Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2018/1723 E. 2021/682 K. 01.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2018/1723 Esas
KARAR NO: 2021/682
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ: 23/11/2017
NUMARASI 2017/227 2017/348
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Fikir Ve Sanat Eserleri Sahipliğinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 01/04/2021
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili, müvekkilinin senarist olduğunu, davalıların TRT 6’da yayınlanan “…” adlı dizinin ikinci 13 bölümlük kısmının seneryosunun yazılmasının istenildiğini, yapılan görüşmede davalılar … ve … ile bölüm başına 8.000 TL ücret karşılığında anlaşıldığını, müvekkilinin tanınmış bir senarist olması ve dizinin geniş izleyici kitlesine hitap etmediği için “…” adıyla 14/15/16/17/18/19 ve 20.bölümlerinin seneryolarını yazarak davalılara teslim ettiğini, müvekkiline ödeme yapılmadan ve izni alınmadan seneryoların çekiminin çoğaltılarak yapıldığını, yapımcılar tarafından 14/15/16/17/18.bölümlerinin TRT’ye verildiğini, TRT nin ise müvekkilinin yazılı izni olmadan 14/15/16/17.bölümlerini yayınladığını, daha sonrada diziyi yayından kaldırdığını, Davalıların bu eylemleri nedeniyle müvekkilinin FSEK’in 21,22 ve 25.maddelerinde haklarının ihlal edildiğini, FSEK 68 gereğince tazminat talep etme durumlarını belirterek fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla HMK 107. Maddesi haklı kalmak üzere şimdilik FSEK 68.maddesi gereğince 8.000 TL maddi tazminat ile FSEK 70.madde gereğince 20.000 TL manevi tazminatın ilgili dönemlerden itibaren temerrüt faiziyle davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı vekilinin 08.03.2017 tarihli talep artırım dilekçesi ile 168.000 TL maddi tazminata karar verilmesini istemiştir. Davalılar … ile … vekili; davacının iddialarının gerçek olmadığını, bölüm başına 8.000 TL’den anlaştıklarını, davacıya 12.000 TL ödeme yaptıklarını, TRT’nin sadece 4 bölüm yayınladığını, 20.000 TL borçları kaldığını, ancak ödeme güçlüğü içerisinde bulunduklarını bildirerek davanın reddini istemiştir. Davalı TRT vekili, müvekkili ile yapımcı arasında imzalanan 22.10.2014 tarihli sözleşme gereğince eser ile ilgili tüm tazminat taleplerinin diğer davalılara yöneltilmesi gerektiğini, bu nedenle davanın husumetten reddedilmesi gerektiğini, sözleşmenin müvekkili tarafından sözleşmeye uygun olarak feshedildiğini belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporlarına göre; davacının TRT adına yayınlanan dizinin 2.sezon bölümleri senaristi olması sebebiyle eser sahibi olduğu, davacının yapımcı firmaya 7 bölüm senaryosunu teslim ettiği, davacı ile davalı yapımcı arasında bölüm başı 8.000 TL ücret kararlaştırıldığı, bu nedenle davacının 56.000 TL ücreti hak kazandığı, 8.000 TL ücretin uygun olduğunu, davalı yapımcının 12.000 TL ödediği hususunu ispatlayamadığı, TRT’nin 4 bölümü yayınlaması nedeniyle bu tutarın 32.000 TL’lik kısmından sorumlu olduğunu, davacının eserinin kamuya arzının yer ve zamanını tayin etme manevi hakkının ihlali nedeniyle de 20.000 TL manevi tazminat ödemenin yerinde olduğunu gerekçeleriyle davanın kabulüne, 56.0000 TL’nin (32.000 TL’sinden davalı TRT’nin sorumlu olmak üzere) yayın tarihinden itibaren avans faiziyle davalılardan müştereken ve müteselsen davalılardan alınarak davacıya verilmesine, 20.000 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle davalılardan alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiş kararı davacı vekili ile davalılardan TRT vekili istinaf etmiştir. Davacı vekili istinafında; reddedilen kısmın gerekçesinin açıklanmamasının doğru olmadığını, gerekçeli kararda davanın kabulüne denildiği halde davanın kısmen kabul edildiği, oysa FSEK 68 maddesine göre rayiç bedelin 3 katını talep ettiklerini, ancak mahkemenin sadece rayiç bedele hükmettiğini, bu durumun aynı zamanda