Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2018/1669 E. 2021/675 K. 31.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2018/1669 Esas
KARAR NO: 2021/675 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 1.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ: 31/01/2018
NUMARASI: 2017/178 E. – 2018/36 K.
DAVANIN KONUSU: Patent (Resmi Makamlarca Açılan Hükümsüzlük İstemli)
KARAR TARİHİ: 31/03/2021
İSTANBUL 1.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ tarafından verilen 31/01/2018 tarihli kararına karşı, davacı-birleşen davada davalı tarafından yapılan istinaf başvurusu üzerine, dairemizce yapılan duruşmalı inceleme sonucunda;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü :ASIL DAVA; Davacı … vekili dava dilekçesinde;Müvekkilinin 1997 yılından bu yana seramik sektöründe yan sanayi olarak hizmet verdiğini, müvekkilinin sektörde yenilikler yapan ve takip edilen bir firma olduğunu, davalı yanın müvekkilinin ticari ilişkisi olduğu firmalara ihtarname göndererek dava konusu patent belgesi ile benzer ürünler kullandıkları konusunda uyanda bulunduğunu, müvekkilinin ürününün davalı yanın patent belgesine benzememek ile birlikte söz konusu patentteki eksiklikleri gideren farklı bir ürün olduğunu, ayrıca davalıya ait patent belgesinin yenilik kriterine sahip olmadığını, söz konusu teknolojinin 1977 yılına ait ABD patenti ile koruma altına alındığı için davalının patent belgesinin yenilik vasfı taşımadığını beyanla, 2010/00198 T4 nolu patent belgesinin hükümsüz kılınarak sicilden terkini talep ve dava etmiştir.
CEVAP;Davalı …. Vekili cevap dilekçesinde ;müvekkiline ait dava konusu patentin yenilik unsuruna haiz olduğunu, davanın reddini talep etmiştir.
BİRLEŞEN DAVA; Davacı … vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin TPE nezdinde TR 2010/00198 T4 sayı ile tescilli “Duvara Asılı Nesneler İçin Sabitleme Düzeneği” başlıklı buluşun sahibi olduğunu, davaya konu buluşun, müvekkilinin on yıllardır gerçekleştirdiği Ar-Ge çalışmalarının birikimi sonucu ortaya çıktığını, yeni bir buluş olduğunu ve ayaksız asma klozet monte etmek üzere üretilmiş bir sabitleme düzeneği olduğunu, davalının vitrifiye ürünlerinin montajı ve sabitlenmesi için gerekli montaj ve sabitleme parçalarının üretim ve pazarlamasında faaliyet gösteren bir firma olduğunu, davalının müvekkili ile aynı sektörde faaliyet gösterdiğini ve müvekkilinin dünyaca bilinen ve tercih edilen ürünlerini yakından bildiğini ve davalı tarafından üretilip pazarlanmakta olan asma klozet gizli montaj aparatının, ürünlerinin tanıtımı, imali, ithal ve ihracı, pazarlanması, dağıtımı ve her türlü ticaretinin durdurulması ve önlenmesini, ürünlere ve tanıtım vasıtalarına el konularak imhasını fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak HMK’nın 107. maddesi uyarınca belirsiz alacak olarak şimdilik 3.000,00 TL maddi tazminatın dava tarihi itibariyle değişen oranlarda avans faizi ile davalıdan tahsilini, yoksun kalınan kazanç miktarının hesaplandıktan sonra bu miktarın 551 Sayılı KHK’nın 141. maddesi gereğince mahkemece makul bir pay eklenerek arttırılmasını, 5.000,00 TL maddi ve 5.000,00 TL itibar tazminatının, dava tarihi itibariyle değişen oranlarda avans faizi ile davalıdan tahsilini ve hükmün ilanını talep ve dava etmiştir. TALEP ARTTIRIM; Davacı vekili 25.8.2017 tarihli dilekçesi ile 551 sayılı KHK kapsamında talep ettikleri maddi tazminatı 205.731.60-TL olarak dava tarihi itibarıyla avans faiziyle birlikte davalıdan tahsilini, 141. madde kapsamında 50.000 TL artırım yapılmasını, 5.000 TL itibar tazminatını atiye bıraktıklarını bildirmişler ve tamamlama harcının 25.8.2017 tarinhinde yatırılmış olduğu anlaşılmıştır.
