Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2018/518 E. 2021/28 K. 14.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2018/518 Esas
KARAR NO : 2021/28
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 24/05/2017
NUMARASI : 2014/645 2017/475
DAVA: Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 27/02/2014
BİRLEŞEN İSTANBUL 9.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN 2014/99 ESAS
SAYILI DOSYASI
DAVA: Menfi Tespit
DAVA TARİHİ: 26/03/2014
BİRLEŞEN İSTANBUL 16.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN 2014/128 ESAS
SAYILI DOSYASI
DAVA: Menfi Tespit
DAVA TARİHİ: 16/04/2014
KARAR TARİHİ: 14/01/2021
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İLK DERECE MAHKEMESİNE AÇILAN DAVADA A-)Açılan dava ve iddia : Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirketin yıllardır inşaat sektöründe iştigal eden köklü sağlam güvenilir ve saygın bir ticari kuruluş olduğunu, 26/09/2013 tarihinde davalı şirket yetkilisinin, müvekkili şirket yetkilisi … şehir dışında olduğu bir zamanda şirket merkezine geldiğini, o an şirkette bulunan … ile ön anlaşma çerçevesinde ileri tarihli çeşitli vadelerdeki toplam 60.000 TL lik çekleri yedine alarak ortalıktan kaybolduğunu, müvekkili şirket yetkilisi … çeklerin iadesi hususunda davalılara bildirimde ihtarlarda bulunduğunu ancak olumlu bir sonuç alamadığını, davalının elinde bulunan 2 adet çek üzerindeki imzaların … bulunmadığı bir anda ve bilgisi dışında imzalanıp davalıya verildiğini, imzaların sahibi … bu çekleri düzenleyerek tedavüle çıkarma iradesinin bulunmadığını hile sonucu yetkisiz imza ile düzenlenmiş çeklere dayalı olarak icra takibi ve akabinde haciz tehdidi altında olan müvekkili şirketin davalının iyi niyetli olmadığı da gözönüne alındığında iş bu davayı açmak zorunda kaldığını ve … Bankası A.Ş Çeliktepe İstanbul şubesine ait … nolu 08/03/2014 vade tarihli 30.000 TL bedelli … nolu 09/04/2014 vade tarihli 30.000 TL bedelli 2 adet çekten dolayı davalıya borçlu olmadıklarının tespiti ile öncelikle davalılar tarafından icra takibine geçilmesi halinde dava sonuçlanıncaya kadar icra takibinin ihtiyati tedbir yoluyla durdurulmasına karar verilmesi TTK m.812 hükmü gereği muhatap bankanın çekler üzerindeki imzaların sıhhatini araştırma sorumluluğunu ve imza benzemezliğinin tespiti halinde çeklerin ödenmemesi hususunu içeren müzekkere yazılmasına ve yargılama giderlerinin davalıya yükletilmesine 1136 sayılı Avukatlık Kanunun 4667 Sayılı Kanunla değişik 164/son fıkrası uyarınca karşı taraf vekalet ücretinin Avukat olarak adına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Birleşen 16 ATM sinin 2014/128 Esas Sayılı dosyasında davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirketin yıllardır inşaat sektöründe iştigal eden köklü sağlam güvenilir ve saygın bir ticari kuruluş olarak 26/09/2013 tarihinde davalı şirket yetkilisi müvekkili şirket yetkilisi … şehir dışında olduğunu bir zamanda şirket merkezine gelerek o an şirkette bulunan … ile ön anlaşma zamanda şirket merkezine gelerek o an şirkette bulunan … ile ön anlaşma çerçevesinde ileri tarihli çeşitli vadelerdeki toplam 60.000,00 TL lik çekleri yedine alarak ortalıktan kaybolduğunu müvekili şirket yetkilisinin şehir dışından döndüğünde durumdaki garipliği ve hileyi anladığında hem müdahale ederek ya malların teslim edilmesi ya da çeklerin iadesi hususu da davalıya bildirimde ve ihtarlarda bulunduğu ancak olumlu bir sonuç alamadığını davalının taahhüt ettiği malları teslim etmediği gibi çekleri teslim alırken teminat olduğu üçüncü şahıslara ciro edilmeyeceği ve kullanılmayacağı hususunda imzalı belge