Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2018/797 E. 2019/1243 K. 30.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2018/797 Esas
KARAR NO : 2019/1243
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 1.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 23/11/2017
NUMARASI : 2017/531 E. – 2017/242 K.
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (FSE Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 30/05/2019
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü : Davacı vekili dava dilekçesinde ; davacının 80’den fazla franchise bayii bulunan perakende sektöründe hizmet veren ve bu alanda sektörün önemli firmalarından biri olduğunu, davalının … Markasını Franchise ilişkisi kapsamında kullandığını, … mağazasını işlettiğini, davacının … markası başta olmak üzere müvekkiline ait ürün, endüstriyel tasarım, know-how’u kendine has kahve, kafe, restaurant ve satış konseptini ve dekorasyon, mobilya, ekipman, tabela, elektronik sistemleri, lojistik ve ürün altyapısı, amblem, sembol, know-how ve hizmet ve pazarlama anlayışı ile iş yeri işletme sistemi sadece franchise verilecek yerlere münhasır olmak üzere belirli hak ve yükümlülükler belli şartlarda ve bedel karşılığında Franchise Alan olarak Davalı şirket kullanımına sunduğunu,buna rağmen davalının Franchise Sözleşmesi imzalanmasına yanaşılmadığını,2016 yılı mayıs ayı sonuna kadar aylık isim ve reklam bedeli adı altındaki Royalty bedellerinin alınmayacağı hususlarında anlaşıldığını, ancak davalı tarafın hukuki ve ticari olarak gerçekçi olmayan afaki istekleri bitmediğinden ve aralarındaki franchise ilişkisinin gerekleri yerine getirilmediğinden davalı tarafa ihtarname gönderilerek franchise ilişkisinin sonlandırıldığını, İstanbul 16. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2016/6 D.İş ve 2016/6 Karar Sayılı dosyasında yapılan keşif ve bilirkişi incelemeleri yaptırdıklarını, emsal franchise sözleşmeleri üzerinden davalı şirketin aylık ciro hesaplamalarına gidilerek müvekkilinin aylık isim ve reklam hakkı(royalty) bedeli faturalarının davalıya ödetilmesi gerektiğini, zira müvekkili şirketin tüm Türkiye çapındaki Franchise Bayilerine aylık net satış ciro) Üzerinden KDV hariç %5 Franchise İsim Hakkı Bedeli ve %2 Marka Geliştirme, Koruma, Arge, Tanıtım ve Reklam Payı Bedeli uygulamakta ve Franchise bayilerinden tahsil etmekte olduğunu, İstanbul …. icra Müdürlüğü … E. dosyası ile takibe de geçildiğini, takibe itiraz nedeniyle itirazın iptali ile davalının %20 icra inkar tazminatından sorumlu tutulmasını talep ve dava etmiştir. Davalı vekili dava dilekçesinde ; Davanın, görevsiz Mahkeme de açıldığını, TTK nun 4 ve 5. maddelerinin açık düzenlemesi gereği, dosyanın görevli Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesi gerektiğini, davacının davasını cari hesap alacağına dayandırdığını, cari hesaba ilişkin davaların Asliye Ticaret Mahkemelerinin görevinde olması nedeniyle dosyanın görevli İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesine dosyanın gönderilmesini öncelikle talep ettiklerini, sözde alacak iddiasının müvekkiline olan borçlarından kurtulmak amacıyla ortaya atılmış iddialardan oluştuğunu, Müvekkili şirketin, alacaklarının tahsili için iş bu dosya davacısı aleyhine İstanbul Anadolu …. İcra Müdürlüğü … E. ve … E.( EK.1 Takip Talepleri) Sayılı dosyalarından 23.12.2016 tarihinde takibe geçtiğini, takiplere yapılan haksız itirazlar üzerine, İstanbul Anadolu 1 Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/418 E. Ve İstanbul Anadolu 7 Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/419 E. Sayılı dosyaları ile 10.04.2017 tarihinde itirazın iptali davaları açıldığını ve davaların derdest olduğunu, gönül kahvesi ile ema lokanta arasında herhangi bir yazılı sözleşme bulunmadığını, taraflar arasında uzlaşılan çerçevede yürümüş bir ticari ilişkinin söz konusu olduğunu, iş yerinde kullanılacak sarf malzemeleri ile muhasebe programı gibi teknik verilerin de davacının belirlediği 3. Kişilerden alınacağını, müvekkilinden franchise bedeli alınmayacağını, davacı sistemi gereği zorunlu olduğundan her ay frahchise bedeli olarak kestiği fatura karşılığında müvekkiline iade faturası keseceğini