BİRLEŞEN DAVADA CEVAP; Davalı … vekili cevap dilekçesinde; davacının dava konusu ürün ile ilgili olarak müvekkiline ihtarname çektiğini ve akabinde yapılan araştırma neticesinde, davacının ihtarnameye konu edilen patentinin yeni olmadığı ve tekniğin bilinen durumunu aşmadığı hususunun tespit edildiğini, bu nedenle mahkemenin 2011/245 esas sayılı dosyası ile davacıya ait patentin hükümsüzlüğü davası açıldığını, 28/03/1977 tarihli ve 781,716 sayılı patent belgesinde dava konusu montaj sisteminin aynen görüldüğünü, her iki sistemin birbirinin aynı olduğunu, müvekkilinin dava konusu ürünü önce 2000 yılında üreterek sattığını ve bu durumu davacının çok iyi bildiğini, o zamandan bu yana davacının söz konusu satışa hiç ses çıkarmadığını ve herhangi bir hukuki girişimde bulunmadığını, davacının sessiz kalmak suretiyle haklarını kaybettiğini ve halihazırda taklit olduğu iddia edilen ürünlerin 2009 yılından bu yana müvekkili adına tescilli olduğunu savunarak, davanın reddini talep etmiştir. MAHKEME KARARI; İstanbul 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 31/01/2018 tarihli 2017/178 Esas, 2018/36 Karar sayılı kararıyla; “I-ASIL DAVA YÖNÜNDEN; hükümsüzlük istemli asıl davanın REDDİNE, II-KARŞI DAVA YÖNÜNDEN (BİRLEŞEN DAVA); -Karşı davanın (birleşen dava) KISMEN KABÜLÜNE, KISMEN REDDİNE,1-Davalı eyleminin davacının TR 2010/00198 T4 sayılı patenten doğan haklarına tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiğinin tespitine, durdurulmasına, önlenmesine, 2-Davalı tarafından üretilen, satılan,ticaret mevkiine konulan asma klozet montaj ve sabitleme düzeneği ürünlerinin (patent koruması kapsamında kalan) satış, dağıtım, tanıtım, imal, ithal, ihraç, pazarlama gibi ticari faaliyetlerin HMK 389.madde kapsamında önlenmesine, ürünlere el konulmasına, yedieminde karar kesinleşene kadar muhafazasına, ithal ve ihracının durduralmısa kapsamında gümrük müdürlüklerine yazı yazılmasına,3-Ürünlerin imhasına ilişkin talebin karar kesinleştiği takdirde uygulanmasına,4-Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan 551 sayılı KHK’nun 140/2-b kapsamında hesaplanan 205.731.60-TL nın dava tarihi olan 4.9.2012 tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline,5-Belirlenen tazminatın KHK 141. madde kapsamında artırılması yönündeki istemin reddine,6-İtibar tazminatı yönündeki istemlerin atiye bırakılması nedeniyle bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7- 5000 -TL Manevi tazminatın dava tarihi olan 4.9.2012 tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline,8-Karar kesinleştiğinde hükmün masrafı davalıdan alınarak Türkiye çapında yayın yapan tirajı yüksek iki gazeteden birinde bir kez ilanına” karar verilmiştir.
İSTİNAF BAŞVURUSU: Davacı-birleşen davada davalı vekili süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; müvekkilinin ihracat yaptığı … Şirketi ile davalı arasında görülen davada, karşı yanın tecavüze ilişkin iddialarının reddedildiğini, gerekçede de Fisher’in İtalyan Patenti ve Avrupa Patenti, 1,6,8,9 ve 11. İstemlerinin yeni olmadığını, geri kalan istemlerin ise davalıların ürünleri tarafından herhangi bir sahtecilik (benzerlik) durumunun söz konusu olmadığının karara bağlandığını, teknik inceleme sonucunda, 78 37086 numaralı (28/121976 tarihinde kayda giren) Fransız patenti karşısında Avrupa Patenti ve İtalyan Patentinin yenilik gereksinmesinden yoksun olduğunu, bu durumunda sahtecilik, tecavüz durumunu ortadan kaldırdığının vurgulandığını, bu sebepten dolayı Aldero aleyhinde yapılan iddiaların reddine karar verildiğini, İtalya Napoli’de verilen kararın yok sayılamayacağını,-dosyada müvekkili lehine tedbir verildiğini, 500.000 TL teminat bulunduğunu, daha önce verilmiş tedbir ile ilgili olarak bir karar verilmemişken, dosyada birbirine zıt iki tedbir verilmesine sebep olunduğunu, müvekkili lehine verilen tedbirde 500.000 TL gibi çok yüksek bir teminat öngörülmüşken, karşı yan lehine önce 20.000 TL sonra teminatsız tedbir verilmesinin hakkaniyete aykırı olduğunu,İlk derece mahkemesinin istemlerin 12 tane olduğu, istemlerin her bir istem açısından tek tek değerlendirilmesi gerektiği, kısmi hükümsüzlük varsa bu konuda hüküm oluşturulması gerekirken (özellikle tecavüzün var olduğuna ilişkin istemler)de dikkate alınarak değerlendirme yapılmadığını, dosyadaki raporların birbirleri ile çelişkili olduğunu, bilirkişi raporlarında tecavüzün varlığına ilişkin tespitlerin dikkate alınmadığını, dilekçelerde özellikle 1,6,8,9 ve 