bırakmasına rağmen muhtemelen ciro ettiğinden bahisle sakat imzalı çekleri de iade etmediğini davaya konu iki adet çek ile ilgili ist.48 ATM sinin 2014/72 Esas Sayılı dosyası ile menfi tespit davası açıldığını neticeden anılan çeklerden dolayı davalıya borçlu olmadığının tespitine çeklerin icra takibine konu yapılmaması için ihtiyati tedbir kararı verilmesine masraf ve ücreti vekaletin davalıya tahmiline ve aralarındaki hukuki ve fiili irtibat bulunan İst 48 ATM sinin 2014/72 Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verilmesini talep etmiştir.Birleşen 9 ATM sinin 2014/99 Esas Sayılı dosyasında davacı vekili dava dilekçesinde; şirketin yıllardır inşaat sektöründe iştigal eden köklü sağlam güvenilir ve saygın bir ticari kuruluş olarak 26/09/2013 tarihinde davalı şirket yetkilisi müvekkili şirket yetkilisi … şehir dışında olduğunu bir zamanda şirket merkezine gelerek o an şirkette bulunan …le ön anlaşma zamanda şirket merkezine gelerek o an şirkette bulunan… ile ön anlaşma çerçevesinde ileri tarihli çeşitli vadelerdeki toplam 60.000,00 TL lik çekleri yedine alarak ortalıktan kaybolduğunu müvekili şirket yetkilisinin şehir dışından döndüğünde durumdaki garipliği ve hileyi anladığında hem müdahale ederek ya malların teslim edilmesi ya da çeklerin iadesi hususuda davalıya bildirimde ve ihtarlarda bulunduğu ancak olumlu bir sonuç alamadığını davalının taahhüt ettiği malları teslim etmediği gibi çekleri teslim alırken teminat olduğu üçünçü şahıslara ciro edilmeyeceği ve kullanılmayacağı hususunda imzalı belge bırakmasına rağmen muhtemelen ciro ettiğinden bahisle sakat imzalı çekleri de iade etmediğini davaya konu iki adet çek ile ilgili ist.48 ATM sinin 2014/72 Esas Sayılı dosyası ile menfi tespit davası açıldığını neticeden anılan çeklerden dolayı davalıya borçlu olmadığının tespitine çeklerin icra takibine konu yapılmaması için ihtiyati tedbir kararı verilmesine masraf ve ücreti vekaletin davalıya tahmiline ve aralarındaki hukuki ve fiili irtibat bulunan İst 48 ATM’sinin 2014/72 Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
B-) Cevap ve Karşı Talepler : Davalı … vekili cevap dilekçesinde; imza inkarına karşı ilişkin davalının dava konusu çeki davacı tarafından almadığını davacı tarafı tanımadığını ve doğrudan da bir ilişkisi olmadığını bu nedenle davacı şirket tarafından inkar olunan imzanını sıhhatini bilme ihtimali olmadığını davacı tarafın iddiaların aksine … ticari mümessilli olduğunu ,dava konusu çeki imzalayın … şirketin işlerini idare ve müessesenin imzasını kullanarak kambiyo taahhüdünde bulunmayı içerecek şekilde bilvekale imza vazetmek üzere kendisine meziniyet verilen ticari mümessil olduğunun anlaşılmış olmasına göre imzasıyla davacı şirketin sorumlu tutulması gerektiğinde duraksama bulunmadığını dava dışı … davacı şirket ortağı … yakın akrabası olup dava dışı … davacı şirketindeki konumun araştırılması gerektiğini davacı tarafın kusurlu olduğunu davacı tarafın dava dışı … çek defteri ile şirket kaşesini emanet ettiğini bu nedenle davacı taraf ağır kusurlu davranışları nedeni ile çek eşide edilmesine sebebiyet verdiğini,müvekkilin dava konusu çekin meşru haklı ve iyinetli hamili olduğunu çekte mücerretlik ilkesinin geçerli olduğunu davacı tarafça talep edilen kötü niyet tazminatının hükmedilmesinin mümkün olmadığını belirterek haksız ve kötüniyetle açılan davanın reddine davacı tarafça talep edilen kötüniyet tazminatının reddine davacı aleyhine %20 den aşağı olmamak kaydı ile tazminata hükmedilmesine yargılama masrafları ve ücreti vekaletin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini savunma olarak ileri sürmüştür.
