Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2018/3675 E. 2021/1346 K. 01.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2018/3675 Esas
KARAR NO: 2021/1346
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 30/06/2017
NUMARASI: 2015/493 2017/485
DAVANIN KONUSU: Alacak (Finansal Kiralamadan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 01/07/2021
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında 23/09/2013 tarihli finansal kiralama sözleşmesi düzenlenerek bir adet ekskavatör ile hibrolik kırıcının tüm aksesuarları ile birlikte davalıya teslim edildiğini, davalının ödeme planına uygun olarak kira borçlarını vadelerinde ödemeyerek temerrüde düştüğünü, çekilen ihtarnameye rağmen borcun yine ödenmediğini belirterek finansal kiralamaya konu malların aynen müvekkiline iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, Nizip Asliye Hukuk Mahkemesi aracılığıyla gönderdiği 05/06/2017 tarihli dilekçe ile; ikamet ettiği Nizip ilçesi nöbetçi asliye hukuk mahkemesi tarafından ifadesinin alınmasını istemiş, ancak davanın esasına dair herhangi bir beyanda bulunmamıştır. Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre; davalının kira borçlarını zamanında ödememesi üzerine davacı tarafından davalıya ihtarname gönderildiği, verilen süre içerisinde borcun ödendiğine dair dosyaya davalı tarafından delil ibraz edilmediği, malın iadesi koşullarının gerçekleştiği gerekçeleriyle davanın kabulüne karar verilmiş, kararı davalı vekili istinaf etmiştir. Davalı vekili, istinaf sebebi olarak; bilirkişi raporunun davalıya tebliğine dair tebligat mazbatasının dosyada görünmediğini, yine ihtarnamenin dosya içine girdiği yönünde bilgi bulunmadığını, müvekkilinin ihtarnamede verilen 60 günlük süre içinde biriken borçlarını ödediğini, bu ödemelerin davalı çalışanı … tarafından … Bankası Gaziantep Şubesi’nden davacı hesabına 10.000 TL, 2.675 EURO ve 1.050 USD havale ile gönderildiğini, davacı kurumun hesap bilgilerinin davacının avukatı tarafından davalıya verildiğini, ancak davacının bu ödemelere ilişkin belgeleri dosyaya sunmadığını, davalının temerrüde düşmeden ödemeleri süresinde yaptığını, sözleşme kapsamında banka havalesi yoluyla davacıya 95.000 EURO para ödendiğini, davalının yaptığı bu ödemelerin dosyaya sunulmadığını, bilirkişinin de bu konuda bir değerlendirme yapmadığını, yapılan ödemelerin hangi aylara ait olduğunun bu makbuzların dosyaya ibrazı ile anlaşılabileceğini, raporda yapılan havalelere ilişkin bir bilgi bulunmadığını, sözleşmenin 23/09/2013 tarihli olup ihtarnamenin ise 04/11/2014 olduğunu, bu tarihler arasında düzenli olarak ödeme yapıldığını, davacının fesih hakkını kullanabilmesi için 12 aylık devrede iki kere davalının temerrüde düşmesi gerektiğini, davalıya bir kez ihtarname gönderildiğini, sözleşmenin feshi ve malın iadesi koşullarının gerçekleşmediğini, ayrıca sözleşmenin davacı tarafından matbu standart olarak hazırlanıp boş kısımların doldurulduğu, 12 punto koyu siyah harflerle yazılmadığı, sözleşmedeki %25 oranında tazminat ve aylık %10 faiz alacağına dair hükmün haksız şart olduğunu bildirmiştir. Taraflar arasında 23/09/2013 tarihinde düzenleme şeklinde finansal kiralama sözleşmesinin düzenlendiği, finansal kiralamaya konu malın davalıya teslimine dair belgenin sunulduğu görülmüştür. Davacı tarafından davalıya gönderilen 04/11/2014 tarihli ihtarnamede; 8.345,96 EURO ve 1.797,44 USD kira borçları ile bunların gecikme