Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2018/3750 E. 2021/1673 K. 06.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2018/3750 Esas
KARAR NO: 2021/1673
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ: 22/05/2018
NUMARASI: 2017/192 2018/192
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Fikir Ve Sanat Eserleri Sahipliğinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 06/10/2021
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı şirket ortak ve yetkilisi olan …’nın müvekkil şirkete 20/03/2007 -23/01/2014 tarihleri arasında şirketi temsil ve ilzama yetkili müdür olarak çalıştığını,davaya konu kataloğun basım sürecinde müvekkil şirkette çalıştığını ve çizim, tasarım, baskı ve diğer konularda haberdar olduğunu ve onay verdiğini ve 28/02/2014 tarihinde iş ilişkisinin sonlandığını, …’nın ortaklarıyla beraber 24/02/2014 tarihinde davalı … San Ve Tic AŞ ‘yi kurduğunu ve 1992 yılından bu yana müvekkili şirketle yakın sektörde faaliyet gösterdiğini, davalı şirketin ürün kataloğunda 5846 sayılı Kanunda eser olarak kabul edilen çizim, resim ve görselleri izinsiz olarak ve kanuna aykırı olarak kullanmış olması nedeniyle haksız rekabete dayanan talepleri başta olmak üzere , maddi manevi tazminat ve sair fazlaya dair her türlü hakları saklı kalmak kaydı ile 5846 sayılı FSEK m.68/1 gereğince 3 katı tazminat taleplerine ilişkin hesaplama yapılarak şimdilik 1.000,00 TL’nin davalıya ait haksız fiil (kataloğun basım) tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsil edilip davacıya ödenmesine, tecavüzün ref’ine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
ISLAH; Davacı vekilinin 05/05/2016 tarihli ıslah dilekçesi ile; gerek bilirkişi raporlarında davalı eylemlerinin haksız rekabet olarak tespit edilmiş olması ve gerekse dava dilekçesinin sonuç ve talep kısmının 2.bendinde, haksız rekabete ilişkin TTK kapsamındaki talepleri başta olmak üzere, maddi ve manevi tazminat ve sair fazlaya dair her türlü haklarının saklı tutulması sebebiyle, davayı TTK. nun haksız rekabete ilişkin 55/1/a/b.4 maddesine göre, ıslah ettiklerini beyanla; davalının devam eden haksız rekabet ihlalleri sebebiyle, davalının haksız rekabetinin men’ine, müvekkilinin uğradığı ve halen devam eden zararları sebebiyle, fazlaya ilişkin tüm hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000.-TL maddi ve 50.000.-TL manevi tazminatın, davalıya ait haksız rekabet (kataloğun basım) tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN DAVA; Davacı vekili, mahkemenin 2017/93 Esas, 2017/114 sayılı birleşen ek davasında; maddi tazminat talebini 26.782,52 TL olarak talep ettiğini, maddi tazminatın davalıdan tahsili faizi ile birlikte ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının iddialarının gerçek olmadığını, davacı ve davalı şirkete ait katalogların incelendiğinde anlaşılacağı üzere ürünlerin ve resimlerin 5846 sayılı yasa gereği fikir ve sanat eseri kabul edilmesinin mümkün olmadığını, kataloglarda yer alan çizim ve tabloların özel bir yetenek gerektirmediğini ve biraz iş tecrübesi olan herkes tarafından yapılabileceğini, davalı şirketin kataloglarında bulunan çizim ve tabloların müvekkili tarafından bizzat kendi şirket bünyesinde yapıldığını, davacı şirket ile davalı şirketin aynı ürünlerin üretimi ve satışını yapması nedeniyle her iki şirket kataloğunda ve aynı alanda faaliyet gösteren başkaca şirketlerin kataloglarında benzerliklerin bulunduğunu, davacı şirketin tüzel kişi olduğunu ve tüzel kişilerin eser sahibi olmalarının mümkün olmadığını, tazminat talebinin dayanaksız olup reddi gerektiğini beyanla, davanın reddini talep etmiştir.
