Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2018/3063 E. 2021/1238 K. 15.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2018/3063 Esas
KARAR NO: 2021/1238
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 1. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ: 08/05/2018
NUMARASI : 2017/450 2018/157
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Fikir Ve Sanat Eserleri Sahipliğinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 15/06/2021
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:İLK DERECE MAHKEMESİNE AÇILAN DAVADA A-)Açılan dava ve iddia : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili …’ in serbest olarak fotoğrafçılık ve gezi belgeselciliği ve sponsor karşılığında seyyahlık yaparak yaşamını sürdürdüğünü, yaşadığı deneyimleri www…..com adresli kendi bloğunda paylaştığını, davalı kanal yönetiminin 31.10.2016 tarihinde özgün projesi tamamen müvekkiline ait olan ve bizzat müvekkili tarafından çekilen resim ve videolardan oluşan “…” projesine ait videoyu … programında müvekkilinden izinsiz bir şekilde müvekkilinin logosu ve ismi silinerek ve atıf yapmadan yayınladığını, bu durumun sadece müvekkilini değil, sosyal medyada kendisini izleyen 350.000 den fazla kişiyi rahatsız ve rencide ettiğini, davalı kanalın bu hareketinin açıkça telif haklarının ihlali niteliğinde olduğunu, Kartal ….Noterliğinin 03/11/2016 tarihli … yevmiye numaralı ihtarnameyi göndererek müvekkilinin izni ve onayı olmaksızın kendisine ait özgün eser niteliğinde olan eserin emarelerin silinerek yayınlanması sebebiyle 10.000,00 TL maddi, 10.000,00 TL manevi tazminat talebinde bulunduğunu ve bu ihtarnamenin davalı kuruma 07/11/2016 tarihinde tebliğ edildiğini, ancak yayıncı kuruluşun bu ihtarnameye cevap vermediğini, müvekkilinin videosunun izinsiz bir şekilde yayınlanmadan önce eserin metni ve fotoğraflarda izinsiz oynamalar ve değişimler yapıldığını, bu da eserin niteliğine zarar vermiş olup, müvekkilinin kişisel haklarına da saldırı niteliğinde olduğunu, davalının eylemlerinin ….Sok. Madde 14, 15 ve 16’ya aykırılık teşkil ettiğinden dolayı 70.madde gereği 10.000,00 TL manevi tazminat istemlerinin olduğunu, müvekkilinin gezi yazılarının “…” adında bir kitapta toplandığını ve telif eseri niteliğinde olduğunu, dolayısıyla yapılan bu haksız eylemin 5846 S.k.madde 14, 15 ve 16’ya aykırılık teşkil ettiğini belirterek, davalarının kabulü ile davalının 10.000,00 TL maddi, 10.000,00 TL manevi tazminata mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
B-) Cevap ve Karşı Talepler : Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; 6112 sayılı Kanun gereği her bir programın editöryel sorumluluğunun yayıncı kuruluşa ait olduğunu, bu sebeple …’ ın davaya ilişkin pasif husumet ehliyeti bulunduğunu, bu nedenle … açısından usul açısından davanın reddine karar verilmesini, esasa ilişkin olarak ise; davanın eser niteliğindeki fotoğrafların izinsiz kullanıldığı iddiasına dayalı, maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkin olduğunu, bu sebeple öncelikle söz konusu fotoğrafların eser mahiyetinde olup olmadığının belirlenmesi gerektiğini, eser olmayan davacının fotoğrafları için FSEK kapsamında koruma talep edilmesinin mümkün olmadığını, davacının iddia ettği manevi zararları ispatlaması gerektiğini, davaya konu olayda; davacının eser niteliğine haiz olmayan fotoğrafları herhangi bir değişiklik yapılmaksızın kanal aracılığıyla umuma iletildiğini, bu bağlamda davacının herhangi bir elem ve üzüntü duymasını beklemenin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, davacı maddi tazminat talebinde bulunmuş ise de; ortada maddi zarar olması için zarara uğrayanın eylemden önceki malvarlığı ile eylemden sonraki malvarlığı arasındaki farkında hesaplanması gerektiğini, huzurdaki davaya konu fotoğrafın eser ve ayna zamanda davacıya ait olup olmadığı bilinmemekle birlikte bu fotoğrafın eser vasfında olmaması ve/veya davacıya ait olmaması hallerinde FSEK hükümlerine göre talep edilen tazminat koşullarının da oluşmayacağını, herhangi bir kabul anlamına gelmemek kaydıyla, bir an için fotoğrafın davacıya ait bir eser olduğu varsayılsa dahi, davacının talep etmiş olduğu maddi ve manevi tazminat miktarlarının fahiş olduğunu belirterek davanın tümden reddine karar verilmesini talep etmiştir.
