Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2018/3705 E. 2018/2698 K. 19.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2018/3705 Esas
KARAR NO : 2018/2698 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 1.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 09/10/2018
NUMARASI : 2017/272 E., 2018/376 K.
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Fikir Ve Sanat Eseri Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 19/12/2018
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İstanbul 1. Fikri ve Sinai Haklar Hukuk Mahkemesinin 09/10/2018 tarihli 2012/272 Esas, 2018/376 Karar sayılı kararıyla, taraflar arasındaki davanın mahkemede yapılan 09/10/2018 tarihli duruşmasında tarafları tarafından takipsiz bırakılan davanın müracata kaldığı ve dosyanın tetkikinden 10/05/2018 ve 08/12/2016 tarihlerinde de müracaata kaldığı anlaşıldığından HMK.’nın 150/6 maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği görülmüştür.
Davacı vekilinin süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; yargılamanın esasına ilişkin beyanda bulunduğu, mahkemenin gerek kendileri gerekse diğer meslektaşlarınca belgelendirilmemiş tüm mazeretleri kabul ettiğini, ancak 09/10/2018 tarihli duruşmada davalı vekilinin mazeret dilekçesini kabul etmeyerek ve buna rağmen davalı vekili lehine vekalet ücretine hükmedilmesinin ve dosyanın taraflarca takip edilmediği gerekçesiyle davanın açılmamış sayılmasına karar vermesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu beyanla mahkeme kararının kaldırılmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yana yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekilinin istinaf dilekçesine karşı cevap vermediği görülmüştür.
GEREKÇE:
Dairemiz önüne getirilen uyuşmazlık, ilk derece mahkemesinin 09/10/2018 tarihli davanın açılmamış sayılmasına ilişkin kararı ve davalı lehine vekalet ücreti takdirine karar vermesinin usul ve yasaya uygun olup olmadığına ilişkindir.
Dosyanın incelenmesinde; ilk derece mahkemesinin, 08/12/2016 tarihli duruşmasında davacı vekilinin yargılamaya katılmadığı, davanın yenileninceye kadar HMK 150/1 maddesi gereğince işlemden kaldırılmasına karar verdiği, davacı vekilinin dilekçe ibrazı üzerine yenileme talebinin kabul edilerek duruşma günü tayin edildiği, 10/05/2018 tarihli duruşmada davacı vekilinin yine duruşmaya katılmadığı, mazeret bildirmediği, davalı vekilinin de davayı takip etmediğine yönelik beyanı üzerine, davanın yenileninceye kadar HMK 150/1 maddesi gereğince işlemden kaldırılmasına karar verdiği, davacı vekilinin yenileme talebinin kabul edilerek duruşma günü tayin edildiği, duruşma gün ve saatinin davacı vekiline usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, ancak tayin edilen celsede de duruşmaya katılmadığı, davalı vekilinin ibraz etmiş olduğu mazeret dilekçesinin ise mahkeme tarafından belgelendirilmediğinden kabul edilmediği, 3.kez takipsiz bırakılan davanın HMK 150/5 maddesi gereğince açılmamış sayılmasına karar verildiği, mahkeme tarafından izlenilen usul ve verilen kararda yasaya aykırılık bulunmadığı görülmüştür.
Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 7.maddesinde “Görevsizlik veya yetkisizlik nedeniyle dava dilekçesinin reddine, davanın nakline veya davanın açılmamış sayılmasına ön inceleme tutanağı imzalanıncaya kadar karar verilmesi durumunda Tarifede yazılı ücretin yarısına, ön inceleme tutanağı imzalandıktan sonra karar verilmesi durumunda tamamına hükmolunur. Şu kadar ki, davanın görüldüğü mahkemeye göre hükmolunacak avukatlık ücreti, Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde yazılı miktarları geçemez.” hükmü düzenlenmiştir.
Davanın ön inceleme tutanağı imzalandıktan sonra açılmamış sayılmasına karar verildiği göz önüne alınarak, kendisini vekil ile temsil ettiren davalı lehine, hükmolunan vekalet ücretinin tarifenin 7.maddesine uygun olduğu kanaatiyle davacı vekilinin istinaf talebinin reddine karar verilmiştir.
KARAR:
6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince davacı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf isteminin ESASTAN REDDİNE,
Harç peşin olarak alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
İstinaf yargılama giderlerinin istinafa gelen üzerinde bırakılmasına,
İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından istinaf aşaması için ayrıca avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,
Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avanslarından kullanılmayan kısımların karar kesinleştiğinde talepleri halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda iş bu kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.19/12/2018