Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2018/2481 E. 2021/836 K. 16.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2018/2481 Esas
KARAR NO : 2021/836 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 09/04/2018
NUMARASI : 2017/718 E., 2018/400 K.
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 16/04/2021
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili; davacı aleyhine verilen ihtiyati haciz kararının İstanbul 21.İcra Müdürlüğünün…E.sayılı dosyasında takibe konulduğunu, ancak söz konusu çekin bankaya ibraz edilmesine rağmen banka tarafından el konulduğundan arkası yazılamadığını, bu nedenle borçlular hakkında adi takip yaptıklarını ve davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, müvekkilinin çekte cirantacı olduğunu, iyi niyetli üçüncü kişi olduğunu, keşidecinin çekten dolayı birinci derecede sorumlu bulunduğunu, davalı keşidecinin sebepsiz zenginleştiğini, TTK’nın 732.maddesi uyarınca, sebepsiz zenginleşme hükümleri doğrultusunda itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili; dava konusu çekin müvekkili tarafından keşide edilerek …. Ltd Şti ye verildiğini, çekin bu şirkette iken çalındığını, akabinde Osmancık AHM’de açılan dava sonunda çekin iptaline karar verildiğini ve kararın 06.09.2016 tarihinde kesinleştiğini, çek iptalini sağlayan hamil …n Ltd şirketinin müvekkiline müracaat ettiğini ve müvekkilinde çek bedelini bu şirkete ait hesaba ödediğini bildirerek davanın reddini istemiştir. Mahkemece toplanan delillere göre; davalının çeki keşide ederek dava dışı …şirketine verdiğini, çekin bu şirket elinde iken zayi olduğunu, davalı keşidecinin de zayi kararına istinaden davacı dışı şirkete ödeme yaptığını, sebepsiz zenginleşmediği gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiş, kararı davacı vekili istinaf etmiştir. Davacı vekili istinafında; müvekkilinin çek zayi davasında taraf olmadığı için kararın müvekkilini bağlamayacağını, çekin davası sırasında ibrazı halinde davacıya istirdat davası açmak üzere süre verileceğini ve davanın konusuz kaldığından reddedileceğini, somut olayda çekin dava devam ederken ibraz edildiği, çekin arkasına zayi davası ile ilgili şerh verilmeksizin banka tarafından el konulduğunu, müvekkilinin bu davadan haberdar olmadığını, dolayısıyla çekin zayi olmadığının mahkemeye bildirilmediğini, davalının zayi kararını gerekçe göstererek dava dışı kişiye ödeme yapmasının hukuka aykırı olduğunu, ayrıca çekin bankaya ibraz edildiği tarihteki fotokopisinde dava dışı Osmancık şirketinin cirosunun mevcut olmadığını, çek metninden çekin Osmancık şirketine verildiğinin anlaşılamadığını, dolayısıyla çekin ticari ilişki sebebiyle Osmancık şirketine verildiğinin subuta ermediğini, çekin keşidecisi olan davalının müvekkilinin çeki ibraz etmesiyle müvekkilinden haberdar olduğunun açık olduğunu, bu durumda davalının kendisini sorumluluktan kurtarmak için çek bedeli için tevdi mahalli kaydettirmesi gerektiğini, davalının kusurlu ve kötüniyetli olarak çek bedelin şirketine ödediğini, mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu bildirmiştir.
İstanbul 10.ATM’nin 2017/248 D.İŞ sayılı dosyasında davacının talebi üzerine dava konusu çek ile ilgili ihtiyati haciz kararı verildiği görülmüştür.
Davacı tarafından davalı ve dava dışı kişiler aleyhine 30.000 TL bedelli çeke dayalı olarak ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı vekilinin borcun bulunmadığından bahisle itiraz ettiği ve takibin durduğu görülmüştür. Takibe konu çekin 30.05.2016 tarihli 30.000 TL bedelli olduğu, keşidecisinin davalı olup hamiline düzenlendiği, çek arkasındaki cirantaların ise Tekstil …ltd şirketi, …i Çorap – E…ayretli ve davacı olduğu, çekin fotokopisinde davacıdan sonra Büyükçekmece CBS kaşesinin ve 31.10.2016 tarihinin yazılı olduğu görülmüştür.
