Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2018/2754 E. 2021/916 K. 26.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2018/2754 Esas
KARAR NO: 2021/916
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 26/04/2018
NUMARASI: 2014/1260 E. – 2018/408 K.
DAVANIN KONUSU: İstirdat
KARAR TARİHİ: 26/04/2021
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkilinin iş yerinin 08/10/2012 tarihinde soyulduğunu, kasasından çok sayıda nakit çek ve kıymetin çalındığını, bu konuda K.Çekmece Cumhuriyet Başsavcılığının 2012/38529 soruşturma dosyası ile soruşturma başlatıldığını, çalınan çeklerinin iptallerinin sağlanması amacıyla Bakırköy 10 Asliye Ticaret Mahkemesinin 2012/329 esas sayılı dosyası ile dava açıldığını, ödeme yasağı konukluğunu ve (13.02.2013 tarihinde) çeklerin iptallerine karar verildiğini, çalınan çeklerden; … Bankası / … Sanayi Sitesi Şubesi üzerine keşideli, … no.lu, 30.11,2012 tarihli, 9.392,- TL bedelli çekin müşterisi … Tlc AŞ tarafından alacaklarına karşılık olmak üzere kendilerine verildiğini, ancak çalınan çekin … Tic. -… (şahıs) Firmasının eline geçtiğini, bu firma tarafından da (davalı) … Faktoring AŞ ‘ye devir ve temlik edildiğini, çek arkasındaki kendilerine ait görülen ciro ile ilgili kaşe ve imzalanın sahte olduğunu, bu çekin 30.11,2012 tarihinde muhatabı bankaya ibraz edildiğini, ancak ödeme yasağı nedeniyle çekin ödenmediğini, davalı … tarafından, işbu çeke dayanılarak İstanbul … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, çek bedelinin aslı ve ferileri ile birlikte, (müşterileri) … A.Ş tarafından icra dosyasına (14.256,58 TL olarak) ödendiğini, işbu çek ile ilgili olmak üzere; … Faktoring A.Ş ‘nin yetkisiz hamil olduğunun tespiti ile icra dosyasına yapılan 14.256,58 TL lik ödemenin ödendiği tarihten itibaren faizi ile birlikte müvekkiline ödenmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesi ile; Müvekkili … Faktoring AŞ nin; Keşidecisi … Şti olan, … /İmsan Şubesi üzerine keşideli … nolu 30/11/2012 keşide tarihli 9.392,00 TL bedelli çekin yetkili ve iyi niyetli hamili olduğunu, çekin faktoring yasası, Genel ve tebliğlerine uygun olarak temlik alınan fatura ekinde ciro yoluyla devir alındığını, çekin devir ve temlik alınmasında herhangi bir kasıt ve kusurlarının bulunmadığını, davanın reddi karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; davanın istirdat davası olduğu, taraflar arasındaki ihtilafın; davalı tarafın icra yolu ile tahsil ettiği çekin usulüne uygun yetkili hamili olup olmadığı, yetkili hamil değil ise davacının davalıdan talep edebilecek alacak miktarı noktalarında toplandığının görüldüğü, davacı tarafın, davaya konu çekin müşterisi olan … A.Ş den almış olmasına rağmen dosyada mübrez soruşturma evrakları ile sabit olduğu üzere çekin diğer başka çekler ile birlikte davacıya ait iş yerinden hırsızlanmış olduğu, bu haliyle çekin davacı lehine rızası dışında çıkmış olduğu ve davacının bunun üzerine çek iptali davası açtığı, bu davada ödeme yasağı kararı verildiği, davalı tarafın bankaya ibraz halinde ödeme yasağı kararı nedeniyle kendisine ödeme yapılmamış olmasına rağmen, bu kez icra yolu ile davacının müşterisinden tahsil ettiği, ancak çeki iktisab ederken 6361 sayılı yasadan önce yürürlükte bulunan yönetmelik uyarınca davalı tarafın çeki iktisab ederken göstermesi gereken gerekli tedbirleri alarak faturaya dayalı olarak alacağı temlik alması gerekirken faturada imzanın bulunmaması, faturanın teslim edilip edilmediğinin davalı tarafça test edilmemiş olması ve bu şekilde davranarak yönetmeliğe aykırı davrandığı sabit hale geldiği, aldırılan Grafolog bilirkişi raporuna göre, çekteki imzanın davacı yetkililerine ait olmadığı, dosyadaki soruşturma dosyası ve diğer tüm deliller uyarınca davacıya ait çekin hırsızlanmak suretiyle rıza dışı elinden çıktığı ve kendisinden sonraki cirolarda bu hırsızlanma sonrasında oluştuğu, ciro zincirinin koptuğu davacı defterlerine yapılan incelemede kendisinden sonraki cirantayla aralarında herhangi bir ticari ilişkinin bulunmadığı ve çek bedelinin tahsil edildiği … A.