Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2018/3764 E. 2019/1490 K. 08.07.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2018/3764 Esas
KARAR NO : 2019/1490
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 27/06/2018
NUMARASI : 2014/1503 E. – 2018/705 K.
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 08/07/2019
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü :
Davacı vekili dava dilekçesinde ; … Enerji Üretim Gıda San. Ve Tic. Ltd. Şti. tarafından 14/09/2013 tarihli, keşide yeri Ereğli olan, 25.725,00 TL bedelli çekin davalıya ciro edildiğini, daha sonra davalının çekin tahsili için İstanbul …. İcra Müd….esas sayılı dosyası ile…Akaryakıt ve … Ekmek adına icra takibi girişiminde bulunduğunu, ilgili icra dosyasından müvekkilinin işletmesini yaptığı “… Dolapdere Beyoğlu / İstanbul” adresine hacze çıkılarak müvekkilinin mallarının haczedildiğini, haksız olarak başlatılan ve müvekkilinin aleyhine kesinleşen iş bu icra takibinden gönderilen ödeme emrinin iptali istemiyle İstanbul 1. İcra Hukuk Mahkemesinde 2014/966 Esas sayılı dosya ile dava açıldığını ancak davanın müvekkilinin aktif dava ehliyetinin bulunmaması nedeniyle reddine karar verildiğini, müvekkilinin 15/05/2013 tarihli Kira Sözleşmesi ile söz konusu haciz mahalli olan yeri Unlu Mamüller Satış Mağazası olarak kullanmak üzere kiraladığını, nitekim müvekkilinin bu yeri kiralamadan önce de ….Ekmek tabelası ile aynı faaliyetin başka kişiler tarafından görüldüğünü, nitekim söz konusu icra takibine konu edilen çekin … vergi numarası ile …Ekmek adına cirolandığını, müvekkilinin kardeşi … adına kira sözleşmesi tarihi olan 15/05/2013 tarihinden 10 gün önce 05/05/2013 tarihinde ilgili yerin vergi açılışının yapıldığını, ilgili çekin ise 14/09/2013 tarihinde düzenlenmiş ve 30/09/2013 tarihinde icra takibine konu edilmiş olduğunu, müvekkilinin de 29/05/2014 tarihinde söz konusu yeri kendi adına geçirerek vergi açılışını gerçekleştirdiğini, icra takibinde … Ekmek olarak gösterilen adresin şu an müvekkilinin kardeşinin daha sonra ise kendisinin üzerine vergi açılışı yapılan yer olduğunu, şuan da müvekkilinin bu yerde faaliyet gösterdiğini, icra takibine konu çek nedeniyle herhangi bir borcu olmamasına rağmen ödeme emrinin bu adrese yapılması ve takibin kesinleşmesi nedeniyle borçtan sorumlu gözüktüğünü, … Ekmek adında gerçek kişi olmadığını, bu ismin bir tabeladan ibaret olduğunu, çekteki ciro silsilesinin bozuk olduğunu, davalının icra takibine dayanak yapılan çeke göre ancak ve ancak….Akaryakıt’a başvurabildiğini, …Ekmek cirosunun kendisinden sonra geldiğini ki bu durumda … Ekmek’in davalı şirkete göre alacaklı konumunda olduğunu, davalının ciro zincirinde kendisinden sonra gelen … Ekmek’e icra takibi başlatması ve … Ekmek’i borçlu olarak göstermesinin tamamen kötü niyet göstergesi olduğunu, bu durum dahi adresinde ödeme emri kesinleşen müvekkilinin bu dosyadan borcu olmadığını ispat eder nitelikte olduğunu ancak davalının bunu bilmesine rağmen müvekkilinin mallarını haczettiğini ve haciz mahallinde müvekkilinden 500,00 TL ödeme aldığını beyanla müvekkilinin davalıya İstanbul …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasından borçlu olmadığının tespitine, haciz mahallinde alınan 500,00 TL’nin faizi ile birlikte iadesine, müvekkilinin lehine %20 oranında kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, müvekkili lehine 15.000,00 TL tutarında manevi tazminata hükmedilmesi ile yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının menfi tespitini istediği icra dosyasının tarafı olmadığını, 3. şahıs durumunda olduğunu, nitekim kendileri de bu hususu açıkça ifade ettiğini, böyle bir durumda tarafı olmadığı bir icra dosyasında “borçlu olmadığının tespitini” isteme hakkı ve yetkisinin kesinlikle olmadığını, nitekim yine dava dilekçelerinde bahsettikleri İstanbul 1. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2014/966 E. Sayılı dosyası ile bu icra dosyasındaki “ödeme emrinin iptali” davalarının da aynı gerekçe ile reddedildiğini, borca mahsuben yapılan ödemenin sonradan “haciz tehdidi ile ödendi” denilerek geri istenilmesinin eşyanın tabiatına aykırı bir durum olduğunu, haciz sırasında yapılan tahsilat işleminin kanunsuz bir iş olmadığını, kaldı ki bu paranın davacı tarafından yatırıldığının da belli olmadığını, müvekkilinin hukukun kendisine tanıdığı takip hakkını kullandığını, bu işlemden doğan zararın manevi tazminat konusu olamayacağını beyanla davanın öncelikle aktif husumet yokluğu nedeniyle aksi halde esastan reddine, davalı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesi ile yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 27/06/2018 tarihli, 2014/1503 Esas – 2018/705 Karar sayılı kararıyla; davacının İstanbul …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile başlatılan ilamsız icra takibi nedeniyle borçlu olmadığından bahisle menfi tespit, ödenen bedelin istirdadı ve manevi tazminat talebinde bulunduğu, takip talebinde davacının borçlu gösterilmediği, “…Ekmek”in borçlu gösterildiği, davacının söz konusu adreste kendisinin faaliyet gösterdiğine dair beyanının istihkak iddiası olduğu ve ancak açılacak istihkak davası ile ileri sürülebileceği, verilen yedi günlük kesin süre içerisinde davacının istihkak davası açmadığı, takipten sonra açılan menfi tespit davasının ancak icra takibinde borçlu gösterilen kişi tarafından açılabileceği, davacının takipte borçlu olmaması sebebiyle aktif husumetinin olmadığı gerekçesiyle, davanın aktif dava ehliyeti yokluğundan reddine karar vermiştir.Davacı vekilinin süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; başlatılan takip sonucu müvekkili …’ye ödeme emrinin tebliğ edildiğini, süresinde itiraz edilmemesi üzerine takibin kesinleştiğini, müvekkilinin iş yerinde haciz yapıldığını, ödeme emrinin iptali talepli açtıkları davanın İstanbul 1. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2014/966 Esas sayılı dosyası ile; aktif davacı ehliyeti yokluğundan davanın reddine karar verildiğini, kararın haklılıklarını ortaya koyduğunu, müvekkilinin adresinde iki kez hacze çıkıldığından 09/07/2014 tarihinde 500,00 TL, 18/03/2015 tarihli ikinci hacizde 4.000,00 TL tahsil edildiğini, menfi tespit davasının istirdat davasına dönüştüğünü,
-Haciz mahallini müvekkilinin kardeşi …i’nin 15/05/2013 tarihinde kiraladığını, 05/05/2013 tarihinde vergi açılışı yaptığını, çekin ise 14/09/2013 tarihinde düzenlenerek, 30/09/2013 tarihinde icra takibine konulduğunu, müvekkilinin ise vergi açılışını 29/05/2014 tarihinde gerçekleştirdiğini,
-Takibe konu çekte ciro silsilesinin bozuk olduğunu, çekin … tarafından …’a verildiğini, çekin arka tarafından … Un’un cirosunun olması gerekirken …Ekmek cirosu bulunduğunu, … Ekmek’in gerçek kişi mi, tüzel kişi mi olduğunun belli olmadığını, bu isim altında müvekkiline ödeme emri gerçekleştirildiğini, çekteki Vergi numarası araştırıldıktan sonra gerçek borçlunun ortaya çıkacağını,
-Davalının ciro zincirinde kendisinden sora gelen … Ekmek’e karşı takip başlattığını, bunun sonucunda da bu davayı açmak zorunda kaldıklarını, işlerin en yoğun olduğu zamanda malların haczi ve 500,00 TL ödeme almasının müvekkilinin itibarını zedelediğini, 15.000,00 TL manevi tazminat istediklerini beyanla, mahkeme kararının kaldırılmasını, davanın kabulünü, %20 kötü niyet tazminatına ve 15.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesini, haciz mahallinde alınan toplam 4.500,00 TL’nin faizi ile taraflarına verilmesini, takip nedeniyle borçlu olmadığının tespitini, teminatın istinaf aşaması sonuna kadar çekilmemesine karar verilmesini istemiştir.