Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2018/1441 Esas
KARAR NO : 2020/2206
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ: 21/11/2017
NUMARASI : 2012/194 2017/330
DAVA: Endüstriyel Tasarım ve Faydalı Model Tecavüzünün Tespiti, Durdurulması, Maddi ve Manevi ve İtibar Tazminatı Talepli Asıl Dava ile Faydalı Model Belgesinin Hükümsüzlüğü ve Sicilden Terkini Talepli
DAVA TARİHİ: 07/09/2012
KARAR TARİHİ: 17/12/2020
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı … San. Tic. Ltd.Şti vekili asıl davada, müvekkilinin sünnet külotu üretimi yapıp … isimli mağazalarında sattığını ve web sayfasında ilan ettiğini, müvekkilinin ise … tescil numaralı sünnet külotu endüstriyel tasarım tescil belgesi ile 2003/02168 sayılı faydalı modelin sahibi olduğunu, konuyla ilgili İstanbul 3.FSHHM’nin 2012/44 D.İş sayılı dosyasında alınan raporla davalının müvekkilinden tasarım ve faydalı model haklarını ihlal ettiğinin anlaşıldığını, ayrıca davalının üründe kullandığı malzemelerin niteliksiz olması nedeniyle müvekkilinin itibarının da zedelendiğini belirterek müvekkilinin tasarımına tecavüzün tespiti ve durdurulması, müvekkilinin faydalı model haklarına tecavüzün durdurulması ve bu kapsamda sünnet külotu üretiminin satışının, satış için icapta bulunulmasının, ihracatının engellenmesi, üretilen ürünlerin toplatılarak imhası, internetten reklam ilan ve satışın durdurulması, üretimde kullanılan kalıplara el konulması ve imhası, www…..com ve diğer web sitelerindeki davalının sünnet külotu ilan, reklam ve satışının engellenmesi, kararın ilanı, 3.000 TL itibar tazminatı, 3.000 TL manevi tazminat ve 500,00 TL maddi tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili asıl davada, müvekkilinin faydalı model tescil müracaatı bulunduğunu ve buna uygun olarak üretimi yapmakta olduğunu, müvekkilinin buluş özetinde de açıkça görüleceği üzere tekniğin bilinen durumunu aşan yeni bir ürün ortaya konduğunu bildirerek davanın reddini savunmuştur. Davacı … San. Tic. Ltd.Şti vekili birleşen davada, asıl davadaki iddialarını tekrar etmiş, davalar sürrken davalının faydalı model başvurusunda bulunduğunu ve faydalı modelin 21/10/2013 tarihinde …numarasıyla tescil edildiğini, bu faydalı modelin yeni olmadığını, ayrıca davalının başvurusunda kötüniyetli olduğunu, müvekkilinin tasarım ve faydalı model tescillerinin 2003 yılına ait olduğunu, ayrıca dava dışı … isimli kişilere ait tescilli faydalı modellerin de bulunduğunu belirterek davalıya ait 2012/04090 tescil numaralı faydalı modelin hükümsüz kılınmasını ve sicilden silinmesini, ayrıca davalının kötüniyetli hareket ettiğinden HMK’nun 329.maddesi uyarınca 5.000 TL disiplin para cezasına çarptırılmasını istemiştir. Davalı vekili birleşen davanın reddini istemiştir. Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporlarına göre; davacıya ait …tescil numaralı sünnet külotu tasarımının ve 2003/02168 tescil numaralı faydalı modelinin davalıya ait ürünlerde kullanılan tasarımdan farklı olduğu, davalı ürünlerinin kullanım açısından kolaylık ve fayda sağladığı, bu sistemin tasarım genel kullanımını tümüyle etkilediği, öte yandan davalı … Medikal adına tescilli faydalı modelin yenileme süresinin dolduğu, ücretinin yatırılmayarak yenilenmediği, altı aylık mücbir sebep süresinin dolduğu ve yapılan itirazlar mücbir sebep olarak kabul edilmediğinden faydalı modelin 10/04/2014 tarihinden itibaren geçersiz kılınarak işlemden kaldırıldığı, buna göre birleşen davanın konusuz kaldığı gerekçeleriyle asıl davanın reddine, birleşen dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, kararı asıl ve birleşen davanın davacı vekili istinaf etmiştir. Asıl ve birleşen davanın davacı vekili, istinaf sebebi olarak; asıl davada davalı yararına dört ayrı vekalet ücreti verilmesinin doğru olmadığını, tarifenin 13.maddesine göre ücret verilmesi gerektiğini, birleşen dava konusuz kalıp dava açılmasına müvekkilinin sebebiyet vermediğini, bu sebeple birleşen davada müvekkili aleyhine vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmesinin usule aykırı olduğunu, faydalı model ve tasarım hakkına tecavüzün varlığının tespit dosyasındaki raporla sübuta erdiğini, tespit raporu ile davadaki raporun birbiriyle çeliştiğini, çelişkinin giderilmediğini, davalının faydalı modelindeki sünnet külotunun açılır kapanır olacağına dair eklentinin müvekkilinin faydalı modelindeki tüm istemleri taşıdığını, olsa olsa bu durumun ek patent niteliğinde sayılabileceğini, bunun için de faydalı model sahibinden izin alınması gerektiğini, bilgilenmiş kullanıcı gözüyle tasarımların ortak özelliklerinden çok farklılıkları üzerinde durulması gerektiğini, bilgilenmiş kullanıcısının karıştırma ihtimalinin gözetilmediğini, davalının ürününün tasarım olarak müvekkilinin tasarımı ile ayırt edilemeyecek derecede benzediğini, faydalı model olarak da tüm tanım ve istemleri kapsadığını, davanın reddi kararının doğru olmadığını, istinaf dairesince bilirkişi incelemesi yaptırılmasını istediği görülmüştür. İstanbul 3.FSHHM’nin 2012/44 D.İş sayılı tespit dosyasında; davacının davalı aleyhine tespit talebinde bulunduğu, davalıya ait işyerine gidilerek fotoğraf çekildiği, 05/07/2012 tarihli …. tarafından düzenlenen bilirkişi raporunda; tespiti istenen işyerinin toptan ve perakende satış yapılan işyeri olduğu, işyerinde 35 adet minion protecd markalı (pansuman setli sünnet külotu) kutusunda bulunan külot üzerinde …nolu sünnet külotu tasarımının ayniyet derecesinde benzerinin ve aynı zamanda … numaralı faydalı modelin kullanıldığı, www…..com adresi internet sitesinin raporda belirtilen alt sayfasında “pansuman setli sünnet külotu” isimli ürünün tanıtıldığı, site üzerinde bulunan sipariş formu linkini kullanarak bu ürünün satın almanın mümkün olduğu yolunda görüş bildirildiği, rapor içinde görsellere yer verildiği görülmüş, ayrıca mahkemece teminat karşılığında ihtiyati tedbir kararı verilerek karşı tarafın tespit isteyene ait tasarım ve faydalı modelin kullanılarak yaptığı üretimin ve ürünlerin satışının ve ihracatının durdurulmasına karar verildiği, bu kararın İstanbul ….