Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2018/1756 E. 2021/637 K. 25.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2018/1756 Esas
KARAR NO : 2021/637
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 04/07/2017
NUMARASI : 2016/164 E. – 2017/618 K.
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 25/03/2021
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü :TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin keşidecisi olduğu …/Denizli Şubesi’nden keşide edilmiş 12/12/2015 keşide tarih, 17.500,00 TL bedelli, … seri numaralı çeki ticari ilişkisi nediniyle ciro ederek dava dışı … San. Tic. Ltd. Şti.’ye teslim ettiğini, takibe konu çekin dava dışı diğer borçlu tarafından davalıya ciro edilerek teslim edildiğini, müvekkilinin 22/12/2015 tarihinde çek borcuna mahsuben şirket çalışanı … tarafından davalının … numaralı hesabına 7.500 TL ödeme yaptığını, davalının ödemeden 3 gün sonra çek bedelinin tamamı üzerinden icra takibi başlattığını, İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2015/2062 D. İş sayılı dosyadan 17.500,00 TL üzerinden ihtiyati haciz kararı aldığını ve müvekkilinin tüm malvarlığı üzerine bu miktar üzerinden ihtiyati haciz vaz ettiğini, davalının kötü niyetli olduğunu, İİK 72. madde gereği ihtiyati tedbir kararı verilmesini, İstanbul …. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasında 7.500,00 TL ve tüm ferileri için müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine, davalı aleyhine %20’den aşağı olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:Davalı yan cevap dilekçesi sunmamıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “…. İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2015/2062 D. İş sayılı dosyası dosya içine alındığı, Davacı vekilinin dava dilekçesinde delil olarak dayandığı ödemeye ilişkin bankaya müzekkere yazıldığı, banka tarafından verilen cevapta, … tarafından … A.Ş. … nolu hesabına çek borcuna mahsuben 7.500,00 TL ödeme yapıldığını belirterek dekont örneğini gönderdiği, dekontun incelenmesinde açıklama olarak ödemenin 22/12/2015 tarihinde yapıldığı İcra Takibine 25/12/2015 tarihinde geçilmiş olduğunun görüldüğü, davacının 12/12/2015 keşide tarihli 17.500,00 TL bedelli düzenlemiş olduğu çekin karşılıksız çıkmasından sonra 7.500,00 TL sını 22/12/2015 tarihinde ödemesine karşın tamamı üzerinden takibe konulduğu, icra takibine geçilmeden 7.500,00 Tl ödenmiş olmakla bu miktar ile davacının borcunun ve 7.500,00 TL yönünden talep edilen işlemiş faiz , çek tazminatı, çek komisyonu, icra masrafları ile birlikte borçlu olmadığı, davalının çekin bedelinin tamamı üzerinden takibe geçilmesinde kötüniyetli olduğu ispat edilememiş olmakla davacının davalıdan kötüniyet tazminatı isteminin reddi gerektiği gerekçesiyle davacının davasının kabulü ile; İstanbul …. İcra Dairesi’nin … E. Sayılı takip dosyasında takip dayanağı olan … Denizli Sanayi Şubesi’ne ait keşidecisi … San. Ve Tic. Ltd. Şti. Olan, keşide yeri Denizli, keşide tarihi 12/12/2015 olan 17.500 TL’lik çekten dolayı davacının davalıya 7.500 TL asıl ve 7.500 TL’nin işlemiş faiz, çek tazminatı, çek komisyonu ve icra masraflarıyla birlikte borçlu olmadığının tespitine, kötüniyet tazminatı isteminin reddine…” karar verilmiştir.
