Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2018/2989 E. 2021/1034 K. 21.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2018/2989 Esas
KARAR NO: 2021/1034 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ: 07/06/2018
NUMARASI: 2017/447 E., 2018/160 K.
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Fikir Ve Sanat Eseri Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 21/05/2021
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde; taraflar arasında 07/05/2009 tarihli sözleşme bulunduğu, davalının sözleşmenin Mali Şartlar kenar başlıklı 5. Maddesinde, mali hak bedelini ve sözleşmeden doğacak her türlü vergi, harç v.b. ödemeyi kabul ettiği, yine bu maddede davalının gecikme halinde faiz ödemeyi de kabul ettiği, sözleşmenin 10. maddesinde, taraflardan birinin sözleşmenin sona erme tarihinden en geç bir ay öncesinde sözleşmeyi sona erdirmek istediğini ifade eden bildirimi noter kanalıyla karşı tarafa bildirmediği takdirde sözleşmenin aynı şartlarla yenileneceği düzenlemesi bulunduğunu, davalı borçlu yazılı bir bildirimde bulunmadığından, sözleşmenin yıldan yıla yenilenerek geldiğini, davalının zaman aşımı itirazının yerinde olmadığını, davalının alacağın tahsili için İstanbul … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında başlatılan takibe itiraz ettiğini, belirtilerek, itirazın iptaline ve takibin devamına, takip konusu alacağın % 20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına karar verilmesi talep edilmiştir.
CEVAP; Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı ile aralarında herhangi bir sözleşme bulunmadığı gibi davacının hangi gerekçeyle fatura düzenleyerek icra takibi yaptığının anlaşılamadığını, davacıya ait hiçbir ürünün kullanılmadığı ve bu birliğe ait haklara yönelik hiçbir yayın yapılmadığı, dolayısıyla borçları bulunmadığını, davacıdan başka 4 adet birliğin daha telif ödemesi talep ettiğini, kimin kimi temsil ettiği, hak ve yetkinin kimde bulunduğunun açık ve kesin belli olmadığı gibi kimin, kimin adına telif hakkı talep ettiğinin de açık olmadığını, davacı birlik tarafından temsil edilen hiçbir hakkın taraflarınca kullanılmadığı gibi telif hakkı doğuracak hiçbir faaliyet ve yayınlarının bulunmadığını, davacının hangi eserleri nasıl ve ne şekilde temsil ettiğinin ödeme emri eki ve belgelerden anlaşılamadığını,takipte faiz talep edilmiş ise de geçmişe yönelik temerrüte düşmediklerinden faiz talep edilemeyeceğini, ayrıca aylık % 2,03 faizi kabul etmediklerini, talep edilen alacakların zaman aşımına uğradığı, kaldı ki sözleşmenin her yıl devam etmesinin söz konusu olamayacağını,belirtilerek davanın reddi ve davacının % 20 icra tazminatına mahkûm edilmesini talep edilmiştir.
MAHKEME KARARI; İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin tarihli Esas- Karar sayılı kararıyla; ” Davacı … tarafından davalı … AŞ aleyhine açılan davanın kısmen kabulü ile, -İstanbul …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin 10.877,94 TL üzerinden devamına, fazlaya dair talebin reddine, -Alacağa takip tarihinden itibaren ödeninceye kadar yıllık yasal ve ticari faiz ortalamasının yürütülmesine, -Alacağın %20’sine tekabül eden, 2.175,58 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine” karar verilmiştir.
İSTİNAF BAŞVURUSU; Davalı vekilinin süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; imza incelemesine yönelik bilirkişi raporunda “uygunluk ve benzerlikler bulunduğu” belirtildikten sonra son sayfada imzanın davalıya ait olduğunun belirtilmişse de bunun kabulünün mümkün bulunmadığını, incelemenin MESAM’a ait sözleşme üzerinden yapıldığını oysa davacının MÜYORBİR olduğunu, benzerlikten dolayı müvekkilinin sorumlu tutulamayacağını, -hesap raporunun sonuç kısmı 2’de açıkça sözleşmede davalı tarafından davacıya yapılması gereken yıllık ödeme miktarının belli olmadığı, 3. De sözleşmeye el ile yazılmış not esas alınarak yapılan hesaplamaya göre borcun 10.877,94 TL olduğunun beyan edildiği, bilirkişi tarafından dikkate alınan kısmın sözleşmeye el yazısı ile eklendiği ve davalı tarafça paraflanmadığı, -4 meslek birliği adına işlem yapar bir birim ve diğer tüm birimlerin de aynı sözleşmeye dayalı olarak davacı adına takip başlattığını ve dava açtığını, -alacaklı görünenlerle aralarında herhangi bir sözleşme bulunmadığını, imzanın müvekkiline ait olmadığını, hiçbir borcunun bulunmadığını, -sözleşmenin 5.1 maddesinde “Meslek Birlikleri tarafından verilen yayın izni karşılığında” denildiğini, davacının öncelikle davalıya yayın izni vermesinin şart ve zorunlu olduğunu, -davacının talep ettiği ve bilirkişi tarafından bir kısım tahmini verilere göre hesaplanan alacak miktarının en azından yarısının zamanaşımına uğradığını