Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2018/3314 E. 2021/1103 K. 28.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2018/3314 Esas
KARAR NO: 2021/1103
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 04/07/2018
NUMARASI: 2016/1124 2018/677
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 28/05/2021
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:İLK DERECE MAHKEMESİNE AÇILAN DAVADA A-)Açılan dava ve iddia : Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı şirketin, müvekkile karşı … Karaköy-İstanbul Şubesine ait, … seri nolu, 21.05.2015 keşide tarihli, 14.000,00 TL lik çek nedeniyle, İstanbul l. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1413 değişik iş ve 20I5/1410 karar sayılı dosya ile ihtiyati haciz yapıp bu aşamada müvekkilin araçlarına ve mülklerine haciz koydurduğunu, müvekkilimizin, durumdan haberdar olması ile İstanbul 6. İcra Hukuk Mahkemesi 2015/l292 esas sayılı dosya ile imzaya itiraz edilmiş ve mahkemece tayin edilen bilirkişinin raporuyla! sabit olan durum nedeniyle davamız kabul edilmiş, takibe konu edilen çekin arkasında yer alan imzanın müvekkile ait olmadığı ortaya çıktığı ve mahkeme de takibi durdurduğunu, davalının takibe itiraz ettiğini, müvekkilin konu çeki daha önce görmemiş olup takip bu çekten haberdar olduğunu, çekteki imza da kendisine ait olmadığını, zaten bu durum bilirkişi raporu ile de sabit olduğunu, bu nedenlerle kötüniyetle açılan takibin iptaline, kötüniyetle hareket ederek müvekkilin ticari hayatına onarılmaz zararlar veren davalının %20 den aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
B-) Cevap ve Karşı Talepler :Davalı vekili cevap dilekçesinde; dava konusu çekin takip borçlusu ciranta … tarafından faktoring sözleşmesi kapsamında müvekkile devir ve ciro ettiğini, müvekkilin davacıyı tanımadığını, ticari bir ilişkisi de olamayacağını, icra mahkemesi kararına göre de kararı itiraz edilmediğinden kararın kesinleştiğini, bu nedenlerle davanın reddine, davacı aleyhine %20 den aşağı olmamak kaydı ile kötü niyet tazminatı hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
C-)İlk Derece Mahkemesi Kararı :İlk derece mahkemesince; “… tüm bu gerekçeler ışığında mahkememizce icra edilen yargılama ve tüm dosya kapsamından edinilen vicdani kanaat gereğince, dava konusu 14.000 TL’lık çek üzerindeki ciranta … kaşesi üzerine atılı ciro imzasının, mevcut imza örnekleriyle göstermiş olduğu kesin ve açık farklılık nedeniyle davacı …’e ait olmadığı sabit olduğundan, davanın kabulü ile, İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasına dayanak … Karaköy İstanbul Şubesi … çek nolu, 21/05/2015 keşide tarihli, 14.000 TL bedelli çek nedeni ile davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, ciranta imzasının davacıya ait olmadığının davalı tarafça bilinemeyebileceği dolayısıyla davalının kötüniyetinin sabit olmadığı anlaşılmakla; davacı yanın şartları oluşmayan ve yerinde görülmeyen kötüniyet tazminat isteminin reddine” karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:Kararı davalı yan istinaf etmiş ve dilekçesinde özetle “…imza incelemesi dışında davacı tarafın ticari defterlerinin incelenerek bu çeke ilişkin olarak; davacı şirketin defter ve kayıtlarında çek girişinin olup olmadığı çeki alıp verdiği diğer taraflar ile bir ticari ilişkisinin olup olmadığı, benzer başka çekler imzalayıp imzalamadığı, imzaladı ise İlgili bankalardan bunların talep edilerek aynı imzaları içeren başkaca çekleri ödemiş olup olmadığı tespit edilmesi gerekir iken Yerel Mahkemece bu hususta hiçbir delil toplanmadan hüküm kurulmuştur. Davacı taraf icra takibine konu olan çekteki imzanın kendisine ait olmadığını dolayısyla sahte imza ile kendisi adına işlem yapıldığını iddia etmekle birlikte imzasını sahte olarak kullanarak kıymetli evrak imzalanması karşısında herhangi bir suç duyurusunda dahi bulunma gereği duymamıştır. Çekin çalındığına ve ya bedelsiz olduğuna ilişkin olarak ne keşideci, ne lehtar ne de cirantalar tarafından açılmış bir çuç duyurusu olmadığı gibi çekte herhangi bir ödeme yasağı kararı da bulunmamaktadır. …” denilerek kararın kaldırılmasını talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE :Dava ;imza inkarına dayalı menfi tespit davasıdır.İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.Menfi tespit davası imza inkarına dayalı olmakla; davacının usulüne uygun yapılan imza incelemesinde imzanın davacıya ait olmadığı ortaya konulmuştur. İmza inkarı herkese karşı ileri sürülebilen mutlak defidir. Bu nedenle eldeki davada ticari defterlerin incelenmesi ile sonuca varma olanağı olmadığından ; davalı yanın varsa akdi ilişkiye dayalı alacak iddiasını ayrıca talep etme hakkı da bulunmakla mahkemenin verdiği karar doğru bulunmuştur.HMK 355. Maddeye göre yapılan incelemede, mahkemenin görevli olduğu, kesin yetki kuralına tabi bir dava olmadığı, zorunlu arabuluculuk konusunda dava şartı eksikliğinin bulunmadığı, taraf ehliyetlerinde bir eksiklik bulunmadığı, taraf teşkilinin sağlandığı , tarafların teminat yükümlülüklerinin bulunmadığı, vekaletnamelerin dosyada olduğu, davada hukuki yarar bulunduğu, hak düşürücü süre uygulanmasını gerektirir bir uyuşmazlığın bulunmadığı, derdestlik veya kesin hüküm bulunmadığı ,harcın dava değerine ve niteliğine nazaran doğru hesaplandığı, gerekçeli karar ile hüküm fıkrası arasında çelişki bulunmadığı görülmüştür.
H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan gerekçe ile 1 – Davalı yanın istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE 2- Davalı yandan alınması gereken 956,34 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 240,00 TL ve 240,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 476,34 TL harcın davalı dan alınıp Hazineye gelir yazılmasına 3- Davalı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına 4- İstinaf incelemesi duruşmasız olarak yapılmış olmakla ücreti vekalet tayin ve takdirine yer olmadığına Dair; dosya üzerinde yapılan istinaf incelemesi sonucu HMK’nun 362/1-a maddesi gereğince KESİN olmak üzere 28/05/2021 tarihinde ve oy birliğiyle karar verildi.