MAHKEME KARARI: Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 22.05.2018 tarihli 2017/192 E. – 2018/192 K. sayılı kararıyla; “…davacı tarafa ait katalog ve davalı taraf katalogları karşılaştırıldığında davalı tarafın resim ve çizimlerinin büyük oranda davacıya ait resim ve görsellerden alındığı, söz konusu farklı firmalara ait katalog ve çizimlerin benzerlik olsa bile bu hususun davadaki kullanımı benzerliği ortadan kaldırmadığı, dava konusu resim ve çizimler bir seri iş niteliğinde reklam ihtiyaçlarına yönelik çalışılmış, endüstriyel ihtiyacı karşılmaya yönelik hususiyet taşımayan ticari resim ve çizimler olup, söz konusu FSEK 84 kapsamında bunların davacının izni olmadan kullanımının haksız rekabet olduğundan söz konusu katalog çizimleri için minimum 7.500, maksimum 12.500 TL rayiç değer olup, ortalaması dikkate alındığında 10.000 TL maddi tazminatın söz konusu olduğu” gerekçesiyle; “Davacı tarafa ait katalog FSEK kapsamında eser olmasa bile FSEK 84 ve devamı madde gereği ve haksız rekabet gereği korunması gerekli olup, davacı tarafa ait katalog ile davalı taraf kataloğundaki benzerlikler nedeniyle davalı taraf eyleminin haksız rekabet olduğunun tespiti ve menine, -Davalı tarafın eylemi dikkate alındığında asıl ve birleşen dava yönünden kataloğun kısmen taklidi olup, katalog için ortalama değer dikkate alındığında 10.000 TL maddi tazminatın ihtar tarihi olan 15 Temmuz 2014 tarihinden itibaren değişen oranlarda ticari faizle davalı taraftan tahsili, davacı tarafa ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine” karar verilmiştir.
İSTİNAF BAŞVURULARI: Asıl ve birleşen davada davacı vekilinin süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; davalının dava konusu görsellerin kendi bünyelerinde oluşturulduğuna dair delil sunmadığını, müvekkilinin katalogdaki görsellerin hazırlanması için “…” isimli program satın alarak grafik tasarımcı istihdam ettiğini, delil listesinde yer alan orijinal belgelerin ibraz edildiğini, davalının bu görselleri birebir kopyaladığını, bu hususun bilirkişi incelemesi neticesinde ortaya çıktığını, şirket temsilcisi hakkında ceza davası açıldığını, mahkemece aldırılan 05.05.2015 ve 11.02.2016 tarihli raporlar ve 14.02.2017 tarihli ek raporda, davalı şirketin dava tarihi itibarıyla dava konusu ürünlerde 0,68 oranında benzerlik kabul edilerek, davalı şirketin benzer ürünlerden 27.782,52 TL kazanç elde ettiğinin saptandığını, asıl davada ıslah dilekçesiyle 1.000 TL maddi tazminat, 50.000 TL manevi tazminat ve ek davada 26.782,52 TL maddi tazminat talep edildiğini, mahkemenin bilirkişi raporlarına itibar edilmeden son derece düşük bir tazminata hükmettiğini beyanla, mahkeme kararının kaldırılarak, talepleri doğrultusunda kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Asıl ve birleşen davada davalı vekilinin süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; mahkemenin dosyaya sunulan 03.05.2018 tarihli bilirkişi heyeti 2. Ek raporundaki tasarım ücretlerinin ortalamasını alarak karar verdiğini, davacının tasarım ücreti altında bir zarar talebinin bulunmadığını, sadece kazanç kaybına ilişkin maddi tazminat talebinin bulunduğunu, mahkemenin kazanca göre yapılan hesaplamaları dikkate almadığını ve bunun hukuka uygun olmadığını, ancak davacının haksız rekabet hükümlerine dayalı olarak maddi tazminat talep ettiğini, maddi tazminatın dayanağı olarak kazanç kaybını belirttiği ve tasarım ücreti altında bir zarar iddiası ve talebinin bulunmadığı dikkate alınmadan, maddi tazminata hükmedilmesinin haksız ve hukuka aykırı olduğunu. -Müvekkilinin davacının kataloğundaki tasarımları kullanmadığını, her iki şirket kataloğunda benzer ürünler bulunduğu gibi farklı ürünlerin de bulunduğunu, davacının çizim ve tabloların davacı bilgisayarından kopyalandığına dair delil sunamadığını, müvekkilinin davalı şirketin sattığı ürünlere ait tanıtıcı bilgileri davalı