çelişkili olduğunu, mali hakların davalılar tarafından ihlal edilmesi nedeniyle 3 kat tutardan tüm davalıların sorumlu olduğunu, ayrıca davalı TRT’nin sorumluluğunun yayınlanan bölüm kadar sınırlı tutulmasının doğru olmadığını, müvekkili aleyhine haksız olarak yargılama gideri yüklendiğini ve red vekalet ücretinin kabul / red miktarını geçtiğini, 3 kat tazminat talebi edilen durumlarda reddedilen kısma ilişkin olarak yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiğini, tarifeden davanın kısmen reddi halinde karşı taraf yararına hükmedilecek ücretin davacı lehine belirlenen ücreti geçemez denildiğini bildirmiştir. Davalı TRT vekili istinafında; rapora itirazlarının değerlendirilmediğini, raporun belirsizlikler içerdiğini, denetime elverişli olmadığını, müvekkili ile …Prodük. ile … arasında imzalanan sözleşmenin 4/23.maddesinde yapımcının eser ile ilgili bütün ruhsat ve müsadeye sahip olduğunu, firmanın diğer hak sahiplerinden eserin TRT de kullanılacağına dair belgeleri TRT ye teslim etmekle yükümlü olduğunu, yine sözleşmenin 8.fıkrasında bütün sorumluluğun yapımcıya ait olduğunun düzenlendiğini, dolayısıyla davanın diğer davalılara yöneltilmesi gerektiğini, sözleşmede belirtildiği üzere eserin hak sahibine geçen tüm devir, temlik ve muvaffate ilişkin belgelerin firmadan talep edildiğini, firmanında bu belgeleri sunduğunu, müvekkilinden talepte bulunulamayacağını, ayrıca dava konusu dizi yönünden sözleşmenin de alındığını, bu sözleşmenin fesih ve tazminat karşılığı 6.maddesi gereğince sözleşmenin sözleşmeye uygun olarak feshedildiğini, 6/3 maddesi uyarınca, sözleşmenin TRT tarafından tek taraflı sonlandırılma yetkisine sahip olup bu durumda firmanın TRT den herhangi bir zarar ve hak talep edemeyeceğini, ayrıca manevi tazminat koşullarının oluşmadığını, maddi tazminat ve uygulanan faiz türünün de hatalı olduğunu, faizin başlangıç tarihinin de hatalı olduğunu, manevi tazminat için faizin başlangıcı için kararın kesinleşmesi gerektiğini, maddi tazminat için en erken dava tarihinden başlatılabileceğini bildirmiştir. … AŞ ile … arasında 29.10.2013 tarihli Prodüksiyon sözleşmesinin imzalandığı görülmüştür. Davalı TRT ile diğer davalı …- … Prodüksiyon arasında Prodüksiyon sözleşmesinin imzalandığı, 4.madde de firmanın yükümlülüklerinin düzenlendiği, 6.maddede fesih ve tazminat hususunun düzenlendiği, 11.madde de 145.000 TL + KDV nin ön görüldüğü görülmüştür. Yargılama sırasında alınan 04.05.2016 havale tarihli … oluşan üç kişilik heyet raporunda; davacının … adlı dizinin ikinci sezonu için 14.bölümünden itibaren … rumuzu ile jeneriklerde yer alan ve senarist olması sebebiyle eser sahibi olduğu, davacının seneryosunu yazdığı 14/15/16/17.bölümlerin TRT 6 ‘da yayınlandığı, 18.bölümün çekiminin yapıldığına dair belgeye rastlanılmadığı, TRT’nin 18.11.2015 tarihli iç yazışma ile dizinin ikinci sezon sözleşmesini feshettiği, davacı senaristin yapımcı firmaya 14/15/16/17/18/19 ve 20.bölümler senaryosunu teslim ederek sözleşme ile hak ve sorumluluklar belirlenmemiş olmasına rağmen sektörel taammüller gereği yükümlülüklerini yerine getirdiği, senaristin yapımcıdan teslim ettiği 7 bölüm için hak ediş tutarının 8.000 x7 =56.000 TL olduğu yolunda görüş bildirildiği görülmüştür. Yargılama sırasında alınan 02.02.2017 tarihli ek bilirkişi raporunda ise; FSEK 68 maddesine göre belirlenen bedelden yapımcının sorumluluğu olduğu gibi yayıncının da sorumlu olduğu, davacının eser sahibi olduğu, 22.10.2014 tarihli sözleşme referansında yapım bedelinin 152.000 TL olduğu, buna göre Senaristbir Meslek Birliği tarafından sunulan %5 oranından az olmaması önerisi dikkate alındığında bölüm başına 8.000 TL bedeli sektörel gerçeklilik bakımından da tutarlılık içeren bir bedel olduğu, dolayısıyla kök rapordaki rayiç bedel bakımından da yapılan tespiti değiştirecek bir durum olmadığı yolunda kanaat bildirildiği görülmüştür.
