Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2018/2561 E. 2021/969 K. 29.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO : 2018/2561 Esas
KARAR NO : 2021/969 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL 2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ: 21/11/2017
NUMARASI: 2017/286 E. – 2017/341 K.
DAVANIN KONUSU: Marka (Tecavüzün Giderilmesi İstemli)
KARAR TARİHİ: 29/04/2021
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü : DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkiline ait logonun TPE nezdinde 9,14,16,18 ve 26 nolu sınıflarda tescilli bir marka olduğunu, davacı kooperatifin bu markayı mal ve hizmetleri ile tanıtım içeren iş faaliyetlerinde aktif olarak kullandığını, davalı kooperatifin ise müvekkiline ait bu marka logoyu kendi ticari faaliyetlerinde, mal ve hizmetlerinin pazarlanmasında, kendi tanıtımında, kiraya vereceği alanlarda, internet sitesinde, çeşitli toplantılarında ve bir çok belge ve yazılı dokümanlarda müvekkiline ait logoyu aslından ayırt edilemeyecek eklerle kullanarak haksız ve hukuka aykırı bir şekilde müvekkilinin markasına tecavüz ettiğini, bu kullanımların 556 sayılı KHK kapsamında engellenmesi gerektiğini ve ayrıca bu kullanımların TTK anlamında haksız rekabet teşkil ettiğini belirterek; davaya konu logonun davalı tarafından kullanılmasının marka hakkına tecavüz teşkil ettiğinin tespitini, bu marka logonun davalı kooperatifin internet sitesinde, toplantılarındaki çeşitli araç gereçlerinde, her türlü iş ürünlerinde, mal veya hizmetlerinde ve bunun gibi kullanılan diğer mecralarda bu logonun kullanılmasının yasaklanmasına, silinmesini ve kaldırılması, davanın kabulü halinde hükmün üç tane gazetede ilanına, davalıya ait www…..com.tr isimli internet sitesinin yayının durdurulmasını talep etmiştir.
CEVAP; Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın müvekkiline usulüne uygun olarak tebliğ edilmediğini, davadan 20/06/2016 tarihinde haberdar olduklarını, bu sebeple davaya cevap vermek ve itirazlarını bildirmek üzere süre verilmesini, davalı müvekkil kooperatifin davacı tarafından tescil edildiği iddia edilen logoyu kullanmadığını, müvekkili Kooperatifin … gıda sitesinin yasal yöneticisi olduğunu, mega center işletme yazılı bir logo kullandığını, başka diğer logoları da kullandığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
MAHKEME KARARI; İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 21/11/2017 tarihli 2017/286 Esas- 2017/341 Karar sayılı kararıyla; “Davacı tarafından davalı … aleyhine açılan davanın kabulü ile, davalının dava tarihi itibarıyla logonun kullanımının marka hakkına tecavüz oluşturduğunun tespitine, söz konusu logonun internet sitesi araç gereç iş ürünleri, mal ve hizmetlerde vs. Mecralarda kullanımının yasaklanarak silinmesine ve kaldırılmasına,-Davalının http: // www…..com.tr adlı sitesinde davacıya ait markanın kullanıldığı görsellerin içerikten çıkartılmasına, mümkün olmadığı takdirde siteye erişimin engellenmesine,-Masrafı davalıdan alınmak üzere kesinleşen hüküm özetinin yurt çapında yayın yapan tirajı en yüksek 3 gazeteden birinde bir kez ilanına” karar verilmiştir.
İSTİNAF BAŞVURUSU;Davalı vekilinin süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; davanın taraflarının Kooperatif olduğunu, Kooperatif Kanunu 1. Maddesinden anlaşılacağı üzere, Kooperatiflerin ortaklarının ihtiyaçlarını karşılamak için kurulmuş tüzel kişiler olduğunu, kar amaçlarının bulunmadığını, kimseyle rekabet etmediklerini, ortaklarının menfaatlerini korumak amacıyla kuruldukları için rekabet etmelerinin söz konusu olamayacağını, mahkeme kararında haksız rekabetten söz edilerek davanın kabulüne karar verilmesinin yasaya açıkça aykırı olup hükmün bozulması gerektiğini, -davacının logosunun hiçbir zaman kullanılmadığını, internet sitesinde yer alan haberde kullanılan görsellerin Kooperatif ile ilgisinin bulunmadığını, internet sitesinde yapılan faaliyetlerin haber olarak verildiğini, haksız rekabet ve marka hakkına tecavüzden söz edilemeyeceğini, -bilirkişinin sadece internet sitesinde inceleme yaptığını, Kooperatif adresinde inceleme yapmadığını , raporun hüküm kurmaya elverişli olmadığını, karara esas alınamayacağını,-müvekkili Kooperatife tebligatın usulüne uygun olarak yapılmadığını, davadan geç haberdar olduklarını, -davacı adına tescilli markanın sadece logodan ibaret olduğunu, müvekkilinin kullandığı logonun davacı logosuna benzemediğini, müvekkilinin isminde yer alan “…” ifadesi ile birlikte kullanıldığını, bir an için aynı logonun kullanıldığı düşünülse dahi 556 Sayılı KHK 8/4 maddesi gereğince davacı adına tescilli marka ile müvekkilinin kullanım alanının farklı sınıflarda olduğundan, benzerlik iltibas yada ürünlerin karıştırılmasının söz konusu olmadığını, ticari kaygının da söz konusu olamayacağını beyanla kararın kaldırılarak davanın reddini talep etmiştir.Davacı vekili istinaf dilekçesine karşı cevap vermemiştir.