şirketin bünyesinde oluşturarak katalog düzenlediğini, tarafların aynı/benzer ürünler üretmelerine rağmen, katalogda yer alan ürünlerin kodlarının, kilogramlarının ve özelliklerinin birbirinden farklı olduğunu, davacı tablo ve çizimlerinin her zaman oluşturulmasının mümkün olduğunu, özel bir yetenek ve hususiyet gerektirmediğini, başkaca firmaların da kataloglarında aynı/benzer resim ve çizimlere yer verdiğini, bilirkişilerin kataloglardaki ürünlere ait özellikleri, ürünlerin ağırlığını, kodlarını vs. gösteren tablolar, yazı stilleri, sayfa yerleştirmelerinin birbirinden tamamen farklı olduğunu dikkate almadığını, görsellerin davacı şirkete özgü olmadığını, sektörde yaygın olarak kullanıldığını, farklı firmalara ait kataloglarda kullanıldığını. -Kataloglarda belirtilen ürünlerin tanıtımı için kullanılan görsellerin davacı şirkete özgü nitelik taşımadığını, sektörde yaygın olarak kullanılan görseller olduğunu, bu görsellerin hem davacının hem davalının hem de başkaca firmaların kataloglarında kullanıldığını, – Aynı olduğu iddia edilen görsellerin yer aldığı 120,121,122,123 sayfalardaki ürünlerin hem davacı şirket hem de davalı şirket tarafından aynı tedarikçiden “… San.Tic.Ltd. Şti.” den satın alındığını, aynı ürüne ait görselin aynı veya benzer şekilde yer almasının olağan olduğunu, davalının … firmasından aldığı ürünleri çizim olarak değil, resim olarak kataloğa koyduğunu, tarafların faaliyette bulunduğu sektörde, tedarikçi, üretici olarak sayılı birkaç firma yer aldığını ve sektördeki şirketlerin bu firmalardan ürün tedarik ettiğini. -Davacının ıslah dilekçesinin hukuka aykırı olduğunu, mahkemece ıslah dilekçesi dikkate alınarak hüküm kurulmasının hatalı olduğunu, davacının dava dilekçesinde, “5846 sayılı FSEK m68/1 gereğince 3 katı tazminat talebine ilişkin hesaplama yapılarak şimdilik 1.000-TL” talep ettiğini, dava dilekçesinde maddi ve manevi tazminat talep etmediğini, yargılama aşamasında sunduğu ıslah dilekçesi ile talep ettiği maddi ve manevi tazminatın tamamen ayrı bir tür, ayrı bir istek kalemi olup hukuka aykırı olduğunu. -Mahkemece belirlenen tasarım ücretinin herhangi bir dayanağı bulunmadığını, davacının katalog için yaptığı masraflara ilişkin belge sunmadığını. -Mahkemenin vekalet ücretini yanlış hesapladığını, davacının asıl dava ve birleşen davada, toplamda 27.782,52-TL maddi tazminat ve 50.000-TL manevi tazminat talep ettiğini, mahkemenin, 10.000-TL maddi tazminat talebinin kabulüne karar verdiğini, davacının 50.000-TL manevi tazminat talebinin reddine karar verdiğini, bu miktar üzerinden davalı yararına 5.850-TL vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken 3.145-TL vekalet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğunu beyanla, mahkeme kararının kaldırılarak, asıl ve birleşen davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:İlk derece mahkemesince 3 kişilik bilirkişi heyetinden alınan 05.05.2015 tarihli kök raporda; dava konusu resim ve çizimlerin, bir seri iş niteliğinde, reklam ihtiyaçlarına yönelik çalışılmış, endüstriyel ihtiyacı karşılamaya dönük, teknik ve ilmi nitelik ya da hususiyet taşımayan ticari resim ve çizimler olduğu kanaatine varıldığı, davacının kataloğunda kullanılan çizimlerin, sahibinin hususiyetini yansıttığını söylemenin pek mümkün görünmediği, sonuç itibarıyla dava konusu çizimlerin, FSEK m. 2 kapsamında eser sahibinin hususiyetini taşımadığı için “bedii niteliği bulunmayan teknik ve bilimsel fotoğraf” olarak nitelendirilemediği, davacının katalogundaki resim ve çizimlerle davalının kataloğundaki resim ve çizimler mukayese edildiğinde her iki katalogdaki resim ve çizimlerin büyük benzerlik gösterdiği, davalının delil olarak sunduğu dava dışı firmalara ait kataloglarında incelendiği ancak ürünün teknik özellik ve görünümü dışında belirgin bir benzerlik saptanamadığı, kaldı ki söz konusu katalogdaki çizimler benzerlik