Osmancık AHM’nin 2015/2325 E. – 2016/1359 K.sayılı ilamının incelenmesinde; davacın San…Ltd olup, hasımsız çek iptali davası olduğu, aralarında dava konusu çekinde bulunduğu, birçok çekin zayi nedeniyle 25.08.2016 da iptaline karar verildiği, kararın 06.09.2016 tarihinde kesinleştiği görülmüştür.
Davalı tarafça cevap dilekçesi ekinde sunulan Belge 1 başlıklı belge ile aralarında dava konusu çeklerinde bulunduğu çeklerin ticari ilişki nedeniyle davalıya verildiği, davalı tarafından ticari ilişki çerçevesinde verilen çek bedellerinin…Ltd şirketine ödeneceğinin belirtildiği görülmüştür.
Cevap dilekçesi ekinde sunulan dekont fotokopisinde; davalının hesabından dava dışı ….ak Pet Oto hesabına 05.10.2016 tarihinde 30.000 TL ödeme yapıldığı, açıklama kısmında “1833720 no’lu 30.05.2016 tarihli çek bedeli” yazıldığı görülmüştür. Dosyada bulunan Osmancık ACM’nin 2016/356 E. – 2016/136 K.sayılı ilamının incelenmesinde; sanıkların bina içinde hırsızlık yaptıkları gerekçesiyle cezalandırılmasına karar verildiği görülmüştür.
GEREKÇE:
Dava, 6102 sayılı TTK’nun 732.maddesi uyarınca sebepsiz zenginleşme iddiasına dayalı itirazın iptali davasıdır.
Dava konusu çek fotokopisinin incelenmesinde, keşidecisi davalı olup çekin hamiline düzenlendiği, çekin arkasında yer alan ciro silsilesinin incelenmesinde ise en son hamilin davacı olduğu ve davacının isminden sonra Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığının kaşesi ve 31/10/2016 tarihinin yazılı olduğu görülmüştür.Davacı taraf davalı keşidecinin çek nedeniyle sebepsiz zenginleştiğini iddia etmiş, davalı taraf ise çekin kendisi tarafından verildiği, dava dışı …td. Şti’nin elindeyken çalındığını ve adı geçen tarafından alınan çek iptali kararına istinaden bu şirket hesabına ödeme yapıldığını savunmuştur. Her ne kadar dosya içerisinde davalı tarafından dava dışı … San. Ltd. Şti.hesabına açıklamalı bir şekilde çek bedelinin 05/10/2016 tarihinde ödendiği sabitse de, dava konusu çekin fotokopisinin incelenmesinde davacının çekte düzgün ciro silsilesi ile hamil bulunduğu anlaşılmaktadır. Ancak davacı çeki bankaya ibraz ettiklerinde banka tarafından el konulduğunu ileri sürmüştür. Dosyadaki yazışmalardan çekin Osmancık Başsavcılığı’nda kayıtlı bulunan 2016/189 sayılı soruşturma dosyası içinde bulunduğu anlaşılmıştır. Bir çekte iki ayrı hamil bulunamayacağından davacının çekin bankaya ibrazında el konulduğu iddiası üzerinde durularak çeke el konulup konulmadığı, hazırlık soruşturmasının konusunun ve tarafların kim olduğunun araştırılması, davacı tarafa Osmancık Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2015/2325 Esas -2016/1359 Karar sayılı çek iptali kararının iptali için imkan verilerek ve bu davanın sonucunun beklenilmesi ile davalı tarafın ödemesinin kötü ödeme kapsamında kalıp kalmadığı üzerinde durularak tüm deliller birlikte değerlendirildikten sonra varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
Açıklanan bu hususlar gözetildiğinde davacı vekilinin istinaf talebinin kabulü gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :
Davacı vekilinin istinaf talebinin KABULÜNE,
İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 09/04/2018 tarihli 2017/718 Esas- 2018/400 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
Yukarıdaki gerekçede işaret edildiği üzere araştırma ve inceleme yapılarak tüm deliller birlikte değerlendirildikten sonra varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine İADESİNE,
İstinafa geliş aşamasında davacı tarafından peşin olarak yatırılan 35,90 TL harcın talebi halinde ilk derece mahkemesince davacıya iadesine,
İstinafa geliş aşamasında davacı tarafından peşin olarak yatırılan 98,10 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile 45,50 TL posta ve tebligat gideri olmak üzere toplam 143,60 TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından istinaf aşaması için ayrıca avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nun 353/1-a-6 maddesi gereğince oy birliği ile ve kesin olarak karar verildi. 16/04/2021