İcra Dairesi’nin … esas sayılı dosyasında infaza konulduğu görülmüştür. Davacıya ait 2003/03747 tescil numaralı endüstriyel tasarımın 09/12/2013’ten itibaren geçerli olmak üzere 5 yıl süreyle tescil edildiği, 09/12/2008 tarihinden itibaren 5 yıl müddetle birinci yenilemesinin yapıldığı, tasarımın sünnet külotuna ilişkin olduğu görülmüştür. Davacıya ait … tescil numaralı faydalı modelin halen geçerli olduğu görülmüştür. Davalıya ait … tescil numaralı faydalı modelin 10/04/2012 tarihinden itibaren 10 yıl süreyle verildiği, buluş başlığının açılabilir kapaklı sünnet çamaşırı olduğu, özet kısmında ise bu buluşun sağlık sektöründe genelde sünnet olan kişilerin ve cerrahi operasyon uygulanmış kişilerin yaralı olan bölgelerinin enfeksiyona ve dış müdahalelere karşı koruması, ani gelen idrar ihtiyacını çamaşırını çıkarmadan yapabilmesi ile ilgili açılabilir kapaklı sünnet çamaşırı ile ilgili olduğu belirtilmiştir. TPE’den gelen kayıtlara göre … isimli şahsa ait … tescil numaralı tasarım tescil belgesinin bulunduğu, tasarımın “geliştirilmiş kasık koruyucu takılabilen külot” olduğu görülmüştür. Dava dışı … isimli şahıs adına …. tescil numaralı şekil markasının 5 ve 35.sınıflarda 31/10/2014 tarihinde 10 yıl süreyle tescil edildiği görülmüştür. TPMK’dan gönderilen 23/08/2017 tarihli cevabi yazıda; davalıya ait … sayılı faydalı modelin 2014 yılına ait yıllık ücretinin ödenmemesi nedeniyle geçersiz kılındığı, geçersizlik ilanının 22/06/2015 tarihinde yayınlandığı, altı ay içinde yıllık ücretin ödenmemesine ilişkin mücbir sebep talebinde bulunulduğu, bu nedenlere üçüncü kişiler tarafından itiraz edildiği, kurumca yapılan inceleme sonucunda öne sürülen nedenlerin mücbir sebep olarak kabul edilmediği ve faydalı modelin 10/04/2014’ten itibaren geçersiz kılınarak işlemden kaldırıldığının bildirildiği görülmüştür. Yargılama sırasında alınan 29/12/2014 tarihli Yard. Doç. …, Doç. … ve …. tarafından düzenlenen heyet bilirkişisi raporunda; davacıya ait sünnet külotu tasarımının davalıya ait ürünlerde kullanılan tasarımlardan farklı olduğu, davacıya ait faydalı modelin davalı tarafın faydalı modelindeki istemlerde benzerlik olsa da genel yapının farklı işleyişi itibariyle (çerçeveli ayrı aparatlı, açılıp kapanabilen bir sistem) farklı olduğu, kullanım açısından kolaylık ve fayda sağladığı, bu sistemin tasarımının genel kullanımı tümüyle etkilediği, aynı şekilde davacıya ait faydalı model ile dosyaya sunulan US patentinin “koruyucu yapı içeren bir çamaşır” başlıklı tescilli faydalı modelin uygulamada kullanılan teknik bakımdan benzerlik bulunmadığı yolunda görüş bildirildiği görülmüştür. Yargılama sırasında … oluşan heyetten alınan 21/12/2015 tarihli raporda ise; 2012/44 D.İş sayılı dosyasında tespiti istenen ürünlerle davacıya ait tasarım ve faydalı modelin birbirleriyle benzer olmadıkları, davalıya ait faydalı model belgesindeki buluşun gerek buluşun özeti, gerekse istemler bakımından davacının faydalı model belgesindeki buluş ile farklı olduğu kanaatine ulaşıldığının bildirildiği görülmüştür.
