Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2018/1237 E. 2021/440 K. 05.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2018/1237 Esas
KARAR NO: 2021/440 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL(KAPATILAN) 3.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ: 25/10/2016
NUMARASI: 2013/195 E. – 2016/222 K.
DAVANIN KONUSU: Endüstriyel Tasarım (Maddi Tazminat İstemli)
Endüstriyel Tasarım (Manevi Tazminat İstemli)
KARAR TARİHİ: 05/03/2021
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü: ASIL DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili adına “Metal Bağlantı Elemanı” adıyla 12/06/2009 tarihinde … sayılı tescilli endüstriyel tasarımlarının piyasada çok tutulan bir ürün olduktan sonra 3. şahıslar tarafından taklit edilmeye başlandığını, davalı şirketin müvekkiline ait bu tescilli ürünün aynısını üreterek satışa sunduğunu, bunun üzerine İstanbul 4. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinde 2013/33 D.İş sayılı dosyasında bilirkişi raporu ile de bu durumun sabit olduğunu iddia ederek, oluşan tecavüzün tespitini, durdurulmasını, giderilmesini, haksız kazanç nedeniyle şimdilik 1.000,00 TL maddi ve 500,00 TL manevi tazminat ile tecavüzlü ürünleri üreten makine ve üretim araçlarına el konularak üzerinde gerekli değişikliklerin yapılmasını, yapılamıyorsa imhasını ve verilecek kararın ilanını talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesi; müvekkilinin davacının iddia ettiği tescilli ürününü taklit edip piyasaya sürmediğini, tespit konusu ürünün davacının bahsettiği … San. ve Tic. A.Ş. tarafından örneği müvekkiline gönderilerek sipariş olarak 1000 parça numunenin aynısından istenmesi nedeniyle yapıldığını, tescilli ürün olduğunu bilmediğini ve bilmesinin imkansız olduğunu, verilen ürün numunesinden presçilik işi nedeniyle baskı yapıp teslim ettiğini, bunun rutin işi olduğunu, müvekkilinin bu ürünün kullanıldığı sanayi dalıyla iştigali olmadığını, piyasaya ürün pazarlamadığını, satmadığını, verilen sipariş ürünleri ürettiğini, olaydan tespit nedeniyle haberdar olduklarını, ürünlerin perakende satılmadığını, son kullanıcı ürünü olmayıp ürünü satın alanların gerek markayı gerekse de tasarım ve özelliklerini bilen kişiler olması nedeniyle karıştırma ihtimalleri bulunmadığını beyan ederek davanın reddini istemiştir.
BİRLEŞEN DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde; davacı tarafa ait 2009/02876 sayılı tasarım tescilinin başvuru tarihi olan 12/06/2009 tarihinden önce kamuya sunulması sebebiyle koruma şartları olan yenilik ve ayırt edicilik nitelik özelliklerini taşımadığı sonucuna varıldığını, bilirkişi raporunda da tespit edildiği üzere, yenilik ve ayırt edicilik özelliği taşımayan davacı yan adına tescilli “metal bağlantı elemanı” tasarımının hükümsüzlüğüne karar verilmesi gerektiğini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde; dava konusu tasarımın müvekkilinin çalışanı … tarafından çizildiğini ve belirli bir süre üretimde denendikten sonra müvekkili tarafından seri üretime başlandığını, ayrıca başvuru esnasında veya sonrasında tasarıma ilişkin olarak herhangi bir itirazda bulunulmadığını, dava konusu tescilli tasarımı piyasaya sunanın müvekkili olduğunu, bu nedenle tasarımın yenilik ve ayırt edicilik taşımadığı yönündeki iddianın hukuki mesnetten yoksun olduğunu ve iddiaların yersiz olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
MAHKEME KARARI; İstanbul 3. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 05/12/2014 tarihli, 2013/195 Esas-2016/222 Karar sayılı kararıyla; Asıl davada; “asıl davanın reddine”, Birleşen davada: “Mahkemenin 2014/265 Esas sayılı birleşen dosyadaki davanın kabulü ile, davalı adına tescilli 2… sayılı E.T.B hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine” karar verilmiştir.
