Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2018/3757 E. 2018/2749 K. 28.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2018/3754 Esas
KARAR NO : 2018/2751 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 25/10/2018
NUMARASI : 2018/368 E.,
DAVANIN KONUSU: Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 28/12/2018
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Bakırköy 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 26/09/2018 tarihli ihtiyati tedbir kararına itiraz üzerine verilen 25/10/2018 tarihli itirazın teminata yönelik kısmının kabulü ile 40.000 TL teminat alınmasına ilişkin karar
Davacı dava dilekçesinde, müvekkilinin … olduğunu, TPMK da … esas unsurlu 150 den fazla markalarının bulunduğunu, davalının 2012/68773 sayı ile tescilli “T… a&g …l” markası ile müvekkilinin markasına tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiğini, tecavüzün ve haksız rekabet teşkil hareketlerinin men ve refine marka hakkına ve ticaret unvanına tecavüz ve haksız rekabet teşkil eden fiillerin durdurulmasını, tecavüzün giderilmesini bu amaçla marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet teşkil eden … bareli ürünlerin imalatının durdurulması, satışının ve ihraç edilmesinin önlenmesini, markanın hükümsüzlüğünü, sicilden terkinini talep etmiştir.
Mahkemenin 28/08/2018 tarihli ihtiyati tedbir kararının 1 haftalık yasal süre içerisinde uygulanmaması nedeniyle kendiliğinden kalktığı, davacı vekilinin talebi üzerine mahkemenin 26/09/2018 tarihli 2018/368 Esas sayılı ara kararı ile davalının … markasını taşıyan ürünlerine ait ambalaj, etiket, kutu ve kolilerin ve bunların yapımında kullanılan kalıp ve klişelerin bulundukları yerden toplatılarak dava sonuna kadar ihtiyati tedbir olarak bir yediemine teslimine, … ibareli ürünlere ait ambalajların, etiket ve kolilerin üretiminin durdurulmasına satış ve ihraç edilmesinin önlenmesine, kararın infazı için Bakırköy nöbetçi icra müdürlüğünün görevlendirilmesine karar verildiği görülmüştür.
Davalılar vekilinin 11/10/2019 tarihli tedbire itiraz dilekçesinde, 26/09/2018 tarihli ihtiyati tedbir kararının İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … talimat sayılı dosyasından, müvekkili …’a ait “… Beşiktaş İstanbul” adresinde uygulandığını, 100 adet kutunun …’a yeddiemin olarak teslim edildiğini,
-Davada HMK 389.maddede öngörülen hakkın elde edilmesinin zorlaşacağı ya da tamamen imkansız hale geleceğinden bahsedilemeyeceğini, 100 adet kutunun müvekkiline yeddiemin olarak tesliminin dahi bu hususu gösterdiğini, ek kararın uygulanmamasının da bunu gösterdiğini,
-HMK 392/1 maddesi gereğince mahkemenin tedbir isteyenden temint almadığını, bunun gerekçesini de kararında göstermediğini,
-Tedbir kararının davanın sonucuna etki eder tarzda verildiğini,
-Kararın uygulamada tereddüt yaratacak tarzda verildiğini, kararda … ibaresini taşıyan ürünler üzerinde değil doğrudan “… markasını taşıyan ürünler üzerinde tedbir kaarı verildiğini,
-Müvekkilinin günlük taze profiterol, ekler, supangle, trileçe, ekmek kadayıfı ve kazandibi tatlıları ürettiğini ve bunları işletmede tabakta, paket serviste ise plastik, şeffaf veya karton kutuda sunduğunu, Elit markasını taşıyan bir ürün üretmediğini,
-Davacı tarafın müvekkilinin “… a&g …” markasını taşıyan kutular üzerinde tedbir uyguladığını beyanla kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
Mahkemenin duruşmalı inceleme yaptığı 25/10/2018 tarihli kararı ile davalı tarafın tedbire itirazının kısmen kabulüne 40.000,00 TL teminat alınmasına diğer itirazların reddine karar verdiği görülmüştür.
