Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2018/1609 E. 2021/426 K. 05.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2018/1609 Esas
KARAR NO: 2021/426
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 06/09/2016
NUMARASI : 2014/606 2016/728
DAVANIN KONUSU: İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 05/03/2021
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili, müvekkilinin fabrikasına 14/05/2014 günü gece yarısı giren hırsızların işyerindeki kasaları tahrif ederek nakit paralar ile davacıya ciro edilmiş kullanım için bekleyen 62 adet çekle kullanılmamış boş çek koçanlarını çaldıklarını, konuyla ilgili Orhanlı Polis Merkezinde ifade verildiğini ve hazırlık soruşturmasının devam ettiğini, bu çekler yönünden ödemeden men kararı alındığını, bu çeklerden 30/06/2014 tarihli 3.800,00 TL bedelli keşidecisinin … olan çekin davalı … tarafından bankaya ibraz edilip çekin arkasına ödemeden men kararı verildiğinin yazıldığını, buna rağmen çekin davalı … tarafından icraya konulduğunu, davalı … haklı hamil olmadığını, çekte ciranta olarak adı geçen … , … adreslerinin takip talebinde yer almadığını, davalı …. çeki hangi nedenle aldığını ispatlaması gerektiğini, müvekkilinin dava konusu çeki … aldığını belirterek çekin istirdadını istediklerini, çek aslının davacıya iadesine, bedelinin ödenmesi halinde hamile bilerek ödeyen davalılardan müştereken ve müteselsilen avans faiziyle tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı … vekili, İstanbul Çağlayan mahkemelerinin yetkili olduğunu, müvekkilinin meşru hamil bulunduğunu, şahsi def’ilerin müvekkiline karşı ileri sürülemeyeceğini bildirerek davanın reddini istemiştir. Davalı … vekili, davanın haksız olduğunu bildirerek davanın reddini istemiştir. Davalı … vekili, verilen tedbir kararı sonrasında çek bedelinin kendi hesabından bloke edilerek karşılandığını, çekin bedelinin ödenmiş durumda olduğunu, dolayısıyla davanın reddi gerektiğini istemiştir. Davalı … vekili, müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, çekin ciro silsilesinin düzgün olduğunu, müvekkilinin yetkili ve meşru hamil olduğunu bildirmiştir. Mahkemece, toplanan delillere göre; dava konusu çekte davacının keşideci lehtar ya da ciranta sıfatının bulunmadığı, dolayısıyla bu davayı açamayacağı, ayrıca dava konusu çekin kambiyo senedi niteliğinde olup sadece çekten anlaşılan itiraz ve def’ilerin iyiniyetli hamile karşı ileri sürülebileceği, çekin hamil tarafından kötüniyetli ve ağır kusura dayalı olarak iktisap etmeye dair delil ileri sürülemediği, davanın bu yönü ile de ispat edilemediği gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiş, kararı davacı vekili istinaf etmiştir. Davacı vekili, istinaf sebebi olarak; müvekkilinin fabrikasından birçok çekin ve nakit paraların çalındığını, konuyla ilgili hazırlık soruşturmasının devam ettiğini, dava konusu çek yönünden de ödemeden men kararı verildiğini, müvekkilinin çeki aldığını ancak henüz cirolamadığını, zaten cirosu olsaydı birisine verilmiş anlamına geleceğini, çekin müvekkilinin kasasında iken ve henüz ciro edilmeden çalındığını, dosyaya sundukları çek bordrosunda çekin kimden alındığının görüldüğünü, kararın hatalı olduğunu, ayrıca çekin arkasında ödemeden men nedeniyle işlem yapılamadığı yazılı olduğu halde davalının çeki mahkemeye ibraz etmeden takibe koyduğunu, bu durumun dahi davalının iyiniyetli hamil olmadığını gösterdiğini bildirmiştir. Davalı tarafından davacı ve diğer çek borçluları aleyhine 3.800,00 TL bedelli çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü yolla icra takibi başlatıldığı görülmüştür. Takip ve dava konusu çekin 30/06/2014 keşide tarihli, 3.800,00 TL bedelli, keşidecisinin …, lehtarının …, cirantaların ise … Ltd. Şti, … Ltd. Şti, … Ltd. Şti, … A.Ş olduğu, çekin ibraz edildiği, ancak İstanbul Anadolu 6.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ödemeden men kararı bulunduğundan işlem yapılamadığına dair 30/06/2014 tarihli şerhin verildiği görülmüştür. Aralarında dava konusu çekin de bulunduğu çekler yönünden İstanbul Anadolu 6.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2014/208 esas sayılı dosyası üzerinden 22/05/2014 tarihinde ödemeden men kararı verildiği görülmüştür. … tarafından dava konusu hırsızlıkla ilgili olarak 15/05/2014 tarihli ifade tutanağı ile polis karakoluna şikayette bulunduğu görülmüştür.
GEREKÇE: Dava, çekin istirdadı, bedelinin ödenmesi halinde ise bedelinin iadesi talebine ilişkindir. Dava konusu çekte davacının herhangi bir sıfatının bulunmadığı anlaşılmaktadır. Çekin istirdadı davalarında davacının hamili bulunduğu çekin rıza dışı elinden çıktığını ve davalı tarafın çeki iktisabında kötüniyetli ve ağır kusurlu olduğunu ispatlaması gerekir. Ödemeden men kararı bulunduğu ve bu nedenle çekin ibrazında işlem yapılamadığına dair şerh verildiği, bu durumun davalının kötüniyetli hamil olduğunu gösterdiği ileri sürülmüş ise de, kötüniyetin çekin iktisabı anında var olması gerektiğinden bu yöne ilişkin istinaf talepleri yerinde değildir. Somut olay bakımından davacının, çekin rıza dışı elinden çıktığı ve davalının iktisabında ağır kusurlu ya da kötüniyetli olduğu hususunu ispatlayamadığı anlaşılmakta olup davanın bu nedenlerle reddi gerekirken çekte sıfatı bulunmayan davacının bu davayı açamayacağı şeklindeki mahkeme gerekçesi yerinde olmayıp kararın sonucu itibariyle doğru olduğu kanaatine varıldığından davacı vekilinin istinaf talepleri yerinde değildir. Hal böyle olunca usul ve yasaya uygun olan ilk derece mahkemesi kararına yönelen davacı vekilinin istinaf taleplerinin reddi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;1-Davacı vekilinin istinaf talebinin HMK’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,2-Alınması gereken 59,30 TL harçtan, peşin alınan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 23,40 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irad kaydına, 3-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.05/03/2021