Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2018/2711 E. 2021/1157 K. 03.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2018/2711 Esas
KARAR NO: 2021/1157 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ: 10/04/2018
NUMARASI: 2017/189 E. – 2018/138 K.
DAVANIN KONUSU: Marka (Tecavüzün Giderilmesi İstemli)
KARAR TARİHİ: 03/06/2021
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü :DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin … markalarının dünyanın pek çok ülkesinde ve TPE nezdinde 32, 36, 37, 42, 43 ve 44 sınıflar için 05.12.2006 tarih 2006/59094 sayı ile 12.sınıfta yer alan mallar üzerinde 05.12.2006 tarih … sayı ile tescilli olduğunu, müvekkilinin tescilli ve tanınmış … markası ile ayniyet derecesinde benzer olan … ibaresinin davalılar tarafından ticaret unvanlarının çekirdek unsuru ve çatı marka olarak kullanıldığını, müvekkilinin www…..com.tr alan adıyla nerdeyse birebir aynı olan www…..com.tr, www…..com.tr ve www….com internet sitelerinde tescilsiz … ibaresi kullanıldığını, davalıların, ticaret ünvanında, internet alan adında ve içeriğinde, ticari faaliyetlerinde “…” ve “…” ibaresini kullanımlarının, müvekkilin TPE nezdinde tescilli, tanınmış “…” markası ve “www…..com.tr” alan adı ile ayniyet derecesinde benzer olması, iltibas oluşturması nedeniyle, marka hakkına tecavüzün ve haksız rekabetin tespitine, davalı şirketlerin ticaret unvanındaki “… ” ibaresinin terkinine, belirtilen ibarelerin kullanımlarının engellenmesine, davalı tarafın “www…..com.tr” ve “www…..com” alan adında ve içerisinde kullanımlarının engellenmesine, bu sitelere erişimin engellenmesine, hükmün ilanına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalılar vekili cevap dilekçesinde; müvekkillerin “…” ve “…” ibarelerini davacı tarafın markasını tescil ettirdiği 2006 yılından çok önce unvan olarak ve markasal olarak kullanmaya başladığını davacının inşaat sektöründe 2012 yılından beri faaliyetleri olduğunu, tecavüz ve haksız rekabetin söz konusu olmadığını davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
MAHKEME KARARI: Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 10.04.2018 tarihli 2017/189 E. – 2018/138 K. sayılı kararıyla; “…somut olayda davalılar adına tescilli … Ticaret unvanları dava tarih itibariyle 5 yılı çok aşkın süre davalılar tarafından kullanılıp piyasanın maruf ve meşhur hale geldiği inşaat ve emlak sektöründe kullanıldığı davacı tarafın tanınmış olmasına rağmen uzun süre davalıların ticaret unvanını kullanmalarına uzun süre sessiz kalma nedeniyle hak kaybı söz konusu olduğundan ticaret unvanının terkini yönünden her iki davalı açısından yerinde olmayan davanın reddine, davalı tarafın alan adı ticaret siciline uygun bir kullanım olup, alan adı üzerinde öncelik hakkı sahibi olduğundan yerinde olmayan alan adının engellenmesi yönünden talebin reddine karar vermek gerektiği, taret unvanının sicile uygun kullanıldığı sürece markaya yönelik tecavüz ve haksız rekabet söz konusu olmayacağından davalı tarafın ihlal niteliğinde bir haksız rekabet ve markasal kullanımında ispat edilemediği, davalı … Kalıp İskele yönünden, davacı taraf bu davalıya yönelik davasından feragat ettiğini beyan ettiğinden HMK 307 ve devamı madde gereği bu davalı hakkında davanın feragat nedeniyle reddine” karar verilmiştir.