C-)İlk Derece Mahkemesi Kararı : İlk derece mahkemesince; “Davacıya ait eser vasfında olan fotoğrafların, davalı …’ ın sorumlu müdürü olduğu kanalda, programda yayınlandığı, 6112 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Kanun’un 46.maddesinde; “yayından doğan sorumluluk yayını yöneten veya programı yapanla birlikte sorumlu müdüre aittir. Bu hüküm yayın kuruluşunun bu Kanun’dan doğan sorumluluklarını ortadan kaldırmaz.” hükmü gereğince, davalı …’ ın da yayından sorumlu olduğu kanaatine varıldığı, bilirkişi raporu ile davacıya ait fotoğrafların,fikri çaba sonucu meydana getirildiği, FSEK 4/1-5 maddelerinde düzenlenen Güzel sanat eserlerinden; “sahibinin hususiyetini taşıyan fotoğrafik eser” lerden olduğunun tespit edildiği, programda eser sahibi davacının ve internet kanalının ismine yer verilmediği , davacıdan izin alınmadığı, davacının FSEK 15. Maddede düzenlenen “adın belirtilmesi ” manevi hakkının, FSEK 22. Maddede düzenlenen “çoğaltma mali hakkının ” ve 25. Maddede düzenlenen “işaret, ses veya görüntü nakline yarayan araçlarla umuma iletim hakkının ” ihlal edildiği kanaatine varılarak, bilirkişi raporu ile davacı tarafça talep edilen her fotoğraf için bir adeti 200,00 – 2.000,00 TL arasında değişen bedel istenebileceğine yönelik beyan ile dosya kapsamına sunulan flaş bellek içerisinde bulunan ve bilirkişi raporunda da görselleri sunulan programda gösterilen fotoğraf adedi gözönüne alınarak B.K.50.madde gereğince talep edilen 10.000,00 TL maddi tazminatın hakkaniyete uygun olduğu, davacının ihlal edilen manevi hakkı nedeniyle, davalıdan 10.000,00 TL manevi tazminat talep edebileceği kanaatine varılarak, davanın kabulüne karar verildiği görülmüştür.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:Kararı davalı yan istinaf etmiş ve dilekçesinde özetle; 6112 sayılı Kanun gereği her bir programin editöryel sorumluluğu yayıncı kuruluşa ait olmakla ….’ davaya ilişkin pasif husumet ehliyeti bulunmadığını , Davacının , taraf sıfatına sahip olmadığını zira www…..com adresi incelendiğinde davacının telif hakkı başlığıyla tüm fotoğraflar üzerindeki haklarını Avusturalya ve Hollanda merkezli … Media şirketine devredildiğinin açıklanmış olduğunu ve bu kapsamında taraf sıfatına haiz olmayan karşı tarafın iş bu davasının taraf sıfatı (husumet) yokluğundan reddi gerekirken aksi yönde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olduğunu, Dava konusu fotoğrafların FSEK kapsamında eser niteliğine haiz olmadığını Karara dayanak teşkil eden bilirkişi raporuna karşı usul ve yasa gereğince yaptıkları itirazlar dikkate alınmaksızın hüküm tesis edildiğini ve hükmedilen tazminat tutarları fahiş ve hukuka aykırı olduğunu beyanla kararın kaldırılması talep ve istinaf edilmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE :Dava ;FSEK ‘dan kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davasıdır.İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.İstinaf nedenleri üzerinden sırasıyla yapılan incelemede;Davalı yan davalılardan … pasif husumet ehliyetinin bulunmadığı yönünde itiraz ve istinaf başvurusunda bulunmuş ise de ;6112 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Kanun’un 46.maddesinde; “yayından doğan sorumluluk yayını yöneten veya programı yapanla birlikte sorumlu müdüre aittir. Bu hüküm yayın kuruluşunun bu Kanun’dan doğan sorumluluklarını ortadan kaldırmaz.” düzenlemesi bulunmaktadır. Davalılardan … kanalının sorumlu yayın müdürü olmakla , hukuki sorumluluğu ve dolayısı ile dava açısından pasif