Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2018/898 E. 2021/203 K. 04.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2018/898 Esas
KARAR NO: 2021/203
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 12/06/2017
NUMARASI: 2014/1453 2017/489
DAVANIN KONUSU: İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 04/02/2021
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili, müvekkilinin bisiklet ticareti yaptığını, bu işyerinde 10/03/2014 tarihinde meydana gelen hırsızlıkla ilgili olarak müvekkilinin o sıralar İstanbul dışında olması nedeniyle müvekkili adına kardeşinin polise şikayette bulunduğunu, müşteki ifade tutanağının içeriğinde işyerinde bir miktar para, altın, bilgisayar ile birkaç adet müşteri çekinin çalındığının belirtildiğini, dava konusu 29/05/2014 tarihli, 14.945,00 TL bedelli çekin de bu çeklerden olduğunu, çekle ilgili olarak zayi nedeniyle iptal davası açtıklarını, bu sırada davalının çek zayi davasına müdahale talebinde bulunduğunu ve mahkemenin istirdat davası açılması için süre verdiğini, ayrıca müvekkilinin bu çekin meşru hamili olup müvekkilinin alacağına karşılık bu çeki keşideciden aldığını, çekteki ciro imzasının müvekkiline ait olmadığını, davalının faktoring şirketi olup çeki iktisabında ağır kusurlu olduğunu belirterek davaya konu çekin müvekkiline iadesine ve davalı aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilmesini istemiştir. Davalı vekili, müvekkilinin çekin meşru hamili olduğunu, faktoring sözleşmesi uyarınca çekin iktisap edildiğini, son ciranta ile öncesindeki ciranta arasındaki mal alış verişini gösterir faturanın müvekkiline ibraz edildiğini ve ciro silsilesinin de düzgün olduğunu, müvekkilinin davacı ile herhangi bir münasebeti bulunmadığını, çekteki imzanın davacıya ait olmasa dahi müvekkilinin meşru hamili olduğunu, ayrıca müvekkili tarafından suç duyurusunda bulunulduğunu bildirerek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre; davalı tarafından faktoring sözleşmesinin tarafı olan dava dışı … hakkında evrakta sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarından suç duyurusunda bulunulduğunu, davacı tarafın çek üzerindeki imzanın kendisine ait olmadığını iddia ettiği, yaptırılan bilirkişi incelemesinde çekin arka yüzünde yer alan … kaşesi üzerinde yer alan imzanın davacının eli ürünü olmadığı, davacının işyerinde meydana gelen hırsızlık neticesinde bir kısım eşya ve çeklerin çalındığı, bu çekin davalı faktoring şirketinin elinde bulunduğu, dava konusu çekin davacının rızası dışında elinden çıktığı, sahte ciro ile cirolandığı gerekçeleriyle davanın kabulüne, çekin davacıya iadesine karar verilmiş, kararı davalı vekili istinaf etmiştir. Davalı vekili, istinaf sebebi olarak; davalı … şirketinin dava konusu alacağı müvekkili … A.Ş’ye temlik ettiğini, … A.Ş’nin de 17/03/2017 tarihinde … A.Ş ile birleştiğini, bilirkişi raporunun mukayese imzalar yönünden yeterli olmadığını, senedin keşide tarihinden öncesine ilişkin imzaların mukayeseye esas alınması gerektiğini, sadece 2007 ve 2012 yılına ait iki adet mukayese evrakın incelendiğini, raporun bu açıdan eksik inceleme ile hazırlandığını, bu konuda Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 2001/12-436 Esas, 2001/467 Karar sayılı ilamının izlenecek yolu ayrıntılı olarak anlattığını, yine raporda hangi ortamda ve ne tür teknik cihazlar kullanılarak inceleme yapıldığı hususunun açık olmadığını, raporda inceleme metotlarına yer verilmediğini ve sınırlı tanı unsurunu ihtiva eden belgeler üzerinde inceleme yapıldığını, raporun denetime açık olmadığını, müvekkilinin kötüniyetli olmadığını, iyiniyetli meşru hamil olduğunu, karar ile müvekkilinin alacağının tahsilinde gecikmeye neden olunduğunu, delillerin yetersiz biçimde toplandığını, eksik inceleme ile karar verildiğini, davacının iddialarını ispatlaması gerektiğini bildirmiştir. … isimli kişi tarafından 10/03/2014 tarihinde polise şikayet yapıldığı, verilen ifade içeriğinden müştekinin abisi olan