Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2018/1565 E. 2018/1188 K. 21.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO : 2018/1565 Esas
KARAR NO : 2018/1188
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
NUMARASI : 2017/169
DAVANIN KONUSU : Marka (Maddi Tazminat İstemli)
KARAR TARİHİ : 21/05/2018
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili, müvekkili …’ün diğer müvekkili şirketin halihazırdaki tek ortağı olduğunu, müvekkili … ile davalı …’ın dava dışı bir şirketin hisselerini devralarak ortak olduklarını ve daha sonra o şirketin adını …. Ltd. Şti olarak değiştirdiklerini, ortakların daha sonra …Tic. Ltd Şti adı altında bir şirket daha kurduklarını, davacı şirketin … tescil numaralı markayı 10.02.2016 tarihinde tescil ettirdiğini, 2017 yılının Ocak ayında davalı … Göz’ün TTK’nun 613.maddesindeki bağlılık yükümlülüğüne ve 626.maddesindeki rekabet yasağına aykırı davrandığını, bunun üzerine tarafların ortaklık ilişkisini sonlandırdıklarını ve şirketleri paylaştırdıklarını, buna göre müvekkili …’nin davalı …’ın ise… Şirketi’nin tek ortağı ve müdürü haline geldiğini, ancak davalı …’ın devraldığı şirketin ünvanının iltibasa yol açacak şekilde … Mimarlık olarak değiştirdiğini, müvekkilinin sözlü uyarısı sonrasında şirketin adı … Mimarlık olarak değiştirildiğini, öte yandan davalının ortaklıktan ayrıldıktan sonra davacı şirkete ait mali bilgi ve projeleri kendi menfaatine kullandığını, davalının birçok projeyi davacının bilgisi ve onayı dışında davalı şirket aracılığıyla gerçekleştirdiğini, yine …mağaza projelerinin davacı müvekkili şirket tarafından çizldiğini ve uygulandığını, ancak davalı şirket tarafından haber verilmeksizin bu mimari projelerin gerçekleştirildiğini belirterek davalı tarafından tescilli markaya tecavüzün tespiti ve men’ine, davalı şirket tarafından kullanılan logonun terkinine, ayrıca davalının @…instagram hesabından davacı tarafça tamamlanmış projelerin yayınlanmasının durdurulmasına ve kaldırılmasına karar verilinceye kadar belirtilen sayfalara tedbir uygulanmasına, haksız rekabetin tespitine, men’ine, maddi ve manevi tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili davacının tehditleri üzerine şirket adını değiştirdiklerini, …Mimarlık olarak yalnızca bir hafta faaliyette bulunduklarını, davacı … ile davalı … arasında rekabet yasağına ilişkin imzalanmış bir sözleşme bulunmadığını, marka tecavüzünün ve haksız rekabetin söz konusu olmadığını, kullanılan logoların farklı olduğunu, davacı tarafça instagram hesabına ilişkin tedbir talep edildiği ve bilirkişi raporu esas alınarak tedbir kararı verilmiş ise de, müvekkili tarafından verilen süre içerisinde görsellerin instagram hesabından kaldırıldığını, ancak sehven bu hususun mahkemeye bildirilmediği, kaldı ki bu mimari çalışmaların FSEK kapsamında eser niteliğinde olduğunu, eser sahibinin müvekkili … olduğunu, çalışmaların davacı şirket ortağı olduğu dönemde yapılmış olmasının müvekkilinin eser sahipliğini değiştirmediğini, müvekkilinin mimar olup çalışmalarını instagram hesabından yayınlamasında hukuka aykırılık bulunmadığını bildirerek davanın reddini ve tedbir kararının kaldırılmasını istemiştir.
Mahkemece 11.10.2017 tarihinde bilirkişi raporu esas alınarak bilirkişi raporunda fotoğrafların aynı olduğu ve daha önceden davacı hesabında yayınlandığı gerekçeleriyle bilirkişi raporunda tespiti yapılan fotoğrafların instagram hesabından 1 hafta içinde kaldırılarak mahkemeye bilgi verilmesinin ihtarına, bir hafta içinde fotoğraflar kaldırılıp mahkemeye bilgi verilmediği takdirde söz konusu instagram hesabına tedbirin uygulanması için erişimin engellenmesine karar verileceğinin ihtarına karar verilmiştir.
Davacı vekilinin 19.10.2017 tarihli dilekçesiyle tedbir ara kararının kendilerine tebliğ edilmediği ve 19.10.2017 tarihinde 20.000 TL teminat yatırmak istediklerinde süre geçtiğinden bahisle teminat mektubunun alınmadığını belirterek tedbir talebini yenilemiş, mahkemece 20.10.2017 tarihinde aynı tedbir kararı verilmiştir.
İşbu 20.10.2017 tarihli tedbir kararına davalılar vekili, kararın hukuka aykırı olduğu, instagram hesabında yayınlanan fotoğrafların müvekkilinin emeği ürünü olan mimari tasarım ve eser niteliğinde bulunduğunu, kararın kişilik haklarının ihlali anlamında olduğunu, ayrıca müvekkilinin maddi ve manevi açıdan zarara uğratacak olduğunu bildirerek itiraz etmiştir.
