Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2018/195 E. 2020/2267 K. 28.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2018/195 Esas
KARAR NO: 2020/2267
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 13/06/2017
NUMARASI: 2016/675 E. – 2017/543 K.
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 28/12/2020
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İLK DERECE MAHKEMESİNE AÇILAN DAVADA
A-)Açılan dava ve iddia: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil şirket ile borçlu … arasında “… Mah. … Cad. No: … K.Çekmece/İstanbul” adresinde davalının açacağı iş yerinde “…” isminin ve “…” logosunun kullanım hakkının verilmesi ve çiğ köfte satışının yapılmasına ilişkin 06/05/2011 tarihli sözleşme imzalandığını, taraflar arasındaki sözleşme gereği, üzerine düşen tüm sorumluluk ve yükümlülükler müvekkil şirket tarafından yerine getirildiğini, fakat davalı taraflar arasındaki sözleşmenin 17.maddesini açıkça ihlal ettiğini, davalı şifahi uyarıları ve keşide edilen ihtarnamelere rağmen tarafa herhangi bir ödeme yapmadığını ve diğer sözleşmeye ihlallerini bertaraf etmediğini, işbu sebepten dolayı 05/06/2015 tarihinde İstanbul … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosya ile davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını, ödeme emrinin borçluya tebliğ olduğunu, fakat 11/06/2015 tarihinde davalı dosya borcuna itiraz ettiğini, itiraz sonucu yapılan inceleme neticesinde takibin durdurulmasına karar verildiğini, borçlunun böyle bir borcu bulunmadığını belirterek takibe yaptığı itiraz, haksız ve kötü niyetli olduğunu, fazlaya ilişkin talep ve hakları saklı kalmak kaydı ile haksız ve mesnetsiz yapılan itirazın iptali ile takibin devamını, ayrıca kötü niyetli davalı borçlunun en az %20 icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
B-) Cevap ve Karşı Talepler: Davalıya dava dilekçesi ve duruşma günü tebliğ edildiği halde davalının cevap layihası sunmadığı, 13/06/2017 tarihli celseye katılarak; “Taraflarla sözleşme imzaladım, sözleşme 60 aylıktı ben 42 ay boyunca sözleşme gereğince işletmemi açık tuttum; ancak geriye kalan 18 aylık süreçte davacı taraf bana ürün göndermedi, bu nedenle işletmeyi açık tutmamın benden beklenmemesi gerekir, ürün gönderilmeden bu işletmeyi nasıl açık tutabilirim, davanın reddine karar verilsin” şeklinde beyanda bulunduğu anlaşılmıştır.
C-)İlk Derece Mahkemesi Kararı: İlk derece mahkemesince; taraflar arasında 06/05/2011 tarihinde “sözleşme” başlıklı sözleşmenin imzalandığı, bu sözleşme gereğince 5 yıl boyunca “…” isminin ve “…” logosunun kullanım hakkı verilmesi ve çiğ köfte satışının yapılmasının kararlaştırıldığı, davalı taraf 13/06/2017 tarihli celsede alınan beyanında sözleşme altındaki imzayı inkar etmediği, bu nedenle sözleşme ile bağlı olduğu, taraflar arasındaki sözleşme içeriği itibariyle tipik bir franchise sözleşmesi olduğu, sözleşmeye göre davacı şirket isim ve logosunun kullanım hakkını 5 yıl süre ile işletmeci davalıya verdiğini kabul ve taahhüt ettiği, işletmeci davalının da bunun karşılığında lisans bedeli ödeyerek ve sözleşmede öngörüldüğü miktarlarda çiğ köfte, içeçek siparişi vereceğinin taahhüt edildiği, ancak davalı taraf iş yerini kapalı tutarak sözleşme hükümleri gereğince taahhüt ettiği edimlerini yerine getirmediği, davacı tarafça Beşiktaş … Noterliği’nin 12/11/2014 tarih, … yevmiye numaralı ve davalıya 