Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2018/174 E. 2020/2283 K. 28.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2018/174 Esas
KARAR NO: 2020/2283
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 07/03/2017
NUMARASI: 2016/1141 E. – 2017/299 K.
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 28/12/2020
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İLK DERECE MAHKEMESİNE AÇILAN DAVADA
A-)Açılan dava ve iddia: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının … Beyoğlu Şubesinin … çek nolu, 57.000 TL bedelli çeki 30/09/2016 tarihinde keşide ederek …’e verdiğini, davacının da bu kişiden ciro yoluyla çeki ticari ilişki kapsamında aldığını, davacı şirket yetkilisinin de yine ticari ilişki kapsamında çeki …Ltd.Şti’ye ciro ederek verdiğini, … yetkilisinin çeki tahsil için … Bankası Ataköy Atrium şubesine ibraz ettiğini, çekin karşılığı olmadığının anlaşıldığını, bu durum davacı şirket yetkililerine bildirilince icraya konu olmaması ve şirketin itibarının sarsılmaması için davacının kendisinin … Bayrampaşa şubesindeki hesabından davalının … Beyoğlu Şubesinin çek hesabına 04/10/2016 tarihinde 57.000 TL EFT yapıldığını, dekont incelendiğinde ayrıntılı açıklama yapıldığının da görüleceğini, buna rağmen … Hafriyatın 10/10/2016 tarihinde İstanbul …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasıyla davacı şirket ile … hakkında icra takibi başlatıldığını, alacaklı ile haricen görüşülerek anlaşmaya varıldığını ve ödeme yapıldığını, davacı şirket yetkilisinin çek keşidecisi ve aynı zamanda çekin asıl borçlusu davalıyı arayarak çek hesabına yatırılmış olan paranın iadesini istediğini, davalının cevaben, İstanbul …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra dosyasından borçlu olması ve bu dosyadan çek hesabının olduğu …’a haciz ihbarnamesi gönderilmiş olması nedeniyle hesaba bloke konulduğunu ve parayı alamadığını beyan ettiğini, daha sonrada davalıya birkaç kez çekten dolayı iki kez ödeme yapıldığını, …ta çekin keşide edildiği hesaba EFT ile gönderilmiş olan bedelin iade edilmesi talebinde bulunulduğunu ancak davalının oyalayarak ödeme yapmadığını, bunun üzerine İstanbul …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile davalı aleyhine bedelin iadesi için ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalının takibe itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, bu nedenlerle yapılan itirazın iptaline ve takibin devamına, takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, en az %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
B-) Cevap ve Karşı Talepler: Davalı cevap dilekçesinde özetle; davacıya borcu olmadığını, çek aslının kendisine iade edildiğini, kendisi tarafından keşide edilen çekin süresi içinde bankaya ibraz edilip ödeme yapılmaması durumunda davalının kendisine ait banka hesabına ödeme yapmasının hayatan olağan akışına aykırı olduğunu, zira kambiyo senetlerine ilişkin ödemelerin evrakı elinde bulunduran hamile yapıldığını, davacı tarafından çekin keşide tarihinden sonraki bir tarihte ödeme yapıldığını, çekin banka tarafından karşılıksız olduğuna dair yazı yazıldıktan sonra davacının ödeme yaptığını, bahse konu banka hesabının tarafına ait kişisel hesap olduğunu, sadece çek hesabı olmadığını, çek keşide ederek verdiği …’in de davacının da Bayrampaşa da inşaat yaptıklarını, Bayrampaşa’da eniştesi ile topraktan daire almak amacıyla … ile sözleşme yaptığını, bu sözleşme amacıyla da kendisine bir takım ödemelerde bulunduğunu, inşaatın teslim edileceği bildirilen tarihte bitmemiş olması, arsa sahipleri tarafından bahse konu kat karşılığı inşaat sözleşmesinin feshedilmiş olması nedeniyle daireyi almalarının imkansız hale geldiğini, para iadesini almak için …’le görüşme yaptıkları sırada davacı şirket yetkilisinin de görüşmelere katıldığını, … ile masraf ve kar ortağı olduklarını, para akışının davacı şirket üzerinden yürüyeceğini, ödemelerin hak ediş usulü üzerine olduğunu beyan ettiğini, …in o dönemde çeki olmadığını, Beşiktaş’da yapılacak iş için