ücret alınmayacağını, bu hususun taraf ticari defter kayıtlarıyla da sabit olduğunu, İsim, logo, reklam vb. isimlerde müvekkilden herhangi bir bedel alınmayacağını beyan ettiği, davanın esasına ilişkin diğer itirazlarını bildirerek davanın reddi gerektiğini beyan etmiştir. İstanbul 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 23/11/2017 tarihli 2017/531 Esas-2017/242 Karar sayılı kararıyla; davacı vekilinin dava dilekçesinde alacağın cari hesap ilişkisinden kaynaklandığını bildirdiğini, tarafların yüklendikleri edimin yerine getirilip getirilmediğinin yargılama konusu olduğunu burada davacının yaptığı işin,sunduğu hizmetin verdiği franchaise’ın fikri hak korumasında olup olmadığının tartışma konusu olmadığını gerekçe göstererek mahkememizin görevsizliğine, dava dilekçesinin usulden reddine karar vermiştir.Davacı vekilinin istinaf dilekçesinde; taraflar arasındaki ilişkinin bir franchise ve marka hukuku ilişkisi olduğunu, franchise sözleşmesi için yazılı bir şekil şartı bulunmadığını, dava konusu faturalar incelendiğinde fatura içeriklerinin marka, isim hakkı bedeli, franchise sözleşmesi özetle sınai mülkiyete ilişkin olduğunun anlaşıldığını, uyuşmazlığın ticaret hukuku konusunu değil taraflar arasındaki marka ve franchise hukukundan kaynaklı ilişkiden kaynaklandığını, davalının Kırklareli ve Fatih’de …. Franchise Bayii açarak işlettiğini, sözleşmenin tüm ısrarlara rağmen davalı tarafın fiilleri sebebiyle imzalanamadığını mahkemenin görevli olduğunu beyanla, mahkeme kararının kaldırılmasını istemiştir. İstanbul …. İcra Müdürlüğü… E. sayılı icra dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklının, davalı borçlu aleyhine, 37.245,78 TL cari fatura alacağının tahsili talebiyle ilamsız icra takibi başlattığı, borçlunun 7 günlük itiraz süresi içerisinde borca,faize, faiz oranına ve ferilerine itiraz ettiği, görülmüştür.
G E R E K Ç E :İtirazın iptali talepli davanın dayanağı, İstanbul …. İcra Müdürlüğü … E. sayılı icra dosyasında, takip dayanağı faturaların “isim ve logo bedeli”, “reklam marka geliştirme gelirleri” açıklamalı olduğu TPMK’dan gelen kayıtlardan davacı adına tescilli …ibareli markaların bulunduğu, davacı tarafın davalı ile arasında Franchise sözleşmesi bulunduğunu ve Türkiye çapında tüm bayilerinden KDV hariç %5 Franchise İsim Hakkı Bedeli ve %2 Marka Geliştirme, Koruma, Arge, Tanıtım ve Reklam Payı Bedeli uygulamakta ve Franchise bayilerinden tahsil etmekte olduğunu beyan ettiği, Franchise sözleşmelerinden kaynaklanan tüm uyuşmazlıkların Fikri Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin görevine girmediği, ancak Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 01/06/2016 tarihli 2016/6098 Esas, 2016/6035 Karar sayılı, 18/03/2015 tarihli 2014/18160 Esas, 2015/3696 Karar sayılı emsal kararlarından da anlaşılacağı üzere; 556 sayılı KHK’dan (6769 sayılı SMK’dan) kaynaklanan tescilli bir sınai hakka dayalı uyuşmazlık söz konusu olduğunda yada bu hakların lisans ile kullanılmasından kaynaklanan bir uyuşmazlık söz konusu olduğunda ihtisas mahkemesi sıfatıyla FSHHM’nin görevli olduğu, dava konusu uyuşmazlığın da “isim ve logo bedeli, reklam marka geliştirme gelirleri” alacağından kaynaklandığı, davaya bakma görevinin FSHHM’ne ait olduğu kanaatiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, mahkeme kararının kaldırılmasına, yargılamaya kaldığı yerden devam edilmek üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan nedenlerle:1-Davacı vekilinin istinaf isteminin KABULÜ ile, İstanbul 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 23/11/2017 tarihli 2017/531 Esas-2017/242 Karar sayılı görevsizlik kararının 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-3 maddesi gereğince KALDIRILMASINA, -Yargılamaya kaldığı yerden devam olunmak üzere, dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 2-İstinaf talebi kabul edildiğinden, istinaf peşin harcının talebi halinde davacı tarafa iadesine,3-İstinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin, ilk derece mahkemesince esas hükümle birlikte değerlendirilmesine, 4-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 30/05/2019 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.