Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2018/2525 E. 2019/1346 K. 20.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2018/2525 Esas
KARAR NO : 2019/1346
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 21/03/2017
NUMARASI : 2016/823 E. – 2017/293 K.
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 20/06/2019
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü :Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirkete ait … plaka nolu aracın davalı şirkete ait akaryakıt istasyonundan akaryakıt aldığını, petrol istasyonunda çalışan pompa görevlisinin araca motorin yerine benzin koyduğunu, araca yakıt konulduktan sonra arıza yaptığını ve yapılan kontrolde araçta yanlış yakıt kullanımından kaynaklı motor arızası meydana geldiğinin tespit edildiğini, aracın … onarılarak 14.958,84 TL tutarında fatura edildiğini, davalı tarafın bu zararından sorumlu olduğunu, müvekkili şirketin araç kiralama işi ile iştigal ettiğini, … plakalı aracın kiracı firmanın kullanımındayken hasara uğradığını, müvekkili şirketin söz konusu hasar nedeniyle bu aracın yerine kiracıya aracın 5 günlük tamir süresi boyunca yeni bir araç ikame etmek zorunda kaldığını, aracın günlük kira bedeli 165,00 TL olduğunndan müvekkilinin 5 günlük 825,00 TL’lik kar kaybından da davalı tarafın sorumlu olduğunu, müvekkilinin … plakalı aracına yanlış yakıt konulması sebebiyle meydana gelen 14.958,84 TL hasar bedelinin davalılardan, hasar tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsilini, 825,00 TL olan kazanç kaybı bedelinin davalı … A.Ş.’den hasar tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte tahsilini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı … vekili cevap dilekçesinde; Gerçek zarar miktarlarının ve sorumluluğun tespiti ile sorumluluklarının poliçe limiti ile sınırlandırılmasını, fahiş taleplerin ve faiz taleplerinin reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı … A.Ş. vekili cevap dilekçesinde; Davacı ile aralarında sözleşme ilişkisi bulunması nedeniyle olayın haksız fiile değil sözleşme ilişkisine dayalı olduğunu, genel mahkemelerin yetkili olduğunu, mahkemenin yetkili olmaması nedeniyle yetkili mahkemelerinin İstanbul Mahkemeleri olması nedeniyle davanın Yetkisizlik nedeniyle reddine, haksız hukuki dayanaktan ve kanıt yeteneğinden yoksun olarak ikame edildiği sabit olan davanın esastan reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. İstanbul Anadolu 8.Asliye Ticaret Mahkemesinin 21.03.2017 tarihli 2016/823 E. – 2017/293 K.sayılı kararıyla; “davacı tarafın söz konusu petrol istasyonundan akaryakıt alındığını, yanlış akaryakıt konulması nedeniyle araçta hasar meydana geldiğini beyan etmiş olması karşısında taraflar arasında sözleşme ilişkisinin bulunduğunu, bu nedenle öncelikle genel yetkili mahkemelerin yetkili olduğunu, davalılardan ….A.Ş. adresinin Bağcılar olması nedeniyle ve süresinde yetki itirazında bulunduğundan, davalı … A.Ş. açısından İstanbul mahkemelerinin yetkili olması nedeniyle yetkisizlik verilmesi gerektiğini, davalı … şirketinin yetki itirazı bulunmamış olsa da, diğer davalı … şirketinin adresinin Sarıyer olduğunu, HMK’nın 7. maddesinde davalı birden fazla ise davanın bunlardan birinin yerleşim yerinde açılabileceğinin belirtildiğini, davalı … A.Ş.’nin davalı … şirketi nezdinde Akaryakıt Servis İstasyonu Yangın Sigorta Poliçesi kapsamında sigortalı olduğunu, davacının haklılığı halinde her iki şirketin müteselsil sorumluluklarının bulunabileceğini, dava sigorta şirketi açısından tefrik edildiğinde aynı olay sebebiyle iki farklı yargılama sonucunda farklı oranlarda kusur ve zarar oranının belirlenmesi ihtimali, ayrıca usul ekonomisi gereği tek yargılama yapılmasının taraflar açısından da uygun olduğunu” gerekçe göstererek dava dilekçesinin her iki davalı yönünden de yetki nedeniyle reddine, mahkemenin yetkisizliğine, yetkili mahkemenin İstanbul Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi olduğuna karar vermiştir.Davacı vekilinin süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; cevaba cevap dilekçelerinde belirttikleri üzere HMK’nın 16/son maddesi gereğince, haksız fiilden kaynaklanan davalarda, zarar görenin yerleşim yerinin de yetkili olduğunu, müvekkili şirketin Tuzla’da olup mahkemenin yetkili olduğunu,-Davalılardan sadece … yetkisizlik iddiasında bulunduğunu, diğer davalı …’nın yetki itirazında bulunmadığını, mahkemenin sadece yetki itirazında bulunan taraf yönünde karar vermesi gerekirken her iki davalı hakkında da karar vermesinin hukuka aykırı olduğunu, … Sigorta’nın yetki itirazında bulunmaması nedeniyle mahkemenin yetkisizlik kararı vermesinin hukuka ve Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarına aykırı olduğunu beyanla mahkeme kararının kaldırılmasını istemiştir. Davalılardan …A.