Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2018/3644 E. 2021/2066 K. 02.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2018/3644 Esas
KARAR NO: 2021/2066 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 1.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ: 22/03/2018
NUMARASI: 2017/304 E. – 2018/104 K.
DAVANIN KONUSU: Marka (Tecavüzün Tespiti İstemli)
KARAR TARİHİ: 02/12/2021
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde; Davalının müvekkili firmanın tescilli markası ile iltibas oluşturacak şekilde kullanımından dolayı, kendisine ait tescilli … kod nolu “…” markasına,ve kendisine ait tescilli … kod nolu endüstriyel tasarımına tecavüzün tespiti, haksız rekabetin tespiti, önlenmesi, bu ürünlerin toplanarak imhası ile bu şekildeki davalı yana ait ürünlere, ürün ambalajlarına ve ürünlerin üretiminde kullanılan kalıplar ve diğer araçlara bulundukları yerlerde el konulması için ihtiyati tedbir kararı verilmesi,fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydıyla şimdilik Markaya tecavüz nedeni ile 5.000.TL Manevi tazminatın , Endüstriyel Tasarıma tecavüz nedeni ile 3.000.TL manevi tazminatın davalının haksız eylemini gerçekleştirdiği tarihten itibaren işletilecek reeskont faizi ile tahsiline karar verilmesine,marka tecavüzüne ilişkin verilecek hüküm özetinin traji en yüksek 1 gazetede bir kez ilanına karar verilmesine, Bakırköy 2.Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 2014/37 D.İş sayılı dosyasının avukatlık ücreti ve yargılama giderlerinin de toplam yargılama giderlerine dahil edilerek karşı yana yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde; Davalının davaya konu ürünleri … Ltd. Şti.nden aldığını,alınan bu ürünlerin anılan şirket nezdinde marka tescil belgeleriyle tescilli olduğunu, haklı bir kullanım bulunduğundan bahisle markaya tecavüz olgusundan bahsedilemeyeceğini, İstanbul 1.FSHM’nin 2014/233 E. Sayılı, 2015/139 K. Sayılı dosyadan görülen “markanın hükümsüzlüğü” davasının henüz kesinleşmediğini, Bakırköy 2. Fikri ve Sınai Haklar Mahkemesinin 2014/37 D. İş dosyasının tarihinin 30.04.2014 yılı olup, davacının taleplerinin zamanaşımına da uğradığını, 2014/37 D.İş sayılı tespit dosyasında, alınan bilirkişi raporlarının hukuka aykırı olduğunu, oyun kartlarındaki maça sembolünün davacının tekelinde olamayacağını, Markaların fonetik olarak birbirinden farklı olduğunu,”…” markasındaki “…” ibaresi, davalı müvekkilinin oyun kartlarını aldığı …Ltd. Şti.nin tescilli ünvanı olduğunu, taleplerin zamanaşımına da uğradığını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
MAHKEME KARARI: İstanbul 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 22.03.2018 tarihli 2017/304 E. – 2018/104 K. sayılı kararıyla; “I-Davalının davacıya ait tescilli endüsriyel hakkına ve tescilli marka hakkına tecavüzün ve haksız rekabetin tespitine, durdurulmasına, önlenmesine, II- Marka ve tasarım hakkı kapsamında davalının yedinde bulunan ürünlere, ambalajlarına, üretimde kullanılan kalıplara HMK 389 VD. maddelerine göre el konulmasına, III- Marka hakkının ihlali nedeniyle Manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile 3.000-TL manevi tazminatın davacının delil tespit istem tarihi ihlal tarihi olarak kabul edilerek 30.4.2014 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine, IV- Endüstriyel tasarım hakkının ihlali nedeniyle Manevi tazminat isteminin kabulü ile 3.000-TL manevi tazminatın davacının delil tespit istem tarihi ihlal tarihi olarak kabul edilerek 30.4.2014 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faiziyle birlekte davalıdan tahsiline,V- Hüküm özetinin masrafı davalıdan alınarak karar kesinleştiğinde Türkiye çapında yayın yapan bir gazetede bir kez ilanına, VI-Yargılama giderlerine davacının Bakırköy 2. FSHM 2014/37 D.İŞ sayılı dosyasında yapmış olduğu masraflarında eklenmesine,” karar verilmiştir.