C-)İlk Derece Mahkemesi Kararı : İlk derece mahkemesince; “davanın asıl davada icra takibine konulmamış olan davacı şirketin keşidecisi olduğu 08/03/2014 tarihli, 0261917 ve 0261916 numaralı 2 adet otuzarbinliralık çekten dolayı davalılar … aleyhine açılan menfi tespit davası olup birleşen 9. ATM’nin 2014/99 sayılı dosyasında takibe konulan … numaralı çekten dolayı davalı … aleyhine açılan menfi tespit davası olup birleşen 16. ATM 2014/128 sayılı dosyasında ise … nolu çekten dolayı davalı … aleyhine icra takibinden önce açılan menfi tespit davası olduğu, davacının ileri sürdüğü iddialardan birisinin çekler üzerindeki imzanın şirket yetkilisi … ait olmadığı, şirket çalışanı … ait olup çeklerin yetkisiz temsilci tarafından imzalandığı ayrıca ciro yolu ile çekleri alanların çekleri araştırmadan aldığı olduğu, mahkemece yaptırılan adli tıp ve grafoloji uzmanının incelemesi sonucunda çekteki imzaların … eli mahsulü olmadığının anlaşıldığı, çeklerin keşide tarihinde … çek imzalamak için herhangi bir yetki verilmediği ve bu durumda … davacı şirket ortağı … yakın akrabası olduğuna ve … yurtdışına giderken şirket kaşesi ve çek defterini yanında çalışan … teslim ettiğine ilişkin davalı vekilinin zımni şekilde yetki verildiğine ilişkin iddialarının Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun davalı tarafça dosyaya sunulan kararında da belirtildiği şekilde şirket yetkilisinin bu işlemi kabul etmesi halinde BK 388. Maddedeki koşulların artık aranmayacağı, şirketin sorumluluğunun kabulünü gerektirdiği, iş bu dava dosyasında davacı şirketin … yetki verildiğini kabul etmemiş olup aksine şirket yetkilisi …nin şehir dışında olduğu bir anda şirket merkezine gelip 60.000,00 TL’lik çekleri alarak ortadan kaybolduğunu ve bu nedenle yetkisiz imza ile düzenlenmiş çeklerin iptalini talep ettiği, özellikle davalı …’un dava konusu çeklerle ilgili olarak tedbir kararından sonra çeklerden birini takibe koyduğu ve çeklerle ilgili tedbir kararının 05/03/2014 tarihinde alındığı, davalı …’un icra takibini ise 19/03/2014 tarihinde yaptığı ve takibe koyduğu çekle ilgili gerekli araştırmayı yapmadığı ve çekle ilgili tedbir kararının 07/03/2014 tarihinde bankaya bildirildiği ve …’un basiretli tacir gibi davranmadığı ve davalı … San. Ve Tic. A.Ş.’ye yazılan çeklerdeki davacı şirket kaşesi üzerindeki imzaların keşide tarihlerinde davacı şirket yetkilisine ait olmadığı, gerekçesiyle asıl davada davanın kabulü ile 08/03/2014 keşide tarihli, 30.000,00 TL bedelli, … nolu … Bankası Çeliktepe şubesine ait çek ile 09/04/2014 vadeli 30.000,00 TL bedelli … nolu … Bankası Çeliktepe şubesine ait çeklerden dolayı davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, birleşen İstanbul 9. ATM 2014/99 E sayılı dosyada davanın kabulü ile 08/03/2014 keşide tarihli, 30.000,00 TL bedelli, … nolu Türkiye … Bankası Çeliktepe şubesine ait çekten dolayı davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, İstanbul …. İcra müdürlüğünün … E sayılı dosyasında davacının davalı adına yatırdığı paranın davacıya iadesine, davacı vekilinin kötüniyet tazminat talebinin şartlar oluşmadığından reddine, birleşen İstanbul 16. ATM 2014/128 E sayılı dosyada davanın kabulü ile 09/04/2014 vadeli 30.000,00 TL bedelli … nolu … Bankası Çeliktepe şubesine ait çekten dolayı davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, davacı vekilinin kötüniyet tazminat talebinin şartlar oluşmadığından reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Kararı davalı … vekili istinaf etmiş ve dilekçesinde özetle “….Borçlar Kanununun 547. maddesi; “Ticari temsilci, işletme sahibinin, ticari işletmeyi yönetmek ve işletmeye ilişkin işlemlerde ticaret unvanı altında, ticari temsil yetkisi ile kendisini temsil etmek üzere, açıkça ya da örtülü olarak yetki verdiği kişidir. İşletme sahibi, ticari temsilcilik yetkisi