Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2018/3732 E. 2021/1358 K. 01.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2018/3732 Esas
KARAR NO: 2021/1358 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 11/05/2018
NUMARASI: 2016/30 E. – 2018/622 K.
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 01/07/2021
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili hakkında İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … esas dosyası ile icra takibinin başlatılıp kesinleştiğini, müvekkilinin imzalamış gözüktüğü senetle hiçbir ilgisinin bulunmadığını, senet üzerindeki imzalarında müvekkiline ait olmadığını, müvekkiline ait şirket imza sirküleri incelendiğinde anlaşılacağını beyanla; öncelikle İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından yapılan takibin dava sonuna kadar tedbiren durdurulmasını, müvekkilinin takibe konu bonodan dolayı borcunun olmadığının tespit edilmesini, yapılan takip kötü niyetli bir takip olduğundan takip tutarının %40’ı oranında davalının tazminata mahkum edilmesini, talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı … vekili cevap dilekçesinde; 15/01/2016 vade tarihli 4.850,00 TL bedelli, keşidecisi … Ltd. Şti. olan senedin krediyi temin aracı olarak alındığını, alacağına kavuşamayan müvekkilinin işbu senede binaen davacı-borçlu aleyhinde İstanbul … İcra Dairesi’nin … Esas Sayılı dosyası ile takibe geçtiğini, söz konusu senet incelendiğinde bütün şekli unsurların tam, ciro zincirinin hukuka uygun olduğunu, müvekkilinin meşru hamil olduğunun anlaşılacağını, davacının imza sahteliği iddiasının süreci uzatmaya yönelik olduğunu, müvekkilinin kredi borçlusu … Ltd. Şti. ile ticari münasebeti bulunan davacı yanın, imza sahteliğinde dayanmasının borçtan kurtulma amacına matuf kötü niyetli bir iddia olduğunu, müvekkilinin meşru ve iyi niyetli hamil olduğunu beyanla davanın reddini, davacı tarafın %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir.
MAHKEME KARARI: İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 11.05.2018 tarihli 2016/30 E. – 2018/622 K. sayılı kararıyla; “Davanın kabulüne, davacının İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra takibine dayanak 20/08/2014 keşide tarihli, 25/01/2015 ödeme tarihli, 4.850,00 TL bedelli, keşidecisi … Ltd. Şti. olan senetten kaynaklı davalı … ‘a borçlu olmadığının tespitine, -Davalının kötüniyeti ve ağır kusuru tespit edilemediğinden ve şartları oluşmadığından davacının kötüniyet tazminat talebinin reddine” karar verilmiştir.
İSTİNAF BAŞVURUSU: Davalı vekilinin süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; müvekkili ile dava dışı … Ltd. Şti. Arasında Genel Kredi Sözleşmesi bulunduğunu ve sözleşme kapsamında çeşitli krediler kullandırıldığını, -mahkemenin karara dayanak gösterdiği bilirkişi raporunun yetersiz, yanıltıcı ve hatalı olduğunu, bilirkişi raporunda fotokopi üzerinde inceleme yapmanın bazı mahsurları bulunduğunun belirtildikten sonra fotokopi belgelerin inceleme dışında bırakılmadığını, bilirkişi tarafından imzanın atıldığı tarihe en yakın tarihli evraktan başlayarak inceleme yapması gerektiğini ancak bu şekilde bir inceleme yolu izlenmediğini, örnek imzalar sayıca ne kadar çoksa mukayesenin o kadar başarılı ve sağlıklı olacağını, bilirkişi raporunda 1,2,3,7,8,9 numaralı belgelerin noter tarafından düzenlenmiş ticari şirketin işleri ile alakalı vekaletname belgeleri olduğunu, 4,5,6 numaralı belgelerin de Ticaret Sicil Müdürlüğüne sunulan dilekçe imzaları olduğunu, bu belgelerin hemen tamamının tek bir belge yerine geçeceğini, bu belgelerin incelemeye alınmasının dahi abesle iştigal olduğunu, şirket temsilcisinin vekaletnameye imza atarken ve senet tanzim ederken farklı imzalar atabileceğini, zaman içinde imza sahibinin dahi fark edemeyeceği değişiklikler geçirebileceğini, çok sayıda düzenlenmiş samimi atılmış imza şartının göz ardı edildiğini, -senetteki imzaya yapılan itirazın açıkça hakkın kötüye kullanılması ve muvazaa niteliğinde bulunduğunu, borçlu ve davacı firma arasında açık organik ve akrabalık bağları bulunduğunu, davacı şirketin ortağının …, eski ortağın … olarak gözüktüğünü, …’ün borçlu … Şirketinin ortağı olduğunu, eski ortağının da … olduğunu, aynı gözlükçülük-saatçilik alanında faaliyet