Davalılar vekilinin istinaf dilekçesinde; Tedbir kararının hukuka aykırı verildiğini beyan etmiş, tedbire itiraz dilekçesindeki beyanlarını tekrar etmiş, ek olarak müvekkilinin tescilli markası ile davacının … markası arasında hiçbir benzerlik bulunmadığını, her iki markadaki ortak ….ibaresinin davacı tekelinde olan bir ibare olmadığı gibi ayırt ediciliğinin de bulunmadığını, davacı haklılığını yaklaşık olarak ispatlayamadığını,
-Müvekkilinin markasını taşıyan 100 adet karton kutuya el konulduğunu,
-Kararın açık anlaşılır ve net olmadığını,
-Kararın gerekçesinin bulunmadığını beyanla ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
Davacı vekilinin istinaf dilekçesine cevabında; tedbir kararının 04/10/2018 tarihinde uygulandığını, istinafa başvurunun 16/11/2018 tarihinde yapıldığını, süresinde itiraz bulunmadığını,
-Davanın temelini davalıların Beşiktaş İstanbul’da bulunan ticari işletmelerin işletme adı ve ürün markası olarak müvekkilinin ..markasını kullanmalarının, davalıların ürün ambalajları ve internet sitelerinde dahi … adı altında faaliyet göstermelerinin oluşturduğunu,
-Müvekkilinin .. markalarından oluşmuş seri markaları bulunduğunu, davalıların internet sitelerinde ve işletme adlarında dava tarihinden sonra değişikliğe gittiklerini, ancak yeterli olmadığını, tedbirin haklı ve usulüne uygun bulunduğunu beyanla istinaf talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde, TPMK nezdinde tescilli … ibareli markalarına dayanarak, davalı markasının hükümsüzlüğü ile davalının müvekkilinin markasına tecavüz ve haksız rekabet ettiğinden bahisle markaya tecavüz ve haksız rekabetin tespiti, önlenmesi ve refi talebiyle dava açtığı, ihtiyati tedbir talep ettiği, mahkemenin 26/09/2018 tarihli kararıyla ihtiyati tedbir talebinin kabulüne karar verdiği, davalı vekilinin itirazı üzerinde duruşmalı inceleme yapılarak tedbir kararına itirazın reddedildiği görülmüştür.
Davacı şirketin dava dilekçesi ekinde sunduğu marka tescil kayıtlarından 29, 30, 35 ve 43.sınıflarda tescil edilmiş … markalarının bulunduğu, davacı şirketin ticari sicil kaydından 12/08/1948 tarihinde sicile kaydedildiği, çikolata ve şekerleme ürünlerinin imalatı ve pazarlaması alanında faaliyet gösterdiği görülmüştür.
Davaya konu, hükümsüzlüğü istenen markanın , davalı adına 03/08/2012 başvuru tarihinden itibaren tescil edilmiş 2012/68773 sayılı … a & g… ibareli olduğu ve 43.sınıfta tescil edildiği anlaşılmıştır.
Davacı vekili tarafından, Beyoğlu … Noterliğinin 16/10/2018 tarihli … yevmiye numaralı E- tespit tutanağı ile tespit yaptırıldığı, … başlığı ile yapılan internet aramasında davalı tarafın iş yerinin tanıtımının yapıldığı, “…” ibaresi yazılı profiterol tatlı tabağı, peçete, iş yeri tabelası ve “…” logosu ile birlikte, www….com internet sitesinin alan adının görsellerinin çıktığı, davalı “2012/68773 sayılı … a & g …l” şeklinde tescilli olduğu, ancak markanın tescil edildiğinden farklı olarak …. ibaresinin kullanıldığı, 6769 sayılı SMK 155.madde gereğince davalı markasının 03/08/2012 başvuru tarihli olduğu, davacı tarafa ait tescilli markaların tescil başvuru ve koruma tarihleri göz önüne alınarak tescilli marka kullanımının hukuka uygunluk sebebi olarak ileri sürülemeyeceği, mahkeme kararının yerinde olduğu kanaatiyle davalı vekilinin istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir.
KARAR:
6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince davalı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf isteminin ESASTAN REDDİNE,
Harç peşin olarak alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
İstinaf yargılama giderlerinin istinafa gelen üzerinde bırakılmasına,
İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından istinaf aşaması için ayrıca avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliği ile ve kesin olarak karar verildi. 28/12/2018