verildiğini ticaret siciline tescil ettirmek zorundadır; ancak ticari işletme sahibinin ticari temsilcinin fiillerinden sorumluluğu, tescilin yapılmış olmasına bağlı değildir” demektedir. Kanun maddesinden de anlaşıldığı üzere ticari mümessilin atanması noktasında kanun hiçbir şekil şartı öngörmemiş olup, açık veya zımni, yazılı veya sözlü olarak atanabileceği öngörülmüştür. Ticari mümessil sıfatının sicile tescili de zorunlu olmakla birlikte ihbari olup, tescilin fonksiyonunun ihbari (açıklayıcı) olduğu da kanun maddesinden açıkça anlaşılmaktadır. Dolayısıyla sicile tescil edilmeden önce de bu kişi ticari mümessil sıfatını kazanmış olur. Bu yüzden bu kişi tarafından yapılan muameleler atılan imzalar ticari işletme sahibini bağlar. Dava dışı … diğer davalı ile sözleşme akdederek davacı şirket kaşesi üzerine imza atmış ve kambiyo senedi taahhüdünde bulunmuştur. Ticari mümessilliğe atamada herhangi bir şekil şartı olmayıp; yazılı veya sözlü, açık veya zımni olarak atama yapılabileceğinden … davacı şirketin ticari mümessili olduğunu kabul etmek zorunludur. Ayrıca dava dışı … davacı şirket ortağı … yakın akrabasıdır. Davacı şirketin ticaret sicil kayıtları incelendiğinde şirketin diğer ortağının da … olduğu görülmektedir. Yerel Mahkemece … davacı şirketteki konumu araştırılmamış, davacı tarafın …’ e yetki vermediğine ilişkin beyanı esas alınarak karar oluşturulmuştur. Yeterli inceleme yapılmadan salt davalı tarafın beyanları ile oluşturulan Yerel Mahkeme kararının bozulmasını talep etme zorunluluğu hasıl olmuştur. Davacının kusurlu sayılacağı hallerin başında çek karnesinin gerekli özen gösterilmek suretiyle saklanmamış olması gelmektedir. Bu durumun kapsamına, şirket kaşesinin iyi saklanması (ortada bırakılmaması), çek karnesinin muhafazasının üçüncü bir kişiye terk edilmemesi gibi çeklerin iyi bir şekilde saklanılması için gerekli tedbirlerin alınmış olması da girmektedir. Gerek uygulamada ve gerekse de Yargıtay kararlarında davacının salt çek defterini kaybetmiş olması kusurlu bir davranış değilken çek defterini saklamaması kusurlu bir davranıştır olarak kabul edilmektedir.Davacı taraf, dava dilekçesinden çek defterini, şirket kaşesini dava dışı …’e bıraktığı anlaşılmaktadır. Bu durumda davacının gerekli özeni göstermediği ve kusurlu olduğu da tartışmasızdır. Yerel Mahkemece kusurun davacı tarafa yükletilmesi gerekmekteydi. Fakat kusur davalı müvekkile yükletilmiştir. ….”denilerek kararın kaldırılması talep ve istinaf edilmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE :Dava ;menfi tespit istemine ilişkindir.İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.Davacı yan; dava dışı şirket çalışanının imzaladığı sözleşme ve sözleşme nedeni ile verdiği çeklerden dolayı borçlu bulunmadıklarını ; zira sözleşmenin hile ile yapıldığını iddia etmektedir.Davacının ana ve birleşen davalarda ve dilekçelerindeki anlatımlarına göre ; dava dışı …’e çek defterini ve şirket kaşesini bırakarak yurtdışına gittiğini, geldiğinde imzalan sözleşmeden şüphe ettiğini ve davalı … ifaya veya çekleri iadeye davet ettiklerini beyan etmektedir. Bu durumda yetkisiz temsilcinin iş ve işlemlerine baştan itibaren karşı çıkılmayıp,akitten duydukları şüphe ve davalılardan … şirketinin hileli işlem yapması nedeni ile akitten döndüklerini de beyan etmektedirler.Bu anlatıma göre ; olayın sadece şirket yetkilisinin imza incelemesi ve yetkisiz temsilcilik müessesi ile çözümlenmesi bu nedenle yeterli bir hukuki irdeleme değildir. Dava dilekçesinin ilk sayfasında açıkça ikrar edildiği gibi ; davacı şirket sözleşme ve çekleri imzalayanın yetkisiz olmasından değil, davalı şirketin taahhüt ettiği malları teslim etmemesinden ve çekleri ihtara rağmen iade etmemesinden dolayı dava açtıklarını “ikrar” etmektedir. Bu beyanlar davacı yan açısından bağlayıcıdır.Bu nedenle ; birleşen davaların