Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2018/2471 E. 2021/963 K. 29.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2018/2471 Esas
KARAR NO: 2021/963 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL 1.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ: 12/04/2018
NUMARASI: 2016/81 E. – 2018/153 K.
DAVANIN KONUSU: Marka (Manevi Tazminat İstemli) Marka (Maddi Tazminat İstemli)
KARAR TARİHİ: 29/04/2021
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü : DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde; Davacının TPMK nezdinde 2015/07343 çoklu nolu tasarımlarının tescilli olduğunu, bu tasarımlardan özellikle 2, 4 ve 8 sıra nolu tasarımların aynısı ve/veya ayırt edilemeyecek derecede benzerlerinin davalı tarafından izinsiz ve hukuka aykırı olarak kullanıldığını, İstanbul 2. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin 2015/100 D. îş sayılı dosyasında yapılan tespit sonrasında 2015/07343-8 sıra nolu tasarımın, benzeri olduğu değerlendirilen 1 ürünün bulunduğunu, diğer 2 ve 4 sıra nolu ürünlerinde aynen kullanıldığının kendileri tarafından tespit edildiğini, 554 sayılı KHK 52/2-a uyarınca tasarımdan doğan haklara tecavüz edenin rekabeti olmasaydı tasarım hakkı sahibinin tasarımı kullanması ile elde edebileceği muhtemel gelire göre tazminat hesaplanmasının yapılmasını, tasarıma tecavüzün ve haksız rekabetin önlenmesini, tecavüze konu ürünlerin toplatılmasını, talimat yoluyla davalı şirket adresinde inceleme yaptırılarak 2 ve 4 nolu tasarımlarının bulunup bulunmadığının tespitini, fazlaya dair haklar saklı kalmak kaydıyla, şimdilik 1.000,00 TL maddi tazminatın ve 20.000,00 TL manevi tazminatın tecavüz ve haksız rekabet filinin vuku bulduğu tarihten itibaren işleyecek yasal faiz ile davalıdan tahsiline, itibar kaybından ötürü ayrıca mahkemece takdir edilecek itibar tazminatına da hükmedilmesini ve hükmün ilanına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP; Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, ürünün depoda bulunduğunu, satışa sunulmadığını, bu nedenle tazminat isteminin hukuka uygun bulunmadığını, ayrıca tasarımın ilan tarihi ile arama yapılan tarih dikkate alındığında davalının tasarım ihlali kastı ile hareket etmediğinin de açık olduğunu beyan etmiştir.
MAHKEME KARARI; İstanbul 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 12/04/2018 tarihli 2016/81 Esas- 2018/153 Karar sayılı kararıyla; ” Davacının TPE nezdinde başvurusunu 04/11/2015 tarihinde yaptığı, tescilin de 04/11/2015 tarihinde gerçekleştiği, tespit tarihinin ise tasarım tescil tarihinden sonra 21/12/2015 tarihli olup, yayın tarihi olan 01/01/2016 tarihinde yapıldığını, ancak davalı ürününü ticari amaçla tespit tarihinden önce almış olmakla, desenin esasen kamuya sunulmuş dolayısıyla taklidi dahi yapıldığını, basiretli tacir kriterinden hareketle dahi davalının, davacının ürününü bu alanda faaliyet göstermesi nedeniyle bilmesi gerektiğini, Değişik iş dosyasında bilirkişi tarafından işyerinin fotoğraflaması yapıldığını ve işyerinin salt bu alanda faaliyet gösteren bir işyeri olduğunu, davacının internet sitesinde bu ürünlerin daha önceden yayınlandığının bilirkişi raporu kapsamından anlaşıldığını, tespit tarihinin tescil tarihinden önce olmasının, sunulu kataloğ , kamuya sunulma hususları da bir arada değerlendirildiğinde endüstriyel tasarıma tecavüz ve haksız rekabet eyleminin sabit olduğunu ” gerekçesinde açıklayarak; “Davacının endüstriyel tasarım hakkına tecavüzün ve haksız rekabetin tespitine ve tecavüzün önlenmesine, tasarıma konu ürünlerin kullanımının ve piyasaya sürülmesinin önlenmesine,- Tasarım hakkına haklarına tecavüz nedeniyle BK hükümleri de dikkate alınarak 1000 TL maddi tazminatın ve 1000-TL manevi tazminatın haksız fiilin vuku bulduğu tespit tarihi olan 21.12.2015 tarihinden itibaren yasal faiz ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,-Manevi tazminatta fazlaya ilişkin istem ile itibar tazminatının yasal şartları oluşmadığından bu yöndeki istemin reddine” karar verilmiştir.