11. İstemlerinin yeni olmadığının kanıtlanmaya çalışıldığını, kısmi hükümsüzlük kararı verilebileceğinin dikkate alınmadığını, müvekkilinin seramik sabitleme düzeneğinde getirdiği yeniliğin, DE 202009014171U1 belgesi ile 2009 yılında koruma altına alındığını, akabinde bu sistemin kabul görmesi üzerine, karşı yanın patent sisteminde yenilik yaptığını ve bunu DE10201311 2005 A1 numara ile tescil ettirdiğini ve karşı yanın yeni başvurusunda, kendisinin daha önce farklı olduğunu düşündüğü ürünü yeni başvurusunda referans olarak gösterdiğini ve neredeyse müvekkilinin dava konusu ürünü kendi adına tescil ettirdiğini,-taraflara ait ürünlerde birbirine benzemeyen, müvekkilinin ürününün yeni ve farklı olan bir bölümünün olup olmadığı ve dava konusu patente konu edilip edilmediğinin, müvekkili ile patente konu ürün aynı ise yeni patent başvurusunda, müvekkilinin patentinin neden ayrıca referans olarak gösterildiğinin ya da dosya kapsamında bulunan ve tecavüz unsuru kabul edilen ürüne ilişkin alınan belgeye neden hükümsüzlük davası açılmadığının incelenmediğini,-gerekçeli kararda tüm istemler açısından tekniğin bilinen durumunun aşıldığı ifade edilmişse de; 1,6,8,9 ve 11. İstemlerde tekniğin bilinen durumunun aşılmadığını, bu istemlere konu sabitleme düzeneğinin daha önce farklı ürünlerde ancak aynı şekilde kullanıldığının ispatlanmaya çalışıldığını ancak bilirkişilerin ürünü sadece “Seramik” ‘e indirgeyerek yanlış yorum yaptığını, mobilya ve seramiğin aynı yöntem ile sabitlenmesinin farklı kabul edilerek yanlış karar verildiğini, dosyanın tekemmül etmediğini, -patente tecavüz yönünden alınan raporlarda, tecavüzün kısmi olarak sadece belli istemlerde olduğunun ifade edildiğini (bu istemlerin yeni olmadığının iddia edildiğini) kısmi tecavüzün tazminat üzerine etkisinin tartışılmadığını, tazminatın net kar dikkate alınarak hesaplandığını, patentin etkisinin hiç değerlendirilmediğini, maliyet hesaplarının belirsiz ve muğlak olarak hesaplandığını, patente tecavüzün hangi istemler açısından sözkonusu olduğunun bilirkişi raporlarında olmasına rağmen hükümde olmadığını,-müvekkili lehine verilen ihtiyati tedbirin kaldırılmadığını, karşı yan lehine tedbire karar verilecekse müvekkilinin 500.000 TL teminatının iadesinin gerektiğini, beyanla kararın kaldırılarak esas davanın kabulüne, birleşen davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Davalı-birleşen davada davacı vekilinin istinaf dilekçesine karşı cevabında; asıl davada sunulan 23/09/2013 tarihli raporda davalı 2010/00198 T4 patentinin US 4116573 karşısında 8 hariç, 1-7 ve 9-12 numaralı istemlerin yenilik taşıdığı, 8 numaralı unsurun yeni olmadığı, Fransız Patenti karşısında yeni olduğunun,- Asıl davada 08/10/2014 tarihli bilirkişi raporunda, davacının dayanak gösterdiği bağlantı düzeneğinin iki mobilya elemanının bir araya getirip “bağlama” fonksiyonunu yerine getirdiği, TR 2010 00198 T4 sayılı tescilli patente konu düzenekte ise klozeti “asma” fonksiyonunu yerine getirdiğinin tespit edildiğini, davacının dayanak gösterdiği patente konu düzeneğin ise klozetin asılması fonksiyonunu yerine getirmediğinin tespit edildiğini ilk rapor ile örtüştüğünü,- Asıl davada 26/01/2015 tarihli bilirkişi raporunda, TR 2010 00198 T4 sayılı tescilli patent belgesinin istem takımındaki, 1,6,8,9 ve 11 numaralı istemlerin D1 karşısında yeni olmadığı, buluş basamağı içermediği, 551 sayılı KHK 5. Maddesine uygunluk içermediğinin beyan edildiğini, ancak raporun eksik ve hatalı olduğunu, hüküm kurmaya elverişli olmadığını, bilirkişilerin 1. İstemi 13 unsura indirgeyerek sadece bu üç unsurun buluşun yeniliğini ortadan kaldırdığı görüşünde bulunmuşsa da, patent hukukunda bu şekilde yenilik değerlendirmesi yapılamayacağını, -dosyaya sunulan 22/10/2015 tarihli raporda; bilirkişilerin TR 2010 00198 T4 sayılı patentin 1-12 nolu istemlerin yenilik ve buluş basamağı özelliklerinin mevcut olduğunu beyan ettiklerini, -müvekkili tarafından açılan birleşen davada, tedbir için alınan 10/01/2013 tarihli ön raporda; incelemeye tabi tutulan sabitleme aparatının TR 2010 00198 sayılı patent belgesinin 1,6,8,9 ve 11. İstemlerinin koruma kapsamında kaldığını diğer istemlerin koruma kapsamı içerisinde kalmadığı sonuç ve kanaatine vardıklarını,-dosyaya sunulan 24/04/2014 tarihli bilirkişi raporun, ön raporu doğrular mahiyette olduğunu, -birleştirme kararından sonra alınan 05/04/2016 tarihli raporda; davacı karşı davalının adresinde inceleme yapılarak, yoksun kalının