Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2018/156 E. 2019/1111 K. 16.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2018/156 Esas
KARAR NO : 2019/1111
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 17/07/2017
NUMARASI : 2014/1301 2017/974
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 16/05/2019
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili, müvekkilinin işlettiği işyerinin elektrik enerjisinin davalıdan satın alındığını, 2011 yılı başından 31/05/2017 tarihine kadar olan dönemde müvekkilinden kayıp kaçak bedeli adı altında haksız tahsilat yapıldığını, yapılan bu tahsilatın iadesi için başlattıkları icra takibinin davalının haksız itirazı sonucu durduğunu belirterek itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının sözleşmeyi feshetmeyerek faturaları ödemeye devam ettiğini, bir anlamda kurul kararlarının kendisine uygulanmasını kabul ettiğini bildirerek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre; kaçak elektrik bedellerinin kurallara uyan abonelerden tahsili yoluna gidilmesinin hukuk devleti ve adalet düşüncesiyle bağdaşmadığı, yapılan bu tahsilatların hukuka uygun olmadığı, ancak dava tarihinden sonra 17/06/2016 tarihinde resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 6719 Sayılı Kanun gereğince davanın ve takibin konusuz kaldığı gerekçeleriyle esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına, takip ve dava tarihi itibariyle Yargıtay kararları gereğince davacının, dava açmakta haklı olduğu, buna göre yargılama giderlerinden davalının sorumlu olduğu gerekçeleriyle davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davalıdan tahsiline ve davacı yararına vekalet ücretine hükmedilmiş, kararı davalı vekili istinaf etmiştir. Davalı vekili istinaf sebebi olarak; mahkemenin HMK’nun 326.maddesine aykırı karar verdiğini, tarifenin uygulanmasının lisans sahibi elektrik şirketleri için yasal zorunluluk olduğunu, bu bedellerin haksız tahsil edildiğinden bahisle müvekkilinin sorumluluğuna gidilemeyeceğini, ilgili hükümlerin halen yürürlükte olduğunu, bu bedellerin tahsil edilmemesi halinin hukuka aykırılık oluşturduğunu, idare mahkemelerince verilen iptal kararı bulunmadığını, müvekkilinin dava açılmasında bir kusurunun olmadığını, bu nedenle aleyhine vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmesinin doğru olmadığı gibi müvekkili şirket lehine vekalet ücretine hükmedilmemesinin de doğru olmadığını bildirmiştir. Davacı vekili istinafa cevap dilekçesinde istinaf talebinin reddini istemiştir. Yargılama sırasında alınan bilirkişi heyeti raporunda; davacının 12.414,14 TL asıl alacak yönünden itirazın iptali talebinin yasal koşullarının oluştuğu, 3.801,28 TL işlemiş faizin de tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla talep edilebileceği yolunda görüş bildirildiği görülmüştür.
GEREKÇE: Dava, kayıp kaçak bedellerinin tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali davasıdır. 6719 Sayılı Kanun yürürlüğe girmeden önce kayıp kaçak bedelinin tahsil edileceğine dair açık yasal bir düzenleme mevcut değildi. Ancak dağıtım şirketleri EPDK’nın 11/08/2002 gün ve 24843 sayılı resmi gazetede yayınlanan Perakende Satış Hizmet Geliri ile Perakende Enerji Satış Fiyatlarının Düzenlenmesi Hakkındaki tebliğ uyarınca abonelerden kayıp kaçak bedelini tahsil etmişlerdir. Bu bedele karşı açılan davalar sonucu Yargıtay’ca kayıp kaçak bedelinin nihai tüketici olan vatandaşlardan tahsil edilemeyeceği yolunda kararlar verilmiştir. Nitekim davacı da uygulamada kabul edilen bu kararlar doğrultusunda davasını açmıştır. Ne var ki dava tarihinden sonra 6719 Sayılı Kanun yürürlüğe girmiş olup mahkemelerce de eldeki davalar hakkında kararlar verildiği görülmüştür. Her ne kadar yapılan yasal değişiklikle esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş ise de, bu durumda yargılama giderlerinin tayini için dava tarihindeki haklılık durumunun değerlendirilmesi gerekir. Nitekim ilk derece mahkemesince de bu şekilde değerlendirme yapılmış ve davacının dava tarihi itibariyle haklı olması nedeniyle yargılama giderleri davalı üzerinde bırakılmıştır. Mahkemece, Yargıtay uygulamaları da gözetilerek bu şekilde karar verilmesi uygun olduğundan davalı vekilinin bu yöne ilişkin istinaf taleplerinin reddi gerekmiştir. Ne var ki mahkemece, davanın konusuz kaldığı gerekçesiyle hükmün 1.bendinde esas hakkında hüküm kurulmasına yer olmadığına denildiği halde hükmün 2.bendinde itirazın iptaline yönelik talebin ve icra inkar tazminatı talebinin reddine denilmiştir. Bu durum hüküm fıkrasının kendi içinde çelişkili olması sonucunu doğurmuştur. Zira ikinci bentteki hüküm davanın reddi anlamındadır. Konusuz kalan davanın reddine karar verilemez. Hüküm bu haliyle HMK’nun 297/2 maddesine aykırıdır. Bu itibarla re’sen bağlamında bu husus dairemizce dikkate alınmış, bu yönden davalı vekilinin istinaf talebinin kabulü gerekmiş ve dairemizce yeniden karar verilmesi cihetine gidilmiş ve istinaf edilmeyen hususlar ile kazanılmış haklar da gözetilerek aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;1-Davalı vekilinin istinaf talebinin KISMEN KABULÜNE, 2-İstanbul 10.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 17/07/2017 gün, 2014/1301 Esas, 2017/974 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA, 3-Davanın konusuz kaldığı anlaşılmakla ESAS HAKKINDA HÜKÜM KURULMASINA YER OLMADIĞINA, 4-Alınması gereken 44,40 TL harcın, peşin yatırılan 164,70 TL harçtan mahsubu ile fazladan yatırıldığı anlaşılan 120,30 TL harcın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine, 5-Davacı tarafından yapılan bilirkişi, tebligat posta masrafı olmak üzere toplam 1.682,40 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,6-Davacı kendini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan …Ü.T göre tespit olunan 1.980,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, 7-İstinaf peşin harcının talebi halinde davalıya iadesine, 8- İstinaf aşamasında davalı tarafından yapılan yargılama gideri olan 85,70 TL istinaf yoluna başvurma harcının davacıdan alınarak davalıya verilmesine, 9-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, 10-Gerek ilk derecede gerekse istinaf aşamasında yatırılan gider avanslarından kullanılmayan kısımların karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.16/05/2019