dava ehliyeti bulunduğundan istinaf gerekçesi yerinde görülmemiştir.Yine davalı yanca; davacının aktif dava ehliyeti bulunmadığı zira fotoğrafların haklarının dava dışı yurtdışı şirkette olduğu yönünde itiraz ve istinaf başvurusunda bulunulmuş ise de; davacı ile dava dışı … şirketi arasındaki sözleşmenin 03.11.2016- 03.05.2017 tarihlerini kapsadığı, davaya konu edilen yayının ise 2016 yılı Ekim ayında yayınlandığı, yani davacının sözleşme ile distribitörlük sözleşmesinden öncesi bir eylem olmakla maddi ve manevi hakların davacıda olduğunun kabulü zorunlu olup, aksine bir kanıt da sunulmadığından bu yöndeki istinaf başvurusu yerinde değildir.Dosyada aldırılan ve denetime elverişli bilirkişi raporuna göre;davacının fotoğraflarının profesyonel olarak çekildiğini, estetik ve sanatsal çekimler olduğu, bu hali ile “eser” niteliği taşıdığını, ayrıca …’ in fotoğraf ve videolarının özelliklerinin kişisel hususiyetlerini de taşıdığını, “…” projesinin tüm dünyada yaygın bir uygulama olarak bir “sosyal deney” anlamında yer aldığını, davalı TV kanalında izinsiz yayınlandığı iddia edilen fotoğrafların ve video görüntülerinin, yayın kaydında üzerinde herhangi bir yazının ve logo-amblenin yer almadığının da görüldüğünü, video kaydında … veya … TV ismi ve logo-amblemine yer verilmediğinin görüldüğünü, 2016 yılına göre fotoğraf fiyatlarının bir takım niteliklere göre farklılıklar gösterdiğini, her bir fotoğraf için 1 adeti 200 TL ile 2.000 TL arasında değiştiği ve pazarlığa ve proje – program özelliklerine bağlı olduğu beyan edilmiştir.Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere göre davalı yanın fotoğrafların yayınlanmadığı yönünde bir iddia ve savunmasının da bulunmadığı anlaşılmaktadır. Haftada 3 gün yayınlanan … programında 31.10.2016 tarihinde peşpeşe hiçbir kaynak ve kişi belirtilmeksizin yayınlandığı anlaşılmıştır. Yayınlanan fotoğraf adedi, fotoğraflar için belirlenen muhtemel telif bedeli dikkate alındığında takdir olunan maddi tazminat ve ihlalin derecesine ve şekline nazaran takdir olunan manevi tazminat tutarı da yerinde bulunmuştur.HMK 355. Maddeye göre yapılan incelemede, mahkemenin görevli olduğu, kesin yetki kuralına tabi bir dava olmadığı, zorunlu arabuluculuk konusunda dava şartı eksikliğinin bulunmadığı, taraf ehliyetlerinde bir eksiklik bulunmadığı, taraf teşkilinin sağlandığı , tarafların teminat yükümlülüklerinin bulunmadığı, vekaletnamelerin dosyada olduğu, davada hukuki yarar bulunduğu, hak düşürücü süre uygulanmasını gerektirir bir uyuşmazlığın bulunmadığı, derdestlik veya kesin hüküm bulunmadığı ,harcın dava değerine ve niteliğine nazaran doğru hesaplandığı, gerekçeli karar ile hüküm fıkrası arasında çelişki bulunmadığı görülmüştür.Açıklanan tüm bu gerekçeler ile davalı yanın istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan gerekçe ile 1 – Davalı yanın istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE 2- Davalı yandan alınması gereken 1.366,20 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 305,65 TL ve 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.024,65 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınıp Hazineye gelir yazılmasına 3- Davalılar tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına 4- İstinaf incelemesi duruşmasız olarak yapılmış olmakla ücreti vekalet tayin ve takdirine yer olmadığına Dair; dosya üzerinde yapılan istinaf incelemesi sonucu HMK’nun 362/1-a maddesi gereğince KESİN olmak üzere 15/06/2021 tarihinde ve oy birliğiyle karar verildi.