DELİLLER;Dosyaya sunulan marka tescil belgesinden, davacı adına tescilli 07/04/1993 başvuru tarihli 142165 başvuru numaralı şekil markasının, 09/14/16/18/26. Sınıflarda “Afiş, broşür, kart, tabela, rozet,plaket, takvim, ajanda, anahtarlık ve naylon poşet.” emtialarında ticaret markası olarak tescilli olduğu ve yenilenerek geçerliliğini sürdürdüğü anlaşılmıştır.Mahkemece Bilgisayar Programcısı Bilirkişi’den alınan 18/04/2016 tarihli raporda; davalıya ait web sitesi incelenmiş, web sitesinin ana sayfasında siyah renkli büyük M harfi üzerinde kırmızı ters üçgen ve içerisinde işletme yazan bir logonun kullandığı, bu logonun web sitesinin iletişim bölümünde haritada yer işaretlemede de kullanıldığı, web sitesinde bulunan resimler sayfası incelendiğinde yardım kampanyaları için kullanılan pankartlarda bu logonun kullanıldığı, 2013-2014 yılına ait kurul toplantılarında bu logonun işletme yazısı olmadan kullandığı, … Derneği toplantılarında arka plan fonu olarak bu logonun kullanıldığı beyan edilmiştir.Mahkemece marka vekili bilirkişiden alınan 29/06/2017 tarihli raporda; bilirkişi incelemesi esnasında söz konusu resimler ve görsellerin web sitesinden neredeyse tamamen kaldırıldığının tespit edildiği, ancak davalı http://www ….com.tr/reklam.html de yer alan ‘Tem Yönü Reklam Alanları”, “Yaya Köprü Reklam Alanları”, “Kule Arkası Reklam Alanları”, “Kule Arkası Reklam Alanları” isimli bölümlerin yanında yer alan görsellerde davacının markasını aynen kullanmaya devam ettiğinin tespit edildiği, 18/04/2016 tarihli raporda tespit edilen web sitesindeki kullanımların davacının marka hakkını ihlal ettiği beyan edilmiştir.
G E R E K Ç E :Marka hakkına tecavüzün tespiti, önlenmesi ve refi talepli davada, ilk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiş, davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.Davalı vekili yargılama sırasında ibraz ettiği 21/06/2016 tarihli dilekçesinde ve istinaf dilekçesinde, davalı Kooperatife yapılan tebligatın usulüne uygun olmadığını davaya cevap veremediklerini beyan etmişse de, dava dilekçesi, tensip zaptı ve bilirkişi raporu ile duruşma gününü bildirir tebligatların, tebligat almaya yetkili olduğunu beyan eden işyeri çalışanına tebliğ edildiği, vekilin yeniden süre verilmesi talebinin mahkemenin 21/06/2016 tarihli ön inceleme duruşmasında reddine karar verildiği anlaşılmakla yerinde görülmemiştir.Davacı vekilinin dava dilekçesi içeriğinde, davalının davacının yüksek tanınırlık seviyesine getirdiği logonun kullanılarak, logonun algı gücünden faydalanılarak TTK’da düzenlenen haksız rekabet hükümlerinin de ihlal edildiğini ileri sürdüğü anlaşılmışsa da, netice-i talebinde haksız rekabet hükümlerine dayanmamış, dava dilekçesindeki; “davalı Kooperatifin internet sitesinde, toplantılarındaki çeşitli araç ve gereçlerinde, her türlü iş ürünlerinde, mal ve hizmetlerinde ve bunun gibi kullanılan diğer mecralarda logonun kullanılmasının yasaklanması , silinmesi ve kaldırılması” talebini marka hakkına tecavüz hükümlerine dayandırmıştır. Davacı tarafça haksız rekabete dayalı olarak açılmış bir dava bulunmadığından, mahkemenin davalı kullanımlarının haksız rekabet teşkil edip etmediğini değerlendirerek, kararının gerekçesinde “davalının web sitesinde yer alan kullanımları nedeniyle eylemin TTK 54. Madde ve TTK 55/1-a (4) anlamında haksız rekabete sebebiyet verdiğini” açıklaması yerinde olmamıştır. Kaldı ki davacı vekili dava dilekçesinde, davacı Kooperatifin faaliyetlerinde bu logoyu kullandığını beyan etmişse de, bu yönde dosyaya delil de sunmamıştır.556 Sayılı KHK 9. Madde de, “marka tescilinden doğan hakların kapsamı” belirlenirken, marka sahibinin markasının aynısı yahut benzerinin, aynı ve/veya benzer mal ve hizmetlerde ilişkilendirme ihtimali de dahil, iltibas yaratacak şekilde kullanılmasını önleyebileceği düzenlenmiştir. Tanınmış markalarda ise MarKHK 8/4 maddesi gereğince, markanın tanınmışlığı