mevcut tamir, bakıma ilişkin yetkili servis belgeleriyle sabit olduğu, davacılar … ve …’in, bahsi geçen sözleşmedeki ve bono senetlerindeki kefaletlerinin, TBK.’nun 583. ve 284. maddelerine aykırı ve hukuken geçersiz olduğu, adı geçen davacıların eşlerinin muvafakatlarının bulunmadığı ve yasada belirtilen şekil şartlarının yerine getirilmediği, finansal kiralama sözleşmesi kapsamıyla sabit olduğu, davalı şirketin, dava konusu Finansal Kiralama Sözleşmesini tek taraflı olarak feshettiği, Beşiktaş …. Noterliği’nin 07.06.2017 tarih ve … yevmiye sayılı ihtarname kapsamıyla sabit olduğu, davalı şirketin, 02.05.2017 vade tarihli 28.468 Avro miktarlı bono senedi bedelinin ve vadesi gelmemiş bono senetlerinin muaccel hale geldiğinden bahisle diğer bono senetlerinin bedellerinin tahsili talebiyle 2 ayrı icra takibi yaptığı, mağdur olan davacıların mağduriyetlerinin katlanarak artacağı, ihtiyati talebinin kabulüne karar verilmesi gerektiği, ihtiyati tedbir talebinin reddine dair kaldırılmasını, kabul edilmediği taktirde, davacıların icra takibine konu alacağı karşılayacak (kıymet taktiri raporuna göre) miktarda mallarının haczedildiği nazara alınarak teminatsız olarak icra dosyasına ödenen paranın alacaklıya ödenmemesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
İSTİNAFA CEVAP:Davalı vekili istinafa cevap dilekçesinde; davacı vekili istinaf dilekçesinde malın ayıplı olduğu iddiasında bulunduğu fakat dosyaya sunulmuş herhangi bir servis kaydı, ayıp ya da kusur bulunmadığı, finansal kiralama sözleşmesine konu malın iadesi ile ilgili olarak İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/776 Esas numaralı dosyasında yargılama yapılmış ve finansal kiralama sözleşmesinin haklı nedenle feshine ve sözleşmeye konu malın müvekkil şirkete iadesine karar verilmiş olduğunu ve kararın kesinleştiğini, ilgili dosyada ayıp iddiasında bulunulmadığını, davacı tarafından ikame edilen davanın haksız olduğunu ve müvekkil şirketin alacağına ulaşmasını geciktirmeyi amaçladığını belirterek istinaf başvurusunun reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:Dava, menfi tespit istemine ilişkindir. Dairemiz önüne gelen istinaf istemi ise; ihtiyati tedbirin reddine ilişkin kararın kaldırılması istemine yöneliktir.İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi gereğince, ileri sürülen istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Davacılar, davacı …. asıl borçlu, diğer davacıların müteselsil kefil olduğu finansal kiralama sözleşmesi gereğince davacıya teslim edilen biçerdöverin ayıplı olduğu iddiası ile aleyhlerinde başlatılan icra takibin durdurulmasını talep etmiş iseler de; ayıp iddiası yönünden delil olarak bir servis kaydının sunulduğu, herhangi bir ihtarname örneği ibraz edilmediği, davalı tarafın savunmasında yer alan İstanbul 8.ATM’nin 2017/776 Esas sayılı dosyasının Dairemizce UYAP üzerinden incelenmesinde; ilgili mahkemece neticeten finansal kiralama sözleşmesinin haklı nedenle feshi ile malın iadesine karar verildiği ve kararın kesinleştiği, ilgili dosyada davacı … taraf olarak yer aldığı anlaşılmakla bu aşamada davacının iddiasının yargılamayı gerektirdiği ve yaklaşık ispat koşulları oluşmadığı dikkate alınarak ilk derece mahkemesinin kararı yerinde bulunmuş ve istinaf isteminin reddi gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi ayrıntılı kararda açıklandığı üzere;1-6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince davacılar vekilinin yerinde görülmeyen istinaf isteminin ESASTAN REDDİNE,2-Harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,3-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,4-Davacılar tarafça yapılan masrafların üzerinde bırakılmasına,5-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 20/09/2019 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.