Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2018/663 E. 2019/1124 K. 16.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2018/663 Esas
KARAR NO : 2019/1124
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 08/11/2017
NUMARASI : 2017/904 E. – 2017/1238 K.
DAVANIN KONUSU: Sözleşmenin İptali
KARAR TARİHİ: 16/05/2019
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü :Davacılar Dava Dilekçesinde; Davacıların müşterek borçlu müteselsil kefil olarak imzaladıkları Genel Kredi Sözleşmesinin konu olduğu icra takiplerinin TMSF’ye oradan da …A.Ş.’ye temlik olduğunu, temlik işleminin hukuka uygun olmadığını, icra takiplerine aşırı fahiş ve acımasız faiz işletildiğini, borçların borçlular açısından ödenemez hale geldiğini, ödemek için faiz indirim talebinde bulunulduğunu, bu taleplerinin reddolduğunu, 2006-2012 yılları arasında 106.393,69 USD ödeme yapıldığını, bu ödemelerin borçtan mahsup edilmediğini, faiz konusunda hiçbir indirim ve anlayış sağlanmadığını ve iki icra dosyası için 21.000,000,00 TL olarak talep edildiğini, bu alacağın da 5.000,000,00 TL bedel ile diğer davalı …. İnşaat’a devredildiğini, temlik alan firmanın da ödemeleri mahsup etmediğini, bilgi almak için yazılı olarak yaptıkları başvuruya cevap vermediklerini, izah edilen nedenler ile Beyoğlu …. Noterliğinin 25/07/2016 tarih ve … yevmiye nosu ile onaylanan temlik edeni …. A.Ş. ve ondan temlik alan … Tic. Ltd. Şti. Olan Alacağın Temliki Sözleşmesinin iptaline, borçtan mahsubu yapılmayan ödemelerin mahsubunun yapılmasına, aşırı fahiş faizlerin indirilmesine, mahsup ve faiz indirimi sonrası ortaya çıkacak bedel üzerinden ödenmesi suretiyle borçlarının sonlandırılmasına karar verilmesini dava ve talep etmiştir. İstanbul 2.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 08.11.2017 tarihli 2017/904 E. – 2017/1238 K.sayılı kararıyla; HMK 31.maddesi hükmü gereğince, davanın hukuki niteliğini belirlemek ve davayı aydınlatmak görevinin hakime ait olduğunu, davanın tespit davası olduğunu, eda davası açılması mümkün olan hallerde tespit davası açılmasında hukuki yarar bulunmadığını, hukuki yararının bulunmasının dava şartı olduğunu, yargılamanın her aşamasında taraflarca ileri sürülebileceği gibi, hakim tarafından da re’sen gözetileceğini, hukuki yararın bulunmadığının tespiti halinde davanın, dava şartı yokluğu gerekçesiyle usulden reddine karar verileceği (HMK 114/1-h, 115 m.) gerekçesiyle, HMK 114/1-h ve HMK 115. maddeleri gereği davanın USULDEN REDDİNE karar vermiştir. Davacılar vekilinin istinaf dilekçesinde; davacıların farklı nedenlerle borçlusu oldukları icra takiplerine yönelik olarak, davalılar arasında noterde yapılan “Alacağın Temliki Sözleşmesinin ” iptalini talep ettiklerini, TMSF’nin alacaklarını tahsil için …AŞ’ye (yeni ünvanı davalı …) alacağının tahsili amacıyla devri yapılmışsa da, bu şirketin … bir borcu bulunmadığını, teminat göstermek zorunda olmadığı halde, alacağını ciddi biçimde azaltarak temlikinin alacağın temliki nedenlerinden hiçbirine uymadığını, Temlik sözleşmesine konu icra dosyalarında %228 oranında aşırı faiz uygulanarak, ödenmesinin imkansız hale getirildiğini, 2006 – 2012 yılları arasında yaptıkları 106.393,69 USD’nin borçtan mahsup edilmediğini, devir yapılırken de ödemenin düşülmediği,-Müvekkillerinin gayrimenkullerinin tek tek satışa çıkarıldığını, davanın salt tespit davası olarak değerlendirilerek karar verildiğini, takiplerinin geçmişe yönelik hukuki durum değişikliği içerdiğini, mahkemenin kararının mahkemeye erişim haklarını engellediğini, HMK’nın 106.maddesi çerçevesinde karar verilmesi gerektiğini, beyanla mahkeme kararının kaldırılmasını istemiştir.Davalı … Ltd.Şti vekilinin istinafa cevabında; kararın onanması gerektiğini, davanın tespit davası olduğunu, davacıların hukuki yararının bulunmadığını davacıların hukuki yararının bulunmadığını, davacıların kamu kurumlarına ve müvekkiline trilyonlarca borçlu bulunduğunu, bugüne kadar 1 kuruş bile ödemediğini beyanla kararın onanmasını istemiştir. Diğer davalının, istinaf dilekçesine cevap vermediği görülmüştür. İlk derece mahkemesinin dava dilekçesini tebliğ etmeden dosya üzerinde inceleme yaparak karar verdiği görülmüştür.
G E R E K Ç E :Davacıların, dava dilekçesinde; davalılar arasında yapılan temlik sözleşmesinin iptalini, müvekkilleri aleyhinde başlatılan icra takiplerinde fahiş oranlarda faiz işletildiğini ve müvekkillerinin ödemelerini mahsup edilmediğini ileri sürerek faiz indirimi ve mahsup sonrası ortaya çıkacak bedel üzerinden ödenmesi suretiyle borçlarının sonlandırılmasına karar verilmesini talep ettiği, ilk derece mahkemesi tarafından dava dilekçesinin davalılara tebliğ edilerek cevapları alınmadan, duruşma açılarak talep ve savunmaları açıklattırılmadan 6100 sayılı HMK’nın 27.maddede düzenlenen hukuki dinlenilme hakkı ihlal edilerek dosya üzerinde karar verildiği, davacı vekilinin dava dilekçesindeki talepleri göz önüne alındığında, davacılar aleyhinde devam eden icra takipleri bulunduğu, davacıların icra takiplerinde talep edilen faiz ve oranına yönelik itirazları ile ve ödemelerin mahsup edilmediğine yönelik itirazlarının incelenerek, borçlu olunan ve olunmayan miktarın tespiti talebinde hukuki yararlarının bulunduğu, ilk derece mahkemesinin hukuki yarar yokluğundan davanın reddi kararının hatalı olduğu kanaatiyle, davacılar vekilinin istinaf talebinin kabulüne, mahkeme kararının kaldırılmasına, yargılamaya kaldığı yerden devam edilmek üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle:1-Davacı vekilinin istinaf isteminin HMK 353/1-a-4 maddesi gereğince kabulü ile, İstanbul 2.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 08.11.2017 tarihli 2017/904 E. – 2017/1238 K.sayılı kararının KALDIRILMASINA,2-Yargılamaya devam olunmak üzere dosyanın, karar veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 3-İstinaf talebi kabul edildiğinden, istinaf peşin harcının talebi halinde davacı tarafa iadesine,4-İstinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin, ilk derece mahkemesince esas hükümle birlikte değerlendirilmesine, 5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 16/05/2019 tarihinde HMK’nın 353/1-a-4 maddesi uyarınca oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.