İSTİNAF BAŞVURUSU: Asıl davada davacı-birleşen davada davalı vekili süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; … nolu tasarımın davacı çalışanı … tarafından çizildiğini, belli bir süre denendikten sonra metal asma tavan projelerinde kullanılmaya başlandığını, -dosyaya ibraz ettikleri 06/08/12.01.2009 tarihli faturalar ile 3. Şahıs … A.Ş.’ye dava konusu tescilli tasarımdan 18950 adet satıldığını, bu şirketin ürünü üçüncü şahıslara ürettirdiği bilgisi alındığını, tasarımın tescil edildiğini, müvekkilinin video tarihinden önce ürün ürettiği ve … Yapı şirketine sattığının faturalardan anlaşıldığını, -hükme esas alınan bilirkişi raporundaki 05/02/2009 tarihli videonun müvekkilinin piyasaya sunumundan bir ay sonraki tarihli video olduğunu, 554 Sayılı KHK 8. Maddesi gereğince tasarımın başvuru tarihinden önceki on iki ay içerisindeki kamuya sunumların tasarımın yenilik ve ayırt edici niteliğini etkilemeyeceğini beyanla kararın kaldırılarak, davanın kabulüne, karşı davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı-birleşen davanın davalısı vekiline istinaf dilekçesinin tebliğ edildiği, cevap vermediği görülmüştür.
DELİLLER:TPMK kaydından … sayılı “Metal Bağlantı Elemanı” ürününün 12/06/2009 başvuru tarihli olduğu ve davacı adına tescil edildiği görülmüştür. Mahkemece tasarımcı bilirkişiler ve muhasip bilirkişiden alınan 19/11/2014 tarihli raporda; http://www…..com/… internet adresinde, … firmasının 05/02/2009 tarihinde yüklediği, ürün bilgilendirme videosunda , dava konusu ürün ile benzerlik gösteren birden fazla sahneye rastlandığı, tasarım tescilinin 12/06/2009 başvuru tarihinden önce kamuya sunulması sebebi ile yenilik ve ayırt edicilik özelliklerini taşımadığı, davalıya ait 2013/33 D.İş dosyası kapsamında tespit mahallinden alınan ürünün, davacının tescilli tasarım ile iltibas yaratacak kadar benzer olduğu, maddi tazminat miktarının 2.845,31 TL olarak hesaplandığı beyan edilmiştir. Mahkemece makine mühendisi bilirkişiler ve muhasip bilirkişiden alınan 05/09/2016 tarihli raporda ; http://www….co.uk/…php internet sitesinde … firmasının ürünün mevcut ve satıldığını, videonun www…..com kanalına yüklenme tarihinin tescilden 4 ay önceye ait olduğunu, tasarımın yenilik ve ayırt edicilik özelliğinin bulunmadığını, davalının ürünün, davacının tescilli tasarım ile iltibas yaratacak kadar benzer olduğu, maddi tazminat miktarının 2.845,31 TL olarak hesaplandığı beyan edilerek ilk rapordaki görüşler tekrarlanmıştır.