Ş. vekili istinafa cevabında; davacının taraflar arasındaki uyuşmazlığın yasal sebebini haksız fiil sorumluluğu gibi göstermeye çalışsa da, taraflar arasındaki uyuşmazlığın müvekkili şirkete ait “… Cad. No: …, …, Bağcılar / İstanbul” adresinde yer alan akaryakıt alımından kaynaklandığını, davacının akdin varlığını kanıtlamak için yazarkasa fişini dosyaya ibraz ettiğini, taraflar arasında sözleşme ilişkisi bulunduğu durumlarda, haksız fiil sorumluluğuna başvurulmasına imkan bulunmadığını, HMK’nın 10.maddesinde de, genel yetkili mahkemenin yanı sıra sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinde de dava açılabilir denildiğini, taraflar arasında akdedilen sözleşmenin akaryakıt alım satımına ilişkin olduğunu ve akaryakıt istasyonunun bulunduğunu yerde ifa edileceğini, akaryakıt istasyonunun da İstanbul- Bağcılar adresinde bulunduğundan, yerel mahkemenin verdiği yetkisizlik kararının gerek HMK’nın 6 ve 10. maddesinde gereği olduğunu, … yönünden davanın tefrik edilmeyerek her iki davalı yönünden yetkisizlik kararı verilmesinin, somut olayın koşulları ve usul ekonomisine aykırı olduğunu, beyanla istinaf başvurusunun reddini istemiştir.Davalı … istinaf başvurusuna cevap vermemiştir.
G E R E K Ç E :Davacı vekili dava dilekçesi ile , müvekkilinin aracına davalı … A.Ş.’nin iş yerinde “motorin” yerine “benzin” konulması nedeniyle uğradığını ileri sürerek, toplam 15.783,84 TL zararın tazmini talebiyle …A.Ş. ‘ne ve sigorta poliçesi kapsamında davalı …. aleyhine tazminat davası açmıştır. Davalılardan … A.Ş. vekilinin süresinde cevap dilekçesi ibrazı ile müvekkili şirketin davanın açıldığı tarihte ticaret siciline kayıtlı adresinin “…/İstanbul” olduğundan bahisle mahkemenin yetkisine itiraz ettiği, İstanbul Mahkemelerinin yetkili olduğunu beyan ettiği, ilk derece mahkemesinin de kararının gerekçesinde; davanın taraflar arasında sözleşme ilişkisi bulunması nedeniyle genel yetkili mahkemede açılması gerektiği, davalılardan …A.Ş. adresinin Bağcılar olması nedeniyle İstanbul Mahkemelerinin yetkili olduğu ve diğer davalı hakkında tefrik kararı verilmesi halinde farklı kararlar verilebileceği, usul ekonomisi ilkeleri gereğince her iki davanın birlikte görülmesi gerektiği gerekçeleriyle her iki davalı hakkında da yetkisizlik kararı verdiği anlaşılmıştır.İlk derece mahkemesinin gerekçesinde, yetki itirazında şirket merkez adresinin Maslak/İstanbul’da bulunduğu beyan edilmesine rağmen, adresin Bağcılar olduğunu açıklayarak, yetkili mahkemenin İstanbul Mahkemeleri olduğuna karar vermesinin çelişki yarattığı ayrıca yetki itirazında bulunmayan davalı hakkında da yetkisizlik kararı verilmesinin doğru olmadığı kanaatine varılmıştır.Dairemizce yapılan incelemede, davalı …A.Ş. Ticaret sicilde kayıtlı şirket merkezi Maslak/İstanbul’da bulunmakla, davalı tarafça da yetki itirazında bulunulurken dosyanın HMK’nın 6. maddesi gereğince yerleşim yeri adresinin bağlı bulunduğu İstanbul Ticaret Mahkemeleri yetkili mahkeme olarak gösterilmekle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile mahkeme kararının kaldırılmasına, bu davalı yönünden davalının itirazında bildirdiği adrese göre yetki itirazının değerlendirilerek karar verilmesi, diğer davalı yönünden de yetki itirazında bulunulmadığından mahkemenin yetkisi kesinleşmekle, tefrik kararı verilerek ayrı bir esasa kaydedilerek davanın kaldığı yerden görülmesi için dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan nedenlerle:1-Davacı vekilinin istinaf isteminin kabulü ile, İstanbul Anadolu 8.Asliye Ticaret Mahkemesinin 21.03.2017 tarihli 2016/823 E. – 2017/293 K.sayılı kararının 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-3 maddesi gereğince KALDIRILMASINA, -Yargılamaya devam olunmak üzere, dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 2-İstinaf talebi kabul edildiğinden, istinaf peşin harcının talebi halinde davacı tarafa iadesine,3-İstinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin, ilk derece mahkemesince esas hükümle birlikte değerlendirilmesine, 4-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 20/06/2019 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.