İSTİNAF BAŞVURUSU: Davacı vekilinin süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; müvekkilinin tescilli ve tanınmış “…” markası ile ayniyet derecesinde benzer olan … ibaresinin kullanıldığından 2014 yılında haberdar olunduğunu, davalılardan …San. Tic. Ltd. Şti.’ne ait www…..com.tr alan adından ve web sitesinde tescilsiz “…” ibaresi kullanımlarından dolayı müvekkilinin Beyoğlu …. Noterliği’nin 24/04/2014 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnameyi keşide ettiklerini, davalı şirketlerin belirli bir ücret karşılığında internet sitelerini devredeceklerini ancak ticaret unvanını terkin ettirmeyeceklerini ve mütecaviz kullanımlarını durdurmayacaklarını bildirdiklerini, mahkemece alınan 13/08/2015 tarihli raporda unvan terkini ve alan adına erişimin engellenmesi taleplerinin haklı olduğunun tespit edildiğini, www…..com.tr alan adlı internet sitesine erişimin engellenmesine yönelik tedbir kararı verildiğini, davalı … şirketi tarafından müvekkilinin… ve … sayılı markalarının hükümsüzlüğü için İstanbul 1. FSHHM’nin 2015/151 Esas-2015/248 Karar sayılı dosya ile açılan davanın reddedildiğini, mahkemenin kararın kesinleşmesini beklediğini, kararın 08/12/2017 tarihinde kesinleştiğini, kararın gerekçesinde bekletici mesele yapılan hükümsüzlük davasından hiç bahsedilmediğini, -mahkemenin alınan bilirkişi raporundaki görüşlere aykırı olarak karar vermesinin yerinde olmadığını, Yargıtay’ın yerleşik kararları uyarınca “hakimin bir kez bilirkişiye gittikten sonra bundan dönerek uyuşmazlığın çözümünün hakimlik mesleğinin gerektirdiği hukuki ve mesleki bilgi ile çözümlenebileceğinin kabul edilemeyeceğine” karar verdiğini, bilirkişi raporundaki tespitler dikkate alınmaksızın hatta gerekçeli kararda bu tespitlerin yerinde görüldüğü belirtilmiş olmasına rağmen yetersiz gerekçe ile karar verildiğini,-somut olayda sessiz kalma yoluyla hak kaybının söz konusu olmadığını, müvekkilinin … ibaresini uzun yıllardır kullandığının ve müvekkilinin markasının tanınmış olduğunun tespit edildiğini, markanın tanınmış marka olarak tescil edildiğini, davalıların … ibarelerini kesintisiz olarak kullanarak maruf hale getirdiğinden bahsedilemeyeceğini, sessiz kalma yoluyla hak kaybının gerçekleşip gerçekleşmediği değerlendirilirken , öncelik hakkı sahibinin sonraki tescil veya kullanımdan haberdar olduktan sonra izlediği yol ve sergilediği tavrın önemli olduğunu, müvekkilinin haberdar olduktan sonra ihtarname gönderdiğini, -davalıların ticaret unvanları çekirdek unsurunda kullanılan … ibaresinin müvekkili aleyhine marka tecavüzü ve haksız rekabet yarattığını, ticaret unvanlarının terkininin gerektiğini, müvekkili ile iltibas ihtimali yarattığını, müvekkili bünyesinde faaliyet gösteren şirketlerden biri olarak algılanmasına sebep olduğunu, müvekkilinin tescilli ve tanınmış çatı markasının ayniyet derecesinde benzerinin ticaret unvanlarında kullanıldığını, gayrımenkul sektörü dahil birçok sektörde faaliyet gösteren müvekkilinden haberdar olan davalı şirketlerin haksız yarar sağlamak için ticaret unvanında kullandığını, bu hususta emsal mahkeme kararları bulunduğunu, -ticaret unvanındaki kullanımdan bağımsız olarak davalıların tescilsiz “…” ve “…” ibarelerini kullanmalarının önlenmesi gerektiğini, markaya tecavüz ve haksız rekabet değerlendirmesinin unvan terkini talebinden ayrı bir talep olduğunu, ticaret unvanının markasal kullanımlarının müvekkilinin tanınmış markalarıyla iltibas teşkil edip etmediğinin araştırılması gerektiğini, müvekkilinin grup şirketi olan …A.Ş. ‘nin 2012/03241 ve 2012/03239 sayılı inşaat hizmetleri ve ürünleri sınıfında tescilli markaları bulunduğunu, bu şirketin gayrımenkul ve inşaat sektörü faaliyetleri arasında yer aldığı şeklinde algılanabileceğini, beyanla kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.Davalılar vekili istinaf dilekçesine karşı cevap vermemiştir.