İSTİNAF BAŞVURUSU: Davalı vekilinin süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; mahkemenin hükme esas aldığı bilirkişi raporunun usul ve yasaya uygun olmadığını, -müvekkilinin davaya konu ürünlerin tümünü … Ltd. Şti.nden aldığını, o sıralar davaya konu ürünlerin tümünün marka tescil belgeleriyle tescilli olduğunu, dava dışı şirketin marka kapsamı dışında kullanmışsa bunu bilebilecek durumda olmadığını, müvekkilinin kötüniyetli olmadığını, -bilirkişi raporlarında incelenen ürünlerin müvekkiline ait olduklarının kesin olmadığını, tespit ve incelemelerin yokluklarında yapıldığını, bu konuda itirazlarının incelenmediğini, -müvekkilinin satın aldığı dava dışı şirkete ait ürünlerdeki markaların davacı markasına benzemediğini, müvekkilinin kullandığı oyun kartlarında maça ambleminin logo olarak kullanıldığını ve maça ibaresinin ortasında markanın baş harflerinin kısaltma olarak kullanıldığını, bu logonun markanın ayırt ediciliğini arttırdığını, müvekkilinin kullandığı ürünler üzerindeki markanın “…” kelimesinden oluştuğunu ve “…” tescilli olduğunu, hizmet sınıfında tescilli olduğu göz önüne alındığında “…” kelimesine yer verilmesinin doğal olduğunu, ayırt ediciliğinin bulunmadığını, dava dışı şirketin … tescil numaralı markasında swiss ibaresinin dahi geçmediğini, -tazminat miktarlarının fahiş olup 30/04/2014 tarihinden itibaren reeskont faizi işletilmesinin haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu beyanla, kararın kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: Türk Patent ve Marka kurumundan davacıya ait … sayılı … ibareli 16/28/35. sınıflarda tescilli marka kaydı ve davacıya ait … başvuru numaralı “oyun kağıtları ambalajı” endüstriyel tasarım belgesi mahkemece celp edilmiştir. Dosya kapsamına celp edilen marka tescil belgesinden, … sayılı 28. Sınıfta “…” emtiasında tescilli … ibareli markanın ve 2013/70050 sayılı markanın 28. Sınıfta oyun kağıtları emtiasında, dava dışı … Ltd. Şti. Adına tescilli olduğu görülmüş, dava dışı şirketin … sayılı markası ile … sayılı markasının tescil sınıflarını gösterir kayıtlar Dairemizce celp edilmiştir. Mahkemece bilirkişiler …, … ve …’dan alınan 3.11.2017 tarihli raporda; davacının … numaralı … ibareli markasının 16, 28 ve 35. sınıf ürünlerinde ticaret ve hizmet markası olarak 30.06.2010 tarihinden itibaren marka koruması(kırtasiye amaçlı ürünler hariç), plastik malzemelerden mamul ambalajlama ve sarma malzemeleri, oyunlar ve oyuncaklar” da yer alacak şekilde tescilli olduğunu, davalının ürünlerini aldığını iddia ettiği … Ltd. Şti.’nin … ve … numaralı markalarının hükümsüzlüğü için açılan davanın kabulüne karar verildiği kararın kesinleşmediği, teknik bilirkişinin yaptığı incelemede neticesinde, davalı kullanımlarının … Ltd. Şti. adına tescilli marka ile çok benzer olduğu, ancak aynı olmadığı; buna karşın davalı ürünleri üzerinde yer alan işaretin davacının markasıyla neredeyse aynı olduğu, bu işaretlerin karıştırılabilîr nitelikte olduğunun tespit edildiği,davacı taraf markası ile davalı taraf ürünleri üzerindeki markanın ve dava dışı … Ltd. Şti. adına tescilli markanın karıştırılma ihtimali yaratacak ölçüde benzer olduğunun tespit edildiği, davacı taraf markasının tescilli olduğu “kağıt, karton (mukavva) ve bunlardan yapılmış ürünler (kırtasiye amaçlı ürünler hariç)” ve ” oyunlar ve oyuncaklar” ile dava dışı … Ltd. Şti. markasının tescilli olduğu ve davalı tarafından ilgili işaretin kullanıldığı ürün olan “…” emtialarının; kağıt-karton türevinden imal edilme ve oyun kategorisinde olması dolayısıyla