net kazancın 137.102,04 TL olarak hesaplanmışsa da, “Asma Klozet Gizli Montaj Aparatı” nden elde edilen karın oransal olarak hesaplanmadığını, davalının şifahi beyanlarına göre ortalama bir hesaplama yapıldığını, Gümrük Bakanlığı Risk Yönetimi ve Kontrol Genel Müdürlüğü’nün 09/02/2016 tarihli yazı ekinde sunulan CD’lerin dikkate alınmadığını, -27/01/2017 tarihli Gümrük Uzmanı bilirkişinin de heyete dahil edilerek alınan ek raporda; ihracat bedelinin 374.664 USD ve 248.564 EURO olduğu tespit edilmesine rağmen kök rapordaki sonucun değiştirilmediğini,- itiraz etmeleri üzerine alınan 16/06/2017 tarihli bilirkişi raporunda; mali yönden yapılan incelemede tazminata hükmedilecekse yoksun kalınan net kazancın 205.731,60 TL olarak hesaplandığının beyan edildiğini, istinaf gerekçelerinin dikkate alınmaması gerektiğini,-Napoli Mahkemesindeki davanın devam ettiğini,-belirtilenin aksine birbirine zıt tedbir kararı bulunmadığını, tedbir taleplerinin 11/01/2013 tarihinde müvekkilinin 20.000 TL teminat ödemesi karşılığında tedbir kararı verildiğini, davacı-karşı davalı tarafından itiraz edilmesi üzerine, davalı tarafça 500.000 TL teminat yatırılması karşılığında ihtiyati tedbirin kaldırılmasına karar verildiğini, -patent hükümsüzlüğüne yönelik istinaf sebeplerinin yerinde olmadığını beyanla istinaf başvurusunun reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER;Dava Dosyasına Sunulan 23.09.2013 Tarihli Bilirkişi Heyet Raporunda;Davaya konu TR 2010 00198 T4 nolu patentin, US4116573 nolu Amerikan dokümanına göre 1-7, 9-12 nolu istemlerinin yenilik vasfına sahip olduğu, 8 nolu istemin yeni olmadığı, karşı dava açısından sunulan FR2445124 A1 nolu dokümanda bahsedilen buluşun farklı teknik özelliklere sahip olduğu, bu dokümanın davaya konu TR 2010 00198 T4 nolu patentin yenilik vasfını ortadan kaldırmayan bir doküman olduğunu, 8 nolu istem dışında diğer istemlerin yenilik vasfına sahip olduğundan hükümsüz kılınamayacağı sonuç ve kanaatine varıldığı belirtilmektedir.Dava dosyasına sunulan 23.01.2009 tarihli Bilirkişi Heyet Raporunda; 1,6,8,9 ve 11 nolu istemlerin D1 nolu (Fransız Dokümanı) karşısında yenilik ve buluş basamağı içermediği ve bu suretle 551 sayılı KHK’nın 5. Maddesine uygunluk göstermediği değerlendirmesinde bulunulmuştur.Dava dosyasına sunulan 10/01/2013 tarihli bilirkişi raporunda; Davacı-birleşen davada davalı sabitleme aparatının, TR 2010 00198 T4 nolu incelemeli patentin 1,6,8,9 ve 11 numaralı istemlerine tecavüz ettiği, 2,3,4,5,7,10 ve 12 nolu istemlerin koruma kapsamı içerisinde kalmadığı beyan edilmiştir.Dava dosyasına sunulan 26.01.2015 tarihli Bilirkişi Heyet Raporunda;Davacı tarafından dava dosyasına sunulan yenilik kırıcı olduğu iddia edilen dokümanlara göre, davaya konu TR 2010 00198 T4 nolu incelemeli patentin istemlerinde yazılı 1, 6, 8, 9 ve 11 no.lu istemlerinin yenilik ve buluş basamağı özelliklerine sahip olmadığı değerlendirmesinde bulunulmuştur. Dava dosyasına sunulan 22.10.2015 tarihli Bilirkişi Heyet Raporunda;Davacı tarafından dava dosyasına sunulan yenilik kırıcı olduğu iddia edilen dokümanlara göre, davaya konu TR 2010 00198 T4 nolu incelemeli patentin istemlerinde yazılı 1-12 nolu istemlerin yenilik ve buluş basamağı özelliklerine sahip olduğu değerlendirmesinde bulunulmuştur. Dava dosyasına sunulan 05.04.2016 tarihli Yeminli Mali Müşavir Bilirkişi Raporuda; davacı-karşı davalı şirketin dava konusu asma klozet montaj ve sabitleme düzeneği ürünlerine ilişkin, ürün bazında maliyet, imalat satış ve satış karı kayıtlarının sunulmadığı görülmekle birlikte yerinde yapılan incelemede bu ürünlere ilişkin 2010-2013 yıllarına ait yardımcı kayıtlarını (önceki yıllara ait kayıtlarının sistemde bulunmadığını belirerek incelemeye sunmadığı) ürün satışı nedeniyle yıllık net karının 28.850,34 TL olabileceği,şirketin 2007 yılından beri ürünleri ürettiği göz önüne alınarak, toplam net kazancının, 137.102,04 TL olduğu beyan edilmiştir.Dava dosyasına sunulan 27.01.2017 tarihli yeminli mali müşavir bilirkişi ile gümrük müşaviri bilirkişi tarafından düzenlenen raporda; 59 ihracat beyannameleri muhteviyatı toplamı 1.522.609 adet ve aksamları 938.569 adet toplam FOB fatura kıymetinin 374.664 USD ve 584.040 adedinin ise toplam FOB fatura kıymetinin 248.564 Euro olduğu, ihracat beyannamelerindeki 31 nolu hanede eşya cinsi olarak, asma klozet, klozet montaj setleri ve klozet malzemeleri olarak beyan edilen beyannameler üzerinden değerlendirildiği beyan edilmiştir.
