Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2018/3547 E. 2021/2283 K. 31.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2018/3547 Esas
KARAR NO: 2021/2283 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ: 19/07/2018
NUMARASI: 2017/70 E., 2018/201 K.
DAVA: Marka İptali
BİRLEŞEN İSTANBUL 2. FSHHM’NİN 2017/71 ESAS SAYILI DOSYASI
ESAS NO: 2017/71
KARAR NO: 2017/80
DAVA: Marka İptali
BİRLEŞEN İSTANBUL 2. FSHHM’NİN 2017/72 ESAS SAYILI DOSYASI
ESAS NO: 2017/72
KARAR NO: 2017/81
DAVA: Marka İptali
BİRLEŞEN İSTANBUL 2. FSHHM’NİN 2017/73 ESAS SAYILI DOSYASI
ESAS NO: 2017/73
KARAR NO: 2017/82
DAVA: Marka İptali
BİRLEŞEN İSTANBUL 2. FSHHM’NİN 2017/74 ESAS SAYILI DOSYASI
ESAS NO: 2017/74
KARAR NO: 2017/83
DAVA: Marka İptali
BİRLEŞEN İSTANBUL 2. FSHHM’NİN 2017/75 ESAS SAYILI DOSYASI
ESAS NO: 2017/75
KARAR NO: 2017/84
DAVA: Marka İptali
BİRLEŞEN İSTANBUL 2. FSHHM’NİN 2017/76 ESAS SAYILI DOSYASI
ESAS NO: 2017/76
KARAR NO: 2017/85
DAVA: Marka İptali
BİRLEŞEN İSTANBUL 2. FSHHM’NİN 2017/77 ESAS SAYILI DOSYASI
ESAS NO: 2017/77
KARAR NO: 2017/86
DAVANIN KONUSU: Marka (Marka İle İlgili Kurum Kararlarının İptali)
KARAR TARİHİ: 31/12/2021
GEREKÇELİ KARARIN
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı … vekili asıl davada, davalının dava konusu … tescil numaralı “…” markasını tütün, tütün içenler için malzemeler emtiaları yönünden ciddi kullanımının bulunmadığını belirterek bu markanın SMK’nun 9/1 maddesi uyarınca “tütün, tütün içenler için malzemeler” ile birlikte …sınıfa dahil bütün mallar yönünden iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili asıl davada, davacının markanın iptalini istemekte menfaati bulunmadığını, dava ehliyeti yokluğundan davanın reddini gerektiğini, müvekkili markasının tanınmış marka olduğunu, bu nedenle ilave korumadan yararlanması gerektiğini bildirerek davanın reddini istemiştir. Davacı … mahkemenin birleşen … esas sayılı dosyasında, davalının dava konusu … tescil numaralı “…” markasını tütün, tütün içenler için malzemeler emtiaları yönünden kullanmadığını belirterek bu markanın SMK’nun 9/1 maddesi uyarınca “tütün, tütün içenler için malzemeler” ile birlikte …sınıfa dahil bütün mallar yönünden iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı … mahkemenin birleşen … esas sayılı dosyasında, davalının dava konusu … tescil numaralı “…” markasını tütün, tütün içenler için malzemeler emtiaları yönünden kullanmadığını belirterek bu markanın SMK’nun 9/1 maddesi uyarınca “tütün, tütün içenler için malzemeler” ile birlikte …sınıfa dahil bütün mallar yönünden iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı … mahkemenin birleşen … esas sayılı dosyasında, davalının dava konusu … tescil numaralı “…” markasını “…; …” yönünden kullanmadığını belirterek bu markanın SMK’nun 9/1 maddesi uyarınca “… ile birlikte …sınıfa dahil bütün mallar yönünden iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı … mahkemenin birleşen … esas sayılı dosyasında, davalının dava konusu … tescil numaralı “…” markasını “…; … ” yönünden kullanmadığını belirterek bu markanın SMK’nun 9/1 maddesi uyarınca “… ile birlikte …sınıfa dahil bütün mallar yönünden iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı … mahkemenin birleşen … esas sayılı dosyasında, davalının dava konusu … tescil numaralı “…” markasını “…” yönünden kullanmadığını belirterek bu markanın SMK’nun 9/1 maddesi uyarınca tütün ve tütün mamulleri ile birlikte …sınıfa dahil bütün mallar yönünden iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı … mahkemenin birleşen … esas sayılı dosyasında, davalının dava konusu … tescil numaralı “…” markasını sigara içenler için eşyalar, kibritler emtiaları yönünden kullanmadığını belirterek bu markanın SMK’nun 9/1 maddesi uyarınca sigara içenler için eşyalar, kibritler ile birlikte …sınıfa dahil bütün mallar yönünden iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı … mahkemenin birleşen … esas sayılı dosyasında, davalının dava konusu … tescil numaralı “…” markasını sigara içenler için eşyalar, kibritler emtiaları yönünden kullanmadığını belirterek bu markanın SMK’nun 9/1 maddesi uyarınca sigara içenler için eşyalar, kibritler ile birlikte …sınıfa dahil bütün mallar yönünden iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili birleşen davaların reddini istemiştir. Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre; dava konusu markaların tanınmış marka olduğu, bir markanın tanınmış marka da olsa tescil edildiği sınıftaki mal ve hizmetler için kullanılma yükümlülüğünden muaf olmadığı, dolayısıyla kullanmama nedeniyle iptal şartlarının gerçekleşmesi durumunda iptal edilebileceği, davalının dava konusu markaları haklı bir sebep olmadan ciddi bir biçimde kullandığına dair bilgi ve belgeye rastlanmadığı, bu kullanmamanın haklı bir sebebe dayanmadığı gerekçeleriyle asıl ve birleşen davaların ayrı ayrı kabulüne, dava konusu markaların ayrı ayrı kullanılmama nedeniyle …sınıftaki tüm mallar yönünden … Sayılı Kanunun 26.maddesi uyarınca iptaline ve sicilden terkinine karar verilmiş, kararı asıl ve birleşen davanın davalı vekili istinaf etmiştir. Asıl ve birleşen davanın davalı vekili, istinaf sebebi olarak; müvekkilinin dava konusu markalarının iptalinin istenmiş ise de, öncelikle davacının işbu davayı açmakta hukuki menfaati bulunmadığını, davanın öncelikle dava şartı yokluğundan reddi gerektiğini, Anayasa’nın 36.maddesinde dava hakkının düzenlenmiş olup bu hakkın hukuki yarar ile sınırlı olduğunu, davacının hukuki yararının bulunmadığını, ayrıca 6769 Sayılı SMK’nun 25/2 maddesi gereğince marka hükümsüzlüğünün sadece menfaati olanlar ile cumhuriyet savcıları ile ilgili kamu ve kuruluşlarının isteyebileceğini, davacının hukuki menfaatinin bulunmadığını, davalı tarafından “…” ibaresinin tescili için … sayılı başvuru yapıldığını, müvekkilince markalar gerekçe gösterilerek itiraz edildiğini, bu itirazın hem markalar dairesi başkanlığı, hem de YİDK tarafından reddedildiğini, bunun üzerine Ankara …’nin … esas sayılı dosyasında dava açtıklarını, mahkemenin müvekkilinin tanınmış markalarını çağrıştıracağı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verdiğini, yine davacı tarafından aynı ibareli değişik şeklinin tescili için başvuru yapıldığını, müvekkilinin itiraz ettiğini, itirazın reddedildiğini, davalı aleyhine açılan davanın reddedildiğini, davacının müvekkilinin “…” , “…” , “…” seri markaları ile karıştırma ihtimali oluşturacak şekilde benzer “…” ibareli markalarının müvekkilinin markalarının tescilli olduğu mallar ve hizmetler ile aynı/benzer mallar üzerinde tescil edilmesini hedeflediğini, hali hazırda bu markalar kapsamında taraflar arasında husumet bulunduğunu, davacının müvekkilinin markasından haksız faydalanmayı amaçladığını, davanın kötüniyetle açıldığını, müvekkilinin dava konusu … seri markalarının tescil ettirdiği tarihten itibaren tescil kapsamında bulunan çok çeşitli mallar üzerinde kullandığını, müvekkilinin … , …, … markalarıyla Türkiye genelinde … …, …, … ve … marketiyle faaliyet gösterdiğini, bu marketlerinde … sınıfta yer alan malların satışını sağladığı gibi dava konusu markaların yer aldığı ürünlerin ….sınıfta yer alan mallar ile beraber satıldığını, bu bakımdan müvekkilinin işbu dava konusu markaların kullanılmadığı sebebiyle kısmen iptalinin mümkün olmadığını, kaldı ki müvekkilinin “…” markalarının tanınmış marka olup daha geniş bir korumadan yararlandığını, bu durumun mahkeme kararlarıyla da sabit olduğunu, dolayısıyla kullanım zorunluluğunun daha dar yorumlanması ve davanın bu nedenle reddi gerektiğini, davacının dava açmaktaki hukuki yararının gerekçeli kararda değerlendirilmediğini bildirmiştir.Yargılama sırasında alınan 21/05/2018 tarihli bilirkişi heyet raporunda; davanın açıldığı tarihte 6769 Sayılı SMK’nun yürürlükte olduğu, dolayısıyla SMK’ya göre inceleme yapılması gerektiği, dava konusu markaların tanınmış marka olduğu, bir marka tanınmış marka olsa dahi tescil edildiği sınıftaki mal ve hizmetler yönünden kullanılma yükümlülüğünden muaf olmadığı ve dolayısıyla kullanılmama nedeniyle iptal şartlarının gerçekleşmesi halinde iptal edilebileceği, bir markanın kullanmama nedeniyle iptalinin istenebilmesi için