14/11/2014 tarihinde tebliğ edilen ihtarnamesi ile sözleşmeyi feshederek cezai şart talebinde bulunduğu, taraflar arasında akdedilen sözleşme süresinin 5 yıl olup, davalının işletmesini kapatması en başta sözleşmenin geçerlilik süresine aykırılık oluşturduğu, bu nedenle davacının sözleşmeyi haklı nedenle feshi ile cezai şart istemi yerinde ve haklı bir talep olduğu, aksinin kabulü halinde sözleşmede yer alan marka ve logo kullanım hakkının 5 yıl süreyle devredildiği hükmü ve düzenlemesinin amacını kaybedeceği, dosya kapsamına ve hükme esas alınan 14/04/2017 tarihli bilirkişi raporunda; 5 yıllık süre dolmadan sözleşme hükümlerine uymayan davalıya karşı davacı tarafın yine taraflar arasındaki sözleşmenin 23.maddesi uyarınca 50.000,00-TL cezai şart talep hakkının doğmuş bulunduğunu, davalı yanın ekonomik büyüklüğü değerlendirildiğinde cezai şart açısından mahvına sebep olabileceğini, davalıyı zor duruma düşürecek nitelikte olduğu, bu nedenle cezai şarttan %25 oranında bir tenkis uygulamasının yerinde olacağı kanaatine varıldığı, bu nedenle davacı tarafça talep edilen cezai şartın %25 oranında tenkisi ile hesap edilen 37.500,00-TL cezai şart ile her ne kadar davalı Beşiktaş … Noterliği’nin 12/11/2014 tarih, … yevmiye numaralı ve davalıya 14/11/2014 tarihinde tebliğ edilen ihtarname ile temerrüde düşmüşse de; takip talebinde 01/02/2015 tarihinden itibaren faiz talep ettiğinden ve talebi ile bağlı olduğundan bu tarihten itibaren takip tarihine kadar re’sen hesaplanan 1.316,09-TL işlemiş faizi ile birlikte toplam 38.816,09- TL üzerinden davalı tarafın itirazının kısmen iptali ile davanın kısmen kabulü ile kısmen reddine karar verildiği görülmüştür.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Kararı davalı yan istinaf etmiş ve dilekçesinde ; davacının ürün göndermemesi nedeni ile iş yerini normal süreden önce kapatmak zorunda kaldığını ve mağdur edildiğini, ancak mahkemece savunmalarının araştırılmadığını ve delillerinin toplanmadığını, bu nedenle mağduriyetinin giderilmesi için kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Dava ;itirazın iptali istemine ilişkindir. İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Akdi ilişki tarafların kabulünde olup, akdin normal sona erme süresinden önce sona erdiği ve davalı yanın fiilen işyerini kapattığı da anlaşılmaktadır. Davalı yan usulüne uygun tebligata rağmen cevap ve delil bildirmemiş olmakla ; toplanmayan bir delili de bulunmamaktadır. Davacı yanın sözleşmenin 23. Maddesine göre cezai şart istemine hak kazandığının kabulü gerekmektedir. Her ne kadar birikmiş faiz hesabı hatalı yapılmış ise de ; davalı yanın bu hususta açık bir istinafı da bulunmadığından ; istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gereekmiştir.
H Ü K Ü M:Yukarıda açıklanan gerekçe ile 1 – Davalı yanın istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE 2-Alınması gereken 2.651,52-TL harçtan peşin alınan 662,90 TL nin mahsubu ile bakiye 1.988,62 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye gelir yazılmasına 3- Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin davalı yan üzerinde bırakılmasına 4- İnceleme duruşmasız olarak yapılmış olmakla ücreti vekalet tayin ve takdirine yer olmadığına Dair ; dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu HMK 362/1-a maddesi gereğince KESİN olmak üzere 28/12/2020 tarihinde ve oy birliği ile karar verildi.