Ş ile ilişkisinin olduğu, çekteki ciro imzanın davacıya ait olmaması nedeniyle çek rıza dışı elinden çıktığından şahsi def’ilerine iyi niyetli üçüncü kişilere TTK 818.maddesi yollamasıyla TTK 686 maddesi uyarınca talepte bulunabileceği ve davalı tarafın yönetmeliğe aykırı davranış içerisinde bulunduğundan iyi niyet savunmasında bulunsa bile ağır kusurlu olarak hareket ettiği ve ağır kusurlu hareketinin sonuçlarına katlanması gerektiği, bu nedenle de davalının çeki ağır kusurlu olarak iktisab ettiğinden davacıya karşı yetkisiz hamil olduğu, çekteki yetkili hamilin dosyamız davacısı olduğuna, bu nedenle de davacının müşterisi olan dava dışı kişiden tahsil edilen çek bedelinin davacıya iade etmesi gerektiğine kanaat getirildiği, davacının davasında haklı olduğu kabul edilmiş olmasına rağmen, icra yoluyla tahsil edilen bedelin tamamı değil, davacı tarafça çek bedeli kısmı olan 9.392,00 TL lik kısma ilişkin davalıdan talepte bulunabileceği, zira 275,97 TL lik kısmın geçmiş gün işlemiş faiz olduğu, 939,10 TL nin % 10 tazminat olduğu, 28,8 TL nin komisyon olduğu ve diğer kısımların ise vekalet ücreti ve icra masraflarını içerdiği, bu nedenle davacının 9.392,00 TL lik kısım dışında kalan bu kısımlara ilişkin talebinin yerinde olmadığı, gerekçesiyle davacının davasının kısmen kabulü ile, davalı tarafça İstanbul … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında takibe konu edilen keşidecisi … Ltd.Şti olan … Bankası İmsan Sanayi Şubesine ait … nolu 30/11/2012 ödeme tarihli, 9.392,00 TL meblağlı çekin yasal hamilinin davacı … Ltd.Şti olduğunun tespitine, davaya konu çek bedelinin davalı tarafça icra yoluyla tahsil edilmiş olması nedeniyle 9.392,00 TL nin 30/11/2012 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazla istemin reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
İSTİNAF İSTEMİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın tümü ile kabulü gerekirken çek bedeli üzerinden kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğunu, çek bedeli ferilerine ilişkin taleplerimizi reddetmesinin yerinde olmadığını, talebin reddine ilişkin herhangi bir gerekçe oluşturmadığını, Sahte imza ve faturalarla müvekkile ait olan çalıntı çeki temlik alan … İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı takip dosyası ile işbu dava konusu çeki takibe koymuş takip konusu çek bedeli ferileri ile birlikte haciz baskısı altındaki müşterimiz dava dışı … A.Ş. tarafından ilgili icra dosyasına ödendiğini, yetkisiz bir hamil tarafından icra yolu ile tahsil edilen çek üzerinden çek bedeli ferilerinin yetkisiz hamil üzerinde kalmasının korunamayacağını, davanın küllen kabulüne karar verilmesi gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Temlik eden …nin davaya konu çekin yasal ve iyiniyetli meşru hamili olduğunu, iyiniyetle temlik alındığını, bilirkişi raporunda belirtilenin aksine davacı yanın çek cirosunda bulunan şirketler ile ticari ilişkisinin bulunmadığı iddiası, düzgün çek ciro silsilesini bozmayacağını, kambiyo senetlerinin alacağın dayandığı sebeplerden mücerret olduğunu, imzaların istiklali ilkesi gereği çekin sahte kaşe-imza ile ciro edilmesi, ciro silsilesinin geçerliliğine etki etmeyeceğini ve çekin sıhhatini koruyacağını, temlik edenin şirket mal veya hizmet satışından doğmuş, fatura ile tevsik edilmiş bir alacağı temlik aldığını,Davaya konu çekin meşru hamilinin temlik eden factoring şirketi olup, hamiline yazılı çekte ciro silsilesinin görünüşte düzgün olmasının yeterli olduğunu, kabul anlamına gelmemekle birlikte, temlik eden …’nin davaya konu çekin bankaya ibrazından önce teslim alınmasında kötüniyetli olduğu veya ilgililerin bilerek ve isteyerek zararına davrandığı davacı yan tarafından ispat edilememişken ve TTK m. 677, 790 ve 792. maddeleri gereği davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulünün hatalı olduğunu, Davaya konu çekin, ödemeden men kararından aylar önce iktisap edilmesine ve temlik eden Faktoring şirketine karşı kambiyo senedinden kaynaklanan def’ilerin ileri sürülemeyeceğine ilişkin kurala rağmen, bilirkişi raporu ile atfedilen ağır kusurun anlaşılır olmadığını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, çekte yetkili hamil olduğunun tespiti ve icra dosyasına ödenen bedelin istirdadı istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı ve davalı vekili, yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurmuştur. İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi gereğince, ileri sürülen istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Somut