Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2018/1218 E. 2019/1176 K. 23.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2018/1218 Esas
KARAR NO : 2019/1176
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 07/03/2017
NUMARASI : 2014/151 E. – 2017/53 K.
DAVANIN KONUSU: Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 23/05/2019
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü :Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı yanın …. markasını TP nezdinde 98/016421 tescil numarası ile 34.sınıfta tescil ettirdiğini, davalı yanın tescili kapsamındaki malların, müvekkilinin … markasını kullanmak istediği mallarla birebir aynı olduğunu, yaptıkları araştırmada davalının dava konusu marka altında tescil kapsamındaki malların üretim, satış veya pazarlanması için hiçbir faaliyette bulunmadığını, davalının dava konusu markası kapsamındaki mallar üzerinde 556 sayılı KHK’nın 14.maddesinde tescilden doğan haklarını ileri sürülmesi için öngörülen şekilde ve KHK’da öngörülen 5 yıllık süre içinde kullanılmadığını, bu nedenlerle davalıya ait 98/016421 sayılı … tescilinin hükümsüzlüğüne ve markalar sicilinden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.İstanbul 2.FSHHM’nin 07.3.2017 tarihli 2014/151 E. – 2017/53 K.sayılı kararıyla; dava açıldığı tarihte 556 sayılı KHK’nın 14. kapsamında değerlendirmeye girilmiş ise de, dosya derdest iken KHK’nın 14. maddesinin Anayasa Mahkemesinin iptali sebebiyle davanın yasal dayanağının kalmadığı, davanın niteliği itibariyle de yasal boşluğun Medeni Kanunun 1. maddesi kapsamında doldurulamayacağı gerekçesiyle, karar tarihinde yasal dayanağı bulunmayan davanın reddine karar verilmiştir.Davacı vekilinin süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararının yürürlük tarihi ile SMK’nın tescilli markanın kullanılması gerekliliğini düzenleyen 9.maddenin yürürlük tarihi arasında 4 günlük boşluk meydana geldiğini, Anayasanın 90/5 maddesinde “usulüne uygun yürürlüğe konulmuş milletlerarası anlaşmalar kanun hükmündedir ” hükmü gereğince ve 556 sayılı KHK’nın 4.maddesinde, “milletlerarası anlaşmalar öncelikle uygulanması” başlığı altında özellikle düzenlendiğini, MK 1.madde uyarınca, hukuki boşluğun hakim tarafından doldurulması gerektiğini, sırf şekilsel bir eksiklik nedeniyle 4 gün boşluk nedeni ile davanın reddedilmesinin HMK 30’da düzenlenen usul ekonomisine de aykırı olduğunu beyanla mahkeme kararının kaldırılmasını istemiştir.
Davalı vekili istinafa cevap vermemiştir.
G E R E K Ç E :Davacı vekilinin, davalı adına tescilli … başvuru numaralı … markasının 5 yıldır kullanılmadığından bahisle hükümsüzlüğünü ve sicilden terkinini talep ettiği, ilk derece mahkemesinin, Anayasa Mahkemesinin 06.01.2017 tarihinde Resmi Gazetede yayınlanan kararı ile 556 sayılı KHK 14.maddenin iptal edildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verdiği, kararında hukuki boşluğun TMK 1.maddesi gereğince, mahkeme tarafından doldurulamayacağına dair hukuki gerekçesini açıkladığı, istinaf başvurusunda dayanılan TRIPS 19.maddenin tavsiye niteliğinde bulunduğu bağlayıcı olmadığı, 6769 sayılı SMK’nın dava açıldıktan sonra yürürlüğe girdiği, uygulamasının geriye yürütülemeyeceği iptal kararının gerekçesinde de açıklandığı üzere de mülkiyet hakkı niteliğinde bulunan marka üzerindeki hakkı sınırlandıran yada iptaline ilişkin hususlarda mahkemenin kanun koyucunun yerine geçerek yorum yoluyla karar veremeyeceği kanaatiyle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçe ile:1-6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince davacı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf isteminin ESASTAN REDDİNE,2-Alınması gereken 44,40 TL harcın, peşin alınan 31,40 TL harçtan mahsubu ile bakiye 13,00 TL eksik harcın davacıda alınarak hazineye irat kaydına, 3-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,4-İstinaf yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, 5-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda iş bu kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere 23/05/2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.