Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2018/656 E. 2021/188 K. 02.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2018/656 Esas
KARAR NO : 2021/188
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL 18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 29/03/2017
NUMARASI : 2015/1123 E. – 2017/281 K.
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 02/02/2021
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü :TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin emekli aylığını davalı banka aracılığıyla aldığını, müvekkilinin emekli aylığı üzerine kullandığı kredilerden kaynaklı borçların ödenmediği gerekçesi ile bloke konulduğunu, banka tarafından rehin, hapis ve takas mahsup hakları olduğu gerekçesi ile emekli maaşının ödenemeyeceği cevabı verildiği, emekli aylığına ticari kredi borcuna istinaden bloke konulmak suretiyle maaşın ödenmemesinin 5510 sayılı Yasa’nın 93.maddesine aykırılık teşkil ettiğini belirterek itirazın iptali ile takibin devamına ve davalının %20 icra inkar tazminatı ödemesine ve müvekkilinin yaşadığı acı elem ve üzüntünün tazmini için 5000Tl manevi tazminata hükmedilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; manevi tazminat koşullarının oluşmadığını, davacının ticari kredi kullandığını, sözleşmenin 7.maddesinde “müşteri hamili banka nezdinde bulunan ve ileride bulunabilecek olan vadeleri dolmuş ve dolmamış tüm alacakları, mevduat ve bloke hesapları, lehine gelmiş veya gelecek havaleler, nakit ve tahvil ve hisse senetleri.. İle diğer tüm kıymetli evrak üzerinde bankanın rehin ve hapis hakkı bulunduğu, bunların bir kısmını ve tümünü bloke etmeye veya bloke etmeye veya bloke almaya yetkili olduğu ayrıca TMK TBK ve Bankacılık Kanunu hükümleri kapsamında bunların kısmen veya tamamen alacakları ile takas ve mahsup etme hakkına sahip olduğu kabul edeceği” şeklinde hüküm gereğince davanın reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI: İlk derece mahkemesince taraflar arasında imzalanan kredi sözleşmesi ve eklerine göre itirazın iptali talebinin reddi gerektiği, davalı bankanın haksız eylemi olmadığı gibi kişilik haklarına saldırı teşkil etmediğinden manevi tazminat talebinin reddi gerektiği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF İSTEMİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde; 5510 sayılı Kanun’un 93.maddesine göre emekli aylığının devir, temlik ve haczinin yasaklandığını, İİK 82 ve 83/a maddelerinin dikkate alınması gerektiğini, mahkemenin sözleşmeler hukukuna göre iş bu yasaklamaların kesin olmadığını gerekçede belirtmesinin soyut olduğunu ve hukuka aykırı olduğunu, bununla birlikte 7.maddenin emekli aylığını kapsadığının düşünülemeyeceği gibi 5510 saylı Kanun 93 maddesinin muvafakatleri geçerli saymadığını, taraflar arasında ticari ilişki olmasına ve kendileri tarafından iddia edilmemesine rağmen 4077 sayılı Kanun’dan bahsedilmesinin ve hatalı raporun hükme esas alınmasının hukuka aykırı olduğunu, manevi tazminat koşulları oluşmuş olmasına rağmen talebin reddinin hukuka aykırı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, emekli maaşına bloke konularak tahsil olunan paranın haksız olduğu iddiası ile iadesi istemi ile başlatılan takipte İİK’nın 67.maddesine dayalı olarak açılan itirazın iptali ve manevi tazminat davasıdır.İlk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekili, yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurmuştur.İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi gereğince, ileri sürülen istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.17/04/2008 tarih ve 5754 Sayılı Yasanın 56.maddesi ile değişik 5510 Sayılı Yasanın 93. maddesinde; “Bu kanun gereğince sigortalılar ve hak sahiplerinin gelir, aylık ve ödenekleri, sağlık hizmeti sunucularının Genel Sağlık Sigortası hükümlerinin uygulanması sonucu kurum nezdinde doğan alacakları, devir ve temlik edilemez. Gelir, aylık ve ödenekler 88.maddeye göre takip ve tahsili gereken alacaklar ile nafaka borçları dışında haczedilemez.” düzenlemesine yer verilmiştir. Yine İİK.83/a bendinde “Borçlunun, hacizden önceki bir dönemde haczi mümkün olmayan bir mal veya hakkın haczedilebileceğine dair alacaklıyla yapmış olduğu anlaşma geçerli değildir.” hükmünü içermektedir.5510 Sayılı Yasanın 93.maddesine değişiklik getiren ve 28/02/2009 tarihinde yürürlüğe giren 5838 Sayılı Yasanın 32/2-b maddesi gereği, “Bu fıkraya göre haczi yasaklanan gelir, aylık ve ödeneklerin haczedilmesine ilişkin talepler, borçlunun muvafakati bulunmaması halinde, icra müdürü tarafından reddedilir.” Bu yasa İİK.nun 83/a maddesine göre daha özel düzenleme içerdiğinden takibin kesinleşmiş olması şartıyla 28.2.2009 tarihi ve sonrasında artık borçlunun 5510 Sayılı Yasanın 93. maddesi kapsamındaki gelir, aylık ve ödeneklere ilişkin hacze muvafakati geçerli olacaktır. Bahsedilen yasal düzenlemelerin, haciz, icra takibi olmadan temlik ve taahhütnamelere göre emekli maaşı hesabından kredi ödemeleri yapılmasına ilişkin durumlarda da kıyasen uygulanması gerekir.Taraflar arasındaki genel kredi sözleşmesinin 7. Maddesi, bila tarihli sözleşmenin 34.maddesi ve sözleşme ekleri Dairemizce incelendiğinde; ilgili maddelerde emekli maaş hesabına ilişkin açık bir düzenleme yer almadığı görülmektedir. Bu durumda sözleşme gereğince emekli maaş haczine onay verildiği kabul edilemeyeceğinden (Yargıtay 11. Hukuk Dairesi, E.2016/15029, K. 2018/3858, T. 23.5.2018) mahkemece itirazın iptaline ilişkin istemin rapordaki hesaplama doğrultusunda kısmen kabulü gerekirken, reddi yerinde değildir.Mahkemece koşulları oluşmadığından manevi tazminat talebinin reddine karar verilmesi yerinde olmakla davacının isteminin kısmen kabulüne, ilk derece mahkemesinin kararının HMK 353/1-b-2 maddesi gereğince kaldırılmasına ve yeniden hüküm kurulmasına dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi ayrıntılı kararda açıklandığı üzere;1-Davacının istinaf isteminin KISMEN KABULÜNE,- 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-2 maddesi gereğince ilk derece mahkemesinin kararının KALDIRILMASINA, Dairemizce yeniden hüküm kurulmasına,
2- Davanın KISMEN KABULÜNE,Davalının İstanbul …. İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyası yönünden İTİRAZININ KISMEN İPTALİ İLE, Takibin 10.386,87 Tl asıl alacak ve 607,51Tl işlemiş faiz olmak üzere 10.994,38TL üzerinden DEVAMINA, asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi yürütülmesine, Fazla istemin reddine,-Hükmolunan 10.994,38TL alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, – Manevi tazminat talebinin reddine,- Alınması gereken 751,02Tl harcın peşin alınan 289,20TL harçtan mahsubu ile 461,82 TL bakiye harcın davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,- Davacıdan alınan 289,20TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,- Davacı yanca yapılan 27,70TL başvuru harcı ile 586,05TL tebligat, bilirkişi ücreti, posta masrafı ki toplam; 613,75TL’nin davanın kabul oranına göre 398,30TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,- Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden kısmen kabul edilen itirazın iptali istemi yönünden AAÜT gereğince 4080,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,- Davalı kendisi vekille temsil ettirdiğinden kısmen reddedilen itirazın iptali istemi yönünden AAÜT 13/2.maddesi gereğince reddedilen miktar dikkate alınarak 939,97TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,- Reddedilen manevi tazminat talebi yönünden (kazanılmış haklar dikkate alınarak) 1980,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,3- İstinaf harç ve yargılama giderleri yönünden;-Davacı yanca peşin yatırılan 31,40 TL’nin istek halinde davacıya iadesine,- Davacı yanca yapılan 163,00TL İstinaf masrafı ile 85,70Tl istinaf harcı ki toplam; 248,70TL istinaf yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, -İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti tayinine yer olmadığına, 4-Artan gider avanslarının, karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 02/02/2021 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.