G E R E K Ç E: Davacı tarafça asıl davada, davalının davacı adına tescilli … sayılı “Metal Bağlantı Elemanı” tasarımına tecavüz ettiğinin tespiti ve refi ile maddi ve manevi tazminat talep edilmiş, birleşen davada ise asıl davada davalı-birleşen davada davacı vekili davacı tasarımının tescil başvuru tarihinden önce kamuya sunulduğundan yenilik ve ayır edicilik niteliği bulunmadığından hükümsüzlüğünü talep etmiştir. Mahkemece asıl davanın reddine, birleşen davanın kabulüne karar verilmiştir. Davacı-birleşen davada davalı vekili istinaf başvurusunda bulunarak, tasarımın müvekkili tarafından tescil başvuru tarihinden önce kamuya sunulduğu, 554 Sayılı KHK 8. Maddesi gereğince başvuru tarihinden önce on iki ay içerisindeki kamuya sunulmuş olmasının tasarımın yenilik ve ayırt edicilik niteliğini etkilemediği ileri sürülmüştür. Davacı-birleşen davada davalı vekilinin yargılama sırasında ve istinaf dilekçesinde, mahkemece alınan ilk rapor ve ikinci rapordaki yenilik giderici olarak sunulan … firmasına ait www…..com kanalında yayınlanan ve bilirkişiler tarafından 05/02/2009 tarihinde yüklendiği tespit edilen, ürün bilgilendirme videosuna ve yüklenme tarihine itirazı bulunmamaktadır. Mahkemece … Tic. Ve San. A.Ş. Firmasına yazılan müzekkereye verilen cevapta ve ekinde gönderilen 14/11/2007 tarihli fiyat listesi ile 2007 ve 2008 yıllarına ait … firmasına ait kataloglarda da tasarım görselinin bulunduğu ve kamuya sunulduğu anlaşılmıştır. Davacı vekili 554 Sayılı KHK 8. Maddesi gereğince başvuru tarihinden önce on iki ay içerisindeki kamuya sunulmuş olmasının tasarımın yenilik ve ayırt edicilik niteliğini etkilemediği ileri sürülmüşse de, madde metninden anlaşılacağı üzere “tasarımcı veya halefi veya bu kişilerin izni ile üçüncü kişiler tarafından kamuya sunulduğu veya tasarımcı veya halefleri ile ilişkisinin suistimali sonucu kamuya sunulduğu” iddia ve ispat edilmemiş, kendisi tarafından kamuya sunulduğu ileri sürülmüştür. Bu durum dava dışı … isimli yabancı firmanın görselin kamuya sunumunu açıklamamaktadır. Davacı tasarımının yeni ve ayırt edici olmadığı ispatlandığından, mahkemece birleşen davada hükümsüzlük koşullarının oluştuğuna, davacı tasarımının hükümsüzlüğüne, asıl davanın ise reddine karar verilmesi yerinde görülmekle davacı vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir. Dosyaya davacı-birleşen davada davacı vekili tarafından sunulan CD içerisindeki kayıtlardan ve dosyada bulunan katalog örneklerinden, davaya konu bağlantı elemanı ürününün değişik ürün parçalarını bir araya getirmeye yarayan metal aparat niteliğinde olduğu, son bilgilenmiş kullanıcı tarafından nihai kullanım sırasında görülen kısımlarına ilişkin olmadığı anlaşılmakla, 554 Sayılı KHK 10/2 maddesi gereğince de koruma kapsamı dışında olduğu ve tescil edilemeyecek tasarımlardan olduğu anlaşılmakla, bu yönüyle de hükümsüzlük koşulunun oluştuğu kanaatine varılmışsa da, davacı tarafın istinaf başvurusu bulunmadığından, istinaf edenin sıfatına göre bu hususa sadece değinilmekle yetinilmiştir.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan gerekçe ile: 1-6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince davacı-birleşen davada davalı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf isteminin ESASTAN REDDİNE, 2-Asıl dava yönünden alınması gereken 59,30 TL harçtan, peşin alınan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 27,90 TL eksik harcın davacı-birleşen davada davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, 3-Birleşen dava için alınması gereken 59,30 TL harçtan, peşin alınan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 23,40 TL eksik harcın davacı-birleşen davada davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, 4-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, 4-İstinaf yargılama giderleri olarak; Davacı-birleşen davalı tarafça yapılan masrafların üzerinde bırakılmasına, 5-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilk derece mahkemesince yatıran tarafa iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda iş bu kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere 05/03/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.