Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2018/2815 E. 2021/912 K. 26.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2018/2815 Esas
KARAR NO: 2021/912
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 25/01/2018
NUMARASI: 2014/1237 E. – 2018/32 K.
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit ve Çekin İstirdadı
KARAR TARİHİ: 26/04/2021
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü :
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili tarafından dava dışı … Tic. San. Ltd. Şti.’den faturalar ve cari alacaklar karşılığı olarak üç adet çek alındığını, bu çeklerden davaya konu keşidecisi … olan 15.000,00 TL bedelli çeki devamlı mal aldığı firmaya gönderilmek üzere kargoya verdiğini, süresi içinde kargonun gönderilmediğini, kargoyla yapılan yazışmada kargoları taşıyan araca hırsız girdiğini, buna ilişkin polis ifade tutanağı gönderildiğini, çek ile ilgili İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret mahkemesinde çek iptali davası açıldığını ve ödemeden men kararı verildiğini, çekin davalı … tarafından … bankası şirinevler şubesine ibraz edildiğini, bundan dolayı bu istirdat davasını açma zaruriyetinin olduğunu, müvekkilinin cirosundan sonra cirosu bulunan davalı … San Tic. Ltd. Şti. ile hiçbir ticari ilişkisi bulunmadığını, diğer ciranta olan … San Tic. Ltd. Şti.’nin de şeklen var ama fiilen piyasada olmayan bir firma olduğunu, çekin çalındığının bilinmesine rağmen davalı … sahte ciro silsilesine rağmen bile bile kötü niyetli olarak faktoring işlemi gerçekleştirdiğini, bu konuda gerekli hassasiyet ve özeni göstermediğini, bu sebeplerle müvekkili firmanın davalı firmalar ve şahsa borçlu olmadığının tespiti ile davaya konu keşidecisi … olan keşide tarihi 28/03/2014 olan … Bankası A.Ş. Sarıgazi/İstanbul şubesi nezdinde … nolu hesaba bağlı olarak keşide edilen … nolu çekin Davalı … firmasından istirdadını talep etmiştir.
CEVAP:Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin faktoring hizmeti verdiğini, bu hizmet çerçevesinde müşteri firma … San tic. Ltd. Şti. ile faktoring sözleşmesi akdettiğini, bu sözleşmeye göre müşteri şirket, borçlu doğal gıda san. … Ltd. Şti.’den olan faturaya dayalı alacaklarını müvekkiline temlik ettiğini, temlik işlemine istinaden … Ltd. Şti.’den iki adet çek ile ödeme aldığını, çeklerin bir tanesinin dava konusu çek olduğunu, bu çeki … Bankası Şirinevler Şubesine ibraz ettiğini, müvekkilinin iyi niyetli meşru hamil olduğunu, davacı ile … Ltd. Şti. arasındaki görüşmenin hukuki bağlayıcılığının olmadığını belirterek açılan davanın reddini, müvekkilinin alacağının tahsil etmemeye yönelik davranması nedeniyle davacı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir. Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin dava konusu çek ile hiçbir ilgisinin olmadığını, nitelikli dolandırıcılık mağduru olduğunu, huzurdaki davanın tarafı olmadığını, davacıyı, dava konusu çekin keşidecisini, lehtarını, çek üzerindeki diğer cirantaları ya da temlik alan faktoring firmasını tanımadığını, müvekkilinin … San. Tic. Ltd. Şti. ve şirketin sahibi olan … tarafından nitelikli şekilde dolandırılmaya çalışıldığını, bu şirket tarafından müvekkili şirket adına sahte fatura düzenlendiğini, bu faturalara dayanarak piyasadaki çeşitli faktoring firmalarına sahte cirolu çekler kırdırıldığını, bu yüzden müvekkilinin nereden geleceği belli olmayan haciz tehditleriyle karşı karşıya olduğunu, çek üzerindeki imzanın müvekkiline ait olmadığını, konuyla alakalı İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulduğunu, dava konusu çek üzerindeki imza müvekkili eliyle atılmadığı için müvekkilinin büyük mağduriyetinin söz konusu olduğunu davanın reddini talep etmiştir. Davalı …ŞTİ’ye TK 35 md göre usulüne uygun tebligat yapılmıştır. Davalı …’a tebligat yapılmamıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI: “… Şüpheli …’ın resmi belgede sahtecilik, banka veya kredi kurumlarınca tahsis edilmemesi gereken krediyi sağlamak amacıyla dolandırıcılık şuçuyla dava açmış Samsun Ağır Ceza Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, elde edilen raporlarda, davalı …’ın imzalarının mukayesede sahte olarak atıldığı sonucuna varılmış, 2. ve 3. ciranta imzalarıyla …’ın imzaları karşılaştırılmış ise e herhangi bir bağ tespit edilememiş, sunulan incelemelerde Yargıtayca dosya incelenmiş ve onanmış olup, ciro silsilesinin bozulduğu durumunda tarafların sorumlu olmayacağı söz konusu olduğundan Samsun Ağır Ceza mahkemesinde yapılan grofolojik incelemede kaşe ve imzaların aidiyeti ayrı ayrı incelenmiş ve bağlantı kurulamamış olduğundan ciro silsilesinde, bir aksaklık söz konusu olmuş olup, Faktoring şirketinin bu hususu denetim elemanlarınca ayrıntılı olarak araştırması gerektiğinden ve çekteki ciro silsilesinin bozulduğunu tespit etme yükümlülüğü bulunduğundan, istirdadı talep edilen 15.000,00 Tl bedelli keşidecisi … olan keşide tarihi 28/03/2014 olan, … Bankası A.Ş Sarıgazi İstanbul şubesine ait, … nolu hesaba bağlı olarak keşide edilen … nolu çekin istirdadı ve davacının … faktoring A.ş firmasına bu çek yönünden borçlu olmadığı, yine imza bağlantısı kurulamayan davalılar …, … ve … yönünden borçtan dolayı sorumlu olmadıkları hususunda ciro silsilesinin bozulması ve imzaların kendilerine ait olmaması sebebiyle sorumlu olmadıklarının tespiti kanaati hasıl olmuş ve yaygın Yargıtay içtihatları gereği davacının zararına hareket ettiği ispatlanmadıkça Faktoring şirketlerine karşı şahsi bilgilerin ileri sürülemeyeceği iddia edilse de Faktoring şirketinin kendi genelgelerinden kaynaklanan araştırma zorunluluğu gündeme alındığında devam eden ceza davasında tespit edilen ciro kesintileri değerlendirilmesi gerektiğinden bunların araştırılmadan kişilerin sorumlu tutulması söz konusu olamayacağından; “1-Davacının davasının KISMEN KABUL, KISMEN REDDİNE, İstirdadı talep edilen ve … Faktoring A.Ş firmasında olan davaya konu 15.000,00 TL bedelli keşidecisi … olan, keşide tarihi 28/03/2014 olan, … Bankası A.Ş Sarıgazi İstanbul şubesine ait, … nolu hesaba bağlı olarak keşide edilen … nolu çekin … A.Ş firmasından istirdadına ve davacının … Faktoring A.Ş firmasına borçlu olmadığının tespitine, Davanın diğer davalılar …, … ve … yönünden REDDİNE, borçtan dolayı sorumlu olmadıklarının tespitine” karar verilmiştir.
