Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2018/3670 E. 2021/1344 K. 01.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2018/3670 Esas
KARAR NO: 2021/1344
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 17/09/2018
NUMARASI: 2018/59 2018/1025
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 01/07/2021
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili, taraflar arasında kira sözleşmesi bulunduğunu, müvekkilinin davalıya ait taşınmazda bir müddet kiracı olarak kaldığını, kira bedelleri ödenmediği için Büyükçekmece …İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasıyla mecurun tahliyesi ile bakiye kira borçlarının ödenmesinin istendiğini, söz konusu borcun 15/05/2015 tarihinde ifa edilerek icra dosyasının infaz edildiğini, davalının aynı borca ilişkin kira alacağına istinaden sıra senetler aldığını, borç ifa edildikten sonra karşılıklı güven çerçevesinde bu senetlerin iadesinin istenmediği, ancak davalının bu senetleri Büyükçekmece …İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasında takibe koyduğunu belirtere müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının senetlerin kira sözleşmesinin teminatı olarak verildiğini iddia ettiğini, bu iddianın gerçek dışı olduğunu, teminat senedi iddiasının yazılı delille ispatlanması gerektiğini, kira akdinde senet alındığına dair bir kayıt bulunmadığı gibi bu konuda yazılı bir belge de olmadığını bildirerek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre; davacı ile davalı arasında kira sözleşmesi bulunduğu, davalı şirket kayıtlarında yapılan incelemede, davacı ile ilgili kayıtların yurtiçi ana satışlar hesabında alt hesabı dükkan kira gelirlerine ilişkin olarak kayıtlı bulunduğu, taraflar arasında ticari ilişki bulunmadığı, takip konusu senetlerle ilgili herhangi bir kaydın yer almadığı, taraflar arasında kira ilişkisi dışında senet tanzimini gerektirir ticari ilişki bulunmadığı gerekçeleriyle davanın kabulüne, davacının senetler nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş, kararı davalı vekili istinaf etmiştir. Davalı vekili, istinaf sebebi olarak; kambiyo senetlerinin illetten mücerret olduğunu, davacının sırf borcu ödememek için bu yola başvurduğunu, kira bedelinin aylık 944,00 TL olup senetlerin her birinin ise 1.500,00 TL olduğunu, dolayısıyla senetlerin kira akdi nedeniyle alındığına dair iddianın kira akdi ile uyumlu olmadığını, bononun kayıtsız şartsız borç ikrarı içerdiğini, davacının senetlerin kira akdi nedeniyle düzenlendiğini ispat edemediğini bildirmiştir. Davalı tarafından davacı aleyhine 6 adet bonoya dayalı olarak toplam 9.786,80 TL alacağın tahsili için kambiyo senetlerine özgü yolla 04/08/2015 tarihinde icra takibi başlatıldığı, takip konusu bonoların her birinin 1.500 TL bedelli, tanzim tarihlerinin 05/02/2014, vade tarihlerinin ise sırasıyla 05/08/2014, 05/09/2014, 05/10/2014, 05/11/2014, 05/12/2014 ve 05/01/2015 olduğu, keşidecinin davacı …, kefil kısmında ise … adının yazılı olduğu, lehtarın ise davalı olduğu, bonolarda ihdas hanesinin yazılı olmadığı, bonolarda numaraların yer aldığı, buna göre 7,8,9,10,11 ve 12 numaralarının bulunduğu görülmüştür. Davalı tarafından davacı aleyhine Büyükçekmece …İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasında 01/01/2014 ila 01/11/2014 dönemi kira alacağının tahsili için takip başlatıldığı, her bir kira bedelinin 944,00 TL olduğu, davacı tarafından Büyükçekmece …İcra Müdürlüğü’nün … sayılı takip dosyası borcunun 30/03/2015 tarihinde ödendiği anlaşılmıştır. Taraflar arasında düzenlenen 01/01/2014 başlangıç tarihli, 1 yıl süreli kira sözleşmesinin incelenmesinde, aylık kira bedelinin 800,00 TL + KDV olarak yer aldığı, kira sözleşmesinde senetlerle ilgili bir açıklama bulunmadığı görülmüştür. Yargılama sırasında alınan 08/06/2018 tarihli bilirkişi raporunda; davalı tarafın ticari defterlerinin incelendiği, yapılan incelemede alıcılar hesabında davacı ile ilgili kayıtlar bulunduğu, bu kayıtların yurtiçi satışlar ana hesabının alt hesabı olan dükkan kira gelirleri hesabı ile ilgili olduğu, bu kayıtların ticari ilişki maksadıyla değil, dükkan kira ödemeleriyle ilgili yapıldığının tespit edildiği, davaya konu senetlerle ilgili herhangi bir kayda rastlanılmadığı, taraflar arasında ticari ilişki bulunmadığı yolunda görüş bildirildiği görülmüştür.
GEREKÇE: Dava, İİK’nun 72.maddesi uyarınca icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasıdır. Davalı taraf, davacı aleyhine bonolara dayalı icra takibi başlatmış, davacı taraf ise bonolar nedeniyle borçlu olmadığını iddia etmiş, davalı ise davanın reddini savunmuştur. Davalı ile davacı arasında davalıya ait işyerinin kiralanmasına ilişkin sözleşme bulunduğu, davacının bu senetlerin kira sözleşmesi nedeniyle imzalandığını ileri sürdüğü, davalının ise bu iddianın doğru olmadığını savunmuştur. Her ne kadar kira sözleşmesinde dava konusu bonolarla ilgili bir açıklama yok ise de, yargılama sırasında alınan bilirkişi raporunda davalının ticari defterlerinde davacı ile ilgili kayıt bulunduğu ve bu kaydın dükkan kira gelirlerine ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Öte yandan davalı taraf, davacı aleyhine 11 aylık kira alacağı ile ilgili olarak takip başlatmış ve icra dosyasının da davacının ödemesiyle infaz edildiği anlaşılmıştır. Ayrıca dava konusu bonolar üzerinde sıra numaralarının da yer aldığı görülmüştür. Bütün bu açıklamalardan davacının takip ve dava konusu senetler nedeniyle davalıya borçlu olmadığına dair ilk derece mahkemesi kararının yerinde olduğu, bir başka ifadeyle davalı vekilinin istinaf taleplerinin yerinde olmadığı kanaatine varılmış ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davalı vekilinin istinaf talebinin HMK’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-Alınması gereken 614,79 TL harçtan, peşin alınan 189,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 424,89 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına, 3-Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, 4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.01/07/2021