hafriyat firmasına ödeme yapmaları gerektiğini belirterek kendisinden 57.000TL bedelli hatır çeki istediğini, davacı şirket tarafından çek bedeli olarak tarafına ödeme yapılmasının ilk amacının da bu olduğunu, davacı şirkete verdiği hatır çekinin zamanında ödenmemesi üzerine banka tarafından çekin de yazılmış olduğunu, çek yazıldıktan sonra bahse konu bedelin tarafına özellikle açıklama yapılarak gönderildiğini, çek sahibi ile tarafının görüştürülmesini, çek bedelinin ödenerek çekini iade alacağını belirttiğini, tarafına 57.000 TL bedel ödeyerek bir kaç gün sonra icra müdürlüğünden çek alınarak kendisine iade edildiğini, hatta çekin iadesi için 1.200TL bedel alındığını, bu nedenlerle davanın reddi ile kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
C-)İlk Derece Mahkemesi Kararı: İlk derece mahkemesince; davalının … Beyoğlu Şubesinin … çek nolu, 57.000 TL bedelli çeki 30/09/2016 tarihinde keşide ederek dava dışı …’e verdiği, davacının da bu kişiden ciro yoluyla çeki ticari ilişki kapsamında aldığı, davacı şirket yetkilisinin de yine ticari ilişki kapsamında çeki …Ltd.Şti’ye ciro ederek verdiği, … yetkilisinin çeki tahsil için … Bankası Ataköy Atrium şubesine ibraz ettiği, çekin karşılığı olmadığının anlaşılması üzerine, çekin icraya konu olmaması amacıyla davacının kendisine ait … Bayrampaşa şubesindeki hesabından davalının … Beyoğlu Şubesindeki çek hesabına düzeltme süresi içerisinde 04/10/2016 tarihinde 57.000 TL EFT yapıldığı, yapılan eft ye rağmen çek bedelinin ödenmemesi üzerinde bu defa dava dışı …Ltd.Şti’nin İstanbul …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası üzerinden davacı … Ltd.Şti.ve dava dışı … üzerinde takibe giriştiği ve çekten kaynaklı takibin davacı şirket tarafından kapatıldığı, takibe konu çekin ödeme yapmamasına rağmen diğer borçlu dava dışı …’e teslim edildiği, sonrasında icra müdürlüğü tarafından çek aslının muhtıra ile iadesinin talep edildiği ancak çek aslının davalı keşidecide olduğu, her ne kadar davalı borçlu kendisine gönderilen parayı iade ettiğini ve çek aslını aldığını savunmuş ise de herhangi bir ödeme yaptığına dair yazılı belge sunmadığı, yapılan ödeme kadar sebepsiz zenginleştiği ve havale edilen paranın iadesine ilişkin takibe haksız ve kötü niyetli olarak itiraz ettiği gerekçeleriyle davanın kabulüne, itirazın iptaline haksız ve kötü niyetli olarak itiraz edildiği anlaşılmakla İcra İflas Kanun’unun 67/2. maddesi uyarınca asıl alacak miktarının (57.000,00 TL) %20.’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verildiği görülmüştür.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Kararı davalı yan istinaf etmiş ve dilekçesinde “…İlk olarak mahkeme esasen borç nedeni olan ilişkinin esasına girmeksizin ve özellikle borcun doğuşu nedenlerini değerlendirmeksin tamamen taraflı olarak, dosyada ve delil listemizde belirttiğimiz deliller toplanmaksızın karar vermiştir. Bu husus usul ve yasaya aykırıdır. Mahkeme maddi gerçeği araştırırken, tarafsız olarak, davalı ve davacı olmak üzere her iki tarafından da sunduğu delilleri ve bahsettiği vakıalara değerlendirmek zorundadır Yapılan yargılamada ise, tamamen davacı tarafın sunduğu bir dekonta dayalı olarak karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Gerekçeli kararda, tarafımın dava konusu çekin yalnızca …’e hatır çeki verilmiş olarak belirtilmiştir. Oysa dilekçemde belirttiğim üzere ve bununla ilgili yazılı delil başlangıcı niteliğinde olan ve davacı şirket yetkilisi …’ e ait ve bu çekin kendisine de hatır çeki olarak geçtiğini kendisi de bizzat belirtmesine rağmen bu hususu dikkate almamıştır. Olayı tamamen tarafım ve dava dışı … üzerine bırakarak davacı şirketin bu hususlardan haberi yokmuş gibi nazara alrnarak değerlendirme yapılmıştır. Kaldı ki, … ile davalı arasında iş ortaklığı da vardır ve aynı zamanda teyze çocukları olup akrabadırlar. Bu çeki birlikte hatır çeki olarak almış olup, bu çeki ödeyeceklerini de kendileri bizzat belirtmişlerdir. Bu hususa ilişkin çekin bedelinin de davalı şirket tarafından