Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2018/236 E. 2020/2110 K. 04.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2018/236 Esas
KARAR NO: 2020/2110 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 05/12/2016
NUMARASI: 2010/700 E. – 2016/815 K.
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit
KARAR TARİHİ: 04/12/2020
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü:
DAVA:Davacılar vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirketin davalı şirketten seramik ve fayans malzemesi almak üzere anlaştıklarını, söz konusu malzeme bedeli olarak davalı şirkete her biri 60.000,00TL olmak üzere toplam 180.000,00TL lik çek verildiğini, ancak sözleşme kapsamında söz konusu çeklerin karşılığı olan malzemenin teslim edilmediğini bu bağlamda dava dilekçesinde dökümü ve ayrıntısı belirtilen 3 adet çekten dolayı müvekkillerinin borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP;Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı şirketin çek bedellerinin tamamı kadar mal aldığını, çeklerin ödeme niteliğinde olması nedeniyle iadesinin istenemeyeceğini, davanın kötüniyetli olması nedeniyle %40 tazminata hükmedilmesi gerektiğini, talep konusu ürünlerin tesliminin gerçekleştirildiğini, çekin bedelsiz olduğu iddiasının mesnetsiz olduğunu beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
MAHKEME KARARI: Bakırköy 5.Asliye Ticaret Mahkemesinin 05.12.2016 tarihli 2010/700 E. – 2016/815 K.sayılı kararıyla; “…taraflar arasında mevcut olan ticari ilişki kapsamında davacı şirket tarafından davalı şirkete kendisine teslim edilecek inşaat malzemesi bedeli olarak dava dilekçesinde belirtilen ve dökümü yer alan toplam 180.000,00TL lik çekin teslim edildiği, tarafların ticari kayıt ve belgelerine göre davalı şirketin kendisine verilen çeklerden dolayı teslim etmiş olduğu malzeme kapsamında 57.343,81 TL alacağı oluştuğu, bu bağlamda davacı tarafın 180.000- 57.343,81=122.656,19TL tutarında borcu bulunmadığı” gerekçesiyle; “davacıların davasının kısmen kabulüne, … Bankası Sefaköy Şubesine ait, … nolu, 10.03.2009 keşide tarihli, 60.000,00TL lik çek, … nolu, 20.03.2009 keşide tarihli, 60.000,00TL lik çek, … nolu, 30.03.2009 keşide tarihli, 60.000,00TL bedelli çeklerden dolayı davacıların 122.656,19TL miktar üzerinden borçlu olmadıklarının tespitine, davalı tarafın tazminat talebinin koşulları oluşmaması nedeniyle reddine” karar verilmiştir.
İSTİNAF BAŞVURULARI: Davacı … vekili süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; davacı şirketin düzenleyip davalı şirkete teminat olarak verdiği 60.000 TL’lık üç adet çekin (ceman 180.000 TL bedelli) iadesinin talep edildiğini, davacı …’ın çeklerde cirosu olması sebebiyle davacı sıfatıyla davada yer aldığını, müvekkilinin ticari ilişkinin içinde olmadığını, davalı şirketçe davacı şirkete kestiği faturalar ve içeriğinin kabul edilmediğini, kabul edilmeyen fatura tutarının 25.460,29 TL olduğunun belirtildiğini, faturaların tebliğ edildiğinin ispatlanamadığını, mahkemeye sunulan kargo fişlerinin kargo içeriği belli olmadığından, ayrıca kargoyu teslim alanların davacı şirket ile irtibatının bulunup bulunmadığının ispatlanamadığını, davacı şirketin bu kişilerin davacı şirket ile ilgisi bulunduğunu kabul etmediğini, çalışan olmadıklarını, müvekkilinin fatura bedellerinden sorumlu olmadığının açık olduğunu, kabul edilmeyen alacaklar yönünden müvekkilinin borcu bulunmadığına karar verilmesi gerektiğini beyanla, kararın kaldırılarak davacıların 25.460,29 TL yönünden de borçlu olmadıklarına karar verilmesini talep etmiştir. Davacı şirket vekili süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; iki şirket defterleri incelendiğinde, davalı şirketçe davacı şirkete fatura edilen bir kısım fatura ve içeriğinin kabul edilmediğini, 24.10.2013 tarihli dilekçede davacı şirketçe kabul edilmeyen fatura tutarının toplam 25.460,29 TL olduğunun belirtildiğini, Yargıtay kararları sunduklarını, faturaların davacı şirkete tebliğ edildiğine ilişkin kayıt bulunmadığını, kargo fişlerinde kargonun içeriğinin belli olmadığı gibi, kargoyu teslim alanların davacı şirket ile bir irtibatının olup olmadığının ispatlanamadığını, davacı şirketin kargo fişlerini ve bunları teslim alan kişilerin şirketleri ile bir bağlantısı olduğunu kabul etmediklerini, davacı şirketin bedellerinden sorumlu olmadığını, ayrıca mahkemenin