Mahkemece, duruşmalı yapılan inceleme sonucunda fotoğraflar üzerindeki hak sahipliği yargılamayı gerektirmekle birlikte bilirkişi raporuyla görsellerin davacı hesabında daha önce yayınlandığı tespit edildiğinden tarafların da resimlerin davalı …’ün davacı şirket ortağı olduğu dönemde yapıldığını kabul ettikleri ve davalı tarafça ihtiyati tedbir kararının tebliğ edildiği 30.10.2017 tarihinden itibaren 1 hafta içinde fotoğrafların hesapların kaldırıldığının mahkemeye bildirilmediğinden tedbire itirazın reddine, ayrıca duruşmada davacı taraf disiplin hapsi verilmesini istenmiş ise de şartlar oluşmadığından bu talebin de reddine karar verilmiş, kararı davalılar vekili istinaf etmiştir.
Davalılar vekili istinaf sebebi olarak, ihtiyati tedbir kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, mahkemenin ihtiyati tedbir kararında atıf yaptığı TTK’nun 61/1 hükmü uyarınca haksız rekabet teşkil eden uyuşmazlıklara ilişkin ihtiyati tedbir kararlarının HMK’ya tabi olduğu, buna göre tedbirin açık ve somut olarak hangi sebebe ve delillere dayandığı hususuna yer verilmesi gerektiğini, mahkeme gerekçesinin bilirkişi raporuna dayandığını, raporun ihtiyati tedbir kararına dayanak teşkil edilmesinin kabul edilemeyeceğini, müvekkiline ait instagram hesabına erişimin engellenmesinin doğru olmadığını, bu resimlerin FSEK 4 bağlamında müvekkilinin eseri olduğunu, tedbire konu projelerin müvekkilinin eseri olduğu hususunda tartışma bulunmadığını, müvekkilinin eser üzerindeki manevi hakları kullanmasının hiçbir halde engellenemeyeceğini, müvekkilinin bu eserleri kamuya sunma hakkı bulunduğunu, manevi hakların devredilemeyeceğini, ihtiyati tedbirin koşullarının oluşmadığını, eldeki davada müşterilerin yanıltılmadığını ve bu yolla haksız kazanç elde edilmediğini, müşteri firma yetkililerinin tanık olarak dinlenmesinden sonra gerçeğin ortaya çıkacağını, davacının haklılığını kısmen dahi olsa ispat edemediğini bildirmiştir.
Yargılama sırasında alınan 09.10.2017 tarihli bilirkişi raporunda; @… instagram hesabının erişime açık ve yayında olduğunun tespit edildiği, davacıya ait ve davalıya ait instagram hesaplarındaki görsellerdeki proje resimlerinin çoğunun birbirinin aynısı olduğu, davacıya ait instagram hesabındaki görselleri davalıdan daha önce hesaba kaydedildiğinin tespit edildiği belirtilmiştir.
İtiraz için yapılan 13.02.2018 tarihli duruşmada davalı vekili davaya konu görsellerin müvekkilinin eser vasfında olan yaptığı işlere ait olduğunu, davacı şirkette çalıştığı süre içinde kendisi tarafından yapıldığını, görsellerin kaldırıldığını ancak mahkemeye bildirmediklerini söylemiştir.
GEREKÇE:
Dava, markaya tecavüz ve haksız rekabetin tespiti, durdurulması, önlenmesi ve tazminat talebine ilişkindir. Daire önüne gelen uyuşmazlık ise ihtiyati tedbir kararına yönelik itirazın reddine ilişkindir. Gerek dava dilekçesindeki anlatımlar, gerekse dosya içeriğinden davacı … ile davalı …’ün başlangıçta diğer davacı …’nin ortakları oldukları, davalı tarafın itiraz duruşmasında davaya konu görsellerin müvekkilinin yaptığı işlere ait olup davacı şirkette çalıştığı süre içerisinde kendisi tarafından yapıldığını ve üzerinde hak sahibi olduğunu beyan ettiği, davacı vekilinin ise aynı duruşmada davalının tek başına bu projeleri hazırladığı ve hak sahibi olduğu iddiasını kabul etmedikleri yolunda beyanda bulunduğu, buna göre uyuşmazlığın yargılamayı gerektirdiği gözetilerek ihtiyati tedbir talebinin reddi gerekirken yanılgılı gerekçelerle ihtiyati tedbir kararı verilmesi ve ihtiyati tedbire itirazın reddi isabetsiz olup davalılar vekilinin istinaf talebinin kabulü gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalılar vekilinin istinaf talebinin KABULÜNE,
2-İstanbul Anadolu Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 14/02/2018 günlü ihtiyati tedbire itirazın reddi ve 20/10/2017 günlü ihtiyati tedbir kararlarının KALDIRILMASINA,
3-Davalılar tarafından yatırılan istinaf peşin harcının isteği halinde kendisine iadesine,
4-Davalılar tarafından yapılan 98,10 TL istinaf yoluna başvurma harcı ile 183,00 TL posta ve dosya fotokopi masrafı olmak üzere toplam 281,10 TL’nin davacılardan alınarak davalılara verilmesine,
5-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu oy birliği ile 6100 sayılı HMK’nın 362/1-f maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.21/05/2018