Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2019/1201 E. 2019/1960 K. 03.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2019/1201 Esas
KARAR NO : 2019/1960 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 20/12/2018
NUMARASI : 2018/532 E., 2018/1368 K.
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 03/10/2019
İstinaf incelemesi üzerine Dairemize gelen dosya incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:İLK DERECE MAHKEMESİNE AÇILAN DAVADA A-)Açılan dava ve iddia : Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı … San. Tic. Ltd. Şti. tarafından İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E. ve İstanbul … icra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyalarından dava dışı …San. ve Tic. A.Ş. aleyhine icra takibi başlatıldığını, icra takiplerinin kesinleşmesinden sonraki süreçte takip borçlusu adına kayıtlı olduğu tespit olunan araçlar üzerine İcra Müdürlüğünce haciz konulduğunu, takip borçlusu … ile müvekkili arasında düzenlenen temlik sözleşmeleri uyarınca haczedilen araçların müvekkile devredildiğini, daha sonra Davalı … dava dışı … San. ve Tic. A.Ş. ‘den olan alacaklarının müvekkiline temliki konusunda alacağın temliki sözleşmesi yapıldığını, sözleşmenin 2 nolu hükmü uyarınca; dava dışı … ile davalı arasında imzalanan 17.02.2012 tarihli sözleşmeden kaynaklanan borçlar ile İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E. ve İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosya borçları ile vadesi henüz gelmeyen senetlerin 30.04.2014 tarihinde 332.000 TL olarak ödenmesi hususunda temlik eden-davalı ile temlik alan-müvekkilinin anlaştıklarını, sözleşme gereğince davalı … söz konusu icra dosyalarından kaynaklanan her türlü haklarını müvekkile devrettiğini, ayrıca davalı -… ile müvekkil arasında düzenlenen temlik sözleşmeleri gereği ve davalının muvafakatiyle … tarafından müvekkile devredilmiş olan- araçlar üzerine konulan hacizleri ve yakalamaları da kaldıracağını taahhüt ettiklerini, müvekkili tarafından davalıya 30/04/2014 tarihinde 332.000,00 TL ve 05/05/2014 tarihinde 30.000,00 TL ödemenin yapılmasına rağmen , takip alacaklısı tarafından dosyalara borcun ödendiğine dair bir bildirimde bulunulmadığından, müvekkilinin malvarlığı üzerindeki hacizlerin kaldırılmadığını belirterek; İstanbul …. İcra Müdürlüğünün … E. ve İstanbul …. icra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasından başlatılan icra takiplerinin teminatsız olarak ihtiyati tedbir yolu ile durudulmasına ve araçlar üzerindeki hacizlerin fekkine, (mahkeme aksi kanıdaysa teminat karşılığında dosyadaki tüm hacizlerin fekkine), pert olan 41TA740 araç üzerindeki haczin mahkemece belirlenecek teminat karşılığında-kaldırılmasını, müvekkilinin davalıya 362.000 TL borçlu olmadığının ve İstanbul … icra müdürlüğünün … E. ile İstanbul …. icra müdürlüğünün … E. sayılı dosya borçlarını ödeyerek herhangi bir borcu kalmadığının tespitine, kötüniyetle hareket eden davalının %20 den aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, HMK m.329 uyarınca müvekkili ile vekil arasındaki vekalet ücreti olan dava konusu değerin %10-%20 si arasındaki meblağın kötüniyetli ve hakkı olmadan dava açılmasına sebebiyet veren davalılardan alınarak müvekkile verilmesini,yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
B-) Cevap ve Karşı Talepler :Davalı vekili cevap dilekçesinde; usule ilişkin itirazlarında; bu davadan alacağı bir menfi tespit kararı ile elde edebileceği ve infaz edebileceği herhangi bir hüküm bulunmadığını, bu sebeple de davacının hukuki bakımdan dava açmakta hukuki yararının mevcut olması dava şartı olarak sayıldığından reddini, husumete ilişkin itirazlarında; davacı ile müvekkili şirket arasında herhangi bir ticari münasebet yada cari hesap ilişkisi bulunmadığını, davacı tarafından dosyaya sunulan temliknameden de görülceği üzere, müvekkili şirketin alacaklı olduğu icra dosyalarını davacı ile imzaladığı temlik sözleşmesi gereğince davacıya temlik ettiğini bu nedenle müvekkil şirkete husumet yöneltilmesinin mümkün olmadığını, esasa ilişkin beyanlarında; taraflar arasında bir ticari ilişki bulunmadığını, taraflar arasındaki tek ilişkinin temlik sözleşmesinden