Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2018/3036 E. 2018/2123 K. 12.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2018/3036 Esas
KARAR NO : 2018/2123 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 11/07/2017
NUMARASI : 2016/222 E., 2017/138 K.
DAVANIN KONUSU : Marka (Tecavüzün Tespiti İstemli)
KARAR TARİHİ : 12/10/2018
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacı adına tescilli 2010/… tescil numaralı … KUAFÖR markasının 44.sınıfta tescil edildiğini, davalının Trabzon .. Noterliğinin 01/12/2016 tarihli… yevmiye numaralı ihtarına rağmen davacının markasının aynısını … KUAFÖR şeklinde kullanmaya devam ettiğini beyanla markaya tecavüzün tespiti ve tecavüzün durdurulmasına karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
Davalı adresinde keşif yapıldığı, davalının keşif sırasında hazır olduğu, “iş yerinin 1998 yılından beri faaliyette olduğu, … KUAFÖR olarak faaliyetlerini sürdürdüklerini, tescilli markadan önce … KUAFÖR markasını kullandıklarını” beyan ettiği görülmüştür.
18/04/2017 tarihli raporda; adreste 21/03/2001 tarihli iş yeri açma ve çalışma ruhsatında … KUAFÖR Ltd. Şti’nin iş yeri sahibi olduğu, iş yerinde … KUAFÖR PLUS BAYAN KUAFÖR, ATRİUM … KUAFÖR ibarelerinin kullanıldığı, iş yeri dış cephe tabelası, kartvizit, internet web sitesinde, sosyal medya hesaplarında iltibas ve iktibas suretiyle kullanıldığını beyan etmiştir.
Bakırköy 1. FSHHM’nin 11/07/2017 tarihli 2016/222 esas 2017/138 karar sayılı kararında “somut olayda davalı taraf dava konusu markayı tescilden daha öne kullandığını beyan etmiş, iş yerinde yapılan keşifte iş yerinin 21.03.2001 tarihinde … Kuaför olarak faaliyete geçtiği, ticaret unvanının … Kuaför Ticaret Ltd. Şti. olduğu, davalı tarafın … Kuaför ibaresini marka tescilinden çok daha önce ticari amaçlı kullanımda bulunmuş olduğu davalının kullanımı süresi dikkate alındığında markayı kullanma hakkı olup üstün hak sahipliği nedeniyle yerinde olmayan davacı tarafın davasının reddine” karar verildiği görülmüştür.
Davacı vekilinin istinaf dilekçesinde;
-Mahkemenin tespit talebini dikkate almadan tescil hakkı ile karar verdiğini,
-bilirkişi raporu ile davalının davacı markasını kullandığının tespit edildiğini,
-markanın ilk defa kullanılmış olmasının önceye dayalı hak sahipliğini ispatlamayacağını,
-markanın bilinir hale getirilmediğini beyanla kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
İstinaf dilekçesi davalıya tebliğ edilmiş, cevap vermemiştir.
GEREKÇE:
Bakırköy 1. FSHHM’nin 11/07/2017 tarihli 2016/222 esas 2017/138 karar sayılı kararıyla; davalının marka tescilinden daha önceye ait resmi belgelerinden üstün hak sahibi olduğunun anlaşıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği görülmüştür.
Davacı vekilinin istinaf isteminde; markasının tescilli olduğunu, markanın ilk defa kullanıldığının önceye dayalı hak sahipliğini ispatlayamayacağını beyanla kararın kaldırılmasını talep ettiği anlaşılmıştır.
Davacı adına 2010/45261 tescil numaralı 44.sınıfta tescilli … KUAFÖR markasının tescilli olduğu, davalının da … KUAFÖR ismiyle faaliyetini sürdürdüğü dosya kapsamından anlaşılmıştır.
Dava ve karar tarihinde yürürlükte olan 556 sayılı KHK 6.maddede marka korumasının tescil yolu ile elde edileceği kabul edilmekle birlikte, aynı KHK 8/3-a maddesinde önceye dayalı hak sahibinin marka tesciline itiraz edebileceğinin düzenlendiği, marka korumasında karma koruma sisteminin benimsendiği, Yargıtay 11.Hukuk Dairesinin de emsal teşkil eden 19/10/2006 tarihli 7175/10558 sayılı kararıyla “tescilli marka sahibinin bu işareti önceden beri marka veya sair bir tanıtma işareti olarak kişiyi kullanmaktan men etmesinin mümkün olmadığına” karar verdiği, yine Yargıtay 11.Hukuk Dairesi’nin 12/03/2018 tarihli 2016/8837 esas 2018/1860 karar sayılı kararıyla ; tescilsiz marka sahibinin tescilli marka sahibine karşı dava konusu edilen markayı tescilsiz kullanmak suretiyle marka üzerinde öncelik hakkına sahip olduğunu derdest davada defi ileri sürmesini yasaklayan bir düzenleme bulunmadığına, işaret ederek defi olarak ileri sürülen bu talebin araştırılması gerektiğine karar verdiği anlaşılmıştır.
Davalının da mahkemece yapılan keşif sırasında önceye dayalı hak iddiasında bulunduğu, dosyaya sunduğu vergi levhası ve 21/03/2001 tarihli iş yeri açma ve çalışma ruhsatından … KUAFÖR ismiyle faaliyet gösterdiği ve markayı davacının tescilinden önce kullandığını ispatladığı, markayı ilk defa ihdas eden ve kullanan sıfatıyla tescil sahibinin tecavüzün tespiti ve durdurulması talepli davada defi olarak ileri sürebileceği kanaatiyle mahkeme kararının yerinde olduğuna, istinaf isteminin esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
KARAR:
6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince yerinde görülmeyen istinaf isteminin ESASTAN REDDİNE,
Alınması gereken 35,90 TL harçtan peşin alınan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 4,50 TL eksik harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
İstinaf yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından istinaf aşaması için ayrıca avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya içerisinde bulunan ve harcanmayan gider avanslarının karar kesinleştiğinde talepleri halinde yatıranlara iadesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda iş bu kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 12/10/2018