İSTİNAF BAŞVURUSU; Davalı vekilinin süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; eşarp piyasasında bulunan üreticilerin, desen ihtiyaçlarını desinatörlerden karşıladıklarını, bazen bir üretici firmaya satılan desen ve tasarımların görsel küçük kompozisyon değişiklikleri ile başka üreticilere de satılabildiğini, bazen de abone oldukları binlerce desen ve görselin bulunduğu shutter stoe isimli internet sitesinden ücretsiz alarak kullandıklarını, 8 nolu desenin de desinatörler tarafından müvekkiline sunulduğunu, müvekkilinin talepte bulunan firmaya ait olduğunu bilmeden kullandığını,-tespiti istenen desenin tescilli olmayıp başvuru aşamasında bulunduğunu, 3 aylık itiraz süresinin dolmadığını, -talepte bulunan şirket tarafından, delil tespitinden önce müvekkiline başvuruda bulunulmadığını, 554 Sayılı KHK 48. Maddesi gereğince başvuru sahibinin davayı açabilmesi için yayınlanma şartı arandığını, bunun istisnasının ilgili kişiye ihbarda bulunulması olduğunu, müvekkilinin iyi niyetli olduğunu, başvuru tarihinin 04/11/2015 olup, delil tespitine konu eşarbın üretiminin 2015/Haziran-Temmuz ayları olduğunu, 8 nolu ürünün davacının iç bünyesinde bulunan katalogda bulunmasının müvekkili tarafından bilindiği anlamına gelmeyeceğini beyanla mahkeme kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Davacı vekili istinaf dilekçesine cevap vermemiştir.
DELİLLER;TPMK’dan celp edilen kayıtlardan, 2015/07334 nolu, desen çoklu tasarımının davacı adına 04/11/2015 tarihinde başvurusunun yapıldığı, tescilinin 04/11/2015 tarihinde yapıldığı ve 01/01/2016 tarihli bültende yayınlandığı anlaşılmıştır. İstanbul 2. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin 2015/100 D. İş sayılı dosyasında, davalı adresinde 21/12/2015 tarihinde bilirkişi incelemesi yapıldığı, 23/12/2015 tarihli bilirkişi raporunda: davalı adresinde davacıya ait 2015/07343 çoklu tasarımlardan sadece 8 sıra nolu tasarımın benzerinin kullanıldığı 1 adet … markalı eşarp tespit edildiğini, bu eşarp tasarımının davacıya ait tasarım ile, “ufak ayrıntılar dışında ayniyat derecesinde benzer olduğu” beyan edilmiştir. Mahkemece üç kişilik bilirkişi heyetinden alınan 20/06/2017 tarihli raporda; davacıya ait 2015/07343-8 sıra nolu desen tasarımının, “yenilik” ve “ayırt edici özellikleri” taşıdığını, 2015 07343-8 sıra numaralı desen tasarımın ayniyet derecesinde benzerinin, davalıya ait işyerinde satışta tespit edilen 1 adet eşarp üzerinde kullanıldığını, davalının tespiti yapılan toplam 1 adet eşarp ve defter incelemelerine göre söz konusu bir adet eşarp satışından 33,50 TL brüt kar elde edebileceğini, ciro rakamlarına göre ise 1000- TL maddi tazminatın makul sayılabileceğini, KHK madde 52/2-a uyarınca davacı yanın yoksun kalınan kazancının hesaplanabilmesi için, davalı tarafın 2015/07343 çoklu tasarımlardan 8 sıra nolu tasarımın benzerinin kaç adet kullanıldığının davalı yanın ticari defter kayıtlarından üretim veya stok envanter kayıtlarından tespit edilerek, tespit edilebilecek ürün adedine davacı yanın kâr oranının uygulanması gerekeceğini bildirdikleri anlaşılmıştır.