nedeniyle haksız bir yararın sağlanacağı, markanın itibarının zedeleneceği veya markanın ayırt edici karakterini zedeleyici sonuçlar doğurabileceği durumlarda, genişletilmiş korumadan yararlanabileceği düzenlenmiştir.Davacı Kooperatif adına 07/04/1993 başvuru tarihli 142165 başvuru numaralı şekil markasının, 09/14/16/18/26. Sınıflarda “Afiş, broşür, kart, tabela, rozet, plaket, takvim, ajanda, anahtarlık ve naylon poşet.” emtialarında ticaret markası olarak tescilli olduğu anlaşılmaktadır. Davalı web sitesinde inceleme yapılarak düzenlenen 18/04/2016 tarihli bilirkişi raporunda ise, davalının web sitesi başlığında; “logo+ …Ticaret Merkezi” şeklinde kullanıldığı, logonun web sitesi iletişim bölümünde haritada yer işaretlemede kullanıldığı, web sitesinde bulunan resimler sayfasında yardım kampanyaları için kullanılan pankartlarda bu logonun kullanıldığı, 2013-2014 yılına ait kurul toplantılarında bu logonun işletme yazısı olmadan kullandığı, … Toptancıları Derneği toplantılarında arka plan fonu olarak kullanıldığı anlaşılmıştır. Marka en basit tanımıyla, bir işletmenin mal ve hizmetlerini, bir başka işletmenin mal ve hizmetlerinden ayırmak için kullanılan işaretlerdir. Davalı tarafça davacının tescilli logosunun tescilli olduğu “Afiş, broşür, kart, tabela, rozet,plaket, takvim, ajanda, anahtarlık ve naylon poşet.” emtialarında markasal kullanıldığı ispatlanamamış, davacı markasının tanınmış olduğu iddia ve ispat edilmemiştir. Davalı Kooperatifin … İstanbul … olduğu, web sitesi içerisinde davacı markasını oluşturan logonun ayniyet derecesinde benzerinin, Kurumsal Logo olarak davalı Kooperatifin faaliyetlerinde kullanıldığı anlaşılıyorsa da, haksız rekabete dayalı dava açılmadığı, logonun davacının markasının tescil sınıfında kullanılmadığı anlaşıldığından, markaya tecavüzün tespiti, meni ve ref’ine yönelik davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi yerinde görülmemiş, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile, kararın 6100 Sayılı HMK 353/1-b-2 maddesi gereğince kaldırılmasına, Markaya tecavüzün tespiti, meni ref’i, hükmün ilanı talepli davanın reddine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçe ile:1-Davalı vekilinin istinaf isteminin esastan KABULÜNE,2-6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-2 maddesi gereğince İSTANBUL 2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ’nin 21/11/2017 tarihli 2017/286 E. – 2017/341 K. sayılı kararının KALDIRILMASINA,3- Markaya tecavüzün tespiti, men’i, ref’i, hükmün ilanı talepli davanın reddine 4-İlk derece yargılaması yönünden; A)-Alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 29,20 TL harcın mahsubu ile bakiye 30,10 TL harcın davacıdan tahsil edilerek Hazine’ye irat kaydına,B)-Davacı tarafça yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,C)-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davalı yararına hesap olunan 5.900,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine, D)-Davalı tarafından yapılan 600,00TL bilirkişi ücreti yargılama giderinin davacıdan tahsil edilerek davalıya ödenmesine,E)-Yatırılan gider avanslarından kullanılmayan kısmının talep halinde ve karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine, 5-İstinaf yargılaması yönünden; a-Davalı vekilinin istinaf talebi kabul edildiğinden, istinaf peşin harcının talep halinde iadesine,b-İstinaf yargılaması sırasında davalı tarafından yapılan 98,10 TL istinaf yoluna başvurma harcı ile 52,23 TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 150,33 TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, c-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,ç-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilk derece mahkemesince taraflara iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda iş bu kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere 29/04/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.