İstanbul …. İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davalı tarafından dava dışı… Akaryakıt … Şirketi ile …Ekmek hakkında 25.725,00 TL asıl alacak ve 155,05 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 25.880,05 TL’nin tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin borçlu … Ekmek’e takip talebinde gösterilen …, Dolapdere/İstanbul adresine çıkarıldığı ve davacıya tebliğ edildiği, takibin kesinleştiği, 09/07/2014 tarihinde aynı adrese hacze gidildiği, haciz anında davacını söz konusu adreste olduğu, sahibi olduğu fırının … Ekmek ile bir ilgisinin olmadığını, bu ismi sadece tabela olarak kullandığını beyan ettiği, bu nedenle dosyanın İcra Müdürlüğünce istihkak iddiasının değerlendirilmesi için İstanbul 1. İcra Hukuk Mahkemesi’ne gönderildiği, merci tarafından 2014/1580 Esas sayılı karar ile takibin devamına ve davacının 7 gün içerisinde istihkak davası açmakta muhtariyetine karar verildiği, İcra Müdürlüğünce yeniden aynı adrese hacze gidildiği, davacı vekilinin dosyaya sunmuş olduğu dilekçe ile haciz sırasında borçlu … Ekmek’den 4.500,00 TL tahsil edildiğini beyan ettiği, İstanbul 1. İcra Hukuk Mahkemesi tarafından verilen…Esas sayılı kararın davacıya 19/01/2015 tarihinde tebliğ edildiği, davacı tarafından istihkak davası açılmadığı anlaşılmıştır.İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün 2… Esas sayılı ilamsız icra takibine konu çekin 14/03/2013 tarihli 28.725,00 TL bedelli olduğu, keşideci İ…. Tic. Ltd. Şti, lehtarın …. Ltd. Şti olduğu, çekin arkasında “…Ekmek VD …” ismi üzerinde imza ve altında lehtarın cirosu bulunduğu görülmüştür.
İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı’na yazılan müzekkere cevabında; … vergi kimlik numarasının …Gıda Ltd. Şti.’ne ait olduğunun beyan edildiği görülmüştür.
G E R E K Ç E :
Menfi tespit, istirdat ve manevi tazminat talepli davanın dayanağı, ilamsız icra takibinin alacaklı … Gıda… Ltd.Şti tarafından, keşideci şirket ve “… Ekmek” aleyhine başlatıldığı, borçlu gösterilen …Ekmek’in gerçek kişi mi firma ismi mi olduğu anlaşılamadığı, ödeme emrinin davacıya “adreste daimi çalışan personel” sıfatı ile tebliğ edildiği, davacının “… Ekmek” isimli iş yerinde iki kez haciz yapıldığı, davacının iş bu davanın açılmasından önce 11/07/2014 tarihinde 500.00 TL dava açıldıktan sonra 18/03/2015 tarihinde 4.000,00 TL ödeme yaptığı, alacaklı vekilinin icra dosyasına” borca mahsuben haricen tahsil edildiğini” bildirdiği ödeme makbuzunda da icra dosya borcuna mahsuben tahsil edildiğinin beyan edildiği, davacı …’nin borçlu olarak gösterilmediği, İstanbul …. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı icra dosya borcundan dolayı borçlu bulunmadığının tespiti talebi ile dava açamayacağı, menfi tespit davası yönünden davacı sıfatının bulunmadığı, istirdat davası yönünden ise dava tarihinden önce ödenen 500,00 TL’nin icra dosyasına mahsuben ödendiği anlaşılmakla 3. şahsın borcunu ödeyen davacının istirdat talebini borçluya yöneltmesi gerektiği, icra dosyasında davacının iş yerinde yapılan hacizden sonra davacının istihkak iddiasında bulunması üzerine icra müdürlüğü tarafından istihkak davası açmak üzere davacıya süre verildiği ancak davacı tarafça istihkak davası açılmadığı anlaşıldığından, iş yerinde haksız haciz yapıldığından bahisle manevi tazminat talebinin de yerinde olmadığı kanaatiyle ilk derece mahkemesinin davanın reddine ilişkin kararının sonuç itibarıyla doğru olduğu anlaşılmakla davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçe ile:
1-6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince davacı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf isteminin ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 44,40 TL harcın, peşin alınan 35,90 TL harçtan mahsubu ile bakiye 8,50 TL eksik harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,
4-Davacı tarafça yapılan masrafların üzerinde bırakılmasına,
5-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 08/07/2019 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.