uyuşmazlığa konu 9392,00Tl bedelli 30.11.2012 Tarihli çekte; keşideci … Ltd Şti, lehtar …Ltd Şti, sırasıyla cirantalar …, … Ltd Şti, …Ltd Şti, … Yapı-…, … Faktoring şeklindedir. Dava konusu çekte şeklen düzgün ciro zinciri mevcut olup davada taraf olmayan … Yapı-… isimli cirantanın faktoring sözleşmesinin tarafı olduğu görülmektedir. Çek bedeli ve takip ferileri takip borçlusu … Ltd Şti tarafından 14.256,58TL olarak ödenmiştir. Dava konusu çekteki ciro imzasının davacı şirket yetkililerine ait olmadığı bilirkişi raporu ile tespit edilmiştir. Sahtecilik mutlak def’ilerden olup herkese karşı ileri sürülebileceğinden dava konusu çek yönünden davacının davalıya borçlu bulunulmadığının kabulü gerekir. Davacı icra dosyasına ödenen bedelin istirdadını talep etmiş ise de; icra dosyasındaki ödemenin dava dışı takip borçlusu … Ltd Şti tarafından ödendiği anlaşılmakla icra dosyasına davacı tarafından ödenmeyen bedelin istidadına karar verilmesi yerinde değildir. (Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin E. 2018/3805, K. 2020/215, 03.02.2020 Tarihli ilamı; Dairemizin 2019/1200E, 2019/1772 Karar sayılı, 18.09.2019 Tarihli ilamı) Mahkemece; çoğun içinde azı da vardır kuralı gereği davacının takibe konu çek yönünden borçlu olmadığının tespitine, fazla istemin reddine karar vermekle yetinilmesi gerekirken aksi yönde değerlendirme yapılarak karar verilmesi yerinde görülmemiştir. Açıklanan nedenle davacı vekilinin istinaf isteminin esastan reddine, davalı vekilinin istinaf isteminin kısmen kabulü ile HMK 353/1-b-2 md gereğince Dairemizce yeniden hüküm kurulmasına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi ayrıntılı kararda açıklandığı üzere; 1-Davacı vekilinin istinaf isteminin ESASTAN REDDİNE, – Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KISMEN KABULÜNE, 2- 6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-2 maddesi gereğince İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/1260 Esas, 2018/408 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA, Dairemizce yeniden hüküm kurulmasına, 3- Davanın KISMEN KABULÜNE, – İstanbul … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında takibe konu edilen … Bankası İmsan Sanayi Şubesine ait … nolu 30/11/2012 ödeme tarihli, 9.392,00 TL meblağlı çek yönünden davacının davalıya BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE, Fazla istemin reddine, -Alınması gerekli 641,57 TL harçtan davacı tarafça peşin yatırılan 243,50 TL harcın mahsubu ile 398,07 TL harcın davalıdan alınarak Hazineye irat kaydedilmesine, -Davacı tarafça yapılan 25,20 TL başvuru harcı, 243,50 TL peşin harç, 3,80 TL vekalet harcı, 0,60 TL dosya masrafı ve 1.561,60 TL tebligat/posta/müzekkere gideri olmak üzere toplam 1.834,70 TL den davanın kabul ve red oranı dikkate alınarak hesap olunan 1.405,89 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına, -Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesap olunan 2.180,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, -Davalı tarafça yatırılan 36,00 TL tebligat/posta giderinin davanın kabul ve red oranı dikkate alınarak hesap olunan 14,28 TL giderin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiye kısmın davalı üzerinde bırakılmasına, -Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesap olunan 2.180,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, 5-İstinaf aşamasında yapılan yargılama giderleri ve harca ilişkin; – Davacının istemi reddedildiğinden alınması gereken 59,30TL harçtan peşin alınan 35,90TL harcın mahsubu ile bakiye 23,40 TL harcın davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına, – Davalının istinaf talebi kısmen kabul edildiğinden davalı tarafça yatırılan istinaf nisbi harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davalıya iadesine, -İstinaf yargılaması için davacı tarafından yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına, – İstinaf yargılaması için davalı tarafça yapılan 98,10 TL istinaf yoluna başvurma harcının davacıdan alınarak davalıya verilmesine, -İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti tayinine yer olmadığına, 6-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilk derece mahkemesince taraflara iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 26/04/2021 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.