ödeneceği açıkça belirtilmiştir. Mahkemece bu hususlara ddeğinilmemiştir. .Ayrıca davacı şirkete ait banka kayıtlarını istememize rağmen bu kayıtlarda dosvava getlrllmeksizin ve delillerimiz toplanılmaksızın karar veriimesi usul ve yasaya aykırıdır. Banka kayıtları toplanıldığında dava dışı … ve davacı şirket ilişkileri açığa çıkacak olmağına rağmen bu belgeler dosvava dahi istenmemiştir. Mahkemece öyle taraflı bir yaklaşım sergilenmiştir ki cevap sürem dahi dolmadan duruşma günü verilmiştir. Yine haftada bir duruşma yapılmıştır ve ilk celsede evraklar dahi toplanmaksızın karar verilmiştir. Yine davacı tarafından yapılan hitamlar değerlendirilmeksizin direkt olarak davacı beyanları doğrultusunda taraflı olarak karar verilmiştir. Davacı dilekçesinde belirttiği, Avukat …, yanlrşlıkla bu işlemi yaptıysa ve bu doğru ise tanık olarak dinlenmesi İçin mahkemece davet edilmesini talep etmiştim. Zira avukat bey mahkeme huzuruna geldiğinde doğruyu söyleyebilecek durumda olup, ilk dilekçemde de belirttiğim üzere davacı şirket yetkilisinin Avukat Hanıma icra takibi başlatmayın. Bu çek hatır çeki olarak verilmiştir.” Beyanı üzerine mi tarafım eklenmemiştir? Davacı, hala neden çek karşılıksız çtkmastna rağmen tarafıma ödema yaptığınr açıklayamamıştır. Bunun yerine tarafıma asılsız suçlamalar yöneltmeyi tercih etmektedir. Davacı, neden çek bedelini ödemesine rağmen çeki icra dosyasından almayıp beklemiştir ? neden çeki alıp çeke dayalı fora takibi açmamıştır tía makbuz üzerinden hareket etmiştir. Davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla , Davacı beyanlarını bir an geçerli olduğunu kabul etmemiz gerekirse, davacınrn benden hem 57.000-TL hem de Çekten kaynaklı 60.000-TL alacağı varsa neden bunu da İşleme koymamıştır…” denilerek kararın kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Dava ;itirazın iptali isteminden ibarettir. İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Davacı yan ; davalının keşidecisi olduğu çekin karşılıksız çıktığını, ancak davacıya çek ve icra takip bilgileri belirtilerek banka havalesi gönderdiklerini ; ancak çek nedeni ile kendileri hakkında takip yapan hamile de çek bedelinin icra kanalı ile ödendiğini, davacının çek bedeli kadar sebepsiz zenginleştiğini ve bu paranın iadesi gerektiğini iddia etmektedir. Davalı yan ise çekin hatır çeki olduğunu ve bu nedenle kendisine ödeme yapıldığını, kendisinin de çek bedelini ödeyerek çek aslını aldığını sebepsiz zenginleşmediğini savunmaktadır. Davalının çek aslını veya bir örneğini delilleri arasında mahkemeye sunmadığı, çekin dava dışı …’e iade edilmiş olduğu savcılık soruşturmasından ve icra dosyasından anlaşılmaktadır. Yani davalı yan çek nedeni ile ödeme yaptığına dair bir ödeme belgesi veya buna karine teşkil edecek çeki sunmamaktadır. Davacı yanın ise hem icra dosyasında hem de davacıya havale göndererek aynı çek nedeni ile mükerrer ödeme yaptığı da sabittir. Hatır çeki iddiasının ancak yazılı delille ispatının mümkün olması, davacı ile davalı arasında böyle bir yazılı delil bulunmaması, davacının dava dışı inşaat şirketi ile olan adi sözleşmesinde de davaya konu çekin yer almaması karşısında ilk derece mahkemesinin davanın kabulüne, alacağın likit olması nedeni ile haksız itiraz nedeni ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine dair verdiği karar yerinde olup, davalı yanın istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M:Yukarıda açıklanan gerekçe ile 1 – Davalı yanın istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE 2- Alınması gereken 3.893,67 TL harçtan peşin alınan 965,57 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.928,10 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye gelir yazılmasına 3- Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına 4- İnceleme duruşmasız olarak yapılmış olmakla ücreti vekalet tayin ve takdirine yer olmadığına Dair ; dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu HMK 362/1-a maddesi gereğince KESİN olmak üzere 28/12/2020 tarihinde ve oy birliği ile karar verildi.