davacıya ait işyerinde çalıştığını ve bu dükkanda hırsızlık olduğunun anlaşıldığını, kasa içinde bulunan bir miktar paralar ile altınların alındığı, ayrıca bir kısım çeklerin de yerinde olmadığının görüldüğünü, bu çekler arasında dava konusu çekin de bilgisinin yer aldığı görülmüştür. Davalı tarafından sunulan faktoring sözleşmesinin incelenmesinde taraflarının … ve davalı Faktoring şirketi olduğu, dava konusu çekin de aralarında bulunduğu bir kısım çeklerin 11/03/2014 tarihinde davalı faktoring şirketine çek teslimat bordrosuyla verildiği, ayrıca … tarafından dava dışı … isimli şahıs adına verilmiş 10/03/2014 tarihli toplum tutarı 29.500,00 TL olan faturanın da sunulmuş olduğu görülmüştür. Yargılama sırasında alınan üç kişilik grafolog bilirkişi raporunda; dava konusu olan 29/05/2014 tarihli, keşidecisi dava dışı … Ltd.Şti, … eliyle yazılı 14.945,00 TL bedelli, … seri numaralı, arka yüzünde … içerikli kaşe üzerinde atılı birinci ciranta imzasının …’nun elinden çıkmadığı yolunda görüş bildirildiği, davalı vekilinin bilirkişi raporuna itiraz ettiği ve Jandarma kriminalden ek bilirkişi raporu aldırılmasını istediği görülmüştür. Davalı faktoring şirketi tarafından Konya C.Başsavcılığının 2014/44794 soruşturma numaralı hazırlık evrakında … hakkında evrakta sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarından şikayette bulunduğu, …’un ise savcılıkta verdiği ifadesinde bütün çekleri …’den aldığını ve bu çekleri … şirketine vererek kendisine finansman sağladığını, suçlamayı kabul etmediğini beyan ettiği görülmüştür. Yargılama sırasında yapılan yazışmadan hazırlık soruşturmasının 09/07/2015 tarihi itibariyle devam ettiği görülmüştür.
GEREKÇE: Dava, 6102 Sayılı TTK’nun 792.maddesi uyarınca açılan çekin istirdadı davasıdır. Davacı taraf, dava konusu çekin rıza dışı elinden çıktığını iddia etmiş, davalı taraf ise davanın reddini savunmuştur. Çekin istirdadı davalarında öncelikle hamili bulunulan çekin rıza dışı elden çıktığının ispatlanması, ayrıca davalının da çeki iktisabında kötüniyetli olduğunun kanıtlanması gerekir. Dava konusu çekin dosyada bulunan fotokopisinin incelenmesinde, keşidecisinin dava dışı … Ltd.Şti, lehtarının davacı, sonraki cirantaların ise … Ltd.Şti, …, …, Hamilin ise davalı olduğu anlaşılmaktadır. Çekin arkasında yer alan ciro silsilesinin incelenmesinde herhangi bir kopukluk bulunmadığı anlaşılmaktadır. Somut olay bakımından her ne kadar dava konusu çekteki davacı adına atfen yer alan imzanın davacıya ait olmadığı sübuta ermiş ise de, davacının dava konusu çeki rızası dışında elinden çıktığı ve davalının kötüniyetli hamil olduğu hususunu usulüne uygun delillerle kanıtlayamadığı kanaatine varılmıştır. Açıklanan bu hususlar gözetildiğinde davanın ispatlanamadığından reddi gerekirken hatalı değerlendirme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup davalı vekilinin istinaf talebinin kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davalı vekilinin istinaf talebinin KABULÜNE, 2-İstanbul 12.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 12/06/2017 gün, 2014/1453 Esas, 2017/489 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA, 3-Davanın REDDİNE, 4-Alınması gereken 59,30 TL harcın, peşin alınan 255,25 TL harçtan mahsubu ile artan 195,95 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine, 5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, 6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olan 110,00 TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, 7-Davalı lehine Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, 8-İstinaf peşin harcının talebi halinde davalıya iadesine, 9- İstinaf aşamasında davalı tarafından yapılan yargılama gideri olan 50,00 TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, 10-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, 11-Gerek ilk derecede gerekse istinaf aşamasında yatırılan gider avanslarından kullanılmayan kısımların karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.04/02/2021