İSTİNAF İNCELEMESİ SIRASINDA TOPLANAN DELİLLER: 1-Dairemizce bilirkişiler Yıldız Teknik Üniversitesi Makine Fakültesi Öğretim Üyesi Prof.Dr…., Avrupa Patent Vekili Barış Atalay ve İTÜ Makine Fakültesi Öğretim Üyesi bilirkişi Dr.İbrahim Mehmet Palabıyık’tan alınan 03/05/2019 tarihli raporda; davalı-birleşen davada davacı … adına 16/01/2003 başvuru tarihli, TR 2010 00198 no.lu patent Belgesi “Duvara asılı nesneler için sabitleme düzeneği.” buluş başlıklı patent belgesi ile, hükümsüzlüğe dayanak olarak sunulan D0: US2011/0008127A1 nolu Amerikan Patent Dokümanı,D1: US 3845604 patent nolu 05.11.1974 tarihli Amerikan Patent Dokümanı,D2:US4982537 patent nolu 08.01.1991 tarihli Amerikan Patent Dokümanı,D3: US 2540469 Patent Nolu 06.02.1951 Tarihli Amerikan Patent Dokümanı,D4 US 3469869 Patent Nolu 30.09.1969 Tarihli Amerikan Patent Dokümanı,D5: US4116573 Patent Nolu 26.09.1978 Tarihli Amerikan Patent Dokümanı,D6: FR2445124 Nolu 28 Aralık 1978 nolu Fransız Dokümanı,D7: TR 2009/4485 nolu Faydalı Model Başvurusu ve D8: Endüstriyel Tasarım Tescil Belgesi karşılaştırılarak, davaya konu patentin yenilik özelliğini ortadan kaldırmadığını, buluş basamağı yönünden yapılan incelemede de; dosyaya sunulan dökümanlardan D6 Fransız Dökümanının en yakın döküman olarak kabul edildiğinde, davaya konu TR 2010 00198 T4 nolu patentin 1 nolu ana isteminde yeni olan teknik özellikleri; sabitleme düzeneğinin kullanım amaçları ve teknik probleme getirdiği çözümlerin birbirinden farklı olduğunun değerlendirildiği, D6 Fransız belgesinde inceleme konusu belgenin ana isteminde yer alan boru (11) bulunmadığı, boru (11) yerine asılacak parça içerisinde yer alan saplamayı (18) karşı parçaya sabitleyecek somun bulunduğu,TR 2010 00198 T4 nolu patentin 1 nolu ana istemindeki, germe kovanının (18), referans dökümandaki manşon-duy (20) ile aynı özellikte olmadığı, dava konusu patentin 1 nolu isteminde yukarıda bahsedilen yeni özellikleri içeren buluşun; en yakın döküman olarak kabul edilen D6 nolu dökümandan farklı olarak yukarıda bahsedilen özellikleri, önceki tekniğe ait D5 nolu Amerikan dökümanı ile birlikte düşünüldüğünde de, teknik alandaki uzman kişinin aynı sonuca ulaşma olasılığı değerlendirildiğinde, farklılıkların buluş basamağını tesis edecek türde (aşikar olmayan) farklılıklar olduğu ve patentin 1 nolu istemi ve buna bağlı istemlerin buluş basamağına sahip oldukları kanaatine varıldığı beyan edilmiştir.Dairemizce İstinabe yazılmak suretiyle Napoli Mahkemesinin kararı ve Venedik Mahkemesinin 10806/14 rg sayılı davasında duruşma zabıtları ve yapılan bilirkişi incelemelerine ilişkin evraklar celp edilmiştir, Türkçe tercümeleri yaptırılmıştır.2-Venedik Mahkemesinden getirtilen ve tercümesi yaptırılan belgelerden, … ile … GMBH arasında devam eden ve Fisher Werke şirketine ait Avrupa Patenti ve Yerli Patentin iptali davası olduğu, Mühendis Paolo Piovesana’dan alınan bilirkişi raporunda IT 1353328 sayılı İtalyan Patenti ve EP 1338711 sayılı Avrupa Patentinin geçerlilikleri için teknik gerekliliklerinin sağlandığını, Aldero montaj kitinin IT 1353328 1,6,8,9,11,13 sayılı istemleriyle kelimenin tam anlamıyla etkileşime girdiğini, EP 1338711’in 1,6,8,9,11 sayılı istemleriyle dolaylı olarak iletişime girdiğini beyan ettiği görülmüştür.3- Napoli Mahkemesinin 11/10/2013 tarihli kararı ve tercümesinden, davalı-birleşen davada davacı … GMBH ile dava dışı …. Şirketi arasında görülen uyuşmazlıkta, Ceramica şirketinin hijyenik sıhhi malzeme ürünü yönünden verilen tedbir ve el koyma kararına yönelik temyiz incelemesi yapıldığı, davalı şirketin yargılamada, Avrupa patentinin ve İtalyan Patentinin bir türetme teşkil ettiğini ve Fransız patenti karşısında yeni olmadığını ileri sürdüğü, alınan bilirkişi raporunda mühendis Fioruzzi’nin İtalyan Patenti ve Avrupa Patenti 1,6,8,9 ve 11’nci iddialar açısından boş olduğunu, … nin geriye kalan istemleri yönünden davalıların ürünlerinin sahtecilik durumu söz konusu olmadığını, 78 37086 numaralı (28/12/1976 tarihinde kayda giren ) Fransız Patentinin keşfi açık hale getirdiğini, bu buluşun Avrupa Patenti ve İtalyan Patentinin yenilik gereksiniminden yoksun olduğunu, bu nedenle davalı aleyhine yapılan iddiaların reddi gerektiğinin açıklandığı anlaşılmıştır. Bilirkişi heyetinden Yabancı mahkeme belgeleri ile taraf vekillerinin itirazlarının değerlendirilmesi yönünden ek rapor alınmıştır.4-Bilirkişi heyeti 01/02/2021 tarihli ek raporlarında; taraf vekillerinin İtalyan yetkili yargı mercii kararındaki uzman bilirkişi görüşünün dikkate alınmadığına, 1, 6, 8, 9 ve 11 numaralı istemlerin yeni olmamasına rağmen hatalı bir değerlendirme yapıldığına, “eşdeğer unsur” hususuna