gösterdiklerini, açıkça hakkın kötüye kullanıldığını beyanla, kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyasının incelenmesinde; davalı alacaklı … tarafından, borçlular … Tic. Ltd. Şti ve … Tic. Ltd. Şti aleyhine 10/02/2015 tarihinde 20/08/2014 tanzim tarihli, 25/01/2015 vade tarihli, 4.850,00 TL bedelli keşidecisi davacı şirket lehtarı … olan bir adet senetten kaynaklı 4.850,00 TL Asıl alacak, 18,39 TL İşlemiş faiz, 106,39 TL Protesto gideri olmak üzere toplam: 4.974,78 TL’lik kambiyo senetlerine özgü icra takibi başlattığı görülmüştür. Mahkemece Adli Tıp ve Belge İnceleme Uzmanı …’tan alınan 03/04/2018 tarihli raporda; Büyükçekmece … Noterliği’nin 03/04/2012 tarihli … yevmiye numaralı, Büyükçekmece … Noterliği’nin 07/06/2013 tarihli … yevmiye numaralı ve Büyükçekmece … Noterliği’nin 14/12/2010 tarihli … yevmiye numaralı vekaletnameleri, İstanbul Ticaret Sicil Memurluğuna verilmiş iki adet bila tarihli yazı aslı ve Temmuz 2009 tarihli dilekçe aslı, Büyükçekmece … Noterliği’nin 27/07/2009 tarihli ve … sayılı beyanname aslı, Bakırköy … Noterliği’nin 07/04/2014 tarihli … yevmiye numaralı ortaklar kurulu kararı fotokopisi ile İstanbul … Noterliğinin 08/12/2010 tarihli … sayılı ortaklar kurulu kararı fotokopisi, mahkeme huzurunda alınmış yazı ve imza karşılaştırma tutanağı ile senet aslı üzerinde inceleme yapıldığı, yazı ve imza incelemelerinde geçerli tüm grafolojik tanı yöntemleri dikkate alınarak; lup, stereomikroskop, … document dedector ve bilgisayar/scan kullanılarak yapılan incelemelerde; inceleme konusu senetteki … Tic. Ltd. Şti. Yetkilisi …’ya atfen atılmış imzanın, karşılaştırma belgelerindeki kişiye ait imzalara kıyasla, …’nın eli ürünü olmadığı yönünde görüş bildirilmiştir. … tarafından21/05/2021 tarihli dilekçe ekinde, …. nin davaya konu kredi alacaklarını Alacağın Temliki Sözleşmesi ile … Yönetimine, daha sonra da kendilerine temlik edildiğini beyan etmişse de ekli listede davaya konu icra takibinin yer almadığı görülmüştür.
G E R E K Ç E:İmza inkarına dayalı menfi tespit davasında, mahkeme dava ve takip konusu çekteki keşideci imzasının davacı şirket yetkilisine ait olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, davacının davalı …’a borçlu olmadığına, şartları oluşmadığından kötüniyet tazminatının reddine karar vermiştir. Davalı … vekili istinaf dilekçesinde bilirkişi raporuna karşı itirazlarını bildirdiği , davacı şirket ile kredi borçlusu dava dışı … Şirketi arasında organik bağ bulunduğunu, şirket eski ortaklarının aynı olduğunu ileri sürdüğü anlaşılmıştır. Yargılama sırasında bilirkişi raporunun davalı vekiline HMK 281. Madde meşruhatı ile tebliğ edildiği, itiraz etmediği anlaşılmakla, bilirkişi raporuna itiraz etme hakkından vazgeçmiş sayılacağından, istinaf aşamasında ki rapora itirazları dikkate alınamayacaktır. Kaldı ki bilirkişi raporunda, senedin tanzim tarihinden önceye ait imza içerir yeterli miktarda belge aslının incelendiği, incelemede kullanılan aletler ve inceleme tekniğinin anlatıldığı raporun usulüne uygun olduğu kanaatine varılmıştır. Menfi tespit davası imza inkarına dayalı olmakla; usulüne uygun yapılan imza incelemesinde imzanın davacıya ait olmadığı ortaya konulmuştur. İmza inkarı herkese karşı ileri sürülebilen mutlak defidir. Bu durumda davalı vekilinin, davacı şirket ile borçlu … şirketi ortak ve yetkililerinin aynı olduğu iddiasının incelenmesine gerek bulunmadığından, davalı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan gerekçe ile: 1-6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince davalı … AŞ vekilinin yerinde görülmeyen istinaf isteminin ESASTAN REDDİNE, 2-Alınması gereken 331,30 TL harçtan, peşin alınan 82,82 TL harcın mahsubu ile bakiye 248,48 TL eksik harcın davalı … AŞ den alınarak hazineye irat kaydına, 3-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, 4-İstinaf yargılama giderleri olarak; Davacı avansından kullanıldığı anlaşılan; 13,60 TL (posta-teb-müz) masrafının davalıdan alınarak, davacıya verilmesine, -Davalı tarafça yapılan masrafların üzerinde bırakılmasına, 5-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilk derece mahkemesince yatıran tarafa iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 01/07/2021 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.