Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2018/1985 E. 2021/714 K. 02.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2018/1985 Esas
KARAR NO: 2021/714 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 1.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ: 01/03/2018
NUMARASI: 2016/186 E. – 2018/61 K.
DAVANIN KONUSU: Faydalı Model Belgesi (FM Belgesinin Hüküms. Kayn.)
KARAR TARİHİ: 02/04/2021
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde; Davalı adına TPE nezdinde tescilli … numaralı faydalı model tescil belgesinin hükümsüzlüğü ve sicilden terkinini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde; davaya konu Faydalı Modelin yeni olduğunu, davanın reddi gerektiğini, ayrıca derdestlik itirazında da bulunduklarını, beyan etmiştir.
MAHKEME KARARI: İstanbul 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 01.03.2018 tarihli 2016/186 E. – 2018/61 K. sayılı kararıyla; “… bilirkişi raporunda iki buluşun da bütünsel bakış neticesinde benzer oldukları, Dolayısıyla davalının başvuru tarihi itibarıyla faydalı modele konu buluşu yeni olmadığından(davacı tarafından sunulan belgeye konu 30.12.2013 tarihli faydalı modelin yaklaşık 16 ay önce kamuya sunulduğunu açıkça anlaşılmış olması) hükümsüzlük talebinin kabulü gerektiği” gerekçesiyle ; davanın kabulüne, davalı adına … no ile tescilli faydalı model belgesinin hükümsüzlüğüne, karar verilmiştir.
İSTİNAF BAŞVURUSU: Davalı vekilinin süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; mahkemenin sadece davacıya ait faydalı model ile kıyaslamasını yaparak hükümsüzlük kararı verdiğini, oysa mahkemenin resen sektörel bazda, Türkiye ve dünya kapsamında yenilik incelemesi yapması gerektiğini, müvekkiline ait FM’in sonraki tarihli olup teknolojik ve işlevsellik bakımından birçok farklı yenilik unsuru ihtiva ettiğini, raporda dar ve sınırlı bir incelemeye tabi tuttuğunu, bu yönüyle bilimsellikten uzak ve denetime elverişsiz olduğunu, -raporu düzenleyen heyette, tasarım uzmanı, elektrik mühendisi ve bilişim uzmanının yer aldığını, faydalı modeli yenilik ve işlevsellik bakımından değerlendirme konusunda yeterli uzmanlığa sahip olmadığını, bilirkişilerin görevlerini aşarak hakimin takdir hakkına müdahale ettiğini, -faydalı model yerine tasarım kriterleri açısından değerlendirme yaptıklarını, tüketici nezdinde karıştırılma ihtimalinden söz edilmesinin, faydalı modellerin amacına aykırı olduğunu, kaldı ki FM’in alıcısının İETT olup ortalama tüketici olarak kabulünün mümkün olmadığını, bir kısım benzerliklerin direk üzerine monte edilebilirlikten kaynaklandığını beyanla, mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: TPE tescil belgelerinden; davalıya ait 13/05/2015 başvuru tarihli, … tescil nolu “Araç İçi Acil Çağrı Butonu Ve DC Güç Kaynağı Ünitesi” buluş başlıklı Faydalı Modelin buluş özetinin “otobüs, minibüs, metro, tren gibi toplu taşıma araçlarında yolcuların akıllı telefon ve tabletlerini şarj etmesini sağlarken araç içi güvenliği sağlayan araç içi acil çağrı