faizleri ile sigorta bedelinin 60 gün içinde ödenmesinin istendiği, eğer verilen sürede ödeme yapılmaz ise tüm finansal kiralama bedellerinin muaccel hale geleceği ve malın iadesinin isteneceğinin belirtildiği görülmüştür. Yargılama sırasında alınan ve 10/02/2017 tarihinde dosyaya sunulan bilirkişi raporunda; davacı tarafın ticari defterlerinin incelendiği, bu defterlerin sahibi lehine delil özelliği bulunduğu, davalının ihtarname tebliğ tarihinden itibaren 60 günlük süre sonu olan 12/01/2015 tarihi itibariyle vadesi geçmiş borçlarını tam olarak ödemediği, söz konusu alacakların halen davacı ticari defterlerinde devam ettiği, davalının vadesi gelmemiş finansal kiralama borçlarının ve oluşan temerrüt faizini de davacıya ödemesi gerektiği, davacının finansal kiralama kanununun 31.maddesine göre sözleşmeyi haklı nedenle feshettiği, finansal kiralama konusu malların aynı kanunun 33.maddesine göre davacıya iadesi gerektiği yolunda görüş bildirildiği görülmüştür.
GEREKÇE: Dava, finansal kiralamaya konu malın iadesi talebine ilişkindir. Davacı taraf, davalının kira borçlarını ödemede temerrüde düştüğünü, çekilen ihtara rağmen borçların ödenmediğini iddia etmiş, davalı taraf Nizip Asliye Hukuk Mahkemesi aracılığıyla beyanının alınmasını istemiş, ancak esasa dair bir savunma yapmamıştır. Davacı tarafından davalıya gönderilen 04/11/2014 tarihli ihtarname ile kira borçlarının gecikme faizleri ve sigorta borcunun ödenmesi istenmiş olup bu ihtarnamenin 13/11/2014 tarihinde davalıya tebliğ edildiği görülmüştür. Yargılama sırasında alınan bilirkişi raporunda davalı defterleri incelenmiş, buna göre ihtarnamede verilen 60 günlük sürenin sonu olan 12/01/2015 tarihi itibariyle davacının vadesi gelmiş borçlarını tam olarak ödemediği, davacının ticari defterlerinde davalıdan olan alacağının devam ettiği ve sözleşmenin haklı nedenle feshedildiği yolunda görüş bildirildiği görülmüştür. Davalı, davanın esasına dair beyanda bulunmayarak davacı iddialarını inkar etmiş sayılır. Bununla birlikte davalı vekili istinafında finansal kiralama borçlarının havale yoluyla gönderildiğini, ancak davacı tarafın ödemelere ilişkin belgeleri dosyaya sunmadığını ileri sürmüş ise de, bu konuda istinaf dilekçesi ekinde herhangi bir ödeme belgesi, havale, dekont ve benzeri belge sunmamıştır. Dolayısıyla davalı vekilinin bu savunmaları yerinde görülmemiştir. Sözleşmeye göre davalı borçlarını ödemediğinden davacı tarafça ihtarname çekilmesi ve verilen süre sonunda ödenmemesi nedeniyle sözleşmenin feshi haklı olup finansal kiralama konusu malın iadesi koşulları gerçekleşmiştir. Sözleşmenin 12 punto koyu siyah harflerle düzenlenmediğine yönelik istinaf talepleri de yerinde görülmemiştir. Hal böyle olunca usul ve yasaya uygun olan ilk derece mahkemesi kararına yönelen davalı vekilinin istinaf taleplerinin reddi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davalı vekilinin istinaf talebinin HMK’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-Alınması gereken 20.493,00 TL harçtan, peşin alınan 5.125,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 15,368 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına, 3-Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, 4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nun 361.maddesi uyarınca tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde Yargıtay ilgili hukuk dairesinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.01/07/2021