bilirkişi raporunda hiç değinilmediğine yönelik itirazlarının incelenmesinde; “heyet incelemesinin yenilik ve buluş basamağı açısından yapıldığını, yeniliğin fotoğrafik bir kavram olduğu ve ilgili belge ana isteminde bulunan borunun (11) D6 Fransız belgesinde de bulunduğunun ispatlanamadığı müddetçe ana istemin yeni olduğu kabulünün yapılacağını, yeniliğin bulunmasının buluş basamağının da bulunması anlamına gelmediğini, ancak dosya kapsamında yapılan incelemede D6 dokümanı D5 no.lu Amerikan dokümanı ile birlikte düşünüldüğünde de, teknik alandaki uzman kişinin aynı sonuca ulaşma olasılığı değerlendirildiğinde, farklılıkların buluş basamağını tesis edecek türde (aşikar olmayan) farklılıklar olduğu kanaatine varıldığını, buluş basamağı incelemesinin Avrupa Patent Ofisi önünde Problem-Çözüm yaklaşımı uyarınca incelendiğini, Türk hukukunda problem çözüm yaklaşımının mevzuata göre zorunlu olmamakla birlikte tercih konusu tutulan bir metodoloji olduğunu, dava dosyasında tarafların buluş basamağı görüşleri incelendiğinde ana istem tarafından sağlanan koruma kapsamı en yakın belge ile kıyaslandığında oluşan fark özelliklerin teknik etkisi, bu teknik etkinin hangi teknik problemi çözdüğü veya bu problemin örneğin D6 karşısında neden aşikar olduğu gibi görüşler bulunmadığı gibi, İtalyan mercileri önünde yapılan değerlendirmeler de ana istem içeriğine D5-D6 kombinasyonu ile ulaşılabilmesi bakımından bilgi verici açıklamalar sunulmadığını,-Eşdeğerlik incelemesinin Türk mevzuatında tecavüz sayılan fiiller ile ilişkili olarak incelendiğinden yenilik veya buluş basamağı ile ilgili olmadığını, Taraf vekillerinin eşdeğer unsurlar yönünden hükümsüzlük talebi ile ilintili bir izahat sunmakla birlikte: (i) tecavüz ve hükümsüzlük konularının birbirinden ayrı konular olduğu (ii) lafzi ve eşdeğer tecavüzün hükümsüzlük değerlendirmesinden ayrı olduğu ve (iii) ilaveten eşdeğer tecavüze ait işlev-yol-sonuç testinin yenilik ve buluş basamağı incelemesi ile ilintili olmadığını, bu nedenle hükümsüzlükten farklı bir inceleme olduğunu, eşdeğer unsurların yenilik kaldırıcı unsurlar olarak kabul edilmemekle birlikte buluş basamağı açısından karşı argüman konusu yapılabilecekse de, buluş basamağı incelemesinde ana istemin en yakın belge karşısında önerilen fark unsurlarının teknik etkilerinin neden aşikar teknik problemleri çözdükleri konusunda dava dosyası kapsamında yapılan bir değerlendirme bulunmadığını, -Kısmi hükümsüzlük değerlendirmesinin ana istemin hükümlü kalma koşullarını karşılayamaması ancak ona bağımlı istemlerin hala karşılamaya devam etmesi durumunda mevzu bahis olabileceğini, mevcut durumda ana istemin yeni olmadığının ispatlanamadığını, çünkü yukarda belirtildiği gibi fotoğrafik yenilik incelemesinde istem konusu tüm unsurlar aynı belge içinde bir arada bulunmadığını, aynı şekilde yeniliği sağlayan unsurların neden buluş basamağı bakımından yetersiz olduğu konusunda, EPO problem-çözüm yaklaşımı analizi soru başlıkları bakımından izahat mevcut olmadığını,-sonuç olarak; TR 2010 00198 T4 patent belgesinin tüm istemlerinin dosya içeriğine göre başvuru tarihi itibariyle tüm istemlerinin yenilik ve buluş basamağı özelliklerine sahip olduğu kanaatine varıldığını beyan etmişlerdir.Davacı-birleşen davada davalı … İmalat vekili ek rapora itiraz dilekçesinde; raporda patent belgesinin tüm istemlerinin yenilik ve buluş basamağı özelliklerine sahip olduğu sonuç ve kanaatine varılmışsa da, bu tespitin önceki raporlarla çeliştiğini, usul ve yasaya aykırı olduğunu, bilirkişi raporunda Napoli ve Venedik Mahkemesi tercüme evraklarının da değerlendirmeye alınması talep edilmişse de, bu evrakların incelenmediğini, zira Napoli Mahkemesinin tercümesinde davalının hükümsüzlüğünü talep ettikleri patentin bağlantı şekli anlamında yeni olmadığının açıkça belirtildiğini, Napoli Mahkemesi kararının dikkate alınarak yeniden rapor alınmasını talep ettiklerini, bilirkişi heyetinin eşdeğer unsur hakkında sunulun görüşlerinin de hatalı olduğunu, Yargıtayın eşdeğer unsurun dikkate alınması gerektiği konusunda içtihatları bulunduğunu beyanla yeni bir heyetten rapor alınmasını talep etmiştir.Davacı-birleşen davada davalı … İmalat vekili 24/02/2021 tarihli dilekçesinde; Avrupa Patent Ofisinin (EPO) internet sitesinde ve daha sonra Alman Patent Ofisinde yapılan incelemelerde, davacının bu patentinin kısmi olarak hükümsüzlüğüne karar verildiğini beyanla buluş akibetinin sorulmasını talep etmiştir.
Davalı birleşen davada davacı Fisherwerke GMBH vekili ek rapora beyan dilekçesinde; bilirkişi raporunda müvekkilinin patentinin yeni olduğu tespit edilmekle mahkeme kararının onanmasına karar verilmesi talep edilmiştir.