beyanla, kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER; İstanbul … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasında, davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine, 10.561,53 TL 2008-2016 yılına ait sözleşme bedeli ve ayrıca 368,32 TL 2009-2016 dönemine uzayan sözleşmelere ilişkin damga vergisi toplamı 10.929,95 TL için 07/11/2016 tarihinde takip başlatıldığı, davalı şirket yetkilisi itiraz dilekçesinde Alanya İcra Müdürlüğü’nün yetkili olduğu, taraflar arasında sözleşme bulunmadığı, davacının hiçbir ürününün kullanılmadığı, davacı haricinde dört adet birliğin daha kendilerinden ödeme talep ettiğini, telif hakkı sahiplerinin tek bir temsilci ile temsil edilmesi gerekirken, birçok birlik kurularak müvekkilinden ve aynı durumda bulunanlardan haksız para talep edildiğini, İstanbul 3. FSHHM’nin 2015/262 E, 2016/2014 K sayılı dosyasında da aynı dönem ve aynı talebe yönelik dava görüldüğünü istinaf incelemesinde olduğunu, geçmişe yönelik faiz talep edilemeyeceği gibi, talep edilen %2,03 faiz oranını da kabul etmediklerini beyan etmiştir. Mahkemece, Alanya Ticaret Sicil Müdürlüğü’nden şirket yetkilisinin ismi sorulmuş, imza sirküler aslı celp edilerek imza incelemesi yönünden, Adli Tıp Uzmanı bilirkişi …’dan rapor alınmış, bilirkişinin Alanya … Noterliği’nin 13/08/2007 tarihli … sayılı imza beyannamesi aslı, Alanya … Noterliğinin 14/07/2016 tarihli … yevmiye sayılı imza sirküler fotokopisi ve 06/03/2017 tarihli itiraz dilekçesi aslı incelenerek, 07/05/2009 tarihli sözleşmedeki imzanın yetkili …nun el ürünü olduğu beyan edilmiştir. Davacının da aralarında bulunduğu 4 Meslek Birliği ile davalı arasında 07/05/2009 tarihinde imzalanan ve üzerinde RATEM/321/380 numarası bulunan “Müzik Eserleri Yayın İzin Sözleşmesi” başlıklı sözleşmenin 3.1. maddesine göre sözleşmenin konusu, Meslek Birlikleri repertuarının davalı tarafından kullanılmasına ilişkin esaslar ile hak ve yükümlülüklerin belirlenmesidir. 5.1. maddesine göre, 01.01.2008 – 31.12.2008 tarihine kadar olan dönemi kapsayacak şekilde Meslek Birlikleri tarafından verilen yayın izni karşılığında davalı tarafından 12 aylık sözleşme bedeli olarak 4.522,11 TL + KDV mali hak bedeli EK-l’de yer alan şekil ve tarihlerde ödenecektir. 5.3. maddesine göre davalı, ödemesi gereken mali hak bedellerini sözleşmede belirtilen vadelerde ödemediği takdirde yıllık olarak yasal ve ticari faizin ortalaması oranında faiz ödeyecektir. 5.4. maddesine göre, ödemelerin Meslek Birliklerinin yazılı uyarısına karşın 30 (otuz) günü geçen bir sürede gecikmesi durumunda sözleşmenin ihlal edildiği kabul edilecek, Meslek Birliklerinin ödemenin yine yapılmaması durumunda akdin icrasının durdurulacağı yolundaki ikinci uyarısına karşı ödemenin yine yapılmaması durumunda ise sözleşme feshedilecek veya akdin icrası durdurulacaktır. 9. maddesine göre sözleşmede yer alan adresler tarafların tebligat adresi olup, bu adreslere yapılacak her türlü bildirim iadeli taahhütlü gönderilmek şartıyla taraflara yapılmış sayılacak, adres değişikliğinin bildirilmemesi halinde eski adrese yapılan tebligat 7201/10 md. uyarınca yapılmış sayılacaktır. 10. maddesine göre, sözleşme 01.01.2008 – 31.12.2008 dönemi için imzalanmış olup, dönem sonuna en az 1 (bir) ay kalarak taraflardan herhangi birisi tarafından feshedilmediği sürece kendiliğinden 1 ‘er (birer) yıllık dönemler halinde uzayacaktır. Sözleşmenin uzayacağı her yıl için sözleşme bedeli, bir önceki yıla ait sözleşme bedelinin ÜFE ve TÜFE oranlarının ortalaması kadar arttırılması suretiyle belirlenecektir.Mali Müşavir bilirkişiden alınan 25/03/2018 tarihli raporda, takipte talep edilen miktarın davacı defter kayıtları ile uyumlu olduğu, dört Meslek Birliği ile davalı arasında akdedilmiş olan sözleşmede, meslek birlikleri için ayrı ayrı ne kadar ödeme yapılacağının belli olmadığı, ancak sözleşme örneğinin üzerinde el yazısıyla 2008 753,68 + KDV, 2009 840,96 + KDV notu bulunduğu, bu tutarlara KDV dâhil edildiğinde 2008 yılı mali hak bedeli 889,34 TL, 2009 yılı mali hak bedeli ise 992,33 TL olduğu, bu tutarın davacı payı olarak kabul edildiğinde, davacının 4 meslek birliğine ait olan yıllık mali hak bedelleri içerisindeki payı oran olarak % 16,67 olduğu, takdiri Sayın Mahkemeye ait olmak üzere, sözleşme üzerine el yazısı ile düşülen not esas alınarak yapılan hesaplamaya göre, davacının davalıdan takip tarihi itibariyle 10.877,94 TL alacaklı bulunduğu, takip talebinde işlemiş faiz talebinde bulunulmadığı, takipten sonrası için ise aylık % 2,03 oranında temerrüt faizi talep edilmiş ise de, taraflar arasındaki sözleşmede temerrüt halinde yıllık olarak yasal ve ticari faizin ortalaması oranında faiz ödenmesinin öngörüldüğünün beyan edildiği anlaşılmıştır.