butonu ve dc güç kaynağı ünitesi ile ilgili olup, özelliği; sahip olduğu arka kapak ve/veya ön kapağının üzerinde panik butonu bulunmasıdır” biçiminde olduğu görülmüştür. Yenilik giderici delil olarak sunulan davacıya ait 04/10/2013 başvuru tarihli, 2013/11717 sayılı “USB Şarj Ünitesi” buluş başlıklı Faydalı Model Belgesinin buluş özetinin; “Buluş toplu taşıma araçlarında USB prizi üzerinden insanların kullandıkları mobil cihazların enerji ihtiyaçlarının karşılanması için geliştirilmiş bir USB şarj ünitesi (10) olup, toplu taşıma araçlarında üretilen voltaj seviyesini mobil cihazların enerji ihtiyacını karşılamak üzere uygun seviyeye dönüştüren bir gerilim dönüştürücü (13) ve gerilim dönüştürücüde (13) elde edilen akımın cep telefonu, tablet v.b. Cihazlara aktarılması için kullanılacak USB şarj prizleri (14) içermektedir” biçiminde olduğu görülmüştür. İlk derece mahkemesince tasarım uzmanı bilirkişi, elektrik mühendisi bilirkişi ve bilişim uzmanı bilirkişiden oluşan üç kişilik heyetten alınan 22/08/2017 tarihli raporda; “…Her iki ürüne ait tasarım şekilleri, tanımlar, istemler ve tüm dokümanlar incelendiğinde; kullanım ve işlevsellik bakımından her iki ürünün de asıl olarak toplu taşıma araçlarında bulunan yolcuların mobil cihazlarını şarj edebilecekleri uygun bir doğru gerilim seviyesi ve bağlantısı (USB konnektörler üzerinden) sağlayan DC/DC dönüştürücü barındırdığınını,bu tür doğru gerilim seviyesi değiştiren dönüştürücüler, çoğunlukla Anahtarlamalı Güç Kaynakları (Switched Mode Power Supplies – SMPS) olarak isimlendirilmekle birlikte çok farklı devre yapılarında tipleri de bulunmakta olduğunu, Bu tür DC/DC gerilim dönüştürücülerin; çok uzun yıllardır tüm dünyada ve ülkemizde çok farklı devre şemalarına sahip çok farklı ve Özgün modelleri ile üretilmiş ve hala da üretilmekte olduğunu, Güç Kaynağı Ünitesi olarak yer alsa bile, raporda görsel olarak resimledikleri belgelere göre Davacının yaklaşık 16 ay önce 30.12.2013 tarihli ETTB tasarımına mekanik formundan “Ana Gövde Birebir Aynı” olmak üzere Bütünsel tasarım bakışı ile davalının yüksek oranda esinlendiği, bütünsel tasarım bakışı sonucu davacının daha önce kamuya sunduğu ürün ile BENZER olduğu, Her iki faydalı model, teknik açıdan göz önüne alındığında, kullanım ve işlevsellik bakımından her iki ürünün de asıl olarak toplu taşıma araçlarında bulunan yolcuların mobil cihazlarını şarj edebilecekleri, USB konnektörler üzerinden uygun bir doğru gerilim seviyesi ve bağlantısı sağlayan DC/DC dönüştürücü barındırıyor olduğu, davalının farklı bir buluş ismi ile Araç içi Acil Çağrı Butonu ve DC Güç Kaynağı Ünitesi olarak ürünü tescil ettirmiş olsa da, faydalı modele konu ürünün davacının yaklaşık 16 ay önce 30.12.2013 tarihli ETTB li tasarımından “Ana Gövde Birebir Aynı” olmak Üzere bütünsel tasarım bakışı İle yüksek oranda esinlendiği keza ve tespit edilen kısmi farklıklara rağmen Bütünsel tasarım bakışı sonucu BENZER olduğu, dolayısıyla hükümsüzlük şartlarının oluştuğunu” bildirdikleri anlaşılmıştır.