GEREKÇE: Davacı vekilinin asıl davada, davalı….Uk adına 16/01/2003 başvuru tarihli, “Duvara asılı nesneler için sabitleme düzeneği” buluş başlıklı TR 2010 00198 T4 no.lu patent Belgesinin hükümsüzlüğünü talep etmiştir. Davalı-birleşen davada davacı vekilinin ise birleşen davada, davacının ürününün müvekkilinin tescilli patentine tecavüz ettiğini ileri sürerek, patente tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti, meni, ref’i ile maddi ve manevi tazminat talep etmiştir.İlk derece mahkemesince asıl davanın reddine, birleşen davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Davacı-birleşen davada davacı vekili asıl ve birleşen davada istinaf başvurusunda bulunmuştur.Dairemizce duruşmalı olarak yapılan incelemede, davacı tarafça yargılama sırasında Napoli Mahkemesinin 11/10/2013 tarihli kararı ve tercümesinin fotokopisinin delil olarak sunulduğu anlaşılmakla, istinabe suretiyle yabancı mahkeme kararı getirtilmiş, tercüme ettirilmiştir. Karardan, davalı-birleşen davada davacı FISHERWERKE GMBH ile dava dışı …. Şirketi arasında görülen uyuşmazlıkta, … şirketinin hijyenik sıhhi malzeme ürünü yönünden verilen tedbir ve el koyma kararına yönelik temyiz incelemesi yapıldığı, alınan bilirkişi raporunda mühendis Fioruzzi’nin İtalyan Patenti ve Avrupa Patenti 1,6,8,9 ve 11’nci iddialar açısından boş olduğunu, Fisher Patenti nin geriye kalan istemleri yönünden davalıların ürünlerinin sahtecilik durumu söz konusu olmadığını, 78 37086 numaralı (28/12/1976 tarihinde kayda giren ) Fransız Patentinin keşfi açık hale getirdiğini, bu buluşun Avrupa Patenti ve İtalyan Patentinin yenilik gereksiniminden yoksun olduğunu, bu nedenle davalı aleyhine yapılan iddiaların reddi gerektiğinin açıklandığı anlaşılmıştır.
Venedik Mahkemesinden getirtilen ve tercümesi yaptırılan belgelerden, … ile FISHERWERKE GMBH arasında devam eden ve Fisher Werke şirketine ait Avrupa Patenti ve Yerli Patentin iptali davası olduğu, Mühendis Paolo Piovesana’dan alınan bilirkişi raporunda IT 1353328 sayılı İtalyan Patenti ve EP 1338711 sayılı Avrupa Patentinin geçerlilikleri için teknik gerekliliklerinin sağlandığını, Aldero montaj kitinin IT 1353328 1,6,8,9,11,13 sayılı istemleriyle kelimenin tam anlamıyla etkileşime girdiğini, EP 1338711’in 1,6,8,9,11 sayılı istemleriyle dolaylı olarak iletişime girdiğini beyan ettiği görülmüştür.Dairemizce alının bilirkişi heyeti kök raporu ile ek raporunda; davacı-birleşen davada davalı tarafından sunulan yenilik giderici dökümanlar incelenmiş, davalı FISHERWERKE GMBH adına tescilli patent belgesinin yenilik giderici olarak sunulan belgeler karşısında yenilik unsurunu koruduğunu ve davalı patent belgesine en yakın dökümanın D6: FR2445124 Nolu 28 Aralık 1978 nolu Fransız Dokümanı olduğu, yapılan karşılaştırmada, D6 Fransız belgesinde inceleme konusu belgenin ana isteminde yer alan boru (11) bulunmadığı, boru (11) yerine asılacak parça içerisinde yer alan saplamayı (18) karşı parçaya sabitleyecek somun bulunduğu,TR 2010 00198 T4 nolu patentin 1 nolu ana istemindeki, germe kovanının (18), referans dökümandaki manşon-duy (20) ile aynı özellikte olmadığı, davalı patentinin yeni olduğu tespit edilmiştir. Buluş incelemesi yönünden yapılan incelemede de, D6 dokümanı D5 no.lu Amerikan dokümanı ile birlikte düşünüldüğünde, teknik alandaki uzman kişinin aynı sonuca ulaşma olasılığı değerlendirildiğinde, farklılıkların buluş basamağını tesis edecek türde (aşikar olmayan) farklılıklar olduğu, patentin buluş basamağını aştığı beyan edilmiştir.avacı-karşı davalı vekili rapora itirazında; yenilik ve buluş basamağı değerlendirilirken eşdeğerliğin dikkate alınmadığını, incelenmediğini ileri sürmüşse de, bilirkişi ek raporunda da belirtildiği üzere, eşdeğerlik patente tecavüz iddiası yönünden dikkate alınabilecektir, yenilik değerlendirmesinde, patentin bağımsız istemlerindeki unsurların bire bir yenilik giderici dökümanda bulunup bulunmadığına bakıldığı eşdeğerliğin dikkate alınamayacağından bu itiraz yerinde görülmemiştir. Buluş basamağı yönünden yapılan incelemede eşdeğer unsur ileri sürülebilecekse de, buluş basamağı değerlendirmesinde uygulanan problem-çözüm metoduna göre, en yakın D:6 dökümanı ile fark unsurlarının teknik etkilerinin neden aşikar teknik problemleri çözdükleri konusunda itiraz eden davacı-karşı davalı tarafça bir açıklama getirilmediği, bilirkişi heyetinin de teknikte uzman kişinin aynı sonuca ulaşamayacağı görüşünü beyan ettiği anlaşılmakla, bu yöndeki itiraz da yerinde görülmemiştir.Davacı-birleşen davada davalı vekilinin istinaf taleplerinden bir diğeri ise kısmi hükümsüzlük verilmesi gerektiğine ilişkindir.Dairemizce alınan kök ve ek raporda kısmi hükümsüzlük yönünden inceleme yapılmamasına da itiraz edilmiştir. 