İSTİNAF İSTEMİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne 2015/2062 D.İş sayılı kararından da görüleceği üzere 21/12/2015 tarihinde, ihtiyati haciz kararı almak üzere mahkemeye başvurulduğunu, davacı tarafın ise 22/12/2015 tarihinde ödeme yaptığını, kötüniyetli olarak takibe geçilmediğinin ortada olduğunu, ihtiyati haciz kararının tebliğ alınmasının ardından kararın takibe konulduğunu, müvekkilince alacağın ödemeden önce talep edildiğini, İstanbul …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosya borcunun bir kısmı, dosyanın diğer borçlusu … San. ve Tic. Ltd. Şti. tarafından 05/01/2016 tarihinde haricen ödenmiş olup, 07/01/2016 tarihinde haricen tahsil harcı yatırıldığını, borcun eksik kalan kısmının ise ileriki bir tarihte yatırılmış olup 01/06/2016 tarihinde haricen tahsil harcı yatırılmak suretiyle dosyanın kapatıldığını, dosyanın bir kısmının dava tarihinden önce diğer kısmının da dava sürecinde ödenerek dosyanın kapandığını ve huzurdaki davanın konusuz kaldığını, bu sebeple ‘’dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına yönelik’’ karar verilmesi gerektiğini, takibe geçilmesinin ardından, yine aynı davacı vekilince 28/01/2016 tarihinde İstanbul 7. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2016/121 Esas sayılı dosyası ile borca ve yetkiye itiraz edildiğini, 09/03/2017 tarihinde, 2016/264 sayılı karar ile davacı yönünden dosyanın yetkili Denizli İcra Dairesi’ne gönderilmesine karar verilerek, mezkur kararın 08/04/2016 tarihinde kesinleştiğini, bu yetki itirazının ardından davacı tarafın, huzurdaki davayı yetkisizliğine karar verilen İcra Dairesinin bağlı bulunduğu Ticaret Mahkemesinde 18.02.2016 tarihinde açtığını, İstanbul Ticaret Mahkemeleri’nin bu uyuşmazlığın çözümünde yetkili mahkeme olmayıp, davanın Denizli Ticaret Mahkemelerinde açılması gerektiğini belirterek kararının kaldırılarak; dosyanın yetkili mahkemeye gönderilmesini, dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına yönelik karar verilmesini talep etmiştir. Davacı vekili katılma yoluyla istinaf dilekçesinde; dava tarihi itibari ile müvekkili aleyhine 17.500,00 TL anapara üzerinden yapılan icra takibinin derdest olduğunu, müvekkili tarafından takipten önce ödenen 7.500,00 TL takibe konu edildiği gibi dava tarihi itibari ile de icra dosyasına ödeme olarak bildirilmediğini, icra dosyasının dava açıldıktan çok sonra infaz edilmesinin huzurdaki dava bakımından hukuki bir değişiklik yaratmayacağını, dava tarihi ile müvekkilinin davayı açmakta menfaatinin mevcut olduğunu,Her davanın açıldığı tarihteki hukuki ve maddi olgulara göre sonuçlandırılacağı davaya konu takibin İstanbul (Çağlayan) İcra Müdürlüklerinde açıldığını, ihtiyati haciz kararının da yine İst. Asl. Tic. Mahkemelerince verildiğini, davaya bakmaya yetkili mahkeme İstanbul Mahkemeleri olduğunu,Takipten 3 gün evvel 7.500,00 TL nin müvekkili tarafından tacir davalının bizzat kendi hesabına ödendiğinin mahkemece kabul edilmesine rağmen ödenen kısım bakımından müvekkil aleyhine icra takibi başlatan ve takibe ısrarla devam eden davalı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmemesinin yasaya aykırı olduğunu belirterek kararın kötü niyet tazminatının reddine ilişkin kısmı yönünde kaldırılmasını talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, İİK’nın 72.maddesine dayalı olarak açılan menfi tespit davasıdır.İlk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı ve davalı vekili, yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurmuştur.İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi gereğince, ileri sürülen istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Davalı vekili İstanbul 7. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2016/121 Esas sayılı dosyasında yetki itirazının kabul edilerek dosyanın yetkili Denizli İcra Dairesi’ne gönderilmesine karar verildiğinni, kararın 08/04/2016 tarihinde kesinleştiğini bu nedenle mahkemenin yetkisiz olduğunu ileri sürmüş ise de; yetkili mahkemenin belirlenmesinde dava tarihinin esas alınacağı, ilgili kararın dava tarihinden sonra kesinleştiği, somut uyuşmazlıkta davalının cevap dilekçesinde yetki itirazının da olmadığı görülmekle istinaf aşamasındaki yetki itirazı yerinde görülmemiştir.Davacı yan, takibe konu 17.500TL bedelli çekin 7.500TL’lik kısmının 22.12.2015 Tarihinde davalı şirket hesabına ödenmiş olmasına rağmen 25.12.2015 Tarihinde çek bedelinin tamamı üzerinden takip başlatıldığını iddia ederek menfi tespit isteminde bulunmuştur.Somut uyuşmazlığa konu İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında; davacı yanca davacı ile dava dışı üçüncü kişiler aleyhine 17.500TL bedelli çeke dayalı olarak 25.12.2015 tarihinde takip başlatıldığı davacının ise 22.12.2015 Tarihinde davalı şirketin hesabına … nolu “çek hesabına mahsuben …” açıklaması ile 7500,00TL ödeme yapıldığı, iş bu menfi tespit davasına değin harici tahsilatın icra dosyasına bildirilmediği anlaşılmaktadır. Davalı yan 21.12.2015 Tarihinde ihtiyati haciz başvurusunda bulunulduğunu, ödemenin bu tarihten sonra olduğunu, borç yargılama sırasında ödendiğinden davacının hukuki yararı olmadığını istinaf istemi olarak ileri sürmüş ise de; davacının menfi tespit istemi yönünden hukuki yararının olduğu sabit olduğu gibi, asıl alacak hesabı yönünden de takip tarihinin esas alınması yerinde olmakla mahkemenin davanın kabulüne ilişkin kararı yerindedir. Davacı vekilinin katılma yolu ile istinaf istemine gelince; davacının takipten önce davalının kendi hesabına 7500TL’lik ödemede bulunmuş olmasına rağmen takibin bu miktar mahsup edilmeden başlatılmış olduğu, dava tarihine değin de bu tahsilatın icra dosyasına bildirilmediği sabit olmakla davalının ödeme yapılan kısım yönünden takipte kötüniyetli ve haksız olması nedeni ile mahkemece İİK 72/5 maddesi gereğince davacının tazminat isteminin kabulüne karar verilmesi gerekirken reddi yerinde görülmemiştir.Açıklanan nedenlerle davacı vekilinin katılma yolu ile istinaf isteminin kabulüne, HMK 353/1-b-2 maddesi gereğince ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılarak yeniden hüküm kurulmasına, davalı vekilinin istinaf isteminin HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi ayrıntılı kararda açıklandığı üzere;1- Davalı vekilinin istinaf isteminin 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2-Davacı vekilinin katılma you ile istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-2 maddesi gereğince KABULÜNE, – İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ve 2016/164 Esas, 2017/618 Karar sayılı, 04.07.2017 Tarihli kararının KALDIRILMASINA, Dairemizce yeniden hüküm kurulmasına,3- Davanın KABULÜ İLE;İstanbul … İcra Dairesi’nin … E. Sayılı takip dosyasında takip dayanağı olan … Denizli Sanayi Şubesi’ne ait keşidecisi … San. Ve Tic. Ltd. Şti. Olan, keşide yeri Denizli, keşide tarihi 12/12/2015 olan 17.500 TL’lik çekten dolayı davacının davalıya 7.500 TL asıl ve 7.500 TL’nin işlemiş faiz, çek tazminatı, çek komisyonu ve icra masraflarıyla birlikte borçlu olmadığının tespitine, İİK 72/5 maddesi gereğince koşulları oluşan 7.500TL’nin %20’si oranında kötü niyet tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 512,33 TL nispi karar harcından, peşin yatırılan 128,09 TL harcın mahsubu ile noksan kalan 384,24 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, Davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 4.080TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, Davacı tarafından yapılan toplam 25,10 TL yargılama gideri ile 128,09 TL peşin harç, 29,20 TL başvuru harcı toplamı 182,39 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,4-İstinaf aşamasında yapılan yargılama giderleri ve harca ilişkin;-Davacının istinaf talebi kabul edildiğinden davacı tarafça yatırılan 31,40TL istinaf harcı ile fazla yatırılan 42,39TL (128,09-85,70TL olmak üzere) harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,- Davalının istinaf talebi reddedildiğinden alınması gereken 512,32TL harçtan peşin alınan 128,08TL harcın mahsubu ile bakiye 384,24 TL harcın davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,-İstinaf yargılaması için davacı tarafından yapılan 85,70 TL istinaf yoluna başvurma harcı, 26,50 TL tebligat, müzekkere ve posta gideri olmak üzere toplam 112,20TL’nin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, İstinaf yargılaması için davalı tarafından yapılan masrafların davalı üzerinde bırakılmasına,-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti tayinine yer olmadığına, 5-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 25/03/2021 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.