benzer mal ve hizmetler olduğunun heyetçe tespit edildiği, davalının ürünleri dava dışı … Ltd. Şti/den aldığını iddia etmesine rağmen ispata elverişli deliller sunamadığı, davalı kullanımları dayanak tescilli markadan farklı olduğundan her halde davalı kullanımlarının marka hakkına tecavüz teşkil ettiğini aynı durumun tasarım tecavüzü içinde geçerli olduğunu bildirdikleri anlaşılmıştır. Bakırköy 2.FSHHM’nin 2014/37 diş sayılı dosyasının incelenmesinde; bilirkişiler … ve …’in 31.07.2014 tarihli raporlarında; davacının marka ve tasarım tescil kayıtları ile davalının dava dışı firmadan aldığı bildirilen ürünün, ambalajının fotoğrafı ve faturası, 2 adet plastik oyun kağıdının yer aldığı ambalaj ve ürün örnekleri … ve … ibaresini içeren plastik ambalaj örneklerin bilirkişilerce incelendiği, marka ve tasarım tescili ürünler ile karşı tarafın ürünlerinin iktibas mahiyetinde aynı/ayırt edilemeyecek kadar benzer olduğu ve iltibas teşkil ettiği beyan edilmiştir. Tespit dilekçesi ekinde muhataba ait 2 adet plastik oyun kağıdı yer alan taklit olduğu beyan edilen ambalaj ve ürün örnekleri ile … tarafından … adına düzenlenen 31/03/2014 tarihli “…” açıklamalı faturanın sunulduğu görülmüştür. Tespit dosyasında bilirkişi raporunun karşı tarafa tebliğ edilemediği anlaşılmıştır. Dosya kapsamında bulunan İstanbul 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin 2014/233 E. ve 2015/139 K. Sayılı ilamından; davacı tarafça, davalı … Ltd. Şti. Aleyhine açılan davada, davalıya ait … ve … sayılı markalarının hükümsüzlüğüne, davalının davacının (… A.Ş.) 2010 42879 numaralı markasının şekil kısmına davacının markası ile iltibas oluşturacak şekilde kullanmasının davacının marka haklarına tecavüz oluşturduğunun tespitine, markanın şekil kısmının davalı ürün tanıtım ve ticari evraklarında, oyun kâğıtlarında kullanımının önlenmesine, markanın belirtilen unsulardan çıkarılmasına, çıkarılmayanların imhasına karar verildiği, kararda kesinleşme şerhinin bulunmadığı görülmüş, Dairemizce kararın kesinleşip kesinleşmediği müzekkere ile sorulmuştur. Mahkemenin cevabi yazısından kararın Yargıtay 11 Hukuk Dairesi Başkanlığının 2015/13771 Esas 2017/1677 Karar sayı 21/03/2017 tarihli ilamı ile onandığı, taraflar süresi içerisinde Karar Düzeltme Talebinde Bulunmadığından hükmün, 10/05/2017 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
G E R E K Ç E: Davacı vekili müvekkili adına tescilli marka ve tasarım belgesine dayanarak, davalı tarafça satışı yapılan oyun kartlarında müvekkilinin markasının ve ürün ambalajında müvekkilinin tasarım tescilinin kullanıldığından bahisle, marka ve tasarıma tecavüzün tespiti, meni, refi ile ayrı ayrı manevi tazminat talep etmiştir. Mahkeme davanın kısmen kabulüne karar vermiştir. Davalı vekilinin davaya cevap dilekçesinde ve istinaf dilekçesinde, davaya konu ürünleri dava dışı … Ltd. Şti.’den aldığını ve bu şirketin tescilli markası bulunduğunu beyan ettiği, bir taraftan da bu ürünlerin müvekkiline ait olduklarının kesin olmadığını ileri sürmüştür. Delil tespiti dosyasına … tarafından … adına düzenlenen 31/03/2014 tarihli “…” açıklamalı faturanın sunulduğu, davalı tarafça bu faturanın sunulan ürünlere ait olmadığının açıkça ileri sürülmediği, dosya içerisinde bulunan Antalya 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2014/114 sayılı arama kararı ile davalı adresinde yapılan aramada … markalı 6 adet oyun kutusu , 106 deste oyun kağıdı, bulunduğu, Dairemizce celp edilen Antalya 3. Asliye Ceza Mahkemesi’nin aldığı 15/07/2014 tarihli bilirkişi