G E R E K Ç E :Tasarıma tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti, meni, refi ile maddi ve manevi tazminat talepli davada, ilk derece mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. 554 sayılı KHK 48. Madde 1/(a) bendinde; “Tasarım hakkı sahibinin izni olmaksızın tasarımın aynını veya belirgin bir şekilde benzerini yapmak üretmek, piyasaya sunmak, satmak, sözleşme akdi için icapda bulunmak, kullanmak, ithal etmek ve bu amaçlarla depolama ve elde bulundurmanın” tasarım hakkına tecavüz teşkil ettiği düzenlenmiştir. 554 sayılı KHK 48. Madde 2. Fıkrada; “Tasarım başvurusu bu Kanun Hükmünde Kararnamenin 34. Maddesine göre yayınlandığı taktirde, başvuru sahibi, tasarıma vaki tecavüzlerden dolayı hukuk ve ceza davası açmaya yetkilidir. Tecavüz eden, başvurudan veya kapsamından haberdar edilmiş ise , başvurunun yayınlanmış olmasına bakılmaz. Tecavüz edenin kötü niyetli olduğuna mahkeme tarafından hükmolunursa , yayından önce de tecavüzün varlığı kabul edilir.” hükmü düzenlenmiştir.Somut olayda, davacı tasarım tescil başvurusunun 04/11/2015 tarihinde yapıldığı, başvurunun 01/01/2016 tarihinde ilan edildiği ve başvuru henüz bültende yayınlanmadan, davalı adresinde 21/12/2015 tarihinde yapılan delil tespit işleminde, davalı adresinde bulunan bir adet eşarp tasarımının, davacı çoklu tasarım belgesinin 8 numaralı tasarımı ile benzer olduğunun tespit edildiği anlaşılmıştır. Mahkemece tespit işleminin, başvurunun ilan yayın tarihinden önce olduğu tespit edilmekle birlikte, davacının internet sitesinde ve kataloğunda eşarp tasarımının yayınlandığı, davacıya ait olduğunun bilinmesi gerektiği gerekçesiyle tasarıma tecavüz ve haksız rekabetin tespiti ve menine karar verilmiştir. Davacı tarafça tasarım başvurunun yayın tarihinden önce davalının haberdar olduğu ileri sürülmediği gibi, davalının kötüniyetli olduğu da ispatlanamamıştır. Delil tespit işlemi, başvurunun yayını tarihinden önce yapıldığından, tespit sırasında ile geçirilen 1 adet eşarp ürününün , tasarıma tecavüz teşkil ettiğinden bahsedilemeyecektir. Haksız rekabete yönelik dava yönünden ise, davalı eşarp deseninin piyasadaki desinatörlerden temin edildiğini ileri sürdüğü, davalı savunmasının aksinin ve tespit işleminden sonra üretime devam ettiğinin ispatlanamadığı, dava dilekçesi ekinde davacının 2015-2016 Sonbahar/Kış Eşarp Koleksiyon kataloğu sunulmuş ve kataloğun 92. Sayfasında 8 nolu tasarım yer alıyorsa da, dosya kapsamında ve bilirkişi raporunda kataloğun basım tarihine ilişkin bilgi bulunmadığı gibi, kataloğun davacının internet sitesinde yayınlandığı ve davacının bu şekilde davacının ürününü taklit ederek haksız rekabet fiilini işlediği yönünde delil de bulunmadığından, davanın reddine karar vermek yerine kısmen kabulüne karar verilmesi yerinde olmadığından, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile, mahkeme kararının kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmiş, tarafların kazanılmış hakları korunarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçe ile:1-Davalı vekilinin istinaf isteminin esastan KABULÜNE,2-6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-2 maddesi gereğince İSTANBUL 1.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ’nin 12/04/2018 tarihli 2016/81 E. – 2018/153 K. sayılı kararının KALDIRILMASINA,3- DAVANIN REDDİNE,4-İlk derece yargılaması yönünden;a)-Alınması gereken markaya tecavüz, haksız rekabet, maddi ve manevi tazminat davaları yönünden ayrı ayrı 59,30 TL karar ve ilam harcı toplamı 237,20 TL’nın peşin yatırılan 358,63 TL’dan mahsubu ile bakiye 121,43 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep üzerine davacıya iadesine,b)-Davacı tarafça yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,c)-Davalı tarafça yapılan 700,00 TL bilirkişi ücretinin davacıdan tahsil edilerek davalıya ödenmesine,ç)-Red edilen markaya tecavüz davası yönünden Karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 5.900,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,d)-Red edilen haksız rekabet davası yönünden Karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 5.900,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,e)-Reddedilen manevi tazminat talebi yönünden, Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 5.900,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,f)-Red edilen maddi tazminat talebi yönünden, Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,g)-İtibar tazminatının reddi nedeniyle (usuli kazanılmış haklar korunmakla) Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 3.145,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,ğ)-Taraflarca fazla yatırılan gider avansının hüküm kesinleştiğinde ve talebi halinde iadesine, 5-İstinaf yargılaması yönünden; -Davalı vekilinin istinaf talebi kabul edildiğinden, istinaf peşin harcının talep halinde iadesine,-İstinaf yargılaması sırasında davalı tarafından yapılan 98,10 TL istinaf yoluna başvurma harcı ile 58,50 TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 156,60 TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, -İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,6-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilk derece mahkemesince taraflara iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda iş bu kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere 29/04/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.