delillerin sunulması aşaması geçilip karar aşamasında kargo belgesini getirtmesinin usule aykırı olduğunu beyanla, mahkeme kararının kaldırılmasına, 25.460,29 TL yönünden de davacıların borçlarının olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: Mahkemece alınan 09.03.2012 tarihli kök raporda; davacı tarafın ticari defterlerinin usulüne uygun tasdik edilmediğini, lehine delil teşkil etmeyeceğini, davalı ticari defterlerinin usulüne uygun tasdikinin yapıldığını ve lehine delil teşkil edeceğini, davacı defterlerinde, 31/12/2009 tarihli kapanış maddesinde davalı şirketin 133.613,48 TL borçlu olduğunun görüldüğünü, davalı ticari defterlerinde, davalı şirketin 57.343,81 TL borçlu olduğunu, davalı defterlerinde 180.000 TL bedelli çeklerin müşteriye iade gösterildiğini, iade edilmediği halde cari hesabına borç kaydedildiğini, bu çeklerin davacı cari hesabından çıkartılması ile davacı şirketin, (180.000,00- 57.343,81=122.656,19 TL) alacaklı olduğunu, aradaki 10.957,29 TL farkın davacı şirket kayıtlarında olmayan faturalardan kaynaklandığını, bu faturaların 09/02/2009 tarihli 4.022,10 TL bedelli … numaralı fatura muhteviyatı malların 26/02/2009 tarih ve … nolu sevk irsaliyesi ile … araç plakasına …’ye (0535 463 08 00) teslim edildiğini, 26/02/2009 tarihli 4.925,39 TL bedelli … numaralı fatura muhteviyatı malların 26/02/2009 tarih ve … nolu sevk irsaliyesi ile … araç plakasına …’e (0535 522 88 17) teslim edildiğini, 07/03/2009 tarihli 8.209,20 TL bedelli … numaralı fatura muhteviyatı malların 07/03/2009 tarih ve … nolu sevk irsaliyesi ile … araç plakasına …’e (0536 987 77 75) teslim edildiğini beyan etmişlerdir. Taraf defterlerindeki fark yönünden sunulan tabloda 17/04/2008 tarihli 1.234,60 TL nakit tahsilat, 16/02/2009 tarihli iade faturası -3.752,40 TL, 19/02/2009 tarihli iade faturası -4.106,40 TL, 18/03/2009 tarihli 424,80 TL bedelli fatura, 180.000,00 TL bedelli müşteriye iade edilen çekler bulunduğu görülmüştür.
G E R E K Ç E: Menfi tespit talepli davada; davacı tarafça 60.00 TL bedelli üç adet çek toplamı 180.000,00 TL miktarınca borçlu bulunmadıklarının tespitine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne, çeklerden dolayı davacıların 122.656,19TL miktar üzerinden borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmiştir. Davalı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmamış, davacı vekilleri tarafından ayrı ayrı ibraz edilen dilekçelerle, davacıların 25.460,29 TL yönünden de borçlu olmadıklarına karar verilmesi talep edilmiştir.Davacı şirket vekiline istinaf harcı ve gider avansı yatırılması için muhtıra tebliğ edilmişse de; muhtıranın Tebligat Kanunu 21. Maddesine uygun olarak tebliğ edilmediği, muhatabın adreste bulunmama sebebinin açıklanmadığı gibi, haber verilen komşunun da isim imzasının alınmadığı, doğrudan muhtarlığa bırakıldığına dair şerh bulunduğu, davacı tarafın maktu istinaf harcı yatırması gerekirken nispi harç yatırılmasının ihtar edildiği anlaşılmakla, usulüne uygun olmayan muhtıra tebliği, davacı aleyhine sonuç doğurmayacağından, istinaf harcının süresinde yatırıldığı kabul edilmiştir. Dosya içerisinde bulunan 18/11/2008 tarihli çek teslim tutanağından, davaya konu çeklerin davacı şirket tarafından, davalı şirkete teslim edildiği, dava dilekçesinde çeklerin keşidecisinin … olduğunun beyan edildiği, Küçükçekmece 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2009/144 Esas sayılı dosyasında banka ile yapılan yazışmalardan çek hesabının …’a ait olduğu, çeklerin davacı şirket lehine keşide/ciro edildiği, davacı şirket tarafından da davalı şirkete verildiği anlaşılmıştır. Davacı …’ın kambiyo senetlerinde imzaların bağımsızlığı ilkesi bulunmakla, davacı şirket ile davalı şirket arasındaki ticari ilişkiden kaynaklanan defileri ileri süremeyeceği kanaatiyle istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir. Davacı şirket vekilinin istinaf başvurusunun incelenmesinde; kök raporda taraf defterleri arasındaki kayıtlar arasındaki farklar açıklanırken, istinaf başvurusuna konu edilen 25.460,29 TL içerisinde, davacı tarafça davalıya tanzim edilen 16/02/2009 tarihli iade faturası (-3.752,40 TL), 19/02/2009 tarihli iade faturası (-4.106,40 TL)’nın da bulunduğu, bu faturaların davalı defterlerinde kayıtlı olduğu ve bu bedeller düşüldükten sonra davalının 57.343,81 TL borçlu olduğu anlaşılmakla, bu