Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2018/658 E. 2021/171 K. 28.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2018/658 Esas
KARAR NO: 2021/171
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 03/04/2017
NUMARASI: 2016/838 2017/366
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 28/01/2021
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İLK DERECE MAHKEMESİNE AÇILAN DAVADA A-)Açılan dava ve iddia: Davacı vekili dava dilekçesinde, davacı banka ile davalılardan … Ltd.Şirketi lehine ticari kredi kullandırıldığını, diğer davalıların kredinini müteselsil kefili olduğunu, taksitlerin zamanında ödenmemesi üzerine hesabın kat edildiğini, noterden yapılan ihtara rağmen borç ödenmeyince Bursa …İcra Dairesinin … esas sayılı dosyası ile takip başlattıklarını, davalıların takibe haksız biçmide itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptaline , davalıların icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
B-) Cevap ve Karşı Talepler: Davalı yanın yasal sürede cevap dilekçesi vermediği ve delil de bildirmediği, münkir sayılması gerektiği anlaşılmıştır.
C-)İlk Derece Mahkemesi Kararı: İlk derece mahkemesince; “… hesap kat ihtarı Kahramanmaraş … Noterliğinin 15/12/2015 gün ve … yevmiye sayılı ihtarnamesiyle taraflara gönderilmiş, bu ihtarname tüm taraflara 18/12/2015 tarihinde tebliğ edilmiştir. Taksitli ticari kredi sözlşemesi yükümlülüklerine göre geri ödeme planı ihlal edildiğinde ödenmeyen taksitler de muaccel hale gelecektir. Ticari kredi ödeme planına göre yıllık akdi faiz %16,80 oranındadır. Sözleşmede ayrı bir faiz oranı belirlenmemiştir. Bu durumda bankanın merkez bankasına bildirdiği en yüksek kredi faiz oranına %50 ilave yapılarak temerrüt faiz oranının yıllık %100 olacağı belirtilmiştir. Bilirkişinin yaptığı hesaba göre takip tarihi itibariyle kapatelize edilmiş 101.558,14-TL borç bulunmaktadır. Takip tarihi itibariyle 101.558,14 TL asıl alacak, 13.258,98 TL işlemiş temerrüt faizi, 1.596,56 TL ihtarname masrafı, 400-TL ihtiyati haciz avukatlık ücreti, ve 81,60-TL ihtiyati haciz karar harcı olmak üzere toplam 117.558,22-TL alacak hesaplandığı …” bilirkişi raporuna göre davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı yan istinaf talebinde özetle “….Genel kredi sözleşmeleri, kendi özel koşulları içinde değerlendirilmesi gereken sözleşmelerdir. Anılan sözleşmelerde bankanın tek taraflı tasarrufu ile hesabın kat edilmesi, kredi müşterisine açılan ve kullandırılan kredinin muaccel olması sonucunu doğurur. Kredi Cari hesabının kat edildiği tarih itibarı ile anaparaya sözleşme ile belli edilen oran tatbik edilerek hesaplanan akdi faizlerin ve bu tutarın %5’i nispetindeki BSMV’nin ilavesi ile birlikte oluşan borç tutarı, takip anaparasını teşkil eder. Muaccel hale gelen işbu kredi ve kaynaklı borçta hesap kat ihtarnamesinin tebliği ile de temerrüt oluşur. Hesabın kat edildiği tarih ile hesap kat ihtarnamesinin borçluya tebliğ edildiği tarih arasında geçen günlere (bu günler dahil) hesap özetinde yer alan akdi faiz oranı tatbik edilmelidir. Hesap kat ihtarnamesinin kredi borçlusuna tebliği ile birlikte borçlu mütemerrit kılınmış olacağı için ihtarın tebliğ tarihinden takip açılış tarihine kadar geçen günlere de temerrüt faizi tatbik edilerek bulunacak toplam, takip açısından takip öncesi işlemiş faiz kalemini teşkil edecektir. Borçlu tarafından hesap kat’ı sonrasında yapılan kısmi ödemelerin, Hesap Kat tarihi itibarı ile tanzim olunan hesap özeti ile birlikte somutlaşan ve takip açısından anapara alacağını teşkil edecek olan anapara, işlemiş faiz ve bsmv toplamından müteşekkil tutardan, öncelikle bu tutara kısmi ödeme tarihine kadar işleyecek faizden yapılmak kaydı ile mahsup edilmesi gerekmektedir,bu yöndeki itirazlarının karşılanmadan eksik inceleme ile karar oluşturulduğunu, ayrıca davalı yanın münkir olması sebebi ile sonradan talep edilen kötüniyet tazminatı talebinin dinlenemeyeceği gibi koşullarının da oluşmadığını …” beyanla kararın kaldırılması talep ve istinaf edilmiştir. Davalı şirket vekili istinafında “….Müvekkil şirket lehine reddedilen kısım üzerinden hesaplanacak vekalet ücretine takdir edilmesi ile yerel mahkeme kararının hüküm kısmına eklenmesi…” talebiyle kararı istinaf etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Dava ; banka genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali davasıdır. İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Mahkemece bilirkişi raporunda yapılan hesaplamaya göre hüküm kurulduğu görülmektedir. TBK MADDE 100-“… Borçlu, faiz veya giderleri ödemede gecikmemiş ise, kısmen yaptığı ödemeyi ana borçtan düşme hakkına sahiptir. Aksine anlaşma yapılamaz…” düzenlemesini getirmiştir. Hesap kat ihtarında da görüldüğü gibi borçlunun ödemede gecikmiş olduğu ve akdi faiz ile faiz borcu altında olduğu görülmektedir. Bu durumda bilirkişinin kısmi ödemeyi ana para alacağından düşmesi hatalı olup, davacının bu yöndeki ek rapor talebi karşılanmadan karar verilmiş olması nedeni ile davacı yanın istinaf başvurusu yerindedir. Yine reddedilen alacakla ilgili olarak; kötüniyet tazminatı verilebilmesi için takibin reddedilen oranda haksız olması tek başına yeterli olmayıp, ayanı zamanda kötüniyetle yapılmış bir takip bulunması da gerekmektedir. Mahkemece kötüniyete ilişkin hiçbir gerekçe yazılmadan sadece haksız çıkılan miktar nazara alınarak tazminat verilmesi de hatalı olup, davacı yanın bu istinaf gerekçesi de yerindedir. Davalı şirket açısından da kabule göre reddedilen miktar üzerinden davalı yararına ücreti vekalet verilmemesi de hatalıdır. Bu nedenle her iki tarafın istinaf başvurusunun da kabulüne ve ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M:Yukarıda açıklanan gerekçe ile 1 – Davacı ve davalı yanın yanın istinaf başvurusunun HMK 353/1-a-6 maddesi gereğince AYRI AYRI KABULÜNE ; İlk derece mahkemesi kararının KALDIRILMASINA; Yargılama yapılmak üzere dosyanın ilk derece mahkemesine GÖNDERİLMESİNE 2- Davacı yanca yatırılan peşin harcın talebi halinde iade edilmesine 3-Davalı yanca yatırılan peşin harcın talebi halinde iade edilmesine 4-Her iki tarafın istinaf başvurusu da kabul edilmiş olmakla istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına 5- İnceleme duruşmasız olarak yapılmış olmakla ücreti vekalet tayin ve takdirine yer olmadığına Dair ; dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu HMK 353/1-a-6 maddesi gereğince KESİN olmak üzere 28/01/2021 tarihinde ve oy birliği ile karar verildi.