İSTİNAF İSTEMİ: Davalı … vekil istinaf dilekçesinde özetle; davanın menfi tespit davası olup çekin istirdadının ancak TTK 704 md gereğince açılacak dava ile istenebileceğini, çekin istirdadı kararı verilmesinin hatalı olduğunu, Mahkemenin çekteki … imzasının sahte olarak atıldığının Samsun AĞır Ceza Mahkemesi’ne ait raporla tespit edildiğini belirtmiş ise de; bu hususun maddi yanılgıya dayalı olduğunu, Samsun Ağır Ceza Mahkemesi’nde imza incelemelerinde imzanın …’a ait olduğunun tespit edildiğini, iddianamede de bu hususun yazılı olduğunu, çekteki ciranta imzalarından birinin sahte çıkması nedeni ile ciro silsilesinin koptuğu gerekçesi ile menfi tespit kararı verilemeyeceğini, TTK 589 md gereğince imzaların istiklali ilkesinin geçerli olduğunu, davacı ile ciranta … arasında ticari ilişki bulunmamasının müvekkiline karşı ileri sürülemeyeceğini, faktoring şirketinin tarafı olmayan borçlular hakkında 6361 sayılı Yasa’nın 9/3 maddesinin uygulanması gerektiğini, bu nedenle ancak müvekkiinin bile bile kendilerinin zararına hareket ettiğini ispat etmek şartı ile bedelsizlik defini ileri sürebilmenin mümkün olduğunu, davacının böyle bir iddiasının da olmadığını, davacıdan sonraki ciroların sırasıyla … – … olduğu ve … ile faktroing işlemi yapıldığını, davacının faktoring işleminin tarafı olmadığını, davanın reddi gerekirken kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, çekin istirdadı ve menfi tespit istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesinin kararına karşı davalı … vekili, yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurmuştur. İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi gereğince, ileri sürülen istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. TC Anayasasının 36. ve 6100 Sayılı HMK’nın 27. maddelerinde, taraflar dinlenmeden, iddia ve savunmalarını beyan etmeleri için davet edilmeden, karar verilemeyeceği hüküm altına alınmıştır. Bu itibarla kişinin kendisinden habersiz olarak yargılama yapılarak karar verilmesi kural olarak mümkün değildir. Somut olayda, dava dilekçesinde ve karar başlığında davalı olarak yer alan … hakkında herhangi bir tebligat yapılmadan karar verildiği görülmektedir. Davalının, dava dilekçesinde TC ve Adres bilgisi yer almamış ise de; bu hususta davacıya süre verilmediği gibi hükme esas alınan kesinleşmemiş ceza dosyasında da …’ın kimlik ve adres bilgilerinin yer aldığı görülmektedir. Taraf teşkili, kamu düzenine ilişkin olmakla Dairemizce HMK 355 maddesi gereğince re’sen dikkate alınmıştır. Bununla birlikte ilk derece mahkemesinin hükümde; “… nolu çekin … Faktoring A.Ş firmasından istirdadına ve davacının … Faktoring A.Ş firmasına borçlu olmadığının tespitine, Davanın diğer davalılar …, … ve … yönünden REDDİNE, borçtan dolayı sorumlu olmadıklarının tespitine..” şeklinde hüküm kurulmuş ise de; davalılarca açılmış bir dava olmamasına rağmen davalı … dışındaki davalılar yönünden davanın reddi kararına müteakiben davalıların borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesi de taleple bağlılık ilkesine aykırı olduğu gibi hükümde karışıklığa yol açılmıştır. Kabule göre de; Samsun 2.Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2015/401 Esas sayılı dosyanın 2015/248 Esas sayılı dosya ile birleştirildiği ve 2015/248Esas sayılı dosyasında verilen mahkumiyet hükmünün istinaf incelemesinde olup kesinleşmediği, dosyada yer alan grafoloji raporlarının ise dava konusu olmayan 8300TL bedelli çeke ilişkin olduğu görülmektedir. Açıklanan nedenlerle ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına, kaldırma sebebine göre sair hususların incelenmesine yer olmadığına, ilk derece mahkemesinin kararının HMK 355, 353/1-a-6 maddesi gereğince kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi ayrıntılı kararda açıklandığı üzere; 1-Davalı … AŞ vekilinin istinaf isteminin kısmen kabulüne, 2- İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2014/1237 Esas, 2018/32 Karar sayılı 25.01.2018 Tarihli kararının 6100 sayılı HMK’nın 355, 353/1-a-6 maddesi gereğince KALDIRILMASINA, -Yargılamaya devam olunmak üzere, dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 3-İstinaf talebi kısmen kabul edildiğinden, istinaf peşin harcının talebi halinde istinafa başvuran davalı tarafa iadesine,4-İstinaf aşamasında davalı tarafça yapılan yargılama gideri olan 98,10 TL istinaf yoluna başvurma harcı ile 61,20TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 159,30TL’nin davacıdan alınarak istinafa başvuran davalıya verilmesine,-Davacının gider avansından kullanıldığı anlaşılan 56,00TL istinaf masrafının davacı üzerinde bırakılmasına,5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 26/04/2021 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.