gösterse bile bu hususun davaya etki eder mahiyette olmadığı, somut olayda davacının kataloğunda yer alan teknik resim ve çizimlerin davalı kataloğunda kullanılmasının TTK m. 55/1/a/b. 4 anlamında “Başkasının malları, iş ürünleri, faaliyetleri veya işleri ile karıştırılmaya yol açan önlemler” olarak değerlendirilerek, davalı tarafından davacının kataloğunda yer alan eser niteliğini haiz olmayan resim ve çizimlerin kullanılmasının, FSEK m. 84 yollamasıyla TTK m. 55/1/a/b. 4 hükmü gereğince haksız rekabet teşkil edeceği kanaatine varıldığı beyan edilmiştir. Bilirkişilerin 11/02/2016 tarihli ek raporlarında; taraf kataloglarında büyük benzerlik bulunan sayfaları tablo halinde gösterdikleri, bunun yanında; davacı kataloğunun 154 ve 155. sayfalarındaki fotografik görsel ile davalı kataloğunun 103 ve 104. sayfalarındaki fotografik görseller, davacı kataloğunun 161. sayfasındaki fotografik görsel ile davalı kataloğunun 109,sayfasındaki fotografik görsel ve yine davacı kataloğunun 230. saylasındaki fotografik görsel ile davalı kataloğunun 128. sayfasındaki fotografik görsellerin birebir aynı olduğu, ürünlerin katalogda yer alma sırasının dahi aynı olduğu kök rapordaki görüşlerin tekrar edildiği beyan edilmiştir. Mahkemece grafiker bilirkişi ile mali müşavir bilirkişiden alınan 14/02/2017 tarihli raporda; davalı şirketin dava tarihi itibariyle davaya konu ürünlerinde 0,68 oranında benzerlik kabul edildiğinde, davalı şirketin davaya konu benzer ürünlerden 27.782,52-TL Kazanç elde ettiği beyan edilmiştir. Mahkemece bilirkişilerden alınan 03/05/2018 tarihli raporda; genel bir maliyet belirlemek gerekirse, piyasa şartlarında, sayfa başı grafik tasarım bedeli: 30 TL- 5OTL olduğu, genel olarak iç sayfalarda 115 – 170 gr ağırlığında kuşe kağıt, kapakta ise Amerikan Bristol (kalın gramajlı kağıtlar) kağıt tercih edildiği,250 sayfa A4 boyutlarında 115 gr Kuşe iç Kağıt ve 1000 adet için kapaklar dahil basım fiyat aralığının 15500TL+ KDV – 20.000TL+ KDV fiyat aralığında basılabileceği,1000 adet siparişe göre hesaplanan bu fiyat aralığı verilen siparişteki adet azaldıkça ya da arttıkça değişeceği, bu bilgilere göre yapılan hesaplamanın 1000 adet 250 sayfa katalog için basım fiyatı (minimum): 15.500TL+ 7500TL (tasarım ücreti) -23.000 TL+KDV,1000 adet 250 sayfa katalog için basım fiyatı (maximum): 20.000TL+ 12500 TL (tasarım ücreti)= 32.500TL+KDV olduğu, davalı şirketin davaya konu benzer ürünlerden 27.782,52-TL Kazanç elde ettiği beyan edilmiştir.
GEREKÇE: Davacı vekilinin dava dilekçesinde; davalı şirketin ürün kataloğunda müvekkili şirketin ürün kataloğundaki çizim, resim ve görsellerin izinsiz olarak kullanıldığından bahisle FSEK 68/1 maddesi gereğince 1.000 TL maddi tazminat talebinde bulunduğu, daha sonra ibraz ettiği 05/05/2016 tarihli ıslah dilekçesi ile haksız rekabet hükümlerine dayandığını beyanla, davalının haksız rekabetinin men’ine, müvekkilinin uğradığı ve halen devam eden zararları sebebiyle, fazlaya ilişkin tüm hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000.-TL maddi ve 50.000.-TL manevi tazminatın, davalıya ait kataloğun basım tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davacı vekilinin daha sonra mahkemenin 2017/93 Esas sayılı dosyasında haksız rekabet sebebiyle 26.782,52 TL maddi tazminat talep ettiği, davaların birleştirildiği, mahkemece davalı eyleminin haksız rekabet olduğunun tespiti ve meni ile, asıl ve birleşen davada 10.000 TL maddi tazminatın ihtar tarihinden itibaren ticari faiziyle tahsiline, sair davacı taleplerinin reddine karar verdiği görülmüştür. Davacı vekili ve davalı vekili ayrı ayrı istinaf başvurusunda bulunmuştur. İstinaf incelemesi tarafların dilekçelerinde yazılı istinaf sebepleri ve HMK 355. Madde gereğince kamu düzeniyle ilgili hususlarla sınırlı olarak yapılmıştır. FSEK 84. Maddesinde;”Bir işareti, resim veya sesi bunları nakle yarayan alet üzerine