GEREKÇE: Asıl dava, tasarıma tecavüzün tespiti, durdurulması ile tazminat taleplerine, birleşen dava ise faydalı modelin hükümsüzlüğü talebine ilişkindir. Dosya içeriğinde davacıya ait 2003/03747 tescil numaralı tasarımın sünnet külotuna ilişkin olduğu, yine davacıya ait … tescil numaralı faydalı modelin de bulunduğu anlaşılmıştır. Öte yandan davalı tarafın 2012/04090Y numaralı faydalı modeli mevcut ise de, bu faydalı modelin 2014 yılına ait yıllık ücretinin ödenmemesi nedeniyle geçersiz kılındığı, davalı tarafça ileri sürülen mücbir sebebin kabul edilmediği, sonuç itibariyle birleşen davaya konu faydalı modelin 10/04/2014’ten itibaren geçersiz kılınarak işlemden kaldırıldığı dosya içeriğinden anlaşılmaktadır. Davacıya ait …tescil numaralı sünnet külotu tasarımının davalıya ait ürünlerdeki kullanılan tasarımlardan farklı olduğu, davalıya ait ürünün önünde bulunan plastik koruyucunun formu kenarları yuvarlatılmış dikdörtgen biçimli yukarıya doğru hacimli bir parça olup davacıya ait tescilli üründe ise külotun önünde bulunan plastik parça aşağı tarafa doğru daralan oval biçimli ve yukarıya doğru hacimlenen kısımda ise orta eksende sıralanan havalandırma delikleri mevcuttur. Gerek bu plastik parçanın geometrik şekli, gerekse üzerinde bulunan delikler yönünden bilgilenmiş kullanıcı tarafından benzer olarak algılanmayacaktır. Dolayısıyla tasarıma tecavüz bulunmamaktadır. Yine faydalı modellerdeki istemler yönünden de davalı tarafın geçersiz kılınan faydalı modelindeki buluşun gerek buluş özeti, gerekse istemler yönünden davacı tarafa ait buluş ile farklı olduğu, özellikle davalı tarafa ait faydalı modeldeki buluşun koruyucu olarak çamaşıra yerleştirilen plastik kubbemsi parçanın açılabilir kapaklı oluşu, davacıya ait buluştan ayırabilecek derecede farklı olduğu, yeni bir teknik özellik olarak kabul edilmesi gerektiği dosya içeriğinden ve alınan bilirkişi raporlarından anlaşılmaktadır. Açıklanan bu hususlar gözetildiğinde davacı vekilinin bu yönlere ilişkin istinaf talepleri yerinde değildir. Yine birleşen dava yönünden davalıya ait faydalı model geçersiz kılınmakla birleşen dava konusuz kalmış olup az önce de belirtildiği üzere davalının faydalı modelindeki buluşun gerek buluşun özeti, gerekse istemler bakımından davacıya ait faydalı model belgesindeki buluştan farklı olduğu, davalıya ait faydalı modelin hükümsüzlük koşullarının gerçekleşmediği, dava tarihi itibariyle davacının birleşen dava yönünden haksız olduğu, buna göre ilk derece mahkemesince birleşen dava yönünden davacı aleyhine yargılama giderlerine ve vekalet ücretine hükmedilmesinde usule aykırı bir yön bulunmadığı anlaşılmakla bu yöne ilişkin istinaf talepleri de yerinde değildir. Yine asıl davada davacının reddedilen talepleri gözetildiğinde davacı aleyhine yazılı olduğu şekilde vekalet ücretine hükmedilmesinde usule aykırı bir yön bulunmamaktadır. Açıklanan bu hususlar gözetildiğinde davacı vekilinin asıl ve birleşen davada verilen karara yönelik istinaf talepleri yerinde değildir.Hal böyle olunca usul ve yasaya uygun olan ilk derece mahkemesi kararına yönelen asıl ve birleşen davanın davacı vekilinin istinaf taleplerinin reddi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;1-Asıl ve birleşen davanın davacı vekilinin istinaf talebinin HMK’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,2-Alınması gereken 108,80 (54,40×2) TL harçtan, peşin alınan 71,80 (35,90×2) TL harcın mahsubu ile bakiye 37,00 TL harcın asıl ve birleşen davanın davacısından alınarak hazineye irad kaydına, 3-Asıl ve birleşen davanın davacısı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nun 361.maddesi uyarınca tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde Yargıtay ilgili hukuk dairesinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.17/12/2020