DELİLLER:Davacı tarafa ait marka tescil kayıtlarından ; … markasının … sayıyla 32,36,37,42,43,44 sınıflarda 5.12.2006 tarihinden itibaren … 2006/66766 sayılı markanın 12. Sınıfta 5.12.2006 tarihinde … ibareli markanın 2012/03241 sayıyla 19,35,36,37. Sınıfta 2012/03239 sayılı … ŞEKİL markasının 19,35,36,37 sınıfta 11.01.2012 tarihinde davacı taraf adına tescilli olduğu kaydın halen geçerliliğini koruduğu anlaşılmıştır. ODTÜ’den celp edilen internet alan adı www….com.tr alan adının 27 ağustos 2009 tarihinde davalı … Ltd. Şti adına tescilli olduğu halen geçerliliğini koruduğu anlaşılmıştır. Dosyaya celp edilen ticaret sicil kayıtlarından; davacı şirketin 24/11/1969 tarihinde tescil edildiği, davalı … şirketinin, ticaret unvanının … San. Ve Tic. Ltd. Şti iken 05/04/2008 tarihli ortaklar kurulu kararı ile, mevcut şekli ile değiştirildiği, davalı … Şirketinin ticaret unvanının … Ltd. Şti.’nin 04/03/2001 tarihinde mevcut şekli ile değiştirildiği, halen geçerliliklerini koruduğu anlaşılmıştır. Mahkemece alınan bilirkişi heyet raporunda; davacı tarafa ait 2006 66766 ve 2006 59094 tescil numaralı “…” markasının tanınmış marka olduğu, davacı tarafça tescilsiz olarak 1995 yılından itibaren kullanıldığı, davalı şirketlerin ticaret unvanındaki ” grup” kelimesinin karıştırma ihtimali bulunduğu terkinine karar verilebileceği, ticaret unvanındaki “…” kelimesinin terkiniyle bu şirket tarafından işletilen www…..com.tr alan adının erişiminin engellenmesine karar verilebileceği beyan edilmiştir.İstanbul Anadolu 1. FSHHM’nin 29/12/2015 tarihli 2015/151 Esas-2015/248 Karar sayılı kararı ile …. San.Tic. Ltd. Şti. Tarafından, … A.Ş. Aleyhine açılan 2006/59094 ve 2006/66766 sayılı markaların hükümsüzlüğü davasının reddine karar verildiği, kararın Yargıtay incelemesinden geçerek 08/12/2017 tarihinde kesinleştiği görülmüştür.
