Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2018/2898 E. 2018/2061 K. 05.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2018/2898 Esas
KARAR NO : 2018/2061
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 09/04/2018
NUMARASI 2018/348 E. – 2018/355 K.
DAVANIN KONUSU: İhtiyati Haciz
KARAR TARİHİ: 05/10/2018
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü : Davacı vekili, “müvekkili ile borçlu …. arasında …. sözleşmesi imzalandığını ve keşidecisi …. Şirketi olan diğer boçluların ise avalist olduğu, … Kavacık Şubesi 20.03.2018 tarihli ve 46.000 TL’lik, 20.03.2018 tarih ve 118.000 TL bedelli çeklerin alındığını, ibraz edildiğinde karşılıksız olduğu bildirilen bu çekler nedeniyle İstanbul ….İcra Müdürülüğü’nün …. E.sayılı dosya üzerinden icra takibi başlattıklarını, borçluların mal kaçırma hazırlıkları içinde olduklarını ve devir işlemlerine başladıklarını, İst. 10.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/296 Değişik iş dosyasında ihtiyati haciz olarak icra dosyasında sunduklarını, borçluların Mecidiyeköy ve Kadıköy’deki taşınmazlarıyla ilgili ihtiyati haciz yazılarının tapuya başvurduklarını öğrendiklerini, menkul haczi için talimatla Beykoz İcra Müdürlüğü’nce gidildiğinde borçluların mal kaçırma kastıyla adresten taşındıklarının görüldüğünü, yazılı ve görsel basında da bu yönde haberler çıktığını, borçlulardan …. adresini değiştirdiğini ve yeni adrese çıkan tebligatların bila tebliğ döndüğünü, borçlu … da 26.03.2018 tarihinde, alacaklılardan mal kaçırma amacıyla mernis adresini yurtdışı adresi olarak güncellediğini,” iddia ile henüz vadesi gelmemiş olan … Kavacık Şubesi 09.05.2018 tarihli 185.000 TL ve 10.05.2018 tarihli 180.000 TL’lik çekler nedeniyle toplam 290.000 TL’lik ihtiyati haciz talep etmiştir. Mahkeme 09.04.2018’de %15 teminatla tüm takip borçluları yönünden ihtiyati haciz kararı vermiştir. Bu ihtiyati haciz kararına karşı borçlulardan …. itirazı üzerine mürafaa günü verilerek yapılan inceleme sonucunda, “İİK’nın 257/2 maddesinde yazılı koşulların oluştuğuna dair delil sunulamadığı, sunulan delillerin diğer borçlulara ilişkin olduğu” gerekçesiyle ihtiyati haczin itiraz eden …. yönünden kaldırılmasına karar verilmiş, bu karara karşı ihtiyati haciz isteyen …vekili istinaf isteminde bulunmuştur. …. vekili istinafında, “… işleminin mevzuata uygun olduğunu, İstanbul Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlıağı … tarafından hazırlanan bilimsel mütalaa ile, çek’lerde bulanan “….” yazısı ve imzasının, borçlu …. ait olduğunun anlaşıldığını, borçlunun sunduğu mütalaanın ise proflog ünvanına sahip bir uzmana ait olduğunu, çeklerin vadeleri geldiğinde ibraz edildiğini ve karşılıklarının olmadığının anlaşıldığını, somut olayda ihtiyati haciz koşullarının bulunduğunu, itiraz üzerine ihtiyati haczin kaldırılmasının hatalı olduğunu, İİK’nın 258/1 maddesi gereği alacağın varlığı konusunda kanaat getirilmesinin yeterli olduğunu, bunun kesin ispat olmadığını, ihtiyati hacze itiraz sebeplerinin İİK’nın 265.maddesinde sınırlı olduğunu, kanunda yer almayan bir sebeple ihtiyati hacze itiraz edilemeyeceğini, İİK’nın 257/2-2 maddesi gereği vadesi gelmemiş borçlar için de ihtiyati haciz verilebileceğini, itiraz edenin suç duyurusunun samimi olmadığını, suç duyurusunda … şirketi yetkilisi … ve … şüpheli olarak gösterilmemesinin bunu doğruladığını, nitelikli ve örgütlü bir dolandırıcılık faaliyeti yürütüldüğünü ve dava konusu çeklerin tüm borçlular hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunduklarını, keşideci şirketin mernis adresini değiştirdiğini, itiraz eden borçlunun eşi olan borçlu ……… ise aniden boşanıp diğer borçlu olan eşi ile fikir birliğini gizlemeye çalıştıklarını, sahtecililk iddiasının kötüniyetli olduğunu, ihtiyati haciz şartlarının bulunduğunu” iddia ile 21.05.2018 tarihli kararın, itiraz eden yönünden kaldırılmasını talep etmiştir. …….. vekili istinafa cevaben, “karşı tarafı kötüniyetli olarak ihtiyati haciz kararı olduğunu, mahkemenin müvekkili yönünden kaldırma kararının doğru olduğunu, çeklerdeki imza ve yazıların savcılık tarafından uzman bilirkişilerden alınan rapor ile de sabit olduğunu, ihtiyati haciz kararından sonra çek’lerin bankaya ibraz edilmesinin, karara bir etkisi olmadığını, ihtiyati haciz koşullarının müvekkili hakkında bir gazete küpürü dahi sunulamadığını” savunarak istinaf isteminin reddini istemiştir. Her ne kadar davacı vekili yukarıda yazılı nedenlerle istinaf isteminde bulunmuş ise de, henüz vadesi gelmemiş dava konusu çekler nedeniyle verilen ihtiyati haczin davalılardan ……… itirazı üzerine kaldırılmasının dosya kapsamı ve mevcut delil durumuna göre yerinde olduğu, somut olayda itiraz eden davalı İbrahim yönünden ihtiyati haciz koşullarının mevcut olduğunun ispat edilemediği gözetilerek istinaf isteminin reddi gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçe ile:- 6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince talep eden vekilinin yerinde görülmeyen istinaf isteminin ESASTAN REDDİNE,- Harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,- İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,- İstinaf yargılama giderlerinin talep eden üzerinde bırakılmasına, – Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine, dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 05/10/2018 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.