raporunda numune görsellerine yer verildiği, ürün görsellerinin aynı olduğu görülmüş, davalı vekilinin ürünlerin kendisine ait olmadığı yönündeki beyanın gerçeği yansıtmadığı kanaatine varılmıştır. Dairemizce TPMK’na yazılan müzekkere cevabından, … sayılı 28. Sınıfta “…” emtiasında tescilli … ibareli markanın ve 2013/70050 sayılı markanın 28. Sınıfta oyun kağıtları emtiasında, dava dışı … Ltd. Şti. Adına tescilli iken, davacı şirket tarafından dava dışı … adına açılan hükümsüzlük davasında, İstanbul 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 08/09/2015 tarihinde kesinleşen 2014/233 Esas-2015/139 Karar sayılı kararı ile hükümsüzlüğüne karar verilmesi nedeniyle, müddet olduğu anlaşılmıştır. Davalı vekili oyun kartları ve ambalajı üzerindeki markanın dava dışı şirket adına tescilli olduğunu ve tescilli markadan farklı şekilde kullanıldığını bilebilecek durumda olmadığını savunmuştur. Dava dışı şirkete ait tescilli markaların İstanbul 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin 2014/233 E. ve 2015/139 K. Sayılı ilamı ile benzerlik ve iltibas ihtimali nedeniyle hükümsüzlüğüne karar verildiği ve kararın Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 2015/13771 Esas-2017/1677 Karar sayılı kararı ile onanarak kesinleştiği anlaşılmıştır. Dava tarihinde dava dışı şirkete ait markalar tescilli ve koruma altında bulunduğundan, davaya konu oyun kart ve ambalajları üzerindeki marka kullanımının dava dışı şirketin tescil kapsamında bulunup bulunmadığının incelenmesi gerekmiştir. Davalı tescilli markalarının şekil unsurunun aynı olduğu, … sayılı markada şekil unsurunun iç kısmında taç şekli ve altında …, alt kısmında …, … sayılı markada şekil unsurunun iç kısmında taç şekli ve altında … alt kısmında … ibarelerinin yazılı olduğu, ürün ambalajında ise taç şekli ve altında … markasının kullanıldığı maça şekil unsuruna yer verilmediği, davalının kullanımının, davacının … sayılı taç şekli altında … markasına ayniyet derecesinde benzetildiği, tescilden farklı bir kullanım olması nedeniyle, davacı markasına tecavüz teşkil ettiği, davacının tescilli tasarımı ile de benzer olduğu kanaatiyle davalı vekilinin markaya tecavüz ve tasarıma tecavüz davalarına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Davalı vekili her iki dava için ayrı ayrı hükmedilen 3.000 TL manevi tazminatın fahiş olduğunu ileri sürmüşse de, ihlalin niteliği, süresi ve tüm dosya kapsamı dikkate alındığında hükmedilen manevi tazminat miktarlarının fahiş olmadığı anlaşılmakla, davalı vekilinin manevi tazminatlara yönelik istinaf sebebinin de yerinde olmadığı kanaatiyle, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan gerekçe ile: 1-6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince davalı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf isteminin ESASTAN REDDİNE, 2-Alınması gereken 409,86 TL nispi harçtan, peşin alınan 102,46 TL harcın mahsubu ile bakiye 307,00 TL eksik harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, 3-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, 4-İstinaf yargılama giderleri olarak; a)Davacı avansından kullanıldığı anlaşılan; 25,40 TL (posta-teb-müz) masrafının davalıdan alınarak, davacıya verilmesine, b)Davalı tarafça yapılan masrafların üzerinde bırakılmasına, 5-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilk derece mahkemesince yatıran tarafa iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda iş bu kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere 02/12/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.