davalısı ve istinaf eden … açısından; mevcut durumu bilerek ve borçlunun zararına hareket ederek çekleri iktisap ettiği yönünde delil sunulması gerektiği, davacı yanın bu davalı hakkında diğer davalı ile bağlantısı bulunduğu veya mevcut sözleşmenin gereklerinin yerine getirilmediği halde çeklerin iade edilmeyerek tedavüle sürüldüğü yönünde bir kanıt bulunmadığından birleşen davaların reddi gerekmekte olup, istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-2 maddesi gereğince kabulüne ; ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan gerekçe ile A – Davalı … vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-2 maddesi gereğince KABULÜNE ; İlk derece mahkemesi kararının KALDIRILMASINA B- İlk derece mahkemesine açılan davalar hakkında 1-Asıl davada davanın KABULÜ ile 08/03/2014 keşide tarihli, 30.000,00 TL bedelli, … nolu Türkiye … Bankası Çeliktepe şubesine ait çek ile 09/04/2014 vadeli 30.000,00 TL bedelli … nolu … Bankası Çeliktepe şubesine ait çeklerden dolayı davacının davalı … borçlu olmadığının tespitine,2-Birleşen İstanbul 9. ATM 2014/99 E sayılı dosyada davanın REDDİNE;İhtiyati tedbir kararı verilmiş olmakla alacaklı davalı yararına % 20 nispetinde 4.500,00 TL icra inkar tazminatının davacıdan tahsili ile bu davalıya verilmesine 3-Birleşen İstanbul 16. ATM 2014/128 E sayılı dosyada davanın REDDİNE;İhtiyati tedbir kararı verilmiş olmakla alacaklı davalı yararına % 20 nispetinde 4.500,00 TL icra inkar tazminatının davacıdan tahsili ile bu davalıya verilmesine 4-Esas davada alınması gereke 4.098,60.-TL harçtan peşin alınan 1.024,65.-TL harç düşüldükten sonra kalan 3.073,95.-TL Bakiye ilam harcının davalı …A.Ş. alınarak hazineye gelir kaydına, 5-Birleşen İstanbul 9. ATM 2014/99 E sayılı dosyada alınması gereken 59,30.-TL harçtan peşin alınan harcın mahsubu ile fazla yatan kısmın davacı yana iade edilmesine 6-Birleşen İstanbul 16. ATM 2014/128 E sayılı dosyada alınması gereken 59,30.-TL harçtan peşin alınan harcın mahsubu ile fazla yatan harcın talebi halinde davacı yana iade edilmesine 7-Esas davada davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T. ne göre hesaplanan 6.900,00.-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 8-Birleşen İstanbul 9. ATM 2014/99 E sayılı dosyada davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T. ne göre hesaplanan 3.600,00.-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, 9-Birleşen İstanbul 16. ATM 2014/128 E sayılı dosyada davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T. ne göre hesaplanan 3.600,00.-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, 10-Esas davada davacı tarafça yapılan toplam 1.505,65.-TL yargılama giderinin davalı …A.Ş. alınarak davacıya verilmesine, 11-Birleşen İstanbul 9. ATM 2014/99 E sayılı dosyada davacı tarafça yapılan toplam 671,35.-TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına 12-Birleşen İstanbul 16. ATM 2014/128 E sayılı dosyada davacı tarafça yapılan toplam 541,35.-TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına 13-Taraflarca yapılan ve kullanılmayarak artan gider avansının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine, İSTİNAF YARGILAMASINDA C- Davalı yanca yatırılan toplam 1.026,00 TL peşin harcın talebi halinde iade edilmesine D- Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama gideri olen ; başvuru harcı gideri 85,70 TL, istinaf dilekçesinin tebliği için yapılan tebligat gideri 14,00 TL , dosyanın istinafa gidiş/dönüşü için yapılan 32,50 TL olmak üzere toplam 132,20 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine 4- İnceleme duruşmasız olarak yapılmış olmakla ücreti vekalet tayin ve takdirine yer olmadığına Dair ; dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu HMK 362/1-a maddesi gereğince KESİN olmak üzere 14/01/2021 tarihinde ve oy birliği ile karar verildi.