551 Sayılı KHK 129/3 maddesinde; “Hükümsüzlük nedenleri patentin sadece bir bölümüne ilişkin bulunuyorsa, sadece o bölümü etkileyen istem veya istemlerin iptali suretiyle, kısmi hükümsüzlüğe karar verilir. Bir istemin kısmen hükümsüzlüğüne karar verilemez.”551 Sayılı KHK 129/4 maddesinde; “Kısmi hükümsüzlük sonucu, patent ile korunan buluşun iptal edilmeyen istem veya istemleri, bu KHK’nın 5’inci ila 7’inci madde hükümlerine uygun olması halinde, patent bu kısım için geçerli kalır.” hükümleri düzenlenmiştir. 551 sayılı KHK’nin Uygulama Şeklini Gösterir Yönetmeliğin 9. maddesinde de belirtildiği gibi, “bağımsız istemler”, bir başka isteme atıfta bulunmayan, tek başına buluşu tam ve işlevsel olarak tanımlayan ve buluşun tüm ayırd edici özelliklerini içeren istemlerdir. “Bağımlı istemler” ise, bir başka isteme atıfta bulunan, buluşun tüm ayırd edici özelliklerini içermese de, bağlı olduğu istemin tüm özelliklerini içermesi gereken istemlerdir. Davayı konu patentin 12 istem içerdiği ve 1 numaralı isteminin bağımsız, 2-12 numaralı istemlerinin, 1 nolu ana isteme bağımlı istem olduğu, 1 numaralı bağımsız istemin yeni ve buluş basamağının bulunduğunun bilirkişi raporlarıyla sabit olduğu, bağımlı istemlerle koruma altına alınan unsurların, bağımsız isteme ve kendisinden önceki istemlerden birine bağımlı olması ve bağımlı isteminde sonuç olarak bağımsız ve yeni olan isteme bağımlı olması nedeniyle yeniliğini muhafaza ettiği, esasen 551 Sayılı KHK 129/3. Maddesinde de “Bir isteminkısmen hükümsüzlüğüne karar verilemez” hükmü düzenlendiği, davalı patentindeki bağımlı istemlerin ana istemle birlikte hüküm ifade ettiği ve ana istem yeni olduğundan, kısmi hükümsüzlük talebine yönelik istinaf sebebinin haklı olmadığı kanaatine varılmıştır. Napoli mahkemesinde görülen uyuşmazlığın tecavüz değerlendirmesine ilişkin olduğu, Venedik mahkemesinde alınan raporda da Avrupa Patenti ve İtalyan Patentinin yeni ve buluş basamağına sahip olduğunun açıklandığı, bu belgelerden de D:6 belgesinin buluş basamağını kaldırdığı sonucuna varılamayacağı anlaşılmakla, Dairemizce alınan raporlar doğrultusunda, hükümsüzlüğe ilişkin davanın reddi gerektiği kanaatine varılmıştır.Birleşen dava yönünden davacı-birleşen davada davalı vekilinin, tazminat hesabına yönelik istinaf başvurusunda bulunduğu, davalı-birleşen davada davacı vekilinin, tazminatın 551 Sayılı KHK 140/2-b maddesinde düzenlenen; “Patentten doğan hakka tecavüz edenin, patent konusu buluşu kullanmakla elde ettiği kazanca göre” hesaplanmasını talep ettiği, dava dosyasına sunulan 10/01/2013 tarihli bilirkişi raporunda; Davacı-birleşen davada davalı sabitleme aparatının, TR 2010 00198 T4 nolu incelemeli patentin 1,6,8,9 ve 11 numaralı istemlerine tecavüz ettiğinin tespit edildiği, mahkemece yeminli mali müşavir bilirkişi ve gümrük müşaviri bilirkişiden alınan ve davacı-birleşen davada davalı vekilinin yurt içi ve yurt dışı satış beyanname ve kayıtlarının incelenerek düzenlenen bilirkişi raporlarına göre tazminatın hesaplandığı, kısmi tecavüz nedeniyle indirim yapılması talebinin yerinde olmadığı kanaatiyle, davacı-birleşen davada davalı vekilinin, birleşen davaya yönelik istinaf başvurusunun da reddine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçe ile:1-6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-1 ve 356/2 maddeleri gereğince davacı-birleşen davada davalı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf isteminin ESASTAN REDDİNE,2- a) Asıl davaya yönelik istinaf başvurusu nedeniyle alınması gereken 59,30 TL harçtan peşin alınan 31,40 TL harçtan mahsubu ile bakiye 27,90 TL eksik harcın davacı- birleşen davada davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına, b)Birleşen davaya yönelik istinaf başvurusu nedeniyle, alınması gereken 14,395,07 TL karar ve ilam harcının davacı- birleşen davada davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına, 3-İstinaf incelemesi duruşmalı yapıldığından yapılan celse sayısı da dikkate alınarak, davalı-birleşen davada davacı lehine, asıl dava yönünden 4.080,00TL, birleşen dava yönünden 4.080,00 TL vekalet ücreti takdirine, davacı-birleşen davada davalıdan tahsil edilerek, davalı-birleşen davada davacıya ödenmesine,4-İstinaf yargılama giderlerinin (teb.-müz.-posta ve bilirkişi ücreti) davacı-birleşen davada davalı tarafça yapıldığı anlaşılmakla yapılan masrafların davacı-birleşen davada davalı üzerinde bırakılmasına,5-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilk derece mahkemesince taraflara iadesine, Dair, duruşmalı yapılan inceleme sonucunda iş bu kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere 31/03/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.