G E R E K Ç E : Davacı vekili davacı adına tescilli … markasının tanınmış marka olduğunu, davalılar tarafından ticaret unvanlarının çekirdek unsuru olarak ve alan adlarında kullanıldığını ayrıca tescilsiz olarak da kullanıldığını ileri sürerek, davalıların alan adından … ibarelerinin terkinini, alan adlarına erişimin engellenmesini, markaya tecavüz ve haksız rekabetin tespiti meni ve önlenmesini hükmün ilanını talep etmiştir.İlk derece mahkemesince unvan terkini talebi yönünden davacının sessiz kalma nedeniyle dava hakkının yitirildiğinden unvan terkini talebinin reddine, ticaret siciline uygun olarak alan adı kullanıldığından alan adı terkin talebinin reddine ve ticaret siciline uygun alan adı kullanıldığı, ihlal niteliğinde bir haksız rekabet ve markasal kullanımın ispat edilemediği gerekçesiyle markaya tecavüz ve haksız rekabete yönelik davanın reddine karar verilmiştir.Davacı vekili mahkemenin bilirkişi raporu almasına rağmen, rapordan farklı karar vermesinin usule uygun olmadığını ileri sürmüşse de, mahkemece unvan terkini ve alan adı terkini taleplerinin, sessiz kalınarak dava açma hakkının yitirildiği gerekçesiyle reddedildiği, mahkemece hukuki değerlendirme yapıldığı, uyuşmazlığın mesleki bilgi ile çözümlenebileceği kanaatiyle usule yönelik istinaf sebebinin yerinde olmadığı kanaatine varılmıştır.Davacı markasının uzun yıllar kullanılarak tanınmış hale getirildiği anlaşılıyorsa da, davalı şirketlerin ticaret unvanlarının tescil tarihleri gözetildiğinde, 24/04/2014 ihtarname tarihi ve 16/07/2014 dava tarihinde, 5 yıldan uzun bir zamandır ticaret unvanlarının Ticaret Sicilde tescilli olduğu, sicil kayıtları aleni olmakla ve fiilen de şirketlerin faaliyette olduğu anlaşılmakla, davacı şirketin ticaret unvanı ve web sitesinden haberdar olmadıkları ve yeni haberdar olduklarının ileri sürülmesinin kabul edilebilir olmadığı, davalı iki şirketin tescil ettirdikleri ticaret unvanı ile yatırım yaptıkları, 5 yıldan fazla bir süre ticaret unvanı ve ticaret unvanının çekirdek unsurunu taşıyan alan adına sessiz kalan davacının, yazılı tarihte dava açmasının MK 2 maddesi ve basiretli tacir davranışına uygun olmadığı kanaatiyle, ticaret unvanı terkini davası ile ticaret unvanının çekirdek unsurunu taşıyan www….com alan adlına yönelik davanın reddi kararına ilişkin, davacı istinaf sebeplerinin reddine karar verilmiştir.Davacı vekilinin istinaf dilekçesinde, davalının … ibaresini tescilsiz olarak ve markasal olarak kullandığını, bu taleplerinin unvan terkini talebinden ayrı olarak değerlendirilmesi gerektiğini ileri sürdüğü, dava dilekçesi ve replik dilekçesi içeriğinde davalı … Ltd. Şti adına tescilli www…..com.tr alan adlı internet sitesi içeriğindeki davalı kullanımına yer verdiği, dilekçelerin davalılara ve davalılar vekiline tebliğine rağmen görsellerin davalı web sitesine ait olmadığı yönünde itiraz edilmediği anlaşılmıştır. Web sitesi ana sayfaya ait olduğu anlaşılan görselde şekil+… ibaresinin markasal kullanıldığı, dava dilekçesi 8 numaralı ekinde yer verilen ve internet sitesinden alındığı anlaşılan görsellerde, anadolu grup” İnşaat ve Mühendislik Hizmetleri” başlığı altında şirketler grubunun faaliyetlerinden bahsedildiği, “… hakkında” başlığı altında şirketin misyonu, güven ve kalitesinden, prensiplerinden bahsedildiği, şirketlerimiz başlığı altında davalı her iki şirketin ticaret unvanı ve iletişim bilgilerine yer verildiği, kullanımın davalı şirketin ticaret unvan kullanımı değil markasal kullanım olduğu, davacı markasının tanınmışlığı ve davacının birçok alanda ve sektörde faaliyet gösteren grup şirketlerinin faaliyetleri ile sıkı bağlılığı da (TPE YİDK 13 Ocak 2010 tarihli kararı) göz önüne alındığında, kullanımın davacı tanınmış markası ile karışıklığa yol açacağı ve markanın tanınmışlığından yararlanma ihtimali yarattığı göz önüne alınarak, davalıların markaya tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti ve meni