Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2018/642 E. 2018/1077 K. 03.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO : 2018/642 Esas
KARAR NO : 2018/1077
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
NUMARASI : 2017/932
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 03/05/2018
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili, davalılardan … tarafından müvekkilleri aleyhine toplamda 12.233.833,05 TL bedelli toplam 20 adet senede dayalı olarak İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasında takip başlatıldığını, senetler üzerinde müvekkili… A.Ş’nin sahte kaşelerinin vurulduğunu ve senetlerde lehtar gözüken …’nun imzalarının taklit edildiği ve görünürde iyi niyetli üçüncü kişiler oluşturmak için senetlerin muvazaalı olarak el değiştirdiğini belirterek müvekkilinin dava konusu senetlere ilişkin olarak borçlu olmadığının tespitine, HMK 209 ve İİK 170/2 maddesi uyarınca icra dosyası hakkında ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, davanın takipten sonra açılan menfi tespit davası olduğu, İİK’nun 72/3 maddesinin uygulanması gerektiği, HMK’nun 209.maddesinin uygulanamayacağı gerekçeleriyle ihtiyati tedbir isteminin reddine karar verilmiş, kararı davacı vekili istinaf etmiştir.
Davacılar vekili istinaf sebebi olarak, müvekkillerinden … A.Ş adına atılan kaşelerin sahte olduğunu, davalı tarafın örgütlü dolandırıcılık faaliyeti içinde bulunduğunu, haklarında soruşturma olduğunu, çekler üzerinde bulunan kaşe ve imza sahteliği iddiası yönünden ihtiyati tedbir kararı verilmesi gerektiğini, HMK’nun 209.maddesine göre teminatsız tedbir kararı verilmesi gerektiğini ileri sürmüştür.
Dosyada mevcut bulunan İstanbul ….İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasındaki ödeme emrinin fotokopisinden; davalı …’ın davacılar aleyhine 20 adet senede dayalı olarak 03/05/2017 tarihinde toplam 12.233.833,05 TL üzerinden kambiyo senetlerine özgü yolla takip başlatıldığı, takibe dayanak yapılan senetlerin fotokopilerin incelenmesinde ise; senetlerin keşidecisinin davacılar olduğu, lehtarının dava dışı .. …olduğu, senetlerin arkasında ilk cirantanın …, sonraki cirantanın … olduğu ve davalı …’a ciro edildiği görülmüştür.
Dairemiz önüne gelen dosya içerisinde davalıların cevabına rastlanılamamıştır.
GEREKÇE:
Dava, İİK’nun 72.maddesi uyarınca açılan takibe konu bonolar nedeniyle borçlu bulunulmadığının tespiti istemine ilişkindir. Dairemiz önüne gelen uyuşmazlık ise ihtiyati tedbir talebinin reddi kararına yöneliktir. Davacı taraf takibe konu senetler altındaki imzasına itiraz etmemiştir. Sadece kaşelerin sahte olduğunu ileri sürmüştür. İmza bononun zorunlu unsurlarındandır. Kaşenin sahte olup olmaması bononun sıhhatini etkilemez. Dolayısıyla ilk derece mahkemesince verilen karar usul ve yasaya uygun olup davacılar vekilinin istinaf talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki hüküm oluşturulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacılar vekilinin istinaf talebinin HMK’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 35,90 TL harçtan peşin alınan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 4,50 TL harcın davacılardan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacılar tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliği ile HMK’nun 362/1-f maddesi uyarınca kesin olarak karar verildi.03/05/2018