kaynaklandığını, temlik sözleşmesinin tetkikinde, müvekkili şirketin İstanbul …İcra Müdürlüğünün … ve İstanbul …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyalarından alacaklı olduğu, imzalanan temlik sözleşmesi ile alacağın tüm ferileriyle birlikte davacıya temlik edildiğini, temlik sözleşmesinin 4. Maddesinde icra müdürlüklerindeki tahsil harç giderinin … tarafından nakden ve defaten ödeneceği açıkça belirlendiğini, ayrıca temlik sözleşmesinin yapıldığı tarihten itibaren icra dosyaları ile ilgili işlem yapabilme hak ve yetkisi bizzat … devredildiğini,sözleşmenin 8. Maddesinde …, ödemelere ilişkin olarak herhangi bir nam altında talepte bulunmayacağını, ödemeleri yaptıktan sonra alacaklı adına herhangi bir dava açmayacağını, her ne ad ve şart altında olursa olsun başkaca herhangi bir alacak, kar kaybı, sair tazminat talebinde bulunmayacağının kabul edildiğini, davacının bu davayı icra harcını ödememek için açtığını belirterek; davanın öncelikle usulden reddine, esas yönünden ise davacının haksız hukuki dayanaktan yoksun davasının reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.C-)İlk Derece Mahkemesi Kararı :İlk derece mahkemesince; “davalı tarafın alacağın temliki sözleşmesini ve bu sözleşme gereğince davacının yaptığı ödemeleri, borcu kalmadığını kabul ettiği, yine temlik sözleşmesi gereğince İstanbul …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında davacı temlik alan olarak işlem yaptığını, böylece alacağın temlik edildiği icra takip dosyasında da kabul edildiği, davacı tam halef olarak icrai işlemleri yaptığı, davacı alacağın temliki sözleşmesinin 4. Maddesinde icra müdürlüklerindeki tahsil harç gideri ödemesinin kendisine ait olduğu konusunda açık kabulü bulunması ve bu harçların icra dosyasında hesaplanmasına rağmen bu davayı açarak sözleşme yükümlülüğünden kurtulmaya çalıştığı, davacının artık davalıya alacağın temliki sözleşmesi nedeniyle husumet yöneltmesinde hukuki yararı olmadığı” gerekçesiyle hukuki yarar dava şartı yokluğundan davanın usulen reddine karar verildiği görülmüştür.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:Davacı yanca karar istinaf edilmiş ve temlik aldıkları hakları fiilen kullanamadıklarını, bu nedenle de icra dosyalarındaki hacizler nedeni ile araçların kullanılamadığını icra dosyalarının kapanmadığını beyanla kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE :Dava alacağın temliki sözleşmesine dayalı bir menfi tespit davasıdır.İlk derece mahkemesi, davacı alacağın temliki sözleşmesinin 4. Maddesinde icra müdürlüklerindeki tahsil harç gideri ödemesinin kendisine ait olduğu konusunda açık kabulü bulunması ve bu harçların icra dosyasında hesaplanmasına rağmen bu davayı açarak sözleşme yükümlülüğünden kurtulmaya çalıştığı, davacının artık davalıya alacağın temliki sözleşmesi nedeniyle husumet yöneltmesinde hukuki yararı olmadığı” gerekçesiyle hukuki yarar dava şartı yokluğundan davanın usulen reddine karar verildiği görülmüştür.Gerçektende eldeki davada Davalı tarafın alacağın temliki sözleşmesini ve bu sözleşme gereğince davacının yaptığı ödemeleri, borcu kalmadığını kabul ettiği, yine temlik sözleşmesi gereğince İstanbul ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında davacı temlik alan olarak işlem yaptığını, böylece alacağın temlik edildiği icra takip dosyasında da kabul edildiği, davacı tam halef olarak icrai işlemleri yaptığı, davacı alacağın temliki sözleşmesinin 4. Maddesinde icra müdürlüklerindeki tahsil harç gideri ödemesinin kendisine ait olduğunun sözleşmede düzenlendiği göz önüne alındığında ilk derece mahkemesinin kararında bir isabetsizlik bulunmamakla yerinde görülmeyen istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan gerekçe ile 1 – Davacı yanın isitinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE 2-Harç peşin alınmış olmakla ayrıca alınmasına yer olmadığına 3- İstinaf yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına 4-Duruşmasız inceleme yapılmış olmakla ücreti vekalet tayinine yer olmadığına Dair; dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu gerekçeli kararın tebliğinden itibaren on beş gün içinde Yargıtay’a temyiz yolu olanaklı ve oy birliğiyle karar verildi. 03/10/2019