Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2018/3433 E. 2018/2520 K. 23.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2018/3433 Esas
KARAR NO: 2018/2520 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMES: İSTANBUL 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 24/04/2018
NUMARASI: 2018/395 E., 2018/414 K.
DAVANIN KONUSU: İhtiyati Haciz
KARAR TARİHİ: 23/11/2018
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Alacaklı vekilinin talebi üzerine İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesinin 24/04/2018 tarihli kararı ile; … Kavacık İstanbul Şubesi’ne ait 04/05/2018 tarihli 165.000 TL bedelli çek ile 07/05/2018 tarihli 160.000 TL bedelli çek alacağının tahsilinin ifası yönünden borçlular ….AŞ, …. Ltd. Şti., ………hakkında % 15 teminat karşılığında ihtiyati haciz kararı verdiği görülmüştür. İhtiyati haciz kararına borçlu ………. tarafından itiraz edildiği; İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesinin 20/04/2018 tarihli 2018/366 Esas sayılı kararıyla…… AŞ’ye karşı açılan davada HMK 209 ve 213.maddeleri gereğince % 15 teminat mukabilinde talep konusu çeklerin de içinde bulunduğu, 4 adet çekin taraflar arasında geçerli olmak kaydıyla takibe konu edilmelerinin ihtiyati tedbiren önlenmesine karar verildiğini, karara konu çekler için İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/2170 D.iş sayılı dosyasından talepte bulunularak talebin reddedildiğini, İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/332 D.İş sayılı dosyasından da talepte bulunulup reddedildiğini, çeklerin vade tarihlerinin 04/05/2018 ve 07/05/2018 tarihli olduğunu, İİK 257.maddedeki koşulların oluşmadığını, müvekkilinin kendisine ait taşınmazların bilgilerini paylaştığını beyanla tapu kayıt bilgilerini bildirerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. İtiraz eden vekilinin 28/05/2018 tarihli ek dilekçesinde, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’ının 2018/57151 soruşturma ve İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığının 2018/70349 soruşturma sayılı dosyalarında şikayette bulunulduğunu beyan ettiği görülmüştür. Talep eden vekilinin itiraza cevabında; borçlunun icra dosyasında imza inkarında bulunduğunu, çeklerin hali hazırda bankaya ibraz edilip karşılıksız çıktığını, dilekçe ekinde sunulan bilimsel mütalaada çeklerdeki “…….” yazı ve imzasının borçluya ait olduğunun tespit edildiğini, İİK 257.maddede ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için alacağın mevcut olması ve rehinle temin edilmemiş olmasının gerektiğini, koşulların oluştuğunu, ihtiyati hacze itiraz nedenlerinin İİK 265.maddede sınırlı olarak sayıldığını, itiraz edenin ileri sürdüğü hususların hiçbirinin itiraz edenin ileri sürdüğü hususlardan olmadığını, İİK 257/2-2 maddesi uyarınca vadesi gelmemiş çeklerin de muacceliyet kesbedebileceğini, itiraz edenin suç duyurusunda faili meçhul bıraktığını, örgütlü bir dolandırıcılık faaliyeti yürütüldüğünü, tüm borçlular hakkında suç duyurusunda bulunulduğunu, borçlunun ortağı …… pek çok çek keşide ettiğini, çeklerde davacının avalinin olmasının güven oluşturduğunu, çeklerin ………aracılığıyla faktoring şirketine verilerek finansman sağlandığını beyanla itirazın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesinin 22/06/2018 tarihli kararıyla ihtiyati haciz talep edenin aynı çeklere ilişkin İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/2170 D.iş ve İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/332 D.İş dosyası üzerinden ihtiyati haciz talep ettiği talebinin itiraz eden yönünden kabul edilmemesi üzerine yasa yoluna müracaat etmek yerine mükerrer talepte bulunduğu gerekçesiyle itirazın reddine karar verdiği görülmüştür. Alacaklı vekilinin süresinde istinaf dilekçesi ibraz ettiği, ihtiyati haciz talebine konu çeklerin halihazırda bankaya ibraz edildiğini, karşılıksız çıktığını, ihtiyati haciz konusu faktoring işleminin ilgili mevzuata uygun gerçekleştiğine ilişkin belgeler sunulduğunu, imzaların borçluya ait olduğuna dair mütalaa sunduklarını, ihtiyati haciz koşullarının oluştuğunu, ileri sürülen itiraz nedeninin kanunda bulunmadığını, İİK 257/2-2 maddesine göre vadesi gelmemiş borçların da muacceliyet kesbedebileceğini beyanla ve itiraza cevap dilekçesinde ileri sürdüğü beyanlarını tekrar ederek mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. İtiraz eden vekilinin istinafa cevap dilekçesinde, talep edenin kötü niyetli olduğunu, çeklerin karardan sonra bankaya ibraz edildiğini, vadesi gelmemiş borçlarla ilgili kanunda belirtilen koşulların müvekkili yönünden oluşmadığını beyanla istinaf talebinin reddini istemiştir.
GEREKÇE:Talep, ihtiyati hacze ilişkindir. Dairemiz önüne gelen uyuşmazlık ise ihtiyati hacze itirazın kabulü kararına yöneliktir. İhtiyati hacze konu çekler 04/05/2018 keşide tarihli 165.000,TL bedelli ve 07/05/2018 keşide tarihli 160.000,00TL bedelli çeklerdir, ihtiyati haciz talebi ise daha önce, 17/04/2018 tarihinde yapılmıştır. Öte yandan ihtiyati haciz isteyenin aynı çeklerle ilgili olarak İstanbul Anadolu 8.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/2170 D.İş sayılı dosyasında ve İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/332 D.İş dosyası üzerinden ihtiyati haciz talebinde bulunduğu, mahkemece itiraz eden ……. hakkındaki talebin reddine karar verildiği, alacaklının ihtiyati haciz isteyenin red kararı yönünden istinaf kanun yoluna başvurma hakkının bulunduğu, ancak bu hakkı kullanmak yerine bir başka mahkemeden mükerrer talepte bulunmasının usule aykırı olduğu, bu itibarla ilk derece mahkemesince verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanaatiyle talep eden vekilinin istinaf talebinin reddi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR:6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince yerinde görülmeyen istinaf isteminin ESASTAN REDDİNE,Harç peşin olarak alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, İstinaf yargılama giderlerinin istinaf gelen üzerinde bırakılmasına, İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından istinaf aşaması için ayrıca avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliği ile ve kesin olarak karar verildi. 23/11/2018