haklı bir sebep olmaksızın tescilden itibaren 5 yıldır ciddi bir şekilde kullanılmamış olması veya kullanımına 5 yıl süreyle ara verilmesi gerektiği, somut olayda dava konusu markaların iptalleri istendiği sınıftaki mallar üzerinde tescil edildikleri tarihten itibaren ciddi biçimde kullanıldığına dair bilgi ve belgeye rastlanmadığı, ciddi biçimde kullanmamanın haklı bir sebebe dayanmadığı, dolayısıyla dava konusu markaların tescil edildikleri …sınıfta yer alan bütün emtia bakımından SMK’da öngörülen kullanmama nedeniyle iptalinin şartlarının gerçekleştiği yolunda görüş bildirildiği görülmüştür. Huzurdaki davanın 11/04/2017 tarihinde açıldığı görülmüştür. Dosya istinaf için dairemizde beklediği sırada davacı vekilince 06/12/2018 tarihli dilekçe ekinde Ankara BAM 20 HD kararının sunulduğu, buna göre davacının … A.Ş davalıların ise bu davanın davacısı … ile … olduğu, davanın … kararının iptali ve markanın hükümsüzlüğüne ilişkin olduğu, davanın Ankara …’nin 2017/1 esasında görüldüğü, yargılama sonunda davanın reddine karar verildiği, kararı davacı vekilinin istinaf ettiği ve Ankara BAM 20.HD’nin 2018/371 Esas – 1068 Karar sayılı ilamıyla 18/10/2018 tarihinde davacı vekilinin istinaf isteminin esastan reddine karar verildiği görülmüştür. İstinaf aşamasında asıl ve birleşen davaların davalısına ait marka tescil belgeleri Dairemizce TPMK’dan celp edilmiştir.
GEREKÇE: Asıl ve birleşen davalar, markaların iptali ve sicilden terkini taleplerine ilişkindir. Davacı taraf davalının her bir markası için ayrı dava açmış, mahkemece usul ekonomisi gözetilerek davalar birleştirilmiştir. Davacı taraf, davalı markalarının … sınıftaki tüm mallar yönünden kullanılmama sebebiyle iptalini istemiştir.Davalının markaları tanınmış marka olmakla birlikte markanın tanınmış olması kullanılma yükümlülüğünden markayı muaf tutmaz. Şartları varsa kullanılmama sebebiyle iptal kararı verilebilir. Kullanılmama nedeniyle iptal kararı verilebilmesi için markanın tescilinden itibaren 5 yıl süre ile ciddi bir şekilde kullanılmaması gerekir. Markaların dava konusu sınıflar yönünden kullanıldığını ispat külfeti davalı tarafa aittir. Yapılan bilirkişi incelemesinden de anlaşıldığı üzere davalı taraf dava konusu markaları …sınıfta yer alan emtialar yönünden tescilden itibaren ciddi bir şekilde kullandığını, usulüne uygun bir şekilde ispatlayamamıştır. Ayrıca bu kullanmamanın haklı bir sebebe dayandığı hususu da ortaya konulamamıştır. Öte yandan, dosyanın istinaf incelemesi için Dairemizde beklediği sırada davacı vekilince 06/12/2018 tarihli dilekçe ekinde Ankara BAM 20. HD’nin kararının sunulduğu, buna göre davacısının … AŞ, davalıların ise … ve TPMK olduğu, YİDK kararının iptali ve marka hükümsüzlüğü davasının Ankara 2. FSHHM tarafından reddedildiği, davacı vekilinin istinaf talebinin Ankara BAM 20. HD.tarafından esastan reddedildiği, dosyanın temyize gönderildiği, verilen kararın Yargıtay 11. HD.’nin2018/5834 E. – 2019/6868 sayılı kararıyla onandığı görülmüştür. Açıklanan bu hususlar gözetildiğinde asıl ve birleşen davaların davalı vekilinin istinaf talepleri yerinde değildir. Hal böyle olunca ilk derece mahkemesi kararına yönelen asıl ve birleşen davaların davalı vekilinin istinaf talebinin reddi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Asıl ve birleşen davaların davalı vekilinin istinaf isteminin 6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, Alınması gereken (59,30 X8) 474,40 TL harçtan peşin olarak alınan 287,20 TL harcın mahsubu ile bakiye 187,20 TL’nin asıl ve birleşen davaların davalısından tahsiliyle hazineye irat kaydına, İstinaf yargılama giderlerinin istinafa gelen asıl ve birleşen davaların davalısı üzerinde bırakılmasına, İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından istinaf aşaması için ayrıca avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avanslarından kullanılmayan kısımların karar kesinleştiğinde talepleri halinde ilk derece mahkemesince yatıran tarafa iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda iş bu kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 31/12/2021