ile, web sitesi içeriğinden şekil+… ve “…” ibareli markasal kullanım ve görsellerin çıkartılmasına, çıkartılmaması halinde erişimin engellenmesine, davalıların başka markasal kullanımları bulunduğuna dair delil sunulmadığından, sair taleplerin reddine karar verilmesi gerekirken, ispatlanamadığı gerekçesiyle reddine karar verilmesi yerinde görülmemiş, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulüne, kısmen reddine, mahkeme kararının kaldırılmasına, davanın kısmen kabulüne, feragat edilen davanın reddi kararı ile, unvan terkini ve alan adı terkinine ilişkin hükmün aynen tekrarına, markaya tecavüz ve haksız rekabet davasının kısmen kabulüne karar verilmiş, kazanılmış haklar korunarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçe ile:1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KISMEN KABULÜNE KISMEN REDDİNE,2-Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 10.04.2018 tarihli 2017/189 E. – 2018/138 K. sayılı kararının 6100 Sayılı HMK 353/1-b-2 maddesi gereğince KALDIRILMASINA,3-A)-Davalı … Kalıp İskele yönünden davadan feragat edildiğinden feragat nedeniyle davanın REDDİNE,B)-Davalılar … yönünden davalı tarafların ticaret siciline tescil tarihleri dikkate alındığında 5 yıldan fazla bir süre geçip uzun süre sessiz kalındığından sessiz kalma yoluyla hak kaybı söz konusu olduğundan ticaret sicilinden terkin nedenine dayalı taleplerin MK 2 madde gereği REDDİNE,C)-Ticaret siciline uygun alan adı kullanımı olup, alan adının kullanılması ve terkin taleplerinin REDDİNE, D)-Davalılar … şirketlerinin www….com.tr alan adlı internet sitesi içeriğinde şekil+… ve “…” ibaresini markasal kullandıkları anlaşılmakla, markaya tecavüz ve haksız rekabetinin tespitine, kullanımın önlenmesine ve internet sitesi içeriğinden kullanımların çıkartılmasına, çıkartılmaması halinde erişimin engellenmesine, davacı tarafın sair ref taleplerinin REDDİNE, E)-Hüküm kesinleştiğinde masrafı davalıdan alınarak Türkiye çapında yayınlanan gazetelerden birinde ilanına, 4- İlk derece yargılaması yönünden; A)- Markaya tecavüz davası yönünden 59,30 TL, haksız rekabet davası yönünden 59,30 TL, unvan terkini davası yönünden 59,30 TL olmak üzere toplam 177,90 TL karar harcından peşin yatan 25,20 TL’ nin mahsubu ile bakiye 152,70 TL harcın davalılar … şirketinden tahsil edilerek HAZİNE’ye irat kaydına, B)-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan markaya tecavüz ve haksız rekabet davaları yönünden ayrı ayrı 5.900 TL’nin davalılar … şirketinden tahsil edilerek davacıya ödenmesine,C)-Davalı … şirketi lehine 3.145,00 TL ücreti vekaletin davacıdan tahsili, davalı tarafa ödenmesine, Ç)-Davalılar … şirketleri lehine ayrı ayrı, reddine karar verilen unvan terkini davası yönünden 5.900 TL vekalet ücreti taktirine davacıdan tahsil edilerek davalılara ödenmesine,D)-Davacı tarafından yapılan 1.878,15 TL giderin 1/2 oranda 939,08 TL’lık kısmının davalılar … şirketinden tahsil edilerek davacıya ödenmesine, bakiye giderin üzerinde bırakılmasına,E)Davalılar … şirketi tarafından yapılan 50 TL posta giderinin 1/2 oranda 25,00 TL’lık kısmının davacıdan tahsil edilerek davalılara ödenmesine, bakiye giderin üzerinde bırakılmasına,5-İstinaf yargılaması yönünden;A)-İstinaf talebi kabul edildiğinden davacı tarafça yatırılan istinaf harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde iadesine,B)-İstinaf yargılaması için davacı tarafından yapılan 98,10 TL istinaf yoluna başvurma harcı ile 46,43 TL tebligat, müzekkere ve posta giderinin Davalılar … dan alınarak davacıya verilmesine,C)-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti tayinine yer olmadığına, D)-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgilisine ilk derece mahkemesince iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda iş bu kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtayda temyiz yolu açık olmak üzere 03/06/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.