GEREKÇE: İmza inkarına ve borçlu olmadığı savunmasına dayalı itirazın iptali davasında mahkeme davanın kısmen kabulüne karar vermiş, davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davalı vekili istinaf dilekçesinde, imza incelemesi için alınan rapora karşı itirazlarını bildirmiş, rapor içeriğinde sözleşmedeki ve mukayese belgelerdeki imzalar arasında “uygunluk ve benzerlik bulunduğunun” beyan edildiği, sonuç kısmında ise sözleşmedeki “Lisans Alan” adına atılan imzanın …’nun eli ürünü olduğunun açıklandığını, benzerliğin bu sonuca varmak için yeterli olmadığını ileri sürmüştür. Mahkemece davalı şirket yetkilisinin mahkeme huzurunda imza örneklerinin alınmadığı ve imza incelemesi yapılan 07/05/2009 tarihli sözleşmeden önceye ait sadece 13/08/2007 tarihli imza sirkülerindeki imza örneğinin karşılaştırıldığı, diğer imza sirkülerinin fotokopi belge olduğu gibi, sözleşme tarihinden çok sonraya ait olduğu, yine icra müdürlüğündeki itiraz dilekçesinin de sözleşme tarihinden çok sonraya ait olduğu dikkate alınamayacağı, mahkemecı imza incelemesinin usulüne uygun yapılmadığı kanaatine varılmıştır. Mahkemenin kabulüne göre de; sözleşmede 4 meslek birliği için toplam bir yıllık bedel belirlendiği, her bir meslek birliğinin payının sözleşmede yazılı olmadığı, bilirkişinin sözleşme üzerine el yazısı ile yazılı bir kısım rakamlardan yola çıkarak hesaplama yaptığı anlaşılmıştır. Mahkemece, davacıya meslek birliklerinin pay oranlarının açıklattırılması, gerekirse davalıdan diğer meslek birlikleri tarafından yapılan icra takipleri ve açılan davaların sorularak dosya örnekleri getirtildikten sonra, davacı … birliğinin toplam bedel içerisindeki payının netleştirilerek hesaplama yapılması gerekirken, ihtilaflı olan bu husus aydınlatılmadan karar verilmesi de yerinde olmamıştır. Mahkemenin eksik inceleme ile karar verdiği kanaatine varılmakla, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, mahkeme kararının kaldırılmasına, dosyanın, davalı şirket yetkilisinin mahkeme huzurunda imza örneklerinin alınması, sözleşme tarihinden önceye ait imzalarının bulunduğu belge asıllarının toplanması ve daha sonra imza inceleme yaptırılması ve davacı … birliğinin sözleşmedeki yıllık bedel üzerindeki payı davacı tarafa açıklatılarak, diğer meslek birlikleri tarafından talep edilen miktarlar da değerlendirildikten sonra gerekirse ek rapor alınarak hasıl olacak sonuca göre karar verilmek üzere, mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: 1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE 2- İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 07/06/2018 tarihli 2017/447 E., 2018/160 K. sayılı kararının 6100 Sayılı HMK 353/1-a-6 maddesi gereğince KALDIRILMASINA, -Dosyanın Dairemizin kararında işaret edilen hususlarda yargılamaya devam edilerek karar verilmek üzere mahkemesine gönderilmesine, 3-Davalı tarafından istinafa geliş aşamasında peşin olarak yatırılan 35,90 TL maktu ve 149,86 TL nispi harç olmak üzere toplam 185,76 TL harcın talebi halinde ilk derece mahkemesince kendisine iadesine, 4-Davalı tarafından istinafa geliş aşamasında peşin olarak yatırılan 98,10 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile 23,50 TL posta gideri olmak üzere toplam 121,60 TL’nin davacıdan alınarak davalıya iadesine, -İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, 5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından ayrıca avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliği ile ve kesin olarak karar verildi. 21/05/2021