GEREKÇE: Dava FSEK uyarınca açılan maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir. Dosya içeriğinden davacının TRT 6’da yayınlanan “baye feleke” adlı dizinin ikinci 13 bölümlük senaryosunun yazılması hususunda davalılar … ve … ile bölüm başına 8.000 TL ücret karşılığında anlaştığı anlaşılmaktadır. Yine dosya içeriğinde davacının anılan dizinin yedi bölüm senaryosunu yapımcı olan davalılara teslim ettiği, yayıncı olan davalı TRT’nin ise dizinin 4 bölümünü yayınladığı, daha sonra ise diziyi yayından kaldırdığı anlaşılmaktadır. Dosya içeriğinden alınan bilirkişi raporunda, bölüm başına 8.000 TL ücretin uygun olduğu yolunda görüş bildirildiği görülmüştür. TRT’nin yayıncı olarak senarist olan davacıdan gerekli izinleri almadığı, bu konuda yazılı belge sunulmadığı görülmüştür. Dolayısıyla bütün davalılar yönünden davacının FSEK’ten kaynaklanan haklarının ihlal edildiği kanaatine varılmıştır. Her ne kadar davalı TRT, kendisiyle yapımcı olan diğer davalılar arasındaki sözleşmede yapımcının sorumlu olacağına dair düzenleme olduğunu savunmuş ise de, söz konusu izin alınmaksızın TRT tarafından yayın yapıldığından davalı TRT’nin bu konudaki istinaf talebi yerinde değildir. Ayrıca somut olay bakımından TRT tarafından sözleşmenin haklı olarak feshedildiği iddiasının değerlendirilmesinin de sonuca etkili olmadığı kanaatine varıldığından bu yöndeki istinaf talebi de yerinde değildir.Davacı tarafın istinaf talebi yönünden yapılan değerlendirmede ise; davacı, FSEK’in 68.maddesi uyarınca üç kat tazminat isteminde bulunmuş olup mahkemenin maddi tazminat yönünden üç kat tazminata hükmetmemesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu yönden davacı vekilinin istinaf talebinin kabulü gerekmiştir. Davacı vekili ayrıca vekalet ücretine yönelik istinaf talebinde de bulunmuş ise de, dairemizce yeniden hüküm kurulduğundan bu konudaki istinaf talebi değerlendirilmemiştir. Buna göre bölüm başı senaryo bedeli 8.000 TL’den davalı yapımcılara teslim edilen 7 bölüm senaryosu nedeniyle 56.000,00 TL’nin FSEK’in 68.maddesi gereğince 3 katı tutarındaki toplam 168.000,00 TL’nin davalı yapımcılardan, davalı TRT’nin ise 4 bölümü yayınlaması nedeniyle 4 bölüm için 8.000 TL’den 32.000,00 TL’nin 3 katı tutarı olan toplam 96.000,00 TL’den sorumlu olduğu, 20.000,00 TL manevi tazminatın da somut olayın özelliği bakımından yerinde olduğu kanaatine varılmıştır. Hal böyle olunca davacı vekilinin istinaf talebinin kısmen kabulü, davalı tarafın istinaf talebinin ise reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;1-Davacı vekilinin istinaf talebinin KISMEN KABULÜNE, 2-Davalı … vekilinin istinaf talebinin REDDİNE, 3-İstanbul 2.Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 23/11/2017 gün, 2017/227 Esas, 2017/348 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA, İlk derece yargılaması yönünden; 4-Davacı … tarafından davalılar aleyhine açılan davanın kabulü ile; 168.000,00 TL’nin (Davalı TRT’nin 96.000 TL’sinden sorumlu olmak üzere) yayın tarihlerinden itibaren avans faizi yürütülmek üzere davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, davalı TRT yönünden fazlaya ilişkin talebin reddine, 5-Davacının manevi hak ihlaline dayalı olarak takdiren 20.000 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren yürütülecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,6-Alınması gereken 12.842,28 TL harçtan, peşin yatırılan 478,17 TL ve 2.733,00 TL ıslah harcının mahsubu bakiye 9.631,11 TL harcın davalılardan tahsili ile hazineye gelir kaydına, (Davalı TRT’nin sorumluluğunun 5.503,21 TL ile sınırlı olmak kaydıyla ) 7-Maddi tazminat yönünden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davacı yararına hesap olunan 19.910,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine, (Davalı TRT’nin sorumluluğunun 11.376,57 TL ile sınırlı olmak kaydıyla)8-Manevi tazminat yönünden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davacı yararına hesap olunan 5.900,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,9-Davacı tarafından yapılan yargılama gideri olan 2.150,00 TL bilirkişi ücreti, 409,00 TL posta gideri, 3.238,87 TL harç (peşin+başvuru+ıslah ) olmak üzere toplam 5.797,87 TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, (Davalı TRT’nin sorumluluğunun 3.312,90 TL ile sınırlı olmak kaydıyla)10-Red edilen talep üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davalı TRT yararına hesap olunan 10.160,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalı TRT’ye verilmesine, 11-Davalılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına, İstinaf yargılaması yönünden; 12-İstinaf peşin harcının talebi halinde davacıya iadesine, 13-Davalı TRT’den alınması gereken 5.191,56 TL harçtan, peşin alınan 1.297,89 TL harcın mahsubu ile bakiye 3.893,67 TL harcın davalı TRT’den alınarak hazineye gelir kaydına, 14- İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan yargılama gideri olan 98,10 TL istinaf yoluna başvurma harcı ile 28,00 TL tebligat masrafı olmak üzere toplam 126,10 TL’nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, 15-Davalı TRT tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, 16-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, 17-Gerek ilk derecede gerekse istinaf aşamasında yatırılan gider avanslarından kullanılmayan kısımların karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nun 361.maddesi uyarınca tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde Yargıtay ilgili hukuk dairesinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.01/04/2021