Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2018/3755 E. 2021/1705 K. 07.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2018/3755 Esas
KARAR NO: 2021/1705
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 11/06/2018
NUMARASI: 2017/33 2018/641
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 07/10/2021
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı dava dilekçesi ile; daha evvel mal karşılığı ödenmemiş olan çeke ait borçla alakalı takibin yenilendiğini, bunu icra emri ile öğrenmiş olduğunu, bahse konu çekin keşidecisi olduğu ve imzanın da kendisine ait olduğunu, ancak bahse konu çeke ait borcun daha evvel alacaklı ve ilk avukatı tarafından anlaşma gereği kendisine mal verdiğini ve bu çekle alakalı olarak kendilerinin alacaklı bulunmadığını, aradan geçen süreye rağmen yeniden icra takibi başlatılmış olmasının haksız ve mesnetsiz olduğunu belirterek, borcu ödediğinin ve borçlu olmadığının tespitine, çekin hükümsüz olduğuna karar verilmesini talep ve dava etmiş ve 17/01/2017 tarihli açıklama dilekçesinde, zamanaşımı nedeniyle çekin hükümsüz kaldığını belirtmiştir.
CEVAP:Davalı tarafa usulüne uygun tebliğe rağmen cevap dilekçesi sunulmadığı anlaşılmıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI: İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 11.06.2018 tarih ve 2017/33 Esas – 2018/641 Karar sayılı kararıyla; davanın menfi tespit davası olduğu, taraflar arasındaki ihtilafın; davalı cevap vermeyip münkir adledildiğinden, davacının davalıya takibe konu çek nedeniyle borçlu olup olmadığı, çekin zamanaşımına uğrayıp uğramadığı, çek bedelinin malen ödenip ödenmediği noktalarında toplandığı, davanın, İstanbul … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında, iş bu dava dosyası davalısı tarafından, davacıya karşı, kambiyo senetlerine mahsus yolla 9.000,00 TL’lik çek alacağı, 27,00 TL’lik komisyon alacağı, 450,00 TL karşılıksız çek tazminatı alacağı ve 134,14 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 9.611,14 TL’lik takipte bulunduğu, ancak dava konusu takibin açıldığı tarihten yenileme talep edilen 28/11/2016 tarihine kadar herhangi bir işlem yapılmadığı ve yenileme dilekçesi üzerine harçlı olarak yenileme ile İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası üzerinden davacıya ödeme emri gönderilmiş olduğu anlaşılmıştır. 6102 Sayılı Yasadan önce yürürlükte bulunan 6762 sayılı TTK ‘nın 726. Maddesinde çeklere ilişkin zaman aşımı süresinin 6 ay olduğu, 6102 sayılı yasanın 814. Maddesi ile bu surenin 3 yıla çıkartılmış olduğu ve takibin kambiyo senetlerine mahsus yolla yapılmış olmasından dolayı, çekin ilk takip tarihi itibariyle 6 aylık zaman aşımı süresine tabi olduğu, takip dosyasına en son işlemi 2016 yılında yenileme talebi ile yapılmış olduğu, 2010 yılından 2016 yılı yenileme tarihine kadar aradan geçen 6 yıllık sürede icra takip dosyasına her hangi bir işlem yapılmadığından, takip dosyasının 6 aylık süreden sonra işlemden kalkmış olacağı ve bu süreye 6 ay eklendiğinde, çekin yenileme tarihinden önce zaman aşımına uğramış olduğu ve bu hususun davacı tarafın 17/01/2017 tarihli dilekçesi ile dile getirdiği, buna göre de İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı ( ilk açılışında … esas ) dosyasındaki takibe konu 9.000,00 TL lik çek ve çekin ferilerine ilişkin olarak toplamda 9.611,14 TL lik takipten dolayı takibe konu çekin zaman aşımına uğradığı gerekçesiyle; davacının İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas Sayılı dosyasındaki (ilk açılışında 2010/6083 esas) … Sultanhamam Şubesi’ne ait keşide yeri İstanbul keşide tarihi 20/01/2010 tarihi olan 9.00,00 TL lik çekten ve takipte talep edilen çekin ferilerine ilişkin alacaktan dolayı çekin zaman aşımına uğramış olması nedeniyle, davacının davalıya 9.611,14 TL borçlu olmadığının tespitine, karar verildiği anlaşılmıştır.