faturalar yönünden istinaf başvurusunun haksız olduğu anlaşılmıştır. Davalı defterlerinde kayıtlı olup davacı defterlerinde kayıtlı olmayan, 09/02/2009 tarihli 4.022,10 TL bedelli … numaralı fatura, 26/02/2009 tarihli 4.925,39 TL bedelli … numaralı fatura ve 07/03/2009 tarihli 8.209,20 TL bedelli .. numaralı faturaların, sevk irsaliyelerinden, irsaliyelerin nakliyeyi yapan şoförlere teslim edildiği, davalı tarafça ibraz edilen ve davacı defterlerinde kayıtlı olan faturalar ve irsaliyelerden teslimin nakliye şoförleri aracılığıyla yapılması konusunda taraflar arasında teamül bulunduğu, ihtilafa konu irsaliyelerde imzası bulunan …’nin daha önce de 13/01/2009 tarihli … numaralı fatura konusu malları da teslim aldığı anlaşılmakla, bu üç fatura yönünden de istinaf başvurusunun haksız olduğu kanaatine varılmıştır. 18/03/2009 tarihli 424,80 TL bedelli fatura muhteviyatının “Fatura edilecek meblağlar” şeklinde açıklandığı, iade faturası olduğu fakat muhteviyatının iade edildiğinin ispatlanamadığı anlaşılmakla, bu kısma yönelik davacı şirket vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulüne kısmen reddine, mahkeme kararının kaldırılarak, davanın kısmen kabulüne kısmen reddine karar verilmiş, hüküm kurulurken istinaf başvurusu dışında kalan kazanılmış haklar korunarak, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M /Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacı … vekilinin istinaf başvurusunun REDDİNE, -Davacı şirket vekilinin istinaf başvurusunun KISMEN KABULÜNE, KISMEN REDDİNE 2-Bakırköy 5.Asliye Ticaret Mahkemesinin 05.12.2016 tarihli 2010/700 E. – 2016/815 K. sayılı kararının 6100 Sayılı HMK 353/ 1-b-2 maddesi gereğince KALDIRILMASINA, 3-Davacıların davasının KISMEN KABULÜNE, … Bankası Sefaköy Şubesine ait, … nolu, 10.03.2009 keşide tarihli, 60.000,00TL lik çek, … nolu, 20.03.2009 keşide tarihli, 60.000,00TL lik çek, … nolu, 30.03.2009 keşide tarihli, 60.000,00TL bedelli çeklerden dolayı, davacı …’ın 122.656,19TL miktar üzerinden, davacı şirketin ise 123.080,99TL miktar üzerinden borçlu olmadıklarının tespitine, fazlaya ilişkin talebin reddine, -Davalı tarafın tazminat talebinin koşulları oluşmaması nedeniyle REDDİNE, 4- İlk derece yargılaması yönünden; -Alınması gereken 8.407,66 TL harçtan peşin alınan 148,50 TL peşin harç, 5.427,75 TL tamamlama harcının mahsubu ile bakiye 2.831,41 TL’nin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydedilmesine, -Davacılar tarafından sarf edilen 800,00 TL bilirkişi ücreti, 17,15 TL başvuru harcı, 148,50 TL peşin harcı, 5.427,75 TL tamamlama harcının toplamı olan 6.393,40 TL den kabul red oranına göre hesaplanan 4.371,70TL’nin davalıdan alınarak davacılara verilmesine, bakiyenin davacılar üzerinde bırakılmasına, -Davalı tarafından sarf edilen 43,40 TL posta masrafından kabul red oranına göre hesaplanan 13,72TL’nin davacılardan alınarak davalıya verilmesine, bakiyenin davalı üzerinde bırakılmasına, -Davanın kabul edilen kısmı üzerinden davacılar yararına karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre 15.642,69 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacılara verilmesine, -Davanın red edilen kısmı üzerinden davalı yararına karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre 424,80 TL nispi vekalet ücretinin davacılardan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine, -Sarf edilmeyen gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine, 5-İstinaf yargılaması yönünden; -Davacı … vekilinin istinaf talebi yerinde görülmediğinden davacı yandan alınması gereken 54,40 TL maktu istinaf harcı ile istinaf kanun yoluna başvururken yatırmadığı anlaşılan istinaf kanun yoluna başvurma harcı olan 148,60 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına, -Davacı şirket tarafından istinafa geliş aşamasında yatırılan 2.094,55 TL harcın karar kesinleştiğinde talebi halinde tarafa iadesine, -Davacı … tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, Davacı şirket tarafından istinafa geliş aşamasında yatırılan 85,70 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile 40,65 TL posta ve tebligat masrafı olmak üzere toplam 126,35 TL’nin davalıdan alınarak davacı şirkete ödenmesine, -İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, 6-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 04/12/2020 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.