Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2018/2302 E. 2018/1670 K. 16.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2018/2302 Esas
KARAR NO : 2018/1670
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 23/05/2018
NUMARASI : 2018/516 D.İŞ – 2018/523 K.
DAVANIN KONUSU: İhtiyati Haciz
KARAR TARİHİ: 16/07/2018
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İhtiyati haciz talebinde bulunan … Kiralama vekili, 21.05.2015 tarihli talep dilekçesinde, müvekkilinin 24.11.2008 ve 29.06.2010 tarihli Finansal Kiralama sözleşmesi uyarınca, …i Tic.Ltd şirketinin finansal kiracı olduğu bir finansal kiralama sözleşmesi imzaladığını, borçlu gerçek kişilerin bu sözleşmeye kefil olduklarını, … gemisinin finansal kiracı tarafından işletildiğini ve bu geminin 01 Eylül 2010 tarihinde, Romanya’nın Köstence limanında yükleme sırasında battığını, yük sahibi şirketin müvekkilinden 1.259.995,08 USD talep ettiğini, Romanya idari makamlarının da geminin çıkarılması için yaklaşık 7.000.000 EURO talep ettiğini, finansal kiralama sözleşmesinin 6.maddesi ve finansal kiralama kanununun 13 ve 14.maddeleri gereğince, kiracının kira konusu malın zarara uğramasından sorumlu olduğunu, kiralayanın sorumlu tutulması durumunda kiracıya ve kefillere talep, rücu hakkı bulunduğunu, yük sahibi şirketin Londra’da açtığı tahkim davasının husumet yokluğundan reddedildiğini, bu dava ilgili avukatlık ücreti ve masraf yaptıklarını, Romanya idari makamı RWNA’nın 2012 yılından bu yana batığın çıkarılması için sürekli taleplerde bulunduğunu ve çeşitli davalar açtığını, Romanya da ki sürecin halen devam ettiğini ve batığın çıkarılması masrafları ile avukatlık ücretinden de müvekkilinin sorumlu tutulmasının muhtemel olduğunu, öte yandan … gemisinin sorumluluk sigortası yapan şirket tarafından da Londra da müvekkiline davalı … Denizcilik e karşı 1.550.000 USD talepli dava açıldığını, bu dava ile ilgili bu güne kadar 179.063,86 GBP vekalet ücreti ödendiğini, davalı … şirketinin ve kefillere ihtarnameler göndermesine rağmen sonuçsuz kaldığını, davalı sorumluluklarını yerine getirmekten sürekli olarak kaçındıklarını, müvekkilinin bugüne kadar 1.899.248,14 TL karşılığı harcama yaptığı, davalı … şirketinin sigortacıdan tazminat talep ettiğini ve mal kaçırdığını, davalı …’ın sigortadan 2.577.568,49 USD tazminat talebi ile ilgili İstanbul ….İcra Müd. … E.sayılı dosya ile icra takibi başlatıldığını ve itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasının 18.10.2017 tarihinde davalı … Denizcilik lehine sonuçlandığını, sigorta şirketince icra dosyasına ödenen 11.227.913,90 TL’nin … Denizcilik tarafından hemen çekildiğini ancak müvekkiline ödeme yapılmadığını, bu dosyada … Denizcilik’in halen bakiye alacağı bulunduğunu, bu bakiye alacak dosyaya yatırıldığında davalı … Denizcilik’in bu parayı da hemen çekeceğini, icra dosyasına yatacak bu paraya ihtiyati haciz yada tedbir konulmadığı takdirde müvekkilinin alacağını tahsil etmesinin imkansız olacağını, finansal kiralama sözleşmesinin 38.ve 31.maddeleri gereğince, müvekkilinin teminattan muaf olduğunu, ihtiyati haciz talebinin Romanya’da açılan davalar için ödenen avukatlık ücretleri, dava takip giderleri, noter masrafları, tercüme giderleri, yurtdışı seyahat ve konaklama giderleri gibi genel alacak niteliğinde olduğundan ve talep Romanya’da batan gemiden kaynaklanan bir dava niteliğinde bulunmadığından Deniz Ticaret Mahkemelerinin değil Asliye Ticaret Mahkemelerinin görevli olduğunu,” iddia ile müvekkilinin şimdilik 1.899.148,14 TL alacağının tahsili için İİK’nın 257.vd.maddeleri gereğince ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme, 23.05.2018 tarihinde, “ihtiyati tedbir isteyen ile aleyhine ihtiyati tedbir istenenler arasında başka mahkemelerde davaların oluşu, haciz talep edilen alacaklılar hakkında yargılama ve ihtilafların devam ettiği, talep hakkında esasa dair yargılama yapılıp, kayıt, belge, kararlar üzerinde inceleme yapılıp rapor alınması gerekli olduğu, yaklaşık ispat kuralı gereği bu aşamada ihtiyati haciz koşulları oluşmadığı,” gerekçesiyle ihtiyati haciz talebinin reddine karar vermiştir.
İstinaf yoluna başvuran …vekili istinaf dilekçesinde, “istinaf konusu kararın tebliğ için karşı taraf …şirketine, …’a ve …’a çıkarılan tebligatların iade edildiği, şirket’e tebligat kanununun 35.maddesine göre … ve …’a ise mernis adreslerine tebligat kanununun 21.maddesine göre tebligat yapıldığını, dolayısıyla borçluların yasal kayıtlı adreslerinde dahil bulunamadığını, sicil adreslerini yada mernis adreslerini bildirim yapmadan terkettiklerini, nerede olduklarının bilinmediğini, ihtiyati haciz koşullarının oluştuğunu,” iddia ile talepleri doğrultusunda ihtiyati haciz kararı verilmesini istemiştir.
Aleyhe ihtiyati tedbir haciz istenenler vekili 13.05.2018 Uyap tarihli istinafa cevap dilekçesinde, ” ihtiyati haciz isteyen tarafın istinaf isteminin kötüniyetli olduğunu, ilk derece mahkemesinin red kararının usul ve yasaya uygun bulunduğunun, finansal kiralama bedelinin tamamının … Finansal Kiralama A.Ş’ ne ödendiğini, ihtiyati haciz isteyenin, batan gemi nedeniyle sigorta talep hakkı bulunmadığını, sigorta bedelinin müvekkiline ait olduğunu, devam eden davalardaki noter masrafı, seyahat ve konaklama giderleri, yemek bedeli gibi giderlerin ihtiyati haciz istemine konu edilmesinin hukuki garabet olduğunu, ihtiyati haciz koşullarının bulunmadığını” beyanla istinaf isteminin reddini istemiştir.
Her ne kadar ihtiyati haciz isteyen vekili, yukarıda yazılı nedenlerle istinaf isteminde bulunmuş ise de, talep edilen yargılama giderlerinin devam eden hukuki süreçlere ilişkin giderler olduğu ve bu giderlerden aleyhine ihtiyati haciz istenenlerin sorumlu olup olmayacağının henüz belli olmadığı, İİK’nın 257 vd. maddelerinde yazılı ihtiyati haciz koşullarının henüz gerçekleşmediği dolayısıyla ilk derece mahkemesi kararının yerinde olduğu anlaşılmakla, istinaf isteminin reddi gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle:
-Yukarıda açıklanan gerekçe ile ihtiyati haciz isteyen vekilinin yerinde görülmeyen istinaf isteminin 6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince REDDİNE,
-Harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,
-İstinaf yargılama giderlerinin ihtiyati haciz isteyen üzerinde üzerinde bırakılmasına,
-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 16/07/2018 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.