İSTİNAF İSTEMİ: Davalı vekili süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; “Yerel Mahkemenin ‘ödeme emrinin borçluya yenilemeden evvel tebliğ edildiği ve kesinleştiği’ yönündeki tespitinin hatalı olduğunu, icra takibinde borçluya ödeme emri tebliğ edilemediğini, dosyanız işlem görmemesi sebebiyle düşmesi nedeniyle harçsız olarak yenilenerek borçluya yenilemenin 05.01.2017 tarihinde tebliğ edildiğini ve takibin bu tarihte kesinleştiğini,Davacının ‘borçlu olmadığını, borcunu ödediğini’ iddia ederek bu menfi tespit davasını açtığını, dava dilekçesinde ‘zamanaşımı iddiasında bulunmayıp, 17.01.2017 tarihli dilekçesinde ‘zamanaşımı nedeniyle çekin hükümsüz kılınmasını talep ettiğini, Takipte takibin kesinleşmesinden önceki zamanaşımı defi İİK md. 168/5 maddesi uyarınca 5 günlük şikayet süresinde ileri sürülmesi gerektiğini, davacının zamanaşımı nedeniyle çekin hükümsüz kalması talebinin ve mahkemenin çekin zamanaşımna uğramış olduğu ve bu sebeple davacının müvekkile borcu olmadığı yönündeki kararının isabetsiz olduğunu, Davacının dava dilekçesinde ileri sürmüş olduğu iddiaların da asılsız olduğunu ve ispatlanamadığını, çekin düzenlenmesiyle mücerret bir borç ilişkisi yaratıldığını, karşı edimin elde edilip edilmediğinin öneminin bulunmadığını, Ayrıca aleyhimize hükmedilen masraf ve vekalet ücretinin de usul ve yasaya aykırı olduğunu.” beyanla ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması talep edilmiştir.
DELİLLER: *İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası (davaya konu). *20.01.2010 keşide tarihli ve 9.000,00 TL tutarlı hamiline çek (Keşidecesi davacı, hamili davalı olan, takibe konu çek.)
GEREKÇE: Dava, İİK’nun 72.maddesi uyarınca icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasıdır. Davacı dava dilekçesi ile, icra takibine konu edilen çekin keşidecisi olduğunu, ancak çek karşılığı mal vererek davalı ile ödeştiklerini, borcunun bulunmadığını iddia etmiş; 17.01.2017 tarihli dilekçe ile “Zamanaşımı nedeniyle çekin hükümsüz kılınması gerektiğini” beyanla menfi tespit isteminde bulunmuştur. Davalı davaya cevap vermemiştir. İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 11.06.2018 tarih ve 2017/33 Esas – 2018/641 Karar sayılı kararıyla; “Çekin tarihi itibariyle tabi olduğu 6762 sayılı TTK’nın 726. maddesinde çeklere ilişkin zaman aşımı süresinin 6 ay olduğu, 2010 yılından 2016 yılı yenileme tarihine kadar aradan geçen 6 yıllık sürede icra takip dosyasına her hangi bir işlem yapılmadığından, takip dosyasının 6 aylık süreden sonra işlemden kalkmış olacağı ve bu süreye 6 ay eklendiğinde, çekin yenileme tarihinden önce zaman aşımına uğramış olduğu ve bu hususun davacı tarafın 17/01/2017 tarihli dilekçesi ile dile getirdiği, buna göre takibe konu çekin zaman aşımına uğradığı gerekçesiyle davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, ” karar verilmiştir. Hüküm davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir. İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Davacının icra takibine konu edilen çekin keşidecisi olduğu, çekteki imzanın davacının kabulünde olduğu, davacının çek borcunu mal vermek suretiyle ödediğini iddia ettiği, ancak ödeme iddiasını somut delillerle ispat edememiş olduğu, mahkemenin çekin takip hukukuna göre zamanaşımı süresinin dolduğu yönündeki değerlendirmesinin hatalı olduğu, buna göre ispatlanamayan davanın reddine karar verilmesi gerekirken, kabulüne karar verilmesinin usule aykırı olduğu anlaşılarak ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davalı vekilinin istinaf talebinin KABULÜNE, 2-İstanbul 11.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 11/06/2018 gün, 2017/33 Esas, 2018/641 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA, 3-Davanın REDDİNE, A)Alınması gereken 59,30 TL harcın, peşin alınan 51,24 TL peşin harç ile 113,00 TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 164,24 TL harçtan mahsubu ile artan 104,94 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine, B-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, C-Davalı lehine Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, 4-İstinaf yargılaması yönünden; A)İstinaf peşin harcının talebi halinde davalıya iadesine, B) İstinaf aşamasında davalı tarafından yapılan yargılama gideri olan 98,10 TL istinaf yoluna başvurma harcının davacıdan alınarak davalıya verilmesine, C)İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, 5-Gerek ilk derecede gerekse istinaf aşamasında yatırılan gider avanslarından kullanılmayan kısımların karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.07/10/2021