G E R E K Ç E :Davacı vekili dava dilekçesinde, davalı adına … tescil numaralı Faydalı Model belgesinin, müvekkili adına … tescil numaralı Faydalı Model karşısında yeni olmadığını ileri sürerek hükümsüzlük talep etmiştir. İlk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiş, davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davacı vekilinin dava dilekçesinde, davalının faydalı modelinin, müvekkilinin faydalı modelinin bire bir kopyası olduğunu, davalının sadeci “Araç İçi Acil Çağrı Butonu” başlığı ekleyerek tescil ettirdiğini, ancak yenilik kazandırmadığını ileri sürdüğü anlaşılmıştır. Mahkeme tasarım uzmanı bilirkişi, elektrik mühendisi bilirkişi ve bilişim uzmanı bilirkişiden oluşan üç kişilik heyetten alınan 22/08/2017 tarihli raporu hükme esas alarak karar vermişse de, bilirkişi raporu yeterli inceleme içermediği gibi, hükme esas almaya elverişli değildir. Raporun içeriği ve sonuç kısmında açıklanan görüşlerden, tarafların Faydalı Model belgelerine konu ürünlerin çizimleri üzerinden, tasarım karşılaştırması yapıldığı anlaşılmıştır. Dava tarihinde yürürlükte olan 551 Sayılı KHK 156. Maddesinde ” Faydalı Model belgesi başvurusuna konu olan buluş başvuru tarihinden önce,Türkiye içinde veya dünyada herkesin ulaşabileceği şekilde yazılı olarak veya başka bir yolla açıklanmış veya yöresel veya ülke çapında kullanılmış ise yeni değildir. ” 551 Sayılı KHK 166. Madde de yapılan atıf gereğince “Faydalı model belgelerine ilişkin açık bir hüküm bulunmadığı ve faydalı model belgelerinin özelliği ile çelişmediği sürece, patentler için öngörülen hükümlerin, faydalı modeller için de uygulanacağı ” düzenlenmiştir. Davacıya ait faydalı model belgesinde belirtilen istemlerin yorumlanmasında; 551 Sayılı KHK’nin 47. maddesi ve Patent KHK’nin Uygulanma Şeklini Gösterir Yönetmelik hükümleri ile birlikte aynı KHK’nin 83. maddesine göre değerlendirme yapılarak buluşun koruma kapsamının belirlenmesi gerekmektedir. Bu bakımdan, tescilli bir faydalı model belgesinin koruma sınırlarına dair istemlerin kapsamı tayin edilirken, esasen faydalı model belgesinin küçük/faydalı buluş niteliğinin de dikkate alınması gerekir. (bkz Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 15.03.2016 tarihli 2015/6216 Esas, 2016/2834 Karar sayılı kararı) Dosya kapsamında alınan bilirkişi raporunda ise usulüne uygun yenilik değerlendirmesi yapılmadığı, istemler ile koruma altına alınan unsurların karşılaştırılmadığı, Faydalı Model belgelerinin hangi konuda yenilik getirdiği ve davalı belgesi ile koruma altına alınan ürünün, küçük/faydalı buluş niteliğinin bulunup bulunmadığının değerlendirilmediği anlaşılmakla, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, mahkeme kararının HMK 353/1-a-6 maddesi gereğince kaldırılmasına, dosyanın, içerisinde patent vekili bilirkişi ile elektrik-elektronik mühendisi bilirkişinin de bulunduğu, uzman kişilerden oluşturulacak yeni bir heyetten rapor alınarak karar verilmek üzere mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan nedenlerle: 1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE , 2-İstanbul 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 01.03.2018 tarihli 2016/186 E. – 2018/61 K. Sayılı kararının 6100 Sayılı HMK 353/1-a-6 maddesi gereğince KALDIRILMASINA, 3-Dosyanın Dairemizin kararında işaret edildiği şekilde uzman kişilerden oluşturulacak yeni bir heyetten rapor alınarak karar verilmek üzere mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 4-İstinaf talebi kabul edildiğinden, istinaf peşin harcının talebi halinde davacı-davalı tarafa iadesine, 5-İstinaf yargılama giderleri olarak; a)Davalı avansından kullanıldığı anlaşılan; 98,10 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile 31,50 TL (posta-teb-müz) masrafının davacıdan alınarak, davalıya verilmesine, b)Davacı tarafça yapılan masrafların üzerinde bırakılmasına, 6-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, 7-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilk derece mahkemesince yatıran tarafa iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 02/04/2021 tarihinde HMK’nın 353/1-a-6 maddesi uyarınca oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.