Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2018/1425 E. 2019/1233 K. 30.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2018/1425 Esas
KARAR NO : 2019/1233
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ 12/12/2017
NUMARASI : 2017/415 2017/1152
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 30/05/2019
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekilinin, müvekkili ile dava dışı … A.Ş. arasında kredi sözleşmesi bulunduğunu, adı geçen şirketin borçlarına karşılık bir adet çeki cirolayarak müvekkiline verdiğini, borcun tahsili için başlattıkları icra takibinin davalının haksız itirazı sonucu durduğunu belirterek itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı davaya cevap vermemiştir.Mahkemece, davacı tarafından çeke dayalı takip başlatıldığı, davalının cevap dilekçesi vermeyerek davayı inkar ettiği, dava konusu çekin zaman aşımına uğramış bir çek olduğu, taraflar arasında dayanak çek haricinde her hangi bir temel ilişkinin iddia edilmediği ayrıca TTK’nun 732. Maddesine göre sebepsiz zenginleşme talebinin keşideciye yöneltilebileceği, davalının ise lehtarder sonra gelen ilk cironta olduğu ve sebepsiz zenginleşme davasının cirontaya yöneltilemeyeceği gerekçeleriyle pasif husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmiş, kararı davacı vekili istinaf etmiştir.Davacı vekili istinaf sebebi olarak; ciro silsilesinde kopukluk olmadığını, imzaların geçerli olup bu hususta dosyaya itirazda bulunulmadığını sadece çekin zamanında ibraz edilmemesi nedeniyle kambiyo vasfını yitirdiğini, alacak davasının mahkemece sebepsiz zenginleşme davası olarak nitelendirildiğini, sebepsiz zenginleşmediğini davalı tarafın ispatlaması gerektiğini, çek sebebiyle müvekkilinin alacaklı olduğunu, kamu bankası olan müvekkilinin alacağını tahsil edememiş olması nedeniyle zarara uğradığını, mağdur duruma düştüğünü 696 sayılı KHK’nun 11.maddesi ile 6219 sayılı … Bankası kanuna eklenen geçici 5.madde gereğince istinaf başvurusunun harçsız yapılmasını talep etmiştir.Davacı tarafından davalı ve dava dışı kişiler aleyhine 01/03/2017 tarihinde çeke dayalı olarak toplam 62.749,36 TL’nin tahsili için ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalının takibe itiraz ettiği görülmüştür.Takibe dava konusu çekin 25/02/2013 tarih 41.500,00 TL bedelli keşidecisi dava dışı … Ltd. Şti. Lehtarı …. Ltd. Şti. Cirantaların ise davalı, ….A.Ş olduğu, davacının ise hamil olduğu görülmüştür. Çekin ibraz edildiği 26/12/2016 tarihi itibariyle karşılıksız olduğunun çek arkasına yazılan şerhden anlaşıldığı görülmüştür.
GEREKÇE:Dava, çeke dayalı olarak başlatılan icra takibine davalının itirazı üzerine açılan itirazın iptali talebine ilişkindir. Dava konusu çek 25/02/2013 keşide tarihli ve 41.500,00 TL bedellidir. İtiraz eden davalı çekte ciranta konumundadır. Ayrıca çek metni incelendiğinde davacı ile davalı arasında temel ilişki de bulunmamaktadır. Çek hamili çek cirantalarına karşı zamanaşımı süresi içerisinde müracaat edebilecektir. Somut olayda mahkemenin de gerekçesinde isabetle belirtildiği üzere takip ve dava konusu çek zamanaşımına uğramıştır. Ayrıca somut olay yönünden davalı keşideci olmadığından 6102 Sayılı TTK’nun 732.maddesindeki sebepsiz zenginleşme durumu da söz konusu değildir. Bu itibarla davanın esastan reddi gerekmekte ise de, mahkeme kararı sonucu itibariyle doğru olduğundan sadece bu yanlışlığa değinilmekle yetinilmiş olup yapılan bu açıklamalar gözetildiğinde, davacı vekilinin istinaf talebi yerinde değildir. Öte yandan davacı … vekili, 696 Sayılı KHK’nun 11.maddesi ile 6219 Sayılı …Bankası Türk Anonim Ortaklığı Kanununa eklenen geçici 5.madde ile müvekkilinin kredi alacaklarının tahsili amacıyla açtığı dava ve takiplerde harçtan muaf olduğunu ileri sürmüş ise de, söz konusu dava konusu takip çeke dayalı takip olup ve takipte dayanak olarak kredi sözleşmesi gösterilmediğinden davacı taraf somut dava bakımından ve bu dava ile ilgili istinaf yönünden harçtan muaf olmayıp istinaf sırasında yatırılmayan harcın kararda tamamlatılması yoluna gidilmiştir. Hal böyle olunca usul ve yasaya uygun olan ilk derece mahkemesi kararına yönelen davacı vekilinin istinaf taleplerinin reddi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;1-Davacı vekilinin istinaf talebinin HMK’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,2-Alınması gereken 44,40 TL maktu istinaf harcı ile istinaf tarihinde yatırılmadığı anlaşılan 98,10 TL istinaf yoluna başvurma harcı toplamı olan 142,50 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irad kaydına, 3-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.30/05/2019