tespit eden veya ticari maksatlarla haklı olarak çoğaltan yahut yayan kimse aynı işareti resmin veya sesin üçünü bir kişi tarafından aynı vasıtadan faydalanmak suretiyle çoğaltılmasını veya yayımlanmasını men edebilir. Tecavüz eden tacir olmasa bile birinci fıkra hükmüne aykırı hareket edenler hakkında haksız rekabete müteallik hükümler uygulanır. Eser mahiyetinde olmayan her nevi fotoğraflar, benzer usullerle tespit edilen resimler ve sinema mahsulleri hakkında da bu madde hükmü uygulanır.” hükmü düzenlenmiştir. FSEK 84/1 maddesinden anlaşılacağı üzere, davacının davaya konu katalog fotoğraf ve çizimleri üzerinde hak sahibi olup olmadığının öncelikli olarak tespiti gerekmektedir. Davalı vekili, bu resim ve çizimlerin davacıya özgü olmadığını, daha önce başka firmaların kataloglarında da kullanıldığını ileri sürmüştür. Dava dilekçesi ekinde, davacı şirketin katalog fiyat teklifi ve şartnamesi, sipariş sözleşmesi ve katalog faturası örneğinin ibraz edildiği anlaşılıyorsa da; davacı şirketin katalogda yer alan fotoğrafların davacı şirket tarafından üretilip üretilmediği, fotoğraflar üzerinde hak sahibi olup olmadığına ilişkin inceleme yapılmadığı anlaşılmıştır. Davacı vekilinin delil listesinde yer alan ve ibraz edileceği beyan edilen 7,8 ve 9. Sıra numaralı delillerin ibraz edilmediği ve incelenmediği anlaşılmıştır. Mahkemenin ön inceleme duruşmasında, taraflara dilekçelerinde yazılı olup ibraz etmedikleri delillerini ibraz için kesin süre verilmediği anlaşılmakla, mahkemece davacı tarafa delillerini ibraz etmek üzere kesin süre verilmesi, ibrazı halinde gerekirse ibraz edilen CD ve kayıtlar üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak, davaya konu çizimler ve fotoğrafların öncelikle, davacı ürünü olup olmadığı belirlendikten sonra yargılamaya devam olunarak, davacının taleplerinin değerlendirilmesi gerekirken, eksik inceleme ile karar verilmesi yerinde görülmemiş, Dairemizce resen yapılan inceleme neticesinde de, asıl ve birleşen davaya yönelik talepler yönünden ayrı ayrı hüküm kurulması gerekirken, her iki dava hakkında ortak hüküm kurulması da HMK 297. Madde de öngörülen usule uygun bulunmadığından, davalı vekilinin istinaf başvurusunun sair istinaf sebepleri incelenmeksizin kabulü ile, mahkeme kararının kaldırılmasına, dosyanın davacı delillerinin toplanarak, hak sahibi olup olmadığının belirlenmesi, daha sonra hasıl olacak sonuca göre, asıl ve birleşen davaya yönelik taleplere ilişkin ayrı ayrı hüküm kurulması yönünden yargılamaya devam edilmek üzere mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. Mahkeme kararı eksik inceleme nedeniyle kaldırılarak mahkemesine gönderildiğinden, davacı vekilinin istinaf sebepleri bu aşamada incelenmemiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun sair istinaf sebepleri incelenmeksizin KABULÜNE, 2-Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 22.05.2018 tarihli 2017/192 E. – 2018/192 K. sayılı kararının 6100 Sayılı HMK 353/1-b-2 maddesi gereğince KALDIRILMASINA, 3-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, 4-Dosyanın, Dairemizin kararında işaret edilen hususlarda yargılamaya devam edilmek üzere mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 5-Asıl ve birleşen davanın davalısı tarafından yatırılan istinaf peşin harcının talebi halinde kendisine iadesine, 6-Asıl ve birleşen davanın davacısı tarafından yatırılan istinaf harçlarının talebi halinde kendisine iadesine, 7-İstinaf aşamasında asıl ve birleşen davanın davalısı tarafından yapılan yargılama gideri olan 98,10 TL istinaf yoluna başvurma harcı ile 39,00 TL posta gideri olmak üzere toplam 137,10 TL’nin asıl ve birleşen davanın davacısından alınarak asıl ve birleşen davanın